Charles Bukowski and His Women and analysis of the two translations of the novel through euphemism and dysphemism
Charles Bukowski ve Kadınlar'ı ve eserin iki çevirisinin örtmece (evfemizm) ve kötü adlandırma (disfemizm) bakımından analizi
- Tez No: 280366
- Danışmanlar: PROF. DR. ATİLLA SİLKÜ
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Amerikan Kültürü ve Edebiyatı, Mütercim-Tercümanlık, American Culture and Literature, Translation and Interpretation
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2011
- Dil: İngilizce
- Üniversite: Ege Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Amerikan Kültürü ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 123
Özet
Charles Bukowski ancak son dönemlerde akademik çevrelerce ele alınan bir edebi figürdür. Bu sebeple, Bukowski üzerine yapılan çalışmalar sayıca azdır. Özellikle Türk literatüründe Bukowski üzerine sadece tek bir çalışma bulunmaktadır. Bu çalışmanın amaçlarından biri Bukowski'nin hayatı, eserleri ve diline ışık tutmaktır. Charles Bukowski, ömrü boyunca bir takım travmalara maruz kalmıştır. Bu travmalar onu bir şekilde duygusal gizlemeye ve kendisiyle ilgili edebi eserleri aracılığıyla ?sert? bir karakter yaratamaya itmiştir. Bu şekilde Chinaski miti ortaya çıkmıştır. Chinaski alkolik, her şeye karşı, kadın düşkünü, küfürbaz bir yazardır. Bukowski bu miti pekiştirmek için son derece öfkeli ve küfürlerle dolu bir dil kullanmıştır. Bu çalışma Bukowski'nin bu dilini inceler ve bu dil aracılığıyla yazarın neler söylemek istediğini ortaya koyar. Bukowski'nin bu dili en yoğun kullandığı eseri Kadınlar isimli romanıdır. Çalışmayı kısıtlayabilmek adına çalışmanın odağı olarak bu eser seçilmiştir. Kadınlar eseri Bukowski'nin Chinaski mitini yok ettiği bir çalışmadır. Bu yüzden yazarın dil kullanımı, yani zaman zaman artan ve zaman zaman azalan küfürler, tabu ve açık kelimeler, bu eserin anlaşılmasında önemli bir rol oynar. Bu bakımdan, eserin çevirisi de eserin hedef dildeki okuyucusu açısından önemli olacaktır.Bu çalışmanın bir başka amacı ise yukarıda belirtilen sebeplerden ötürü eserin iki çevirisinin (biri 1994 yılında Mukaddes İlgün, öteki 2003 yılında Avi Pardo tarafından çevrilmiştir) örtmece ve kötü adlandırma açısından incelemektir. Bu inceleme şu şekilde yapılmıştır: Öncelikle kaynak dildeki açık ve tabu kelimeler belirlenmiştir ve bu kelimelerin hedef dile hangi örtmece yollarıyla aktarıldığı incelenmiştir. Sonuç olarak Mukaddes İlgün'ün çevirinin örtmeceye daha meyilli olduğu bulunmuştur. Çalışmanın çeviriye ilişkin olan ikinci kısmının sonucunda çevirmen tercihlerinin sebepleri tartışılmıştır ve çevirmenlerin cinsiyetlerinin çeviri sürecinde önemli bir rol oynadığı belirlenmiştir.Sonuç olarak bu çalışma şu soruları yanıtlamaktadır: Charles Bukowski kimdir ve hayatı eserlerini nasıl etkilemişti? Bukowski neler söyler ve yazarın biçemi söylemeye çalıştıklarıyla nasıl bir etkileşim içersindedir? Bukowski'nin Kadınlar'ı ne söyler ve yazarın biçemi Kadınlar'ın söylemeye çalıştıklarıyla nasıl bir etkileşim içersindedir? Bukowski'nin öfkeli ve açık dili iki çevirmen tarafından Türkçe'ye nasıl çevrilmiştir? Kim daya örtmece meyilli ve dolaylı anlatımlar kullanmıştır? Çevirilerdeki farklar arasındaki olası sebepler nedir? Çevirmenin cinsiyeti çeviri sürecini nasıl etkiler?
Özet (Çeviri)
Charles Bukowski has only recently been studied as a literary figure by the academic circles. This is why studies on Bukowski are very few. In Turkish literature, there is only one single study on Bukowski. One of the aims of this study is to provide an insight on Bukowski?s life, body of work and his language. Charles Bukowski underwent a couple of traumas throughout his life. These traumas led him into hiding his sensitive personality and creating a ?tough? character through his work. Thus, he created the Chinaski myth. Chinaski is an alcoholic, anti-everything, womanizing and swearing writer. Bukowski uses a very angry and explicit language in order to consolidate this myth. This study examines Bukowski?s language and reveals what he tries to say through this language. Bukowski?s language is more explicit in his Women than in his any other novel. This is why Women was chosen as the focal point of this study in order to limit the study. In Women, the Chinaski myth dissolves. In the very novel, Bukowski?s language; that is to say, his increasing and decreasing use of slang, taboo and explicit words depending on the context is of utmost importance in understanding this novel. This means that the translation of the novel will be of utmost importance for the target text reader.The other aim of this study is the analysis of the two Turkish translations of the novel (one by Mukaddes İlgün in 1994 and the other by Avi Pardo in 2003) through euphemism and dysphemism due to the above mentioned reasons. Firstly, explicit and taboo words in the source text are determined and through which euphemistic devices this words are transferred into target text are examined. It is concluded that Mukaddes İlgün is more euphemism driven and indirect. As a result of the second part on translation of this study, it is put forward that the gender of translators is a key component in the translation process.This study seeks the answers to the following questions: Who is Charles Bukowski and how his life affected his body of work? What does Bukowski say and how is his style related to what he tries to say? What does his Women say and how is his style related to what he tries to say in his Women? How the angry and explicit language of Bukowski was translated into Turkish by the two translators? Who is more euphemism driven and indirect? What are the possible reasons behind the difference between two translations? How does the gender of two translators affect the translation process?
Benzer Tezler
- Dirty realist Bukowski and his troublesome relationship with women in his selected novels: Ham on Rye and Women
Kirli gerçekçi Bukowski ve seçilmiş iki romanındaki-Ham on Rye ve Women-kadınlarla olan sorunlu ilişkisi
AYŞENUR ZEREN
Yüksek Lisans
İngilizce
2017
Amerikan Kültürü ve EdebiyatıSüleyman Demirel ÜniversitesiBatı Dilleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalı
DOÇ. BETURE MEMMEDOVA
- Examination of Charles Bukowski's prose through Bakhtin's concept of carnivalized literatures
Charles Bukowski düzyazısının Bakhtın'ın karnavallaşmış edebi türler kavramı doğrultusunda incelenmesi
GÖKHAN BULUT
Yüksek Lisans
İngilizce
2013
İngiliz Dili ve EdebiyatıBeykent Üniversitesiİngiliz Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. IRMAK ERTUNA HOWİSON
- Türkiye'de yeraltı edebiyatının izleri: Kanat Güner, Ayça Seren Ural, Sibel Torunoğlu, Mehmet Kartal
The traces of underground literature in Turkey: Kanat Güner, Ayça Seren Ural, Sibel Torunoğlu, Mehmet Kartal
HALİME ÖCAL ÇOĞULU
Yüksek Lisans
Türkçe
2010
Türk Dili ve Edebiyatıİstanbul Bilgi ÜniversitesiKarşılaştırmalı Edebiyat Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NAZAN AKSOY
- Türk edebiyatında yeraltı romanı üzerinde bir araştırma: 1990-2000
An examination on underground novels in Turkish literature: 1990-2000
TUNCAY BOLAT
Yüksek Lisans
Türkçe
2013
SosyolojiÇanakkale Onsekiz Mart ÜniversitesiTürk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
PROF. DR. RAMAZAN GÜLENDAM
- Charles Ives ve sonrasında A.B.D.'nin evrensel müziğe etkileri, katkıları
The Effects and contributions U.S.A. had on universal music at the time of charles ives and afterwards
KAMİL TAHSİN SÖKMEN