Denetimli serbestlik tedbiri ve tedavi kararlarında uygulanacak bağımlılık programının etkinliğinin değerlendirilmesi
Evaluating the efficacy of the addiction program of probation
- Tez No: 282082
- Danışmanlar: PROF. DR. HAKAN COŞKUNOL
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Psikiyatri, Psychiatry
- Anahtar Kelimeler: denetimli serbestlik, zorunlu tedavi, madde kullanımı, tedavi etkinliği, probation, compulsory treatment, substance use, treatment efficacy
- Yıl: 2010
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ege Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Psikiyatri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 103
Özet
AMAÇ: Bu çalışmanın birinci amacı, Sağlık Bakanlığı Madde Bağımlılığı Tedavi Usulleri Komisyon Tarafından hazırlanmış olan, tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararı verilen kişilerin, madde kullanımını bırakabilmeleri için bilgilendirmeyi ve motivasyon kazandırmayı, aktif, gönüllü bir şekilde bağımlılık tedavisine katılımlarını sağlamayı hedefleyen, ?Denetimli Serbestlik Bağımlılık Programı?nın etkinliğini değerlendirmektir. İkinci amacı ise örneklemin birçok alanda (fiziksel, ruhsal, sosyal) özelliklerinin araştırılmasıdır.YÖNTEM: Çalışma örneklemi, İzmir, Karşıyaka, Ödemiş ve Bergama Denetimli Serbestlik ve Yardım Şube Müdürlüklerinden gönderilen Türk Ceza Kanunun'nun 191. maddesi uyarınca hakılarında Denetimli Serbestlik Tedbiri ve Tedavi kararı verilen hükümlülerden oluşmuştur. Katılımcıların sosyodemografik özellikleri, madde kullanım özellikleri, bedensel, ruhsal, sosyal ve adli durumları ile ilgili bilgi edinilmiştir. SCID-I ile madde bağımlılığı tanısını karşılayan veya bağımlılık tanısını karşılamamasına rağmen idrar örneğinde yasadışı madde metaboliti tespit edilen 18 yaş üzeri okur yazar kişiler tedavi grubuna alınmıştır. Madde bağımlılığını karşılamayan ve idrar örneği temiz bulunan kişiler ise analiz grubuna dahil edilmiştir. Tedavi grubuna dahil edilenler, ardışık sıra ile etkinliği değerlendirilecek Denetimli Serbestlik Bağımlılık Programı(DSBP) grubuna, etkin olduğu bilinen motivasyonel görüşmeler(MG) uygulanacak gruba ve grup tedaviler ile bireysel tedavileri karşılaştırma fırsatı bulabileceğimiz bireysel görüşmeler yürütülecek kişiler grubuna dahil edilmiştir. 6 hafta boyunca süren tedavilerin etkinliği, Durumluk Kaygı Envanteri(DKE), Dünya Sağlık Örgütü Yaşam Kalitesi Ölçeği Kısa Formu(WHOQOL-Bref), Tedavi Motivasyonu Ölçeği(TMA), maddeyi bırakmaya verilen önemi, hazır olma düzeyini ve aşerme düzeylerini ölçen değerlendirme formu ve 2 hafta ara ile 3 kez yapılan idrarda toksikolojik analizler ile değerlendirilmiştir.BULGULAR: DS olgu populasyonunun yaş ortalaması 31,2±9 bulunmuş, grubun %65'ini 20-30 yaş arası kişilerin oluşturduğu görülmüştür. Örneklemin %54,4'ünün bekar, %37,3'ünün evli olduğu, %45'inin ilkokul mezunu, %59,2'sinin serbest meslek sahibi olduğu ve ortalama 872,9±556 TL aylık gelire sahip oldukları saptanmıştır. En yaygın kullanılan madde esrar olarak bulunmuş ve grubun %31,4'ünün her gün en az bir kez madde kullanımının olduğu öğrenilmiştir. Madde kullanımına başlama yaşları ortalaması 20,9±6,6 bulunmuştur. Grubun %68'inin ilk DS tedbiri olduğu tespit edilmiştir.Tedavi verilmesi gerekli görülen grupta, halen madde kullanmakta olduğunu bildiren, her gün en az bir kez madde kullanma şeklinde sık ve yoğun kullanımı olan, uzun süredir madde kullandığını belirten, ayıklıklarını uzun süre devam ettiremeyen, madde kullanma veya bulundurma suçundan birçok kez yakalanmış olan ve başka suçlara da karışmış olması nedeniyle hapis cezası öyküsü bulunan kişilerin çoğunlukta olduğu görülmüştür. Yine tedavi gerekliliği duyulan kişilerin, 1. Ve 2. Derece akrabalarında madde kullanımına daha fazla rastlanmış ve %95,5'inin arkadaş çevresinde madde kullanıcısı olduğu öğrenilmiştir. Benzer şekilde bu gruptakilerin ailelerinde ruhsal rahatsızlık öyküsüne daha fazla rastlanmıştır.DSBP, MG ve bireysel görüşmelerin etkinlikleri değerlendirildiğinde, DSBP uygulanan grupta kişilerin maddeyi bırakmaya hazır olma düzeylerinin arttığı, MG grubunda maddeyi bırakmaya önem verme va hazır olma düzeylerinin arttığı, aşerme şiddet ve sıklığının azaldığı, bireysel görüşmeler yapılan grupta ise katılımcıların bedensel ve ruhsal sağlıklarının iyiye gittiği, tedaviye güvenlerinin ve maddeyi bırakmaya hazır olma düzeylerinin arttığı, aşerme şiddet, sıklık ve uzunluğunun ise azaldığı saptanmıştır. Tüm grupların toksikolojik analizlerinde anlamlı azalma olmakla birlikte en belirgin azalma bireysel grubunda görülmüştür. Yine tedaviyi olumlu şekilde bitirmede bireysel görüşmeler yürütülen kişilerin fazlalığı dikkat çekmiştir.TARTIŞMA: Literatür ile uyumlu olarak DS olgu populasyonunun genç erişkinlik ya da orta yaş dönemine olan, çoğunluğu bekar, ilkokul mezunu, serbest çalışan ve düşük gelir düzeyine sahip erkeklerden oluştuğu söylenebilir. Uzun süredir, yoğun olarak madde kullanan, ayıklığını uzun süre devam ettiremeyen, aile ve yakın çevresinde de madde kullanıcıları bulunan, birçok kez madde kullanımı nedeniyle yakalanan bireylerin tedavi gereksinimlerinin daha fazla olduğu düşünülebilir. Bu çalışma ile bireysel görüşmelerin madde bağımlılığı tedavisinde çok daha etkin olduğu tespit edilmiştir. Ülkemizde yaygın olarak kullanılmaya başlanacak olan DSBP, psikiyatri hekimi ya da psikoloğu olan hastanelerde tedavi öncesi bir öncü program olarak kullanılması açısından, standart ve pratik bir yöntem olmakla birlikte, bağımlılık tedavi merkezlerine yönlendirilecek kişilerin yalnızca maddeyi bırakmaya hazır olma düzeylerini arttırabilmesi nedeniyle eksikleri olan bir program olarak değerlendirilmiştir.
Özet (Çeviri)
OBJECTIVES: The primary objective of this study is to evaluate the efficacy of ?The Addiction Program of Probation? which is prepared by the Substance Abuse Treatment Commission of Ministry of Health. It aims to educate and motivate the people who are on probation and make them to participate an addiction program voluntarily and actively. The second objective is to define characteristics of offenders on probation.METHODS: The sample group of this study consisted of those who are on probation according to the 191st article of Turkish Penal Code. The patients were referred to our center by probation offices of İzmir, Karşıyaka, Ödemiş and Bergama. Information about participants sociodemographic data, substance use characteristics, pyhsical and mental history, social and judicial status were obtained. Aged above 18, who can read and write and those who fullfilled the SCID-I criteria for substance dependence or those who has positive urine sample for illegal substances though not fullfilling the SCID-I criteria are included in the treatment group. Those who did not fullfill the substance dependence criteria and who has negative urine screen at the same time are included in the analysis group. Those who are included in the treatment group were distributed respectively to three kinds of treatment subgroups; ?The Addiction Program of Probation(APP)? group which of those efficacy will be tested in this study, the motivational interviewing (MI) group which of those efficacy has been shown before, and individual interventions group by which we will be able to compare the efficacy of group interventions versus individual interventions. The efficacy of the 6 week duration treatments are assessed by State Anxiety Inventory (SAI); The World Health Organization Quality of Life - brief form (WHOQOL-Bref); Treatment Motivation Questionnaire (TMQ); a form to evaluate the importance given to quit the substance , the level of being ready and the craving level; and three urine toxicologic analysis by two weeks intervals.FINDINGS: The mean age of the participants on probation is 31,2±9 and 65 % of the group were between the age of 20-30. Of all the participants, 54,4 % were single, 37,3 % were married; 45% were primary school graduates; 59,2% were self-employed and have a mean income of 872,9±556 TL per month. Cannabis was the most frequently used substance among the group and 31,4% of the group have substance use at least once daily. The onset of the substance use were at the age of 20,9±6,6. Sixty eight percent of the group have been on probation for the first time.Participents who don?t deny their current substance abuse and state that they use substance at least once daily were much more in treatment group than the analysis group. Similarly participant with long substance abuse and short abstinence durations history, recurrent arrestments because of using drugs and had a history of being in prison were detected more frequent in the treatment group. Substance use were more frequent in the first and second degree relatives of those who needed treatment and %95,5 participants have friends with substance abuse. In addition to this, there were more frequent family history of mental disorders among this group.When the efficacy of the three treatment groups were analysed; the cases in the APP group had increased level of being ready; in the MI group the levels of importance given to quit the substance and being ready for it were increased and the craving intencity and frequence were decreased; in the individual intervention group the mental and physical health were improved, the confidence in treatment were increased and ?being ready to quit the substance? levels were increased, the intencity, frequency and duration of craving were decreased. Of all the groups toxicologic samples, there were significant decrease in the positive urine samples and the most obvious decrease was observed among the individual interventions group. In addition to this; the majority of those who completed the treatment positively were from the individual interventions group.DISCUSSION: Consistent with the literature, the population on probation consisted mostly of young adults or middle aged single, self-employed men who are primary school graduates and who have low income. It can be thought that the individuals who are using substances intensely for a long time, whose abstinence durations were short, who have friends and family members with substance abuse and those who are taken by the police because of the substance use are more than one, would need treatment more. With this study, we found that the individual interventions are more efficacious in the substance addiction treatment.APP which will be performed widely in our country, is a standard and practical method for use as a preparation before treatment programs. On the other hand because of changing only ?the level of being ready to quit substance abuse?, it is thougth as an inadequate program compare with MI and individual interventions.
Benzer Tezler
- Denetimli serbestlik tedbiri kararı verilen esrar kullanım bozukluğu olan bireylerde belirsizliğe tahammülsüzlük, sıkıntıya dayanma ve anksiyete duyarlılığı parametrelerinin takip sonuçları üzerine yordayıcı etkisi
Mediating affects of intolerance of uncertainity, distress intolerance and anxiety sensitivity to quitting cannabis who are sentenced to probation and have cannabis use disorder
RIDVAN GÖÇER
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
PsikiyatriSağlık Bilimleri ÜniversitesiPsikiyatri Ana Bilim Dalı
DR. AYŞE GÜL KART
- Madde kullanımı olan ve denetimli serbestlik tedbiri ile tedavi kararı verilen erkek bireylerin saldırganlık seviyeleri ile bilişsel duygu düzenleme stratejileri ve dürtüsellik düzeyleri arasındaki ilişki
Relationship between aggression and impulsivity levels and cognitive emotion regulation strategies of males who are sentenced to probation and treatment measures due to substance use
HALİL İBRAHİM BAYRAKTAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
PsikiyatriSağlık Bilimleri ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GÜLİZ ÖZGEN HERGÜL
UZMAN MUSTAFA OZAN ALTIN
- Denetimli serbestlik kapsamında madde bağımlılığı için tedaviye yönlendirilen olguların algıladıkları aile desteğinin tedaviye etkisi ve ailelerinde psikiyatrik tanı varlığı
Impact of the perceived family support in cases that are referred to treatment for substance addiction within the scope of probation and psychiatric diagnosis in families
BUKET PETİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
PsikiyatriEge ÜniversitesiPsikiyatri Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AYŞE ENDER ALTINTOPRAK
- Kannabinoid türevi kullanıcılarında zorunlu ve gönüllü tedaviye yaklaşımı etkileyen faktörler
Factors affecting the mandatory and volunteer treatment approach in cannabinoid derivative users
CEREN KOÇ
Doktora
Türkçe
2021
Adli Tıpİstanbul Üniversitesi-CerrahpaşaSosyal Bilimler Ana Bilim Dalı
PROF. DR. İMDAT ELMAS
- Yasadışı madde kullanımı nedeniyle denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulan erkek ergen ve yetişkin bireylerin kaygı ve depresyon durumlarının değerlendirilmesi
Evaluation of anxiety and depression status of male adolescent and adult individuals subjected to probation precaution due to using illegal drug
DİLEK ÖKER KELEŞ
Yüksek Lisans
Türkçe
2013
Uyuşturucu Alışkanlığı ve AlkolizmEge ÜniversitesiMadde Bağımlılığı Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SERAP ANNETTE AKGÜR