Geri Dön

Çocukluk çağında görülen edinsel melanositik nevusların klinik ve dermoskopik özelliklerininin yapısal ve çevresel faktörlerle ilişkisi

The relationship between the clinical and dermoscopic characteristics of childhood melanocytic nevus and structural and environmental factors

  1. Tez No: 334269
  2. Yazar: SİBEL TUĞCUGİL
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. SAVAŞ YAYLI
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Dermatoloji, Dermatology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2013
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Karadeniz Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Dahili Tıp Bilimleri Bölümü
  12. Bilim Dalı: Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 78

Özet

Çocukluk Çağı Edinsel Melanositik Nevuslarının Klinik ve Dermoskopik Özelliklerinin Yapısal ve Çevresel Faktörlerle İlişkisi Giriş: Çocukluk dönemi, edinsel melanositik nevus (EMN) gelişimi için önemli bir yaşam dilimidir. Bu çalışma, Trabzon bölgesi çocuklarında gelişen EMN?ların klinik ve dermoskopik özelliklerinin yaş, cinsiyet, deri tipi ve lokalizasyon gibi yapısal faktörler ile ultraviole maruziyeti, güneş yanığı ve güneş koruyucu kullanımı gibi çevresel faktörlerle olan ilişkisini ortaya koymayı hedeflemektedir. Metod: Çalışmaya 2011-2012 yılları arasında yaşam süresinin en az % 80?i Trabzon?da geçen 0-16 yaşları arasında 200 çocuk dahil edilmiştir. Çocukların saçlı deride, yüzde ve palmoplantar bölgede yerleşen nevusları ile konjenital nevusları hariç tüm nevusları dermoskopi ile incelenmiştir. 200 çocuğun toplam 1538 EMN?u manuel dermoskopi ile değerlendirilerek klinik ve dermoskopik özellikleri kaydedilmiştir. Bulgu: Çalışmamızda 8 yaş üstü ve altı olarak ikiye ayrılan gruplarda, nevus sayısı ve paternleri istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar gösterdi. Yaş artışına bağlı olarak nevus sayısının arttığı saptandı. Dermoskopik paternlerden globüler patern, en sık görülen paterndi. Erken çocukluk döneminde globüler ve homojen patern, (p=0.001,p=0.0473), geç çocukluk döneminde ise retiküler patern anlamlı şekilde sık olarak saptandı (p=0.001). Globüler paternin, erkek çocuklar ve boyun bölgesinde daha sık görülmesi (p=0.027, p=0.001), retiküler paternin ise kız çocuklar, koyu deri tipi ve alt ekstremitelerde daha sık görülmesi istatistiksel olarak anlamlıydı (p=0.001). Retiküler paternin ayrıca güneş koruyucu kullanan ve güneş yanığı öyküsü olan grupta istatistiksel olarak anlamlı ölçüde sık olduğu belirlendi (p=0.003,p=0.021). Tartışma ve Sonuç: Dünyadan ve ülkemizden bildirilen diğer çalışmalarla karşılaştırıldığında, yaş artışı ile globüler patern sıklığının retiküler patern lehine değişimi, retiküler paternin alt ekstremitede daha sık görülmesi çalışmamız dahil olmak üzere sık bildirilen özelliklerdir. Yine sık bildirilen daha koyu deri tiplerinde retiküler patern görülme sıklığının artması yanında, retiküler paternin güneş koruyucu kullanan veya güneş yanığı öyküsü olan çocuklarda daha sık görülmesi literatürde pek bildirilmeyen verilerdir. Bilgimize göre, çalışmamız, çocukluk çağı EMN?ları hakkında ülkemizde Karadeniz Bölgesi?nden ilk kez elde edilen bulguları sunmaktadır.

Özet (Çeviri)

The Relationship between the Clinical and Dermoscopic Characteristics of Childhood Melanocytic Nevus and Structural and Environmental Factors Introduction: Childhood is an important time for the development of acquired melanocytic nevus (AMN). This study was intended to reveal the association between the clinical and dermoscopic characteristics of AMNs developing in childhood around Trabzon and structural factors such as age, sex and skin type and localization, and environmental factors such as exposure to ultraviolet, sunburn and use of solar protection. Method: Two hundred children aged 0-16 who had spent at least 80% of their lives in Trabzon were included in this study in 2011-2012. All nevi, apart from those located on the scalp,on the face, and in the palmoplantar region, and congenital nevi, were examined dermoscopically. A total of 1538 AMNs from the 200 subjects were assessed using manual dermoscopy, and their dermoscopic characteristics recorded. Results: Nevus numbers and patterns differed significantly between two groups established according to age above or below 8. Nevus numbers increased with age. A globular pattern was the most common dermoscopic form. Globular and homogeneous patterns (p=0.001,p=0.0473) in early childhood and a reticular pattern (p=0.001) in late childhood were identified significantly frequently. Globular pattern being seen more commonly in boys and in the neck region (p=0.027, p=0.001) and a reticular pattern in girls, in dark skin and in the lower extremities (p=0.001) were statistically significant phenomena. The reticular pattern was also determined statistically significantly in the group using solar protection and with a history of sunburn (p=0.003, p=0.021). Discussion and Conclusion: The frequency of the globular pattern changing in favor of a reticular pattern with increasing age and the reticular pattern being seen more in the lower extremities are commonly reported characteristics in studies from Turkey and abroad, including ours. Apart from the commonly reported frequency of reticular pattern in dark skin types, the reticular pattern being observed more frequently in children using solar protection or with a history of sunburn are findings not previously reported in the literature. Our study provides findings concerning childhood AMNs obtained for the first time from the Black Sea region.

Benzer Tezler

  1. Çocukluk çağında görülen melanositik nevuslerin dermoskopik özelliklerinin, ailenin güneşten korunma alışkanlıklarının ve bilgi düzeylerinin değerlendirilmesi

    Dermoscopic evaluation of melanocytic nevi in childhood; Assessment of parental knowledge level and attitude about sun protection

    GAMZE YANPAR ERDEM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    DermatolojiMersin Üniversitesi

    Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜLİZ İKİZOĞLU

  2. Çocukluk çağında görülen edinsel nötropenilerin klinik ve laboratuvar özelliklerinin incelenmesi

    Investigation of the clinical and laboratory characteristics of acquired neutropenia in childhood

    AHMET SELİMLİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SUAR ÇAKI KILIÇ

  3. Çocukluk çağı immün trombositopenik purpura tanısı alan olgularımızın retrospektif değerlendirilmesi ve kronikleşmeye etki edenfaktörlerin belirlenmesi

    Retrospective evaluation of children with immune thrombocytopenic purpura and factors contrubuting to chronicity

    TÜLİN GÜNGÖR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bakanlığı

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HÜSNİYE NEŞE YARALI

  4. Çocukluk çağı immün trombositopenik purpura tanısı alan olgularımızın retrospektif değerlendirilmesi ve yüksek doz metilprednizolon ile intravenöz immunglobulin tedavilerinin karşılaştırılması

    Retrospective evaluation of patients with acute immune thrombocytopenic purpura and comparison between high-dose methylprednisolone and intravenous i̇mmunglobuli̇n treatments

    MAHMUT ASLAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Hematolojiİnönü Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. ÜNSAL ÖZGEN

  5. Çocukluk çağı yeni tanı immün trombositopeni hastalarının ve serum vitamin A düzeyi ile tedavi yanıtı ve prognoz ilişkisinin değerlendirilmesi

    Evaluation of patients with newly diagnosed childhood immune thrombocytopenia and assessment of serum vitamin A levels in relation to treatment response and prognosis

    BÜŞRA NUR DERE

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALİ FETTAH