Böbrek nakli olmuş hastalarda immün yanıtın izlenmesi
Follow-up of the immune response in renal transplanted patients
- Tez No: 281801
- Danışmanlar: PROF. DR. FATMA SAVRAN OĞUZ
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Tıbbi Biyoloji, Medical Biology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2010
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Tıbbi Biyoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 116
Özet
Böbrek nakli son dönem böbrek yetmezliği (SDBY) olan hastalar için en iyi tedavi seçeneğidir. Rejeksiyon, başarılı bir solid organ naklinin en önemli sınırlamalarından biridir. Böbrek naklinde, nakil öncesi ve sonrası risk değerlendirmesi uygun tedavi stratejilerinin belirlenmesi açısından önemlidir.Tez çalışmamızda, böbrek nakline hazırlanan 28 SDBY hastasının nakil öncesi (NÖ) -2. ve 0.gün, nakil sonrası (NS) ise 1., 7., 14., 21., ve 28. günlerdeki HLA-DR, CD69, CD25 yüzey belirteçlerinin CD4+ ve CD8+ T hücrelerindeki yüzdeleri akan hücre ölçer analizi ile saptandı. Ek olarak, ELISA yöntemi kullanılarak sCD30 serum düzeyi ve anti-HLA sensitizasyon durumları ölçüldü. Olgularda nakil sonrası takiplerin tümü seri analiz şeklinde yapıldı. Akan hücre ölçer analizleri için taze periferik kan örnekleri kullanıldı ve örneğin alındığı gün analiz yapıldı. ELISA testleri için ise serum örnekleri analiz edildi.İmmün aktivasyonla ilgili bu parametrelerden elde edilen sonuçlar, bu parametrelerin ön tanısal değeri ve rejeksiyon gibi klinik komplikasyonlarla ilişkilerini analiz etmek amacıyla rutin klinik ve histopatolojik bulgular ile ilişkilendirildi. Tez ç.alışmamıza, hasta grubuna ek olarak, gruplar arası karşılaştırmalar için rejeksiyon (n:10), transplant (n:10) ve sağlıklı (n:10) kontrol grupları da dahil edildi.Tüm hasta grubunda NS 1.günde immünsüpresif ilaçların etkisiyle tüm hücre yüzey belirteçleri ve kan hücrelerinin yüzdeleri düşmüş, 28.günde ise nakil öncesi düzeye ulaşmıştır. NÖ dönemde yüksek olan serum sCD30 düzeyleri de NS 7. günden itibaren anlamlı derecede düşmüştür. Yalnızca bir hastada, NÖ dönemde anti-HLA antikoru tespit edilmezken, NS günlerde antikor saptanmıştır.Çalışmamız sonucunda elde edilen veriler ülkemiz SDBY hastalarının nakil öncesi ve sonrası immünolojik profili hakkında bilgi verici özelliktedir. Hasta grubunun artırılması ve nakil sonrası takibin uzatılması çalışmanın allograft rejeksiyonlar hakkında daha fazla bilgi verici özellik kazanacağını düşünmekteyiz.
Özet (Çeviri)
Renal transplantation (tx) is the best treatment option for patients with end stage renal disease (ESRD). However, rejection of the allografts remains to be the most important barrier for a successful transplantation. Risk estimation before and after renal transplantation is important for designing the appropriate treatment stratigies.The present study included 28 ESRD patients preparing for a renal tx. Peripheral blood samples from patients were drawn on pre-tx days -2 and 0 in addition to the post- tx days 1, 7, 14, 21, and 28 for the analysis of the percentages of HLA-DR, CD69, CD25 cell surface markers on CD4+ and CD8+ T cells by flow cytometry. Furthermore, serum sCD30 levels and anti-HLA antibody status were analyzed in the above mentioned time points by ELISA method. Post- tx follow ups were performed as serial analyses in the cases enrolled into the study. Data obtained from these parameters of immune activation were associated evaluated together with the routine clinical and histopathological findings in order to estimate the pre-diagnostic value of our data in predicting the rejection episodes. In addition to the patient followed up patient group (n:28), rejection (n:10), transplant (n:10) and healthy control groups had been included in the study for inter-group comparisions.In the present study, we found that the percentage of all cell surface markers and blood cells were decreased on post-tx day 1 as a result of immunsuppresive treatment, however, reached to pre-tx levels on post-tx day 28. The high serum sCD30 levels on pre-tx days started declining significantly from post-tx day. Only one patient who did not have anti-HLA antibodies on pre-tx days developed anti-HLA antibodies in the post-tx period.Data obtained fort his PhD thesis have an informative value about the pre- and post-tx immune profiles of ESRD patients in Turkey. We believe that if performed within a larger patient group and longer follow up time, this study will provide significant contribution about allograft rejection.
Benzer Tezler
- Libya'da böbrek nakli olmuş hastaların parvovirus b19 (pvb19) tespitinde elisa sonuçlarının real-time pcr ile doğrulanması
The use real time-pcr to confirm elisa results in parvovirus b19 (Pvb19) detection of patients with kidney transplantation in libya
MUSBAH EMHAMED FARAQ ALMBSUOT
Doktora
Türkçe
2020
BiyomühendislikKastamonu ÜniversitesiGenetik ve Biyomühendislik Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BAYRAM KIRAN
- CTLA-4 tek nükleotid polimorfizmleri ve sCTLA-4 düzeyinin böbrek naklinde akut rejeksiyon gelişimi üzerine etkileri
The impact of CTLA-4 single nucleotide polymorphisms and sCTLA-4 levels on kidney transplant acute rejection
BORÇAK ÇAĞLAR RUHİ
Tıpta Yan Dal Uzmanlık
Türkçe
2010
NefrolojiAkdeniz Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. F. FEVZİ ERSOY
- Hepatit C'li kronik böbrek yetersizliği hastalarında interferon tedavisinin lenfosit alt gruplarına etkisi
The effects of interferon terapy on lymphocyte subgroups in chronic hepatitis C patients with chronic renal failure
BEYTULLAH YILDIRIM
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2001
Nefrolojiİstanbul Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF.DR. HAKAN ŞENTÜRK
- Böbrek transplantasyonu olmuş çocuklarda EBV enfeksiyonlarının değerlendirilmesi.
Evaluation of EBV infections in children with renal transplantation.
CANSU NUR DEMİRCİ
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
Mikrobiyolojiİstanbul ÜniversitesiTıbbi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ALİ AĞAÇFİDAN
- Böbrek nakli olmuş hastalarda CMV infeksiyonlarının araştırılması
Investigation of CMV infections in kidney transplant patients
ÖZLEM YOLDAŞ
Doktora
Türkçe
2023
Mikrobiyolojiİstanbul ÜniversitesiTıbbi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ALİ AĞAÇFİDAN