Hipertansif kadın hastalarda cinsiyet hormonlarının hipertansif retinopati, sol ventrikül hipertrofisi ve mikroalbüminüri üzerine olan etkilerinin araştırılması
Sex hormone effects on hypertensive retinopaty, left ventricular hypertrophy and microalbumiuria in hypertensive women
- Tez No: 311614
- Danışmanlar: DOÇ. DR. FATİH BULUCU
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, Endocrinology and Metabolic Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2011
- Dil: Türkçe
- Üniversite: GATA
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 73
Özet
Önceki çalışmalarda, kadın toplumunda menopoz sonrası dönemde artan hipertansiyon (HT) görülme hızı yapılan çalışmalarda gösterilmiş ve bunun östrojen (E2) başta olmak üzere kadın cinsiyet hormonları ile olan ilişkisi ortaya konmuştur.Bu araştırma, hipertansif kadın hastalarda endotel hasarının bir göstergesi olan mikroalbüminüri, sol ventrikül hipertrofisi (SVH), retinopati ile kadın cinsiyet hormonları arasındaki ilişkinin varlığını araştırma amacıyla yapılmıştır.Bu amaçla; JNC VII (Joint National Committee VII) ölçütlerine göre; evre 1 veya 2 birincil hipertansiyon tanılı 39 menopoz sonrası, 27 menopoz öncesi dönemdeki hasta çalışmaya dahil edilmiştir. Her iki hasta grubuna hipertansiyona bağlı ?hedef organ? hasarlarının araştırılması amacıyla göz dibi muayeneleri ile ekokardiyografi değerlendirmeleri yapılmış ve idrar mikroalbumin seviyeleri ve cinsiyet hormon seviyelerini gösterilmesi amacıyla kan ve idrar örnekleri alınmıştır.Çalışmamızda ?hedef organ? hasarları açısından bakıldığında her iki grup arasında mikroalbuminüri dışında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmamıştır. Menopoz öncesi dönemdeki grupta mikroalbuminüri düzeylerinin menopoz sonrası dönemdeki gruba göre daha yüksek olduğu saptanmıştır (p=0,038). Yapılan korelasyon analizlerinde menopoz sonrası dönemdeki hasta grubunun ekokardiyografi ile değerlendirilen intraventriküler duvar kalınlığı (İVDK) ile folikül uyarıcı hormon (FSH) arasında negatif yönlü ilişki bulunmuştur (p=0,028). Luteinizan hormon (LH) seviyesi ile 24 saatlik idrar mikroalbuminüri seviyesi arasında negatif yönlü korelasyon saptanmıştır (p=0,032). Menopoz öncesi dönemdeki grupta LH ile sol ventrikül arka duvar kalınlığı (SVADK) arasında negatif yönlü korelasyon saptanmıştır (p=0,003). Hipertansif retinopatisi olmayan menopoz sonrası dönemdeki kadınların progesteron düzeyleri hipertansif retinopatisi olan kadınlarla karşılaştırıldığında daha yüksek olduğu gözlemlenmiştir (p=0,038).Sonuç olarak; ciddi komplikasyonlara neden olması nedeniyle önemli bir sağlık problemi olan HT`a bağlı gelişen ?hedef organ? hasarlarının kadın cinsiyet hormon düzeyleri ile ilişkili olduğu görülmektedir.
Özet (Çeviri)
It has been shown that the increased incidence of hypertension (HT) in postmenopuasal female population and that has been associated with especially estrogen and the other female sex hormones in previous studies.The purpose of this study was to determine the relationship between microalbuminuria, an indicator of endothelial damage, left ventricular hypertrophy, retinopathy and the female sex hormones on newly diagnosed hypertensive women.For this purpose, according to JNC VII criterion, 39 postmenopausal and 27 premenopausal women with primary hypertension on stage 1 or 2 were included into this study. Fundoscopic examination and echocardiographic assesments were made to investigate hypertensive end organ damage for both patients groups, blood and urine samples were taken to investigate microalbuminuria and sex hormones.In our study, in terms of end organ damages, it wasn't determined any statistically significant difference except microalbuminuria between the two groups. It was determined that levels of microalbuminuria were higher in premenopausal group than postmenopausal group (p=0,038). In the correlation analysis, there were negative relationships between the septal wall thickness on echocardiography and the folicular stimulating hormone levels (p=0,028). There was also a negative correlation between LH and microalbuminuria (p=0,032). In the premenopausal group a negative correlation with LH and left ventricular posterior wall thickness was detected (p=0,02). It was observed that levels of progesterone were higher in postmenopausal women without hypertensive retinopathy when compared to women with hypertensive retinopathy (p=0,038).In conclusion, end organ damages caused by hipertension which are very important health problems seem to be related with female sex hormones.
Benzer Tezler
- Hipertansif hastaların vasküler, patolojik, demografik ve radyoanatomik özelliklerinin konvansiyonel anjiyografi ile değerlendirilmesi
The assessment of the vascular, pathologic, demographic and radioanatomic features in hypertensive patients using conventional angiography
MELİKE TATLI
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
AnatomiKarabük ÜniversitesiAnatomi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ŞEYMA TOY
DR. ÖĞR. ÜYESİ RUKİYE ÇİFTÇİ
- Dirençli hipertansyonun Vücut Kitle İndeksi ile ilişkisi
The association of refractory hypertention with body mass index
FAHRİ KARAMAHMUTOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2007
KardiyolojiSağlık BakanlığıAile Hekimliği Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ MUSTAFA TEMİZEL
- 2020-2021 yılları arasında Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi nefroloji servisinde renal biyopsi ile primer veya sekonder glomerülonefrit tanısı alan hastaların prospektif 1 yıllık izlemi sonucu alınan klinik ve laboratuvar yanıtın değerlendirilmesi
Evaluation of the clinical and laboratory response obtained as a result of the prospective 1-year follow-up of patients diagnosed with primary or secondary glomerulonephritis by renal biopsy in the nephrology service of Karadeniz Technical University Faculty of Medicine between 2020-2021
HAYRİYE ÖZAĞCI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
NefrolojiKaradeniz Teknik Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. RUKİYE KÜBRA KAYNAR
- Üçüncü basamak eğitim ve araştırma hastanesi olarak diyabetik hasta populasyonunda glisemik kontrol ve kronik komplikasyon sıklığının araştırılması
Investigation of the prevention of glycemic control and chronic complication in diabetic patient population as A third step training and research hospital
İLKER AHMET KATIRCI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıGaziantep Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MUSTAFA ARAZ
- İskemik serebrovasküler hastalıkta metabolik sendrom sıklığı ve karotis intima-media kalınlığı ilişkisi
The frequency of metabolic syndome in ischemic cerebrovascular disease and the relation of carotid intima-media thickness
EDA ÇOBAN