Geri Dön

Antipsikotiklere bağlı hiperprolaktinemi saptanan şizofreni hastalarında; ek olarak ve sadece aripiprazole geçilerek tedavi sonrası prolaktin düzeylerinin değerlendirilmesi

Evaluation of prolactin levels of schizophrenia patients with antipsychotic-induced hyperprolactinemia, after addition of aripiprazole and aripiprazole monotherapy

  1. Tez No: 242923
  2. Yazar: TAYYİBE ARSLAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. SELÇUK CANDANSAYAR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Psikiyatri, Psychiatry
  6. Anahtar Kelimeler: Hiperprolaktinemi, antipsikotikler, şizofreni, aripiprazol, makroprolaktin, Hyperprolactinemia, antipsychotics, schizophrenia, aripiprazole, macroprolactin
  7. Yıl: 2009
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Gazi Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Psikiyatri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 113

Özet

Antipsikotik ilaçlar şizofreni hastalığının tedavisinin esasını oluşturur.Antipsikotiklere bağlı en sık ve önemli endokrin yan etkilerden birihiperprolaktinemidir. Gerek tipik gerekse çoğu atipik antipsikotikler dopamin D2reseptör blokajı yaparak hiperolaktinemiye neden olurlar.Çoğu yan etkiler gibi hiperprolaktinemi de; hasta değerlendirmelerindegenellikle önemsenmez, takibi de yapılmaz. Oysa hiperprolaktinemi akutdönemde galaktore, amonere, jinekomasti, infertilite, cinsel işlev bozukluğu gibibelirtilere; uzun dönemde osteporoz-osteopeni, pituiter tümor, meme veendometrium kanseri gibi ciddi hastalıklara yol açabilir.Hiperprolaktinemiye bağlı gelişen fiziksel ve emosyonel istenmeyenbelirtiler; bedensel ve ruhsal sağlığın bozulmasına yol açtığı gibi hastaların tedavisürecini olumsuz yönde etkileyen uyum sorunlarına neden olabilir. Saptandığındatedavi ve takibi gereklidir. Hiperprolaktinemi durumlarında makroprolaktindüzeyine de bakılması gerekir. Çünkü antipsikotik kullanımında da görülen, çoğuaraştırmacıya göre biyolojik aktiviteye sahip olmadığından ileri tetkik ve tedaviyigerektirmeyen bir durumdur.Bu araştırmada antipsikotiklere bağlı hiperprolaktinemi saptanan şizofrenihastalarında parsiyel agonistik etki mekanizmasıyla prolaktin düzeylerinidüşürdüğü iddia edilen aripiprazol, hem idame tedaviye ek olarak hem de idame94tedaviden geçiş yapılıp tek olarak kullanılmıştır. Prolaktin düzeyleri vepsikopatoloji takibi yanında bu hastalarda makroprolaktin sıklığı vehiperprolaktinemi belirtileriyle ilişkisinin olup olmadığı da araştırılmıştır.Çalışma sonuçlarına göre; tek kullanılan grupta artmış prolaktinseviyelerinde anlamlı derecede düşüş görülürken, kombine kullanılan gruptaanlamlı düşüş olmadığı hala prolaktin seviyelerinin yüksek seyrettiğibulunmuştur. Tek kullanılan grupta psikopatolojide olumlu yönde anlamlı birdeğişiklik olmazken, kombine grupta düzelme yönünde hafif bir değişikliğinolduğu bulunmuştur. Ayrıca 4 hastada makroprolaktin saptanmış,makroprolaktinemi ile hiperprolaktinemi belirtileri arasında ilişki bulunmamıştır.Bulgularımız; hiperprolaktinemili hastalarda sadece aripiprazol tedavisinegeçişin psikopatolojiye etkisi olmaksızın prolaktin düzeylerinin düşmesinde etkiliolabileceğini, kombine kullanımın ise prolaktin düzeylerine etkisi olmaksızınpsikopatolojide hafif düzelme yapabileceğini, hiperprolaktinemisi olan hastalardamakroprolaktinemi de olabileceğini ancak hiperprolaktinemi belirtileriyleilişkisinin olmayabileceğini göstermektedir.

Özet (Çeviri)

Antipsychotic drugs are the basic treatments of schizophrenia. One of themost common and important endocrine side effect of antipsychotics ishyperprolactinemia. Both typical and most of the atypical antipsychotics causehyperprolactinemia by blockage of dopamine D2 receptors.As with the other side effects, hyperprolactinemia is usually notconsidered as important and followed up during patient evaluations. Yet,hyperprolactinemia causes galactorrhoea, amenorrhea, gynecomastia, infertility,sexual dysfunction in acute term, as well as serious diseases such as osteoporosis,osteopenia, pituitary tumors, breast and endometrium cancers in chronic term.Physical and emotional adverse events induced by hyperprolactinemia maycause disturbance of physical and mental health, as well as adjustment problemseffecting the treatment adherence. Treatment and follow-up are needed as soon asestablished. Macroprolactin levels should be evaluated in cases ofhyperprolactinemia since it may also be caused by antipsychotic usage and it isusually not considered as a need for further evaluation and treatment by mostresearchers, since it does not have biological activity.In this study, aripiprazole, an antipsychotic which is thought to lowerprolactin levels by partial agonistic mechanism, was given to patients diagnosedwith schizophrenia and who has antipsychotic-induced hyperprolactinemia, both96as a combination treatment or monotherapy. As well as monitorization ofprolactin levels and psychopathology, macroprolactin frequency and itsrelationship between hyperprolactinemia symptoms were also evaluated.According to our results; in monotherapy group elevated prolactin levelswere significantly decreased, while in combination group there was no significantdecline in prolactin levels, which continued to be high. In monotherapy group,there was no significant positive change in psychopathology, while incombination group a non-significant change was noticed in favor of improvement.In addition, macroprolactinemia was found in 4 patients, and there was norelationship between macroprolactinemia and hyperprolactinemia symptoms.Our results show that; in patients with hyperprolactinemia, aripiprazolemonotherapy may cause a decline of prolactin levels without an effect onpsychopathology, while combination may cause a slight improvement in terms ofpsychopathology without effecting prolactin levels, patients withhyperprolactinemia may also have macroprolactinemia but it is not related tohyperprolactinemia symptoms.

Benzer Tezler

  1. Antipsikotik kullanımına bağlı gelişen hiperprolaktinemi ile sessiz otoimmün tiroid hastalığı ilişkisi

    A possible effect of antipsychotic-induced hyperprolactinemia on development of silent autoimmune thyroiditis

    BURÇ ÇAĞRI POYRAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2007

    Allerji ve İmmünolojiİstanbul Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İBRAHİM BALCIOĞLU

  2. Erkek ratlarda antipsikotiklerle artan prolaktin seviyesine bağlı gelişen Osteoporozda Osteopontin'in rolü

    Role of Osteopontin in Osteoporosis due to increased prolactin levels with antipsychotics in male rats

    BÜŞRA ŞİRİN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    BiyokimyaAtatürk Üniversitesi

    Biyokimya Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YASİN BAYIR

  3. Olanzapine bağlı kilo alımı ve metabolik değişikliklerde santral ve periferik nöropeptidlerin rolü

    The role of central and peripheral neuropeptides in olanzapine-induced weight gain and metabolic changes

    NAZİLE ARPACI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    PsikiyatriNecmettin Erbakan Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET AK

  4. Şizofreni, tedaviye bağlı ekstrapiramidal sendromlar ve diabet ilişkisi

    The relationship between schizophrenia, extrapyramidal syndromes related to the treatment and diabetes

    PERVİN ÖZTÜRK KARAKAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2001

    PsikiyatriGazi Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    Y.DOÇ.DR. ASLI ÇEPİK KURUOĞLU

  5. Antipsikotiklerle farmakoterapide cinsel işlev bozukluklarının gen varyansı prolaktin düzeyi ve hastalıkla ilişkisi

    The relationship of sexual dysfunction gene variance prolactin levels and the disorders in pharmacotherapy with antipsychotics

    NEŞE ÖZTÜRK ATKAYA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    PsikiyatriPamukkale Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. OSMAN İSMAİL ÖZDEL