Geri Dön

Hodgkin Lenfoma hastalarında genomik insitabilitenin sitogenetik biyomarkerlerle araştırılması

Assesment of genetic instability with cytogenetic biomarkers in patients with Non-Hodgkin Lymphoma

  1. Tez No: 236440
  2. Yazar: OKTAY PERDECİ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ŞÜKRÜ ÖZTÜRK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Genetik, Genetics
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2008
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 66

Özet

Giriş. Hodgkin-dışı Lenfomalar (HDL) hematolojik tümörler arasında klinik davranış, morfoloji, hücre kökeni, etioloji ve patogenez yönünden çok heterojen bir hastalık grubunu oluştururlar. Tüm Hodgkin-dışı lenfomaların %90'ında sitogenetik anomali saptanmaktadır. Kromozom anomalilerinin hastalığın oluşumundaki rolleri çok kesin bilinmemekle birlikte onkogen ve anti onkogenlerin bu kromozom anomalileri ile tümör oluşumunda rolü olduğu düşünülmektedir. Bu çalışmada sitogenetik biyomarkerler kullanılarak hastalığın tedavi öncesi ve sitotoksik tedavi sonrası döneminde genomik instabilite araştırılmıştır.Materyal-Metod. Hodgkin Dışı Lenfoma Hastalarında yeni tanı konulmuş tedavi öncesi grup, kemoterapisi tamamlanmış grup ve KT + RT tamamlanmış grupta genomik instabilite, sitogenetik biyomarkerlerle (Kardeş Kromatid Değişimi ve Mikronukleus Analizi) araştırıldı. Araştırmaya yeni tanı konmuş tedavi başlanmamış 29 hasta, kemoterapisi tamamlanmış 29 hasta, kemoterapi ve radyoterapi yapılmış 16 hasta dahil edildi. Kontrol grubu 25 sağlıklı bireyden oluşturuldu.Sonuçlar. KKD sıklığı açısından yapılan analizde tedavi öncesi HDL olgularında istatistiksel olarak anlamlı yükseklik tespit edildi.(p=0.038) Ancak tedavi sonrası gruplarda anlamlı farklılık tespit edilemedi. MN sıklığı açısından yapılan analizde HDL olgularının tedavi öncesi ve sonrası gruplarında kontrol grubu ile karşılaştırıldığında belirgin olarak anlamlı yükseklik tespit edildi ( p=0,000 ).Sonuç: HDL hastalarında tedavi öncesi grupta KKD sıklığının artmış olarak saptanması ile hastalarda DNA hasarında artışın ortaya çıkarılabileceği ve bu artışın etyopatogenezinde önemli bir rol oynayabileceği öne sürülebilir. Aynı zamanda tedavi öncesi grupta kardeş kromatid değişimi yüksek bulunan hastalara ikincil kanser gelişimi açısından daha sıkı takip edilmesi gerektiği önerilebilir. KT ve KT + RT almış gruplarda KKD sıklığının normal olarak saptanması, KT ve RT' nin uzun dönemde tedavi edici etkisine bağlı olabilir. MN sıklığının HDL hastalarının tedavi öncesi ve sonrası gruplarında kontrol grubuna göre yüksek olarak saptanması hastalığın doğal bir süreci olabileceği gibi DNA onarım sistemindeki bozukluklarla da ilişkili olabilir. Kemoterapi ve Radyoterapi görmüş olan hastalarda, MN sıklığının kontrol grubuna göre yüksek olarak saptanması aksine KKD sıklığının yüksek olarak saptanmaması, aynı zamanda MN ölçüm yönteminin uygulamasının daha kolay ve güvenilir olması nedeniyle genotoksisitenin araştırılmasında daha informatif bir yöntem olduğunu düşündürmektedir.

Özet (Çeviri)

Background: Non-Hodgkin Lymphoma (NHL) is a heterogeneous group of a disease due to their clinical behavior, morphology, cellular origin, etiology and pathogenesis. Cytogenetic anomaly is present in 90% of all Non-Hodgkin lymphoma. Although the role of chromosomal anomaly is not known exactly in the pathogenesis of the disease, oncogenes and anti-oncogenes are suspected to cause chromosomal anomalies and emergence of the tumor. In this study genomic instability before and after cytotoxic therapy evaluated using cytogenetic biomarkers.Methods: Cytogenetic biomarkers; Sister Chromatid. Chromatid Exchange (SCE), and Micronucleus Analysis (MN) used to evaluate cytogenetic instability in three groups of NHL patients. 29 newly diagnosed patient with no previous therapy, 29 patient who completed chemotherapy and 16 patient who received both chemotherapy and radiotherapy. 25 healthy individual included as the control group.Results: Frequency of SCE was determined to be significantly high in the pre-treatment group (P: 0.038) and no statistically difference was found in post-treatment groups. Micronucleus analysis revealed statistically significant difference in pretreatment and post-treatment groups of HDL patients comparing to the control group (P: 0.000).Conclusion : Determination of increased frequency of SCE in NHL patients with no previous treatment may increase DNA damage which might be an important point in the etiopathogenesis of the disease. Meanwhile, patients with high SCE before treatment should be recommended to be carefully followed for the risk of development of a secondary malignancy. Determination of a normal SCE frequency in treated patients may be the long term result of therapeutic effects of chemotherapy and radiotherapy. High MN frequency in all HDL patients comparing to the control group might be due to a defeat in DNA repair mechanism or because of the nature of the disease. Determination of high MN frequency in post-treatment group comparing to the control group and normal SCE frequency in the treated group, meanwhile the measurement of MN frequency being more easy and reliable makes this method more informative in evaluating genotoxicity.

Benzer Tezler

  1. Hodgkin lenfoma ve non-hodgkin lenfoma hastalarında MYD88 ve CXCR4 gen polimorfizmlerinin hastalığın etyopatogenezindeki rolü, klinik parametreler ve prognozis ile ilişkisinin değerlendirilmesi

    The role of MYD88 and CXCR4 gene polymorphisms in the etiopathogenesis, clinical parameters and prognosis in hodgkin lymphoma and non-hodgkin lymphoma patients

    DÜRİYE PELİN YORULMAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    HematolojiGaziantep Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HANDAN HAYDAROĞLU ŞAHİN

  2. Diffüz büyük B hücreli lenfomalarda NGS (Yeni nesil dizileme) ile genomik karakterizasyonun önemi

    The importance of next generation sequence in patients with diffuse large B cell lymphoma

    AZİME BAŞ ÖZÇALİMLİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    HematolojiAydın Adnan Menderes Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ALİ ZAHİT BOLAMAN

  3. Lenfoma tanılı hastalarda bilgisayarlı tomografi histogram analizi ile subgrupların ayrımlanabilirliğinin araştırılması

    To investigate the role of computed tomography-based textureanalysis in the comparison of subgroups of the disease in lymphoma patients

    MERVE GÜRSU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Radyoloji ve Nükleer TıpSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YAŞAR BÜKTE

  4. Hodgkin lenfoma hastalarında TNF-α (rs1800629) ve IKZF1 (rs4132601) genlerindeki polimorfizmlerin araştırılması

    Investigation of polyorphisms in TNF-α (rs1800629) and IKZF1 (rs4132601) genes in hodgkin lymphoma patients

    EYLEM PARLAK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Tıbbi BiyolojiMersin Üniversitesi

    Tıbbi Biyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NURCAN ARAS

  5. Hodgkin lenfoma hastalarında tanı anındaki MPV değeri ile interim PET/BT analizinin birlikte değerlendirilmesi prognozu etkiler mi ?

    Does the evaluation of interim PET/CT analysis with MPV level at the time of diagnosis affect the prognosis in hodgkin lenfoma ?

    MERVE HATİCE GÜVERCİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    İç HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İBRAHİM GÜNEY