Bozulmuş açlık glisemisi, Bozulmuş glukoz toleransı ve Tip 2 DM'li hastaların serum RBP4 seviyeleri ve Karotis intima media kalınlıklarının ölçümü
Correlation between serum RBP4 levels and Carotis İntima Media Thickness (CIMT) at Insulin Fasting Glucose (IFG), Insulin Glucose Tolerance (IGT) and Type 2 DM
- Tez No: 272338
- Danışmanlar: PROF. DR. KENAN SAĞLAM
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, Endocrinology and Metabolic Diseases
- Anahtar Kelimeler: Tip 2 DM, RBP4, Karotis intima-media kalınlığı, Type 2 DM, RBP4, Carotis intima-media thickness
- Yıl: 2008
- Dil: Türkçe
- Üniversite: GATA
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 68
Özet
Tip 2 DM'nin ateroskleroz için bağımsız bir risk faktörü olduğu uzun süredir bilinmektedir. Son yıllarda yapılan araştırmalarla, Tip 2 DM ve günümüzde onun öncüsü sayılan metabolik sendrom, insülin direnci, bozulmuş açlık glikozu ve bozulmuş glukoz toleransı olarak adlandırılan klinik tabloların ateroskleroz gelişiminde düşünüldüğünden daha ciddi birer risk faktörü olduğu anlaşılmıştır.Son zamanlarda, yağ dokusundan salgılanan ve Tip 2 DM, şişmanlık, metabolik sendrom gibi insülin direnci olan metabolik bozukluklarla ilişkili olduğu düşünülen RBP4'ün, ateroskleroz ve kalp damar sistemi risk belirleyicisi olarak düşünülebilecekleri ileri sürülmektedir.Bu çalışmada, Tip 2 DM hastalığının farklı klinik formlarında, serum RBP4 düzeyleri ve KİMK arasında ilişkiler değerlendirerek, bu ilişkilerin Tip 2 DM sürecine olan katkısını araştırmayı amaçladık. Çalışmaya 75 gr OGTT ile yeni tanı konulan BAG (n=32), BGT (n=26), tip 2 DM (n=33) ve sağlam kontrol (n=29) olmak üzere toplam 120 olgu alındı. Olguların tamamında biyokimyasal ölçümler, vücut antropometrik ölçümleri, KİMK ve serum RBP4 düzeyleri ölçülerek, kaydedilip istatistiksel çalışmaları yapıldı.Çalışmamızda, tip 2 DM'nin RBP4 değerleri diğer grupların RBP4 değerlerinden anlamlı olarak yüksekti. KİMK değerlerine bakıldığında, Tip 2 DM'li grubun BAG ve kontrol grubuna göre daha yüksek olduğu bulunmuştur. RBP4; yaş, AKŞ, trg, bel-kalça oranı, HOMA ile pozitif; HDL ile negatif ilişkiliydi. KİMK ise yaş cinsiyet, bel-kalça oranı, SKB, HOMA ve AKŞ ile pozitif ilişkiliydi.Sonuçlarımız RBP4 ile KİMK arasında bir ilişki göstermemektedir. Bu sonuç bize RBP4'ün aterosklerozun izlenmesinde kullanılabilecek bir belirteç olmadığını öngörmektedir.Çalışmada RBP4'ün ve KİMK'in insülin direnci ve glukoz metabolizması ile olası ilişkisini gösterir bulgular elde edilmiştir. Yapılacak ileri çalışmalarla RBP4'ün, Tip 2 DM gibi insülin direnci ile birliktelik gösteren hastalıkların önlenmesinde, tedavisinde ve takibinde, önemli roller alabileceği düşünülmektedir.
Özet (Çeviri)
It has been obvious for a long time that Type 2 DM is an independent risk factor for atherosclerosis. Thanks to the research made in recent years, clinical pictures like Type 2 DM besides metabolic syndrome, insulin resistance, impaired fasting glucose and impaired glucose tolerance, which are currently considered to be its predecessors, are discovered to be more serious risk factors in the development of atherosclerosis.It has recently been claimed that RBP4, which is secreted from fat tissue and thought to be related with insulin-resisting metabolic disorders like Type 2 DM, obesity and metabolic syndrome can be considered to be risk determinants of atherosclerozis and cardiovascular system.In this study, by evaluating the correlation between serum RBP4 levels and CIMT at various clinical forms of Type 2 DM disease, we aimed at discovering the contribution of this correlation in the development of Type 2 DM. 120 cases were included in the study, the list of which was as follows: cases newly-diagnosed with 75 gr OGTT IFG (n=32), IGT (n=26), type 2 DM (n=33) and healthy control (n=29). Biochemical measurements, bodily antropometric measurements, CIMT and serum RBP4 level measurements were made for all cases; and these measurements were recorded and the statistical studies of them were made.RBP4 values of Type 2 DM were meaningfully higher than those of other groups in our study. CIMT values were discovered to be higher than those of the group with Type 2 DM IFG and the control group. RBP4 was positively related with age, FBG (fasting blood glucose), trg, waist-hip proportion and HOMA; while it was negatively related with HDL. CIMT was positively related with age, gender, waist-hip proportion, SBP (systolic blood pressure), HOMA and FBG.The conclusions we arrived at do not denote a correlation between RBP4 and CIMT. This suggest that RBP4 does not serve as a marker in the follow up atherosclerosis.Findings indicating the possible correlation between RBP4 and CIMT with insulin resistance and glucose metabolism were obtained in the study. It is that further research RBP4 can assume significant roles in the prevention, treatment and follow up of diseases accompanying insulin-resistance like Type 2 DM.
Benzer Tezler
- Prediyabet (Bozulmuş açlık glisemisi ve/veya bozulmuş glukoz toleransı) ve tip 2 diyabetli bireylerde kognitif fonksiyonların değerlendirilmesi
Assesment of cognitive functions on prediabetic, well controlled and poorly controlled diabetic patients
GÜLİN ALKAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıklarıİstanbul Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NEVİN DİNÇÇAĞ
- Ada prediyabet risk anketinin Türk prediyabet hastalarında nefropatinin ve diyabetin öngörülmesi konusundaki etkinliği
The efficacy of the ada prediabetes risk questionnaire on the prediction of nephropathy and diabetes in Turkish prediabetes patients
İDRİS BAYDAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. DOĞAN NASIR BİNİCİ
- Tip 2 diabetes mellituslu hastalarda proton pompa inhibitörlerinin glisemik kontrol üzerine olan etkileri
The effect of the proton pump inhibitors on the glycemic control of the patients with type 2 diabetes mellitus
BURÇAK EVREN TAŞDOĞAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
GastroenterolojiÇukurova ÜniversitesiGastroenteroloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HİKMET AKKIZ
- Bozulmuş açlık glisemisi ve/veya bozulmuş glukoz toleransı olan hastalarda periferik nöropati sıklığının karşılaştırılması
The comparion of neuropathy frequency in the patients with impaired fasting glucose and/or impaired glucose tolerance
PINAR TULA TORLAK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
NörolojiYüzüncü Yıl ÜniversitesiNöroloji Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. REFAH SAYIN
- İnsülin rezistansı ve düşük adiponektin düzeylerinin koroner arter hastalığı yaygınlığı ile ilişkisi
The relationship of insulin resistance and low adiponectine levels with severity of coronary artery disease
ÖZGÜL YILDIZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2008
KardiyolojiCelal Bayar ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. UĞUR KEMAL TEZCAN