Geri Dön

Akciğer adenokarsinomlarında FISH yöntemi ile EML4-alk translokasyonu sıklığı ile immünhistokimyasal olarak TTF-1, napsin-a ve LGFR-1 ekspresyonlarının, adenokarsinom alt tipleri, klinik ve prognostik özellikler ile ilişkisi

Frequency of the eml4-alk trasnlocation in lung adenocarcinomas by the FİSH technique WİTT immunohistochemical ttf-1, napsin-a and İGFR-1 expression in lung adenocarcinomas and their relation to adenocarci?noma subtypes and clinical, prognostic parameters

  1. Tez No: 331426
  2. Yazar: PINAR BULUTAY
  3. Danışmanlar: PROF. DR. NALAN AKYÜREK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Patoloji, Pathology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2013
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Gazi Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 120

Özet

Akciğer adenokarsinomunun tiplendirilmesi ve raporlandırılmasında, 2011 yılında `International Association for the Study of Lung Cancer (IASLC), The American Thoracic Society (ATC) ve The European Respiratory Society (ERS)? (IASLC/ATC/ERS) tarafından onkoloji, moleküler biyoloji, patoloji, radyoloji ve cerrahi birimlerinden oluşan multidisipliner bir yaklaşım ile önemli değişiklikler yapılmıştır. Çalışmamızda bu yeni sınıflamaya göre, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalında, Temmuz 2006 ile Nisan 2013 yılları arasında, akciğer adenokarsinomu tanısı almış olan 203 rezeksiyon vakası ve akciğer adenokarsinomu metastazı tanısı almış olan 48 metastazektomi vakası yeni sınıflamaya göre tekrar değerlendirerek incelenmiştir. Çalışmamızda akciğer adenokarsinomlarında immünhistokimyasal olarak TTF-1 ve Napsin-A ile kanser patogenezi üzerine etkisi olan IGFR-1 ekspresyonu ile EML4-ALK translokasyonunun sıklığı araştırılmıştır. Çalışmamızda histolojik olarak rezeksiyon vakalarında en sık olarak asiner patern, metastaz vakalarında ise, en sık olarak solid baskın patern izlenmiştir. TTF-1 ve Napsin-A, daha iyi diferansiye paternler olan asiner, papiller ve lepidik paternlerde, daha az diferansiye paternler olan solid ve müsinöz paternlere göre daha sık olarak pozitif saptanmıştır (sırasıyla p=0,036 ve p=0,005). TTF-1 ve Napsin-A kadınlarda erkeklere kıyasla daha sık boyanma göstermektedir (sırasıyla p=0,005 ve p=0,000). Tümör çapı büyüdükçe TTF-1 ve Napsin-A ile boyanma oranı azalmaktadır. (sırasıyla p=0,042 ve p=0,013). Lenf nodu tutulum seviyesi yükseldikçe Napsin-A boyanma sıklığı artmaktadır. (p=0,018). Metastaz vakalarında sigara içen hastalar, sigara içmeyen hastalara göre daha fazla oranda Napsin-A pozitifliği göstermektedir (p=0,009). IGFR-1 pozitifliği istatistiksel olarak anlamlı olmasa da daha sık olarak orta ve az diferansiye paternlerde izlenmektedir Çalışmamızda akciğer adenokarsinomlarında EML4-ALK translokasyonu oranı %3,8 olarak bulunmuştur. Translokasyonun bulunduğu vakaların klinik özelliklerine baktığımızda, solid baskın paternde EML4-ALK translokasyonu, asiner paterne göre daha sık olarak izlenmektedir. Ayrıca EML4-ALK pozitif vakalar EML4-ALK negatif vakalara göre daha büyük çapa sahip olarak saptanmıştır (p=0,037). Sonuç olarak EML-ALK translokasyonunun hastaların mevcut hedef tedaviden yararlanmalarını sağlamak için mutlaka araştırılması gerekmektedir. Hastaların klinik ve patolojik özelliklerinin bu translokasyon ile ilişkisinin gösterilmesi vaka seçiminde yol gösterici olabilecektir. Napsin-A?nın TTF-1?e üstünlüğü yoktur (p=0,000). Hastaların yaşam sürelerine ait klinik bilgiler eşliğinde yapılacak ek bir çalışma IGFR-1?in prognoz üzerine etkisini araştırmak açısından daha etkili sonuçlar verebileceğini düşünmekteyiz.

Özet (Çeviri)

In the 2011 year, with a multidisciplinary approach, formed by involvement oncologists, pathologists, radiologists, molecular biologists, and thoracic surgeons, `International Association for the Study of Lung Cancer (IASLC), The American Thoracic Society (ATC) and The European Respiratory Society (ERS)? (IASLC/ATC/ERS), for lung adenocarcinomas subtyping and reporting procedure, significant changes were made. In this study, 203 cases with a diagnosis, lung adenocarcinoma of the lung resection and 48 cases with a diagnosis, metastatic adenocarcinoma of the lung metastases were re-examined by evaluating according to new classification,who were diagnosed between July 2006 and April 2013, at the department of Pathology, Faculty of Medicine, Gazi University. In this study, in lung adenocarcinomas, were determined for the frequency of, TTF-1 and Napsin-A with IGFR-1 expression and EML4-ALK translocation which are have an impact on the pathogenesis of cancer. In this study, was found to be acinar dominant pattern is the most frequently pattern in the resection specimens, and solid dominant pattern is the most frequently pattern in metastasis specimens. TTF-1 and Napsin-A were more frequently positive for aciner, papillary and lepidic patterns which are more well-differentiated patterns according to solid and mucinous patterns which are more poorly differentiated patterns. (in order of p=0,036 ve p=0,005) TTF-1 and Napsin-A were shows more common staining in women than in men (in order of p=0,042 ve p=0,013). TTF-1 and Napsin-A staining ratio was decreasing, diameter of the tumor was grows (in order of p=0,005 ve p=0,000). The frequency of Napsin-A staining was increasing, level of lymph node involvement was increases (p=0,018). In metastasis cases, according to non-smoker patients, smoker patients show a higher incidence of Napsin-A staining, (p=0,009). IGFR-1 was more frequantly observed at the middle-and low-differentiated patterns, although not statistically significant positivity for the IGFR-1. In this study trasnlocation of the EML4-ALK ratio were detected %3,8, in lung adenocarcinomas. When we look at the clinical features of the cases with the translocation, the EML4-ALK trasnlocation was more frequantly in the solid dominant pattern, according to the aciner dominant pattern. Also, EML4-ALK positive cases was found had a larger tumor diameter, according to EML4-ALK negative cases, (p=0,037). In conclusion, EML-ALK translocation, for the provide benefit target treatment, is necessarily need to be explore, for patients. Showing the association, clinical and pathological features of the patients with the trasnlocation, may guide the selection of cases. There is no advantage in Napsin-A according to TTF-1. (p=0,000). We suggest that, additional study with the clinical information for the survay of the patients, will give more effective results for the investigation of effect on prognosis for IGFR-1.

Benzer Tezler

  1. Akciğer adenokarsinomlarında EML4-ALK füzyonunun araştırılması ve klinik, histopatolojik bulgularla korelasyonu

    Research of fusion EML4-ALK in lung adenocarcinomas and its correlation with clinical and histopathological findings

    VESİLE ERGÜVEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    PatolojiÇukurova Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. DERYA GÜMÜRDÜLÜ

  2. Akciğer adenokarsinomlarında ros1 mutasyonunun floresan in situ hibridizasyon ve immünohistokimyasal yöntemlerle tespit edilmesi

    Determination of ros1 mutation in lung adenocarcinomas by fish and immunohistochemical methods

    ÖZLEM KARA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    PatolojiErciyes Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÖZLEM CANÖZ

  3. Plevral malign mezotelyomalarda Fish yöntemi ile p16 delesyonu sıklığı ve immünohistokimyasal olarak p16 ekspresyonunun değerlendirilmesi

    Detection of p16 deletion by Fish in pleural malignant mesotheliomas and p16 protein expression profiles

    GAMZE KULDUK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    PatolojiGazi Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. LEYLA MEMİŞ

  4. Alk rearanjmanı gösteren renal hücreli karsinom: Histomorfolojik ve epidemiyolojik değerlendirme

    Başlık çevirisi yok

    KUTSAL DOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    PatolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. EVRİM ÖNDER