Karaciğerin kronik parankim hastalıklarında ve primer malign tümörlerinde EGF kodon 61 A/G gen polimorfizminin prediktif değeri var mıdır?
Is there predictive value of EGF codon 61 A/G gene polymorphism in parenchymal diseases and primary malign tumors of liver
- Tez No: 393898
- Danışmanlar: PROF. DR. ŞEBNEM GÜRSOY
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Gastroenteroloji, Gastroenterology
- Anahtar Kelimeler: HCC, EGF 61A/G gen polimorphism, cirrhoses, hepatitis
- Yıl: 2014
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Erciyes Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 90
Özet
Giriş ve Amaç: HSK, primer karaciğer karsinomalarının %85-90'ını oluşturur. Dünyada kansere bağlı ölümlerin üçüncü sırasında yer almaktadır. HSK gelişiminde altta yatan moleküler mekanizmaların tam anlamıyla çözülebilmesi, HSK olgularının önlenmesi ve tedavi rejimlerinin geliştirilmesinde son derece önemlidir. Son zamanlarda yapılan birçok genetik çalışma da epidermal büyüme faktörü (EGF) genindeki polimorfizmlerle kanser riski arasındaki ilişki incelenmiştir. Çalışmamızdaki amacımız; Türk toplumunda karaciğerin kronik parankim hastalıkları ve primer malign tümörlerinde EGF 61 A/G polimorfizminin prediktif değeri olup olmadığını araştırmak ve yüksek riskli hastalarda HSK erken tanısında bir gösterge olarak kullanılıp kullanılamayacağını değerlendirmektir. Yöntem: Çalışmamıza 43 kronik hepatit B, 45 kronik hepatit C, 48 siroz, 37 HSK'lı hasta ve 49 sağlıklı kontrol alındı. Siroz ve HSK grubu etyolojilerine göre sınıflandırıldı. 23 HBV'ye bağlı siroz, 21 HBV'ye bağlı HSK, 13 HCV'ye bağlı siroz ve 12 HCV'ye bağlı HSK şeklinde gruplandırıldı. EGF 61 A/G polimorfizmlerinin bulunduğu bölgeler polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) ile çoğaltılarak genotiplendirilme, restiriksiyon endonükleaz parça uzunluk polimorfizmi (RFLP) yöntemiyle yapıldı. Bu gen polimorfizmleri ile hepatosellüler karsinom riski arasındaki ilişki SPSS 15.0 istatistik programı kullanılarak analiz edildi. Bulgular: Gruplar arasında genotiplerin görülme sıklığı açısından anlamlı fark saptanmadı (p>0,05). Lojistik regresyon risk analizinde GA genotipine sahip HBV'ye bağlı kronik hepatit B hastalarında AA genotipine göre HBV'ye bağlı HSK gelişme riski istatiksel açıdan anlamlı 4,4 kat daha fazla olarak bulundu (p
Özet (Çeviri)
Background and aims: Hepatocellular Carcinoma (HCC) constitutes 85-90 % of primary lung carcinomas. It is the third leading cause of deaths associated with cancer. The exact solution of underlying molecular mechanisms in the development of HCC is of crucial importance in both the prevention of HCC cases and the development of treatment regimen. In recent genetic studies, the association EGF polymorphism and cancer risk has been investigated. Our aim in this study is in Turkish population searching the association between chronic parenchymal diseases and primary malign tumors of liver and EGF 61A/G gen polymorphism with assessment of this method's availability for using in early diagnosis of HCC in high-risk population Method: Our study included 43 Hepatitis B, 45 chronic Hepatitis C, 48 cirrhosis, 37 HCC patients and 49 healthy controls. Cirrhosis and HCC were classified according to their etiologies; 23 cirrhosis associated with HBV, 21 HCC associated with HBV, 13 cirrhosis associated with HCV and 12 HCC associated with HCV. The areas where EGF 61 A/G polymorphism exists were multiplied using polymerase chain reaction (PCR), and genotyping was done through restriction fragment length polymorphism (RFLP) method. The correlation between this gene polymorphisms and hepatocellular carcinoma risk was analyzed using SPSS 15.0 statistical programme Findings: No significant difference from the point of the genotype-prevalence was detected between the groups (p>0,05). In logistic regression risk analysis, chronic Hepatitis B patients with GA genotype due to HBV are found to have more than 4.4 fold HCC development risk due to HBV compared to AA genotype. Result: Patients with HBV infection due to GA genotype are thought to be followed more often from the point of HCC development risk
Benzer Tezler
- Primer hipertansiyonlu hastalarda spironolaktonun hedef organ hasarı üzerine etkisinin enalapril ile karşılaştırmalı değerlendirilmesi
Comparison of effects of spironolactone and enalapril on and organ damage in patients with primary hypertension
HASAN TURAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2001
KardiyolojiAnkara Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ.DR. KENAN ATEŞ
- Karaciğer sirozlu hastalarda prognoz göstergesi olarak trombosit fonksiyon testlerinden pfa-200 testinin (kollajen-adp ve kollajen-epinefrin) chıld, meld ve na-meld skorları ile ilişkisi
Correlation between platelet function test pfa-200 (collagen-adp and collagen-epinefrin) and child, meld and na-meld scores in liver cirrhosis patients as a prognostic indicator
FARUK ELYİĞİT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
GastroenterolojiSağlık Bilimleri Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HARUN AKAR
- Hepatosellüler karsinoma teşhisinde des-gamma carboxyprothrombin'in rolü
The Role of des gamma carboxyprothrombin in the diagnosis of hepatocellular carcinoma
YAŞAR NAZLIGÜL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2004
GastroenterolojiAnkara Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ALİ ÖZDEN
- Karaciğerin difüzyon ağırlıklı görüntüleme ile değerlendirilmesi
Liver assessment with diffusion weighted imaging
KAĞAN KARAGÜLLE
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2009
Radyoloji ve Nükleer TıpGazi ÜniversitesiRadyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. YUSUF ÖNER
- Kronik karaciğer hastalığı olan bebek ve çocuklarda malnütrisyon sıklığının belirlenmesi
Determination of the frequency of malnutrition in infants and children with chronic liver disease.
LALA AHMADOVA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıAnkara ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYDAN KANSU TANCA