Geri Dön

Koroner arter hastalığında kanda oksidatif stres parametreleri ve selenyum düzeylerinin klinik bulgularla ilişkisi

The association of blood oxidative stress parameters and selenium levels with clinical findings in coronary artery disease

  1. Tez No: 272051
  2. Yazar: UĞUR ERÇİN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. AYŞE BİLGİHAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Biyokimya, Biochemistry
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2010
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Gazi Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Tıbbi Biyokimya Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 193

Özet

Oksidatif stres, oksidanlar ve antioksidanlar arasında oksidanlar lehine bir dengesizlik olması durumu olarak tanımlanır. Bu durum zararlı biyokimyasal reaksiyonlara sebep olur ve insanlarda aterosklerozis ve buna bağlı vasküler hastalıklar, mutagenezis ve kanser, nörodejenerasyon, immünolojik bozukluklar ve hatta yaşlanma sürecinin hızlanmasını da içeren çok çeşitli kronik hastalıkların görülmesine önemli düzeyde katkıda bulunur.Serbest oksijen radikallerinin yol açtığı oksidatif hasar, protein, lipid ve nükleik asit gibi biyomolekülleri etkilediğinden; oksidatif stresin gösterilmesinde, bu biyomoleküllerin oksidatif ürünlerine yönelik testler kullanılmaktadır.Antioksidan sistemde öncelikle enzim sistemleri etkilidir. Bunlardan en önemlileri Süperoksit dismutaz, Glutatyon redüktaz, Glutatyon peroksidaz, Katalaz gibi enzimlerdir.Selenyum canlılarda etkisini selenoproteinler üzerinden göstermektedir. Antioksidan korunmada, fertilitede, kas gelişmesi ve fonksiyonlarında, tiroid hormon metabolizmasında ve immün fonksiyonlarda görev alırlar.Arteriyel ateroskleroz etyopatogenezi halen tam olarak bilinmemekle beraber, koroner ateroskleroz ve komplikasyonları patogenezinde, antioksidan savunma ve reaktif oksijen türleri üretimi arasındaki dengenin bozulmasından dolayı ortaya çıkan oksidatif stresin hayati bir rol oynadığını gösteren kanıtlar vardır.Uzun bir süredir kardiyovasküler hastalıkların önlenmesi ile selenyum ilişkilendirilmektedir. İnsanlarda ve deneysel olarak hayvanlarda selenyum ile kadiyomiyopatinin ilişkisi gösterilmiştir. Ancak, aterosklerotik kalp hastalığı ile selenyum ilişkisi henüz tartışmalıdır.Biz bu çalışmamızda; Koroner arter hastalığı şüphesiyle koroner anjiografi yapılan hastaları, bir stenoz skorlaması olan Gensini skorlama sistemi ile hastalığın derecesine göre üç gruba ayırdık. Gensini skoru 0-4 arasında olan hastaları kontrol grubu(Grup-I) olarak aldık. Gensini skoru 5-35 arasında olan hastaları Grup-II ve Gensini skoru >35 olan hastaları da Grup-III olarak adlandırdık.Çalışmamız sonucunda koroner arter hastalığı derecesi ile AOPP ve MDA düzeyleri arasında bir ilişki belirledik. Koroner arter hastalığının derecesi arttıkça bu parametrelerin düzeylerinde de artma gözlenmiş olup bu parametrelerin koroner arter hastalığında prognoz göstergesi olarak kullanılabileceği düşünülmüştür.Çalışmamızda antioksidan parametreler arasında yer alan, GSH-Px, GSH-R aktivitesi ve GSH düzeyleri ile koroner arter hastalığı derecesi arasında ters ilişki gözlenmiştir. Elde ettiğimiz bu sonuç bize bu parametrelerin koroner arter hastalığı derecesinin ilerlemesini önlemede önemli katkıları olabileceği fikrini vermiştir.Çalışmamızda yer alan parametrelerden GSH-R ile GSH-Px arasında güçlü pozitif korelasyon, GSH-R ile AOPP arasında zayıf negatif korelasyon, GSH-Px ile AOPP arasında da güçlü negatif korelasyon olduğu gözlenmiştir.Yine antioksidan parametreler arasında yer alan ve çalışmamızda yer verdiğimiz selenyum düzeyleri ile koroner arter hastalığı derecesi arasında bir ilişkiye rastlamadık. Literatürde de bu konu ile ilgili bir fikir birliğine rastlanılmamıştır. Selenyum ile koroner arter hastalığı arasında bir ilişki olup olmadığını ortaya koyabilmek için daha çok sayıda geniş katılımlı çalışmalara ihtiyaç olduğu sonucuna varılmıştır.

Özet (Çeviri)

There is increasing evidence that oxidative stress, defined as an imbalance between oxidants and antioxidants in favor of the former, leads to detrimental biochemical reactions and is an important contributing factor in several chronic human diseases, including atherosclerosis and related vascular diseases, mutagenesis and cancer, neurodegeneration, immunologic disorders, and even the aging process.Oxidative stress in biological systems results from the overproduction of radical oxygen species (superoxide anion and hydroxyl radicals) or nitric oxide. These species are capable of chemically altering all major classes of biomolecules (e.g., lipids, proteins and nucleic acids) by changing their structure and function. Humans and animals have developed mechanisms to protect these biomolecules from the deleterious effects of free radicals. Among antioxidant systems, enzymes such as superoxide dismutases, glutathione peroxidases and catalase, as well as water and lipid-soluble antioxidants such as glutathione, ascorbate (vitamin C), [alpha]-tocopherol (vitamin E), ubiquinol and [beta]-carotene, are of particular interest to limit oxidative damage in humans, thereby lowering the risk of certain chronic diseases.In the present reviews have been reported different assays for the measurement of antioxidant defences and markers of oxidative damage to lipids, proteins and DNA occurring in vivo. Due to the increasing scientific interest into oxidative stress in nutrition research, it seems important to use highly specific analytical methods to monitor the intensity of oxidative stress in pathological situations or to appreciate that antioxidant supplementation reduces oxidant damage.The physiological effects of selenium occur mainly through the function of selenoproteins. Selenium supplementation has been suggested to have a preventive and sometimes therapeutic role in different diseases, such as cancer, male infertility, viral infection, and immune system function.The aetiopathogenesis leading to an atherosclerotic artery is still unknown. It has been shown that oxidative stress due to the disturbance in the balance between the production of reactive oxygen species and antioxidant defence plays a vital role in the pathogenesis of coronary atherosclerosis and its complications.For some time now, selenium has been related to the prevention of cardiovascular diseases. A deficiency of selenium is suspected to be involved in the pathogenesis of cardiomyopathy.In this study; with coronary artery suspicious patients to be done coronary angiography, a stenosis score with Gensini score system according to disease grade we separate into three groups. As control group (Group-I) Gensini score is between 0-4 patients used. Gensini score between 5-35 patients are Group-II and Gensini score >35 patients are called Group-III.In our study result, we determined a relation between coronary artery disease grade with AOPP and MDA levels. While coronary disease grade increase, an increase in this parameters levels was shown, these parameters had been thought. They are used in coronary artery disease as prognose indicators.The parameters in our study, there is a strong positive correlation between GSH-R and GSH-Px, between GSH-R and AOPP weak negative correlation, between GSH-Px and AOPP a strong negative correlation had been observed.We have not determined a relation between selenium levels which are among the antioxidant parameters and in our study and coronary artery disease grade. There was no consensus, it had not been determined about this subject in literature. The authors question the validity of any association because of the nature of observational studies and state that ?the evidence is stil inadequate to establish a protective role of selenium in coronary heart disease? and therefore should not be recommended.

Benzer Tezler

  1. Akut koroner sendromlu ve kararlı angina pektorisli hastalarda serum rage ve s100b düzeyleri, koroner arter hastalığı şiddeti ile ilişkisi

    Rage and s100b levels in stable angina pectoris and acute coronary syndrome patients, their relation with coronary artery disease severity

    ALPER ÖZTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    KardiyolojiUludağ Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. TUNAY ŞENTÜRK

  2. Ani idiyopatik işitme kaybı olan hastalarda inflamatuar biyobelirteçlerin prognostik değeri

    Prognostic value of inflammatory biomaterials patients with sudden idiopathic hearing loss

    ZEKİYE KABAŞ UYSAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Kulak Burun ve Boğazİzmir Katip Çelebi Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MURAT SONGU

  3. Koroner kalp hastalığında serum afamin, E vitamini ve OX-LDL düzeylerinin incelenmesi

    Investigation of serum afamine, vitamin E and OX-LDL levels in coronary heart disease

    MEHMET ÇETİNKAYA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    BiyokimyaDicle Üniversitesi

    Tıbbi Biyokimya Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜLTEN TOPRAK

  4. Deneysel diyabetik ratlarda antidiyabetik liraglutid ve empagliflozinin oksidatif stres, inflamatuar yanıt ve kardiyoprotektif etkilerinin araştırılması

    Investigation of oxidative stress, inflammatory response and cardioprotective effects of antidiabetic liraglutide and empagliflozin in experimental diabetic rats

    CEMRE UÇAR EKİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    FizyolojiDicle Üniversitesi

    Fizyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HÜDA OFLAZOĞLU DİKEN

  5. Acil serviste akut koroner sendrom tanısı konulan hastalarda oksidan ve antioksidan düzeylerinin bakılması

    Oxidant and antioxidant levels in patients diagnosed acute coronary syndrome in emergency department

    SELMA TEKKANAT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    İlk ve Acil YardımSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NALAN KOZACI