Metastazı ve lenfadenopatisi olan ve olmayan kanserli hastalarda fosfoheksoz izomeraz ve aldolaz serum düzeylerinin önemi
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 44157
- Danışmanlar: NEZAKET EREN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Biyokimya, Biochemistry
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1995
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bakanlığı
- Enstitü: İstanbul Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 62
Özet
51 Z ET İstanbul, Şişli Etfal Hastanesi Radyasyon Onkolojisi Kliniği'nde takip ve tedavileri sürdürülmekte olan histopatolojik olarak kesin tanıları konulmuş malign kanserli 100 hasta ve normal popülasyondan seçilen 50 sağlıklı insandan oluşan kontrol grubu ile gerçekleştirilen bu çalışmada şu bulgular elde edilmiştir. Malign kanserli hastalarda elde edilen yüksek serum glikolitik enzim düzeylerinin (PHI ve ALD gibi) kaynağı, kanserli hücrelerde artan glikolitik aktiviteye bağlı olarak aktiviteleri artan enzimlerin bu hücreler den sızma veya hücre bütünlüğünün bozulması sonucunda kan dolaşımına geçmeleridir. Serum glikolitik enzim düzeyleri tümör kitlesinin büyüklüğü ne, diferansiyasyon derecesine, tümör türüne, metastaz ve lenfadenopati varlığına göre farklı değerler göstermektedir. Kontrol grubundaki sağlıklı kişilerin serumlarında elde edilen PHI enzim düzeyleri 10-59 U/L (ortalama 31.9 U/L), ALD enzim düzeyle ri 1.2-6,8 U/L (ortalama 3.81 U/L) olarak bulundular. Malign kanserli has talarda elde edilen değerler ise PHI için 18-492 U/L (ortalama 82.14 U/L), ALD için 1.4-61.3 U/L (ortalama 6.87 U/L) idi. Tümör türüne göre bir ayırım yapılmadığında, PHI hastaların % 59'unda ALD % 23'ünde üst sınır değerlerin üzerinde bulundu. Tümör türüne göre bir ayırım yapıldığın da PHI için yüksek bulunma oranları şöyleydi: Akciğer % 85.1, sarkoma52 % 83.3, meme % 60, gastrointestinal sistem % 40, genitoüriner sistem % 33.3 ve lenfoma % 33.3. Aynı tümör türlerinde ALD'ın yükseklik oranla rı ise sırasıyla; % 40, % 33.3, % 16, % 13.3, % 11.1 ve % 33 olarak bulundu. Çalışma içinde yer alan gruplar Levene Testi'ne göre karşılaştı rıldıklarında, hasta grubu ile kontrol grubu arasında PHI (P: 0.000) ve ALD (P:0.002) düzeyleri bakımından oldukça anlamlı bir ilişki bulundu. Metastazı olan hastalar kontrol grubu ile karşılaştırıldıklarında, PHI (P:0.000) ve ALD (P:0.001) bakımından aralarındaki fark anlamlı bulundu. Metastazı olan ve olmayan hastalar kendi aralarıda kıyaslandıklarında, ALD değerlerinin (P:0.042) PHI değerlerine (P:0. 128 > 0.05) göre daha anlamlı oldukları sonucuna varıldı. Lenfadenopatisi olan ve olmayan hastalar arasında, ne PHI (P:0. 154 > 0.05) ne de ALD (P:0. 176 > 0.05) bakımından anlamlı bir bağlantı elde edilebildi. Metastazla birlikte olan akciğer, meme ve gastrointesti nal tümörlü hasta grupları birbirleriyle kıyaslandıklarında, PHI ve ALD açısından aralarında anlamlı bir fark bulunmadı (P>0.05). Bu tümör gruplarından lenfadenopatisi olan hastaların karşılaştırılmasında ise, PHI (P:0.0224) ve ALD (P:0.0427) açısından sadece akciğer kanserli hastalarla diğer iki grup arasında anlamlı bir farklılık saptandı. Aynı tümör grupları- dan metastazı olmayanlar incelendiğinde, yine akciğer kanserli hastalarla diğer iki grup arasında ve sadece PHI (P:0.0120) için anlamlı bir ilişki bulunduğu görüldü. Bu çalışmada elde edilen sonuçlar, malign kanserli erkek ve kadınlar arasında serum PHI (P:0.047) ve özellikle ALD düzeyleri (P:0.008) bakımından anlamlı bir ilişki olduğunu göstermektedir. Lenfade nopatisi olan erkek ve kadın hastaların ALD düzeyleri arasında anlamlı bir fark (P:0.011) bulundu. PHI açısından,fark anlamlı değildi (P:0.686>0.05). Metastazın var olduğu ve lenfadenopatinin bulunmadığı durumlarda ise, erkek ve kadın hastalar arasında anlamlı bir ilişki saptanamadı.
Özet (Çeviri)
53 SUMMARY In this study which was performed in patients (100) with histopathologically confirmed malign cancer which were under theraphy and followed up at Department of Radiation Oncology of Şişli Etfal Hastanesi (Istanbul) and in heathy people (50) selected from normal population, the following results were obtained. Increased serum glycolytic enzyme (like PHI and ALD) levels determined in patients with malign cancer are due to leakage of enzymes from cancer cells with increased enzyme activity and to cell disruption. Serum glycolytic enzyme levels differ according to total tumor mass, differantiation level, tumor type, presence of metastasis and lymphadenopathy. In sera of healthy people in control group, serum PHI enzyme levels were determined as 10-59 U/L (average 31.9 U/L), ALD levels as 1.2-6.8 U/L (average 3.81 U/L). Values obtained in patients with malign cancer are İ8-492 U/L (average 82.14 U/L) for PHI and 1.4-61.3 U/L (average 6.87 U/L) for ALD. Without doing any classification according to tumor type, PHI in 59% of patients and ALD in 23% of patients were above the upper limits. When a classification was done according to tumor type, the rates of54 increased levels were: Lung 85.1%, sarcoma 83.3%, breast 60%, gastrointestinal tract 40%, genitourinary system 33.3% and lymphoma 33.3%. The rates of increased ALD levels in same tumor types were found as 40%, 33.3%, 16%, 13.3%, 11.1% and 33% respectively. When study groups were compared with each other according to Levene's Test, a significant difference was obtained between patient group and control group for PHI (P:0.000) and ALD (P:0.002) levels. Levels of PHI (P:0.000) and ALD (P:0.001) were markedly higher in patients with metastasis than in control group. When patients with metastasis and without metastasis were compared it was observed that ALD levels (P:0.042) showed a marked difference with compare to PHI levels (P:0.128 > 0.05). No significant difference was obtained between patients with and without lymphadenopathy neither for PHI (P:0.154 > 0.05) nor for ALD (P:0.176 > 0.05). When lung, breast and gastrointestinal tract tumors with metastasis were compared among each other, no significant difference was found between them for PHI and ALD levels (P: >0.05). Patients with lymphadenopathy from same groups also compared: For PHI (P:0.0224) and ALD (P:0.0427), a marked difference was obtained between patients with lung cancer and other two groups. When patients without metastasis from same groups were examined, a significant difference was observed between patients with lung cancer and other two groups for only PHI (P:0.0120). Results which were obtained in this study have showed a marked difference between male and female patients with malign cancer for PHI (P:0.047) and especially for ALD levels (P:0.008). Also, there was a significant difference for ALD levels (P:0.011) between male and female patients with lymphadenopathy. For PHI, the difference was not marked (P:0.686>0.05). In cases with metastasis and without lymphadenopathy, no significant difference was observed between male and female patients.
Benzer Tezler
- Soliter ve dominant nonfonksiyonel tiroid nodüllerinde intraoperatif isosülfan mavi boya enjeksiyonuyla sentinel lenf nodunun gösterilmesi
The display of sentinel lymph node by using intraoperative isosulfan blue dye injection in solitary and dominant nonfunctional thyroid nodules
SERKAN SARIKAYA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2002
Genel CerrahiTrakya ÜniversitesiGenel Cerrahi Ana Bilim Dalı
PROF.DR. MEHMET EMİN İRFANOĞLU
- İyi farklılaşmış tiroid kanserinde klinik seyri ve prognozu etkileyen faktörler (143 hastanın incelenmesi)
Başlık çevirisi yok
SEZAİ VATANSEVER
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1993
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıklarıİstanbul Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Boyun lenfadenopatilerinde dual enerji bilgisayarlı tomografi bulgularının histopatoloji sonuçları ile korelasyonu
Correlation of dualenergy computed tomography findings with histopathology results in neck lymphadenopathies
MUSTAFA BAŞARAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Radyoloji ve Nükleer TıpRecep Tayyip Erdoğan ÜniversitesiRadyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. FATMA BEYAZAL ÇELİKER
- Büyümüş yüzeysel servikal lenf nodlarında shear wave elastografi ile birlikte değerlendirilen difüzyon MRG'nin tanısal performansı
A comparative study for diagnostic performance of shear wave elastography and diffusion-weighted MRI in cervical lymph nodes
VELİ SÜHA ÖZTÜRK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
Radyoloji ve Nükleer TıpAydın Adnan Menderes ÜniversitesiRadyoloji Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ERSEN ERTEKİN
- Farklı protokollere göre tedavi edilmiş ileri evre nazofarinks karsinomlu olguların retrospektif olarak değerlendirilmesi
Başlık çevirisi yok
AYLİN AYDIN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1998
OnkolojiEge ÜniversitesiRadyasyon Onkolojisi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MUSTAFA ESASSOLAK