Tibia kaynama yokluğunda ekstrakorporeal şok dalga tedavisinin (ESWT) kırık iyileşmesine etkisi
The effect of ESWT on fracture healing in pseudoarthrosis of the tibia
- Tez No: 385206
- Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. MERT ÇİFTDEMİR
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Ortopedi ve Travmatoloji, Orthopedics and Traumatology
- Anahtar Kelimeler: extracorporeal shock wave therapy, fracture, pseudoarthrosis
- Yıl: 2014
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Trakya Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 57
Özet
Kaynama yokluğu tedavi yöntemlerinden olan kırık uçlarının cerrahi olarak tazelendirilmesi ile ekstrakorporeal şok dalga tedavisi (ESWT) yöntemlerinin kaynama yokluğu üzerine üzerine etkilerini karşılaştırmayı hedeflediğimiz çalışmamız Trakya Üniversitesi Hayvan Deneyleri Yerel Etik Kurulu onayı (Ek I) alınarak Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Deney Hayvanları ve Araştırma laboratuvarından elde edilen 30 adet Sprague-Dawley cinsi rat üzerinde gerçekleştirildi. Ratlar, Grup I: Tibia kaynama yokluğu kontrol grubu (cerrahi kanlandırma-kırık uçları tazelendirme veya ESWT uygulanmayan grup), Grup II: Cerrahi kanlandırma ve kırık uçları tazelendirme işlemi ile tedavi edilen tibiada kaynama yokluğu grubu, Grup III: Ekstrakorporeal şok dalga tedavisi (ESWT) ile tedavi edilen tibiada kaynama yokluğu grubu olacak şekilde üç gruba ayrıldı. Grup I'deki ratlar, kaynama yokluğu modeli açısından Grup II ve Grup III'teki ratlar için kontrol grubu olarak takip edildi. Grup II'deki ratlar kaynama yokluğu modeline uygulanan açık kaynama yokluğu cerrahisi modeli, Grup III'teki ratlar ise kaynama yokluğu modeline uygulanan ekstrakorporeal şok dalga tedavisi (ESWT) modeli olarak ele alındı. Tibiada kaynama yokluğu modeli için tüm ratlarda tibia orta hattında şaftta transvers kırık oluşturuldu. Distraksiyonu sağlamak amacıyla 2/0 propylene sütür K teli etrafında 3 tur sarılarak kırık uçlarının birbirine temas etmesi engellenecek şekilde bağlandı. Tüm ratlarda (30 adet) kırık iyileşmesi için yeterli süre olan 6 hafta beklenildikten sonra kaynama yokluğu modelinin oluştuğu varsayıldı. Grup I ve Grup III ratlarda rotasyonel manevra ile distraksiyon komprese edilerek kırık uçların teması sağlandı. Grup II'deki ratlar için ise kırık uçları cerrahi olarak açılarak tazelendirilip ve kanlandırıldıktan sonra kırık uçları birbirine değecek şekilde komprese edildi. Grup II'deki ratlar kaynama yokluğu modeline uygulanan açık kaynama yokluğu cerrahisi modeli olarak takibe alındı. Grup III'teki ratlara ise kırık uçlarının komprese edilmesinin ardından postoperatif 24. saatte tibia kaynama yokluğu alanına 15 kV'luk 500 şok dalga olacak şekilde ESWT uygulandı. Ikinci cerrahilerinin 6. Haftasında her 3 gruptaki tüm ratlar sakrifiye edildi. Ratların sağ tibiaları ayakbileği ve diz eklemlerinden dezartiküle edilerek rat tibia spesimenleri radyolojik ve histopatolojik incelemeye alındı. Radyolojik olarak incelendiğinde; Grup II ve Grup III'teki kaynama derecesinin Grup I'e göre yüksek olduğu bulunurken, Grup II ile Grup III arasında anlamlı bir farkın olmadığı bulunurken, histolojik olarak incelendiğinde ise Grup III'teki histolojik skorun Grup I ve Grup II'ye göre, Grup II'deki skorun da Grup I'e göre istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek olduğu bulundu. Sonuç olarak kaynama yokluğu görülen uzun kemik kırıklarında ESWT kullanımı, bildirilen başarılı sonuçlar bulunması ve komplikasyonların göz ardı edilebilecek kadar az olması nedeniyle cerrahi tedaviye başvurmadan önce denenebilecek önemli bir tedavi alternatifidir. Anahtar kelimeler; kaynama yokluğu, ekstrakorporeal şok dalga tedavisi, kırık
Özet (Çeviri)
This study was aimed to compare the effectiveness of extracorporeal shock wave therapy (ESWT) and surgical refreshment of the fracture edges on pseudoarthrosis. The study was carried out on 30 Sprague-Dawley rats provided by the Trakya University Medical Faculty Experimental Animal Research Laboratory with the approval of Trakya University Animal Experimentation Ethics Committee (Appendix I). Rats were divided into three groups. Group I: Tibia pseudoarthrosis control group (no surgery or ESWT) Group II: Tibia pseudoarthrosis group which was treated with surgical intervention for revascularisation and the refreshment of the fracture edges. Group III: Tibia pseudoarthrosis group which was treated with extracorporeal shock wave therapy (ESWT). Rats in Group I were choosen as control group in a pseudoarthrosis model. Group II rats were treated with open surgery for pseudoarthrosis to form surgery model and Group III rats were treated with extracorporeal shock wave therapy (ESWT) to form the ESWT model. A transverse midline fracture in the tibia shaft was made in all rats for tibia pseudoarthrosis model. To ensure the distraction 2/0 propylene suture wrapped three-fold around the K-wire preventing the contact between fracture ends. According to fracture healing properties of rats, we assumed that pseudoarthrosis model was formed after 6 weeks. For Group I and Group III a rotational maneuver used to compress the distracted fracture ends. For the rats in Group II a surgical approach was made to the pseudoarthrosis site and the surgical opening the fracture ends were revascularised and compressed to remain in touch. The rats in group II were followed as the model of open surgery for pseudoarthrosis model. Whereas group III rats, following the compression of the fracture ends of the tibia were applied to the 500 shock waves of 15 kV of ESWT after 24 hours of the surgery. All rats in three groups were sacrificed after six weeks following the second surgery. Right tibiae of rats were taken by disarticulation at the ankle and knee joints and the specimens were taken for radiological and histopathological examination. When specimens were examined radiologically; Group II and Group III were found to have higher fusion degree compared to Group I and that there was no significant difference between Group II and Group III; while the histological examination showed that Group III had significantly higher histological scores than Group I and Group II and that Group II had significantly higher compared to Group I. As a result, the use of ESWT in long bone fractures with pseudoarthrosis can be tried as an alternative treatment to surgery because of the reported successful results and the complications small enough to be ignored.
Benzer Tezler
- Biomechanical evaluation of frodure healing in long bones: An Experimental study on intromedullary stabilized rabbit tibia
Uzun kemiklerdeki transvers kırıklarda iyileşme sürecinin biyomekanik takibi: İntramodüller fiksasyon ile sabitleşmiş tavşan tibiası üzerinde deneysel çalışma
OZAN AKKUŞ
Yüksek Lisans
İngilizce
1995
Mühendislik BilimleriOrta Doğu Teknik ÜniversitesiDOÇ.DR. UĞUR GÜNEL
PROF.DR. NURİ AKKAŞ
- Tibia cisim kırıklarında kaynama gecikmesi ve kaynamamaya etki eden faktörler
Delayed union and the factors that effect nonuni̇on on tibial shaft fractures
FETHİ BİLGİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
Ortopedi ve TravmatolojiGaziantep ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET SUBAŞI
- Tibia distal metafiz kırıklarının minimal invaziv plak osteosentez yöntemi ile tespiti sırasında kullanılan bikortikal kilitleme ile sadece uzak kortikal kilitleme tekniklerinin klinik,fonksiyonel ve radyolojik sonuçlara olan etkilerinin karşılaştırılması
A comparison of the effects of bicortical locking and far cortical locking techniques on clinical, functional and radiological results during minimally invasive plate osteosynthesis of tibial distal metaphyseal fracture
MEHMET ÖZER
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Ortopedi ve TravmatolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. İSMAİL DEMİRKALE
- İntrameduller çivileme yöntemi ile opere edilen tibia cisim kırıklı hastaların takibinde kullanılan radyografik kaynama skorlama sisteminin güvenilirliğinin hasta kliniği ile doğrulanması
The confirmation of radiographic union score system which is using for tibia fractures with intramedullary nailing, with patients clinical conditions
ERMAN ÇEKİÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Ortopedi ve TravmatolojiDokuz Eylül ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. EMİN ALICI
- Distal 1/3 tibia kırıklarında intramedüller çivi ile plak + vidalarla tespitin sonuçlarının karşılaştırılması
Comparison of the results of intramedullary nail and plate+screws fi̇xation in distal 1/3 tibial fractures
ÖMER AYDOĞAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Ortopedi ve TravmatolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HAKAN BAŞAR