Ailelerin, hekimlerin, tıp fakültesi öğrencilerinin ve hemşirelerin çocuklara yönelik disiplin yaklaşımları
Families', doctors', medical students' and nurses' diciplinary attitutes towards children
- Tez No: 461598
- Danışmanlar: PROF. DR. BETÜL ULUKOL
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2017
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 122
Özet
AMAÇ: Bu çalışmanın amacı ailelerin, çocuk kliniğinde çocuklara hizmet veren sağlık personellerinin (araştırma görevlisi ve hemşire) ve tıp fakültesi 6. sınıf öğrencilerinin çocuklara yönelik disiplin uygulamaları konusundaki görüşleri, tutumları ve bilgi düzeylerinin yanı sıra çocuk istismarı konusundaki farkındalık düzeylerinin belirlenmesidir. YÖNTEM: Çalışma Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Sosyal Pediatri Çocuk Sağlığı İzlemi Polikliniğine başvuran 172 aile, 54 araştırma görevlisi, 80 tıp fakültesi 6. sınıf öğrencisi ve 100 hemşirelerden oluşan 4 grubun dahil edildiği kesitsel tipte tanımlayıcı bir araştırmadır. Çalışmada Morris ve Johnson tarafından geliştirilen ve araştırmacılar tarafından Türkçeye çevrilerek adapte edilen“Disiplin Standartları Anketi”kullanılmıştır. Ankette yer alan her bir uygulamanın şiddet düzeyi Charles Felzen Johnson'ın ''Diagnosisandmanagement of physicalabuse of children '' kitabındaki şiddet skorlaması tablosu baz alınarak derecelendirilmiştir. Disiplin uygulaması olarak kabul edilebilecek uygulamalar için 1 puan, daha şiddetli uygulamalar 2, 3 ve 4 puan olarak derecelendirilmiştir. Katılımcıların disiplin amacıyla kullanılabileceğini ifade ettiği uygulamaların şiddet dereceleri toplanarak“fiziksel disiplin uygulamaları (FDU) şiddet skoru”ve“duygusal/sözel disiplin uygulamaları (D/SDU) şiddet skoru”hesaplanmıştır. Katılımcıların disiplin uygulamalarının sosyo-demografik özellikleri, ekonomik düzeyleri ve geçmiş yaşam deneyimleri ile ilişkisi incelenmiştir. SONUÇ: Araştırmada gruplar arasında FDU ve D/SDU skorları arasında anlamlı fark saptanmamakla birlikte hem FDU ve hem de D/SDU skorlarının öğrencilerden yüksek olduğu, FDU skorunun ailelerde, D/SDU skorunun ise hemşirelerde en düşük değerde olduğu belirlenmiştir. Tüm katılımcılar hayatı tehdit edebilecek boyutta ciddi uygulamaların disiplin uygulaması olmadığını belirtilmiş olsa da tümü bu durum için yasal bildirimde bulunacağını ifade etmemiştir. Aile grubunda ve hemşirelerde yaş arttıkça FDU ve D/SDU skorunun daha yüksek, araştırma görevlilerinde ise daha düşük olduğu belirlenmiştir. Aile grubunda babaların eğitim düzeyi arttıkça FDU ve D/SDU skorlarının düştüğü; hemşirelerin 83 meslek yılı arttıkça FDU ve D/SDU skorunda arttığı saptanmıştır. Çocuğu olmayan ve birden fazla çocuğu olan katılımcılarda FDU ve D/SDU skoru daha yüksektir. Çocukluk çağında fiziksel cezalandırılma öyküsü olan katılımcıların FDU ve D/SDU skorlarının daha yüksek olduğu belirlenmiştir. TARTIŞMA: Araştırmada en dikkat çeken bulgular; 1-2 çocuk sahibi olan bireylerin disiplin uygulamalarının şiddet düzeyinin daha düşük olması ve babalarda eğitim düzeyi arttıkça uygulanan disiplin yöntemlerinin daha az şiddet içermesidir. Ayrıca kendi çocukluklarında fiziksel şiddetle karşılaşan katılımcıların disiplin uygulamalarının şiddet skoru daha yüksektir. Bu bilgiler çocuğa yönelik şiddetin kaynaklarını belirlemek adına anlamlıdır. Ayrıca katılımcıların büyük kısmı hayatı tehdit edebilecek boyutlarda şiddet içeren uygulamaların disiplin için uygun olmadığını belirtmekle birlikte bu durum için bildirimde bulunacağını ifade edenlerin oranı yüksek değildir. Bu sonuçlar çocukların etkili disiplini konusunda hem ailelerin hem de sağlık çalışanlarının yeterince bilgi sahibi olmadığını, şiddet içeren disiplin yöntemlerinin de kabul gördüğünü ve istismar bildiriminde yetersizlik olduğunugöstermektedir. Çocuk sağlığı ve esenliğini etkileyen istismarın önlenmesi için en önemli tedbir istismara neden olan faktörlerin ortadan kaldırılmasıdır. Araştırmada saptandığı üzere disiplin uygulaması kapsamında istismara varan davranış ve tutumların kabul ediliyor olması bazı disiplin uygulamalarının çocuk istismarı için önemli bir risk olduğunu göstermektedir. Bu bağlamda disiplin adına şiddet içeren uygulamaların önlenmesi için topluma ve çocukla çalışan profesyonellere yönelik kampanyaların yapılması, mezuniyet öncesi ve sonrası eğitim programlarında bu konulara da yer verilmesi etkili sonuçlar oluşturacaktır.
Özet (Çeviri)
OBJECTIVE: The objective of this study is to determine the thoughts, behaviors and knowledge levels of medical staff (Research assistants and Nurses) and medicine students at 6th grades serving children in pediatric clinic about the disciplinary practices towards children besides the awareness level about the topic of child abuse. METHODS: The study is a cross-sectional type descriptive research including four groups that consist of 100 nurses, 80 medicine students at 6th grades, 54 research assistants and 172 families applied to Ankara University Faculty of Medicine Social Pediatrics Child Health Monitoring Polyclinic.“Disciplinary Standards Survey”is used in the study which is developed by Morris and Johnson and adapted by being translated into Turkish by researchers. The violence level of each method in the survey is rated based on the violence scores chart in the book“Diagnosis and management of physical abuse of children”by Charles Felzen Johnson. It is rated as 1 point for the methods that can be accepted as disciplinary practices and 2,3 and 4 points for more violent methods.“The violence level of physical disciplinary practices (PDP)”and“The severity level of Emotional/Verbal disciplinary practices (E/VDP) ”is calculated by collecting the violence level of the practices that can be used with the purpose of discipline as stated by the participants. The relationship with socio-demographic attributes of disciplinary practices of the participants, economic levels and past life experiences are examined. CONCLUSION: There is no significant difference determined between PDP and E/VDP scores among the groups and it is determined that both PDP and E/VDP scores are higher than the students and in the families the PDP score and among the nurses the E/VDP score is determined at the lowest value. Although it is stated by all of the participants that there are no serious practices at life-threatening levels for the disciplinary practices, all of them unstated that they would make a legal notice for this situation. As the age increases for the family group and nurses, the PDP and E/VDP scores are determined higher but it is determined lower for the research assistants. It is determined that as the fathers' level of education increases in the 85 family group, the PDP and E/VDP scores get lower and as the profession year of the nurses increases, the PDP and E/VDP scores get higher, too. The PDP and E/VDP scores is higher for the participants with no child and the participants who have more than one child. It is determined that the PDP and E/VDP scores are higher for the participants who have a physical punishment memory in their childhoods. DISCUSSION: The most notable findings in the study are these: the violence level of disciplinary practices of the individuals with 1 or 2 children is lower and as the fathers' level of education increases, the applied disciplinary methods contain less violence. The violence score of disciplinary practices of the participants who had physical violence in their childhoods is also higher. These findings are meaningful in terms of determining the reasons of the violence towards children. Most of the participants also determine that the violent practices at life threatening levels are not appropriate for discipline and the number of those who state to give notice for this situation is not much. These results show both the families and the medical staff are not knowledgeable enough about children's effective discipline, violent discipline methods are accepted and there is a lack of giving notices about abuse. The most important precaution to prevent abuse that affects children's health and welfare is to remove the factors that cause abuse. As determined in the study, the acceptance of the behaviors and attitudes within the disciplinary practices up to abuse show that some of the disciplinary practices are a significant risk for child abuse. In this context, holding campaigns towards the society and the professionals working with children to prevent the violent practices in behalf of discipline and involving such topics in educational programs before and after graduation would lead to effective results.
Benzer Tezler
- İzmir ilindeki altıncı sınıf tıp fakültesi öğrencilerinin otizm spektrum bozukluğu hakkında bilgi, tutum ve davranışlarının değerlendirilmesi
Evaluation of knowledge, attitudes and behaviors about autism spectrum disorder on sixth grade students of the medical faculties in İzmir, Turkey
ÖYKÜ AKKAŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
PsikiyatriEge ÜniversitesiÇocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. TEZAN BİLDİK
DOÇ. DR. SEZEN KÖSE
- Afyonkarahisar il merkezindeki anaokulu ve kreş öğrencilerinde kulak burun boğaz hastalıkları taraması
The scanning of ear nose throat diseases among the preschool children in Afyonkarahisar town
RAMAZAN SARGIN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2007
Kulak Burun ve BoğazAfyon Kocatepe ÜniversitesiKulak Burun Boğaz Ana Bilim Dalı
Y.DOÇ.DR. ABDULLAH AYÇİÇEK
- Tıp fakültesi öğrencilerinin sosyal medya kullanımı ile sosyal görünüş kaygısı ve depresyon düzeyi arasındaki ilişkinin incelenmesi
Investigation of the relationship between social media use and social appearance anxiety and depression level of medical school students
AYŞEGÜL ÖZER
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Aile HekimliğiOndokuz Mayıs ÜniversitesiAile Hekimliği Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ MUSTAFA ÜNAL
- Bursa il merkezindeki ilköğretim okulları öğrencileri arasında ilaç alerjisi sıklığı
Prevalence of drug allergy among school children in Bursa province
KEZBAN İPEK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıUludağ ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NİHAT SAPAN
- Çocuk sağlığı hastalıkları uzmanları ve uzmanlık öğrencilerinin serebral palsi hakkındaki bilgi düzeyleri ve tutumlarının değerlendirilmesi
Evaluation of the knowledge levels and attitudes of pediatric health specialists and residents towards cerebral palsy
ALIYA JAVADOVA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2025
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıOndokuz Mayıs ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. GÖKÇEN ÖZ TUNÇER