Geri Dön

Kardiyopulmoner bypass sistemindeki modifikasyonların gazeöz mikroembolizasyon üzerine etkisi

The effects of modifications in the cardiopulmonary bypass system on gaseous microembolisation

  1. Tez No: 471433
  2. Yazar: MEHMET KARAKAYA
  3. Danışmanlar: DOÇ. HALİL FATİH AŞGÜN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi, Thoracic and Cardiovascular Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Kardiyopulmoner baypas, pulsatil akım, gazeöz mikroemboli, arteriyel filtre, ventleme, hipobarik oksijenizasyon, Cardiopulmonary bypass, pulsatile flow, gaseous microemboli, arterial filter, venting, hypobaric oxygenation
  7. Yıl: 2017
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
  10. Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Perfüzyon Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 123

Özet

Kardiyopulmoner baypas (KPB) sisteminde oluĢan gazeöz mikroemboliler başta beyin olmak üzere çeşitli doku ve organlarda iskemik hasara ve fonksiyon kaybına yol açmaktadır. Gazeöz mikroembolizasyonun önlenmesi amacıyla çeşitli filtre sistemleri geliştirilmiştir. Ek olarak KPB uygulama tekniğinde çeşitli değişikliklerin gazeöz mikroemboli (GME) oluşumunu azalttığı bildirilmiştir. Ancak bu uygulamaların hangisinin gazeöz mikroembolizasyonun en aza indirilmesinde daha etkili olduğu ve arteriyel filtre kullanımında bu uygulamalara gereksinim olup olmadığı tartışmalıdır. Günlük klinik uygulamada kalp cerrahi merkezlerinin her birinin kendine özgü ve genel anlamda farklı KPB devreleri ve uygulamaları olduğu görülmektedir. Sistemik hattaki GME yükünü azaltan yöntemlerin hangileri olduğunun belirlenip rutin iĢlemlere dahil edilmesi embolik hasarın azaltılmasına ve bunun sonucunda baĢta serebral hasar olmak üzere morbidite ve mortalitenin azaltılmasına önemli katkı sağlayacaktır. Çalışma bir benzetim (simülasyon) modeli üzerinde gerçekleĢtirildi. Kalpakciğer makinesi üzerinde kurulan KPB devresinde çeşitli değişiklikler yapıldı ve emboli algılayıcısı ile devredeki embolik yük ölçüldü. GME oluşumunu etkileyen yedi yöntem değiĢikliği (akım formu, sıkıĢtırma (oklüzyon) tipi, oksijenizasyon yöntemi, filtre ventleme yöntemi, farklı rezervuar seviyesi, arteriyel filtre konumu ve venöz hattan bolus hava enjeksiyonu) uygulandı ve oluĢan emboli miktarları kıyaslandı. Mikroembolik yükü azaltan önlemler alınsa da arteriyel filtre kullanım ihtiyacının ortadan kalkmadığı görüldü. Pulsatil akım ve tam sıkıştırmada GME sayı olarak fazla görünse de hacim olarak nonpulsatil akım ve kısmi sıkıĢtırma ile benzerdir. Oksijenizasyon yönteminin değiĢtirilmesinin sağlayacağı katkı KPB sırasında oluşabilecek embolik durumlara göre değişkenlik göstermektedir. Oksijenatöre olağan dışı kabarcık girişi varsa normobarik oksijenizasyon daha etkiliyken, kabarcık girişi yoksa hipobarik oksijenizasyon daha etkilidir. Filtre tahliye hattının tamamen açık olması, aralıklı açılmasına göre daha etkilidir. Üreticinin önerdiği en alt rezervuar seviyesi güvenli sınırlar içerisindedir. Arteriyel filtrenin konumu embolik yükü etkilememektedir. Venöz hattan hava giriĢi olduğunda devrenin bütün bölümlerinde mikroemboli artışı olmaktadır.

Özet (Çeviri)

The Effects of Modifications in the Cardiopulmonary Bypass System on Gaseous Microembolisation During open heart surgery, gaseous microemboli (GMEs) produced by cardiopulmonary bypass (CPB) circuit cause ischemic damage and loss of function on various tissues or organs, notably on the brain. Various filter systems have been developed in order to prevent gaseous microembolization. Additionally, it has been reported that various changes in CPB application technique reduces microemboli occurrence. However, which one of these applications is more effective to minimize gaseous microembolization and whether these applications are required in the usage of arterial filter or not are disputable. It is obviously seen that each heart surgery center possesses distinctive and generally non-standardized CPB circuit and its applications in daily clinical application. The determination of methods which efficiently reduce GME load in systemic line, will make a significant contribution to the reduction of the embolic damage by including these methods into routine operations in surgical application and consequently, cerebral damage in particular, morbidity and mortality. This research is conducted on a simulation model. Embolic load was measured with an embolus detector positioned on systemic line of CPB circuit of heart-lung machine. Seven methods related to GME occurrence (flow form, occlusion type, oxygenation methods, filter vented method, different reservoir level, arterial filter position and bolus injection of air) carried out and were compared by measuring the amount of embolus on the systemic line. The data showed that despite taking precaution to reduce microemboli, usage of arterial filter is still needed. Even though during pulsatile flow and correct occlusion GME seem many in number, they are similar to nonpulsatile flow and minimal occlusion in volume. The benefits of changing the method of oxygenation may differ depending on embolic cases during CPB. While normobaric oxygenation is more effective on microemboli in the presence of abnormal bubble intake in oxigenator, hypobaric oxygenation is more efficient in the absence of abnormal bubble intake. Against bubbles, entirely opened filter purge line is more influential in comparison 4 with intermittently opened filter purge line. The recommended minimum limit of reservoir level, is within safe limits. The position of arterial filter has no effect on embolic load. The microembolic activity increases in all parts of the circuit if there is an intake of air into the venous line.

Benzer Tezler

  1. Koroner bypass ameliyatlarında kullanılan prime solüsyonların postoperatif kan transfüzyonuna etkisi

    The effect of prime solutions used in coronary bypass surgery on postoperative blood transfusion

    TAYLAN TOPAÇ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiÜsküdar Üniversitesi

    Perfüzyon Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ALİ KOCAİLİK

  2. Kardiyopulmoner bypass uygulanan köpeklerde pentoksifilin ve aprotininin serebral koruyucu etkilerinin araştırılması

    An experimental study: The cerebro-protective effect pentoxyfilline and aprotinin during cardiopulmonary bypass

    KEMALETTİN HOŞGÖR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSelçuk Üniversitesi

    Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    Y.DOÇ.DR. KADİR DURGUT

  3. Açık kalp cerrahisi uygulanan hastalarda preoperatif ve postoperatif cartilage intermediate layer protein - 1 (CILP1)

    Comparison of preoperative and postoperative cartilage intermediate layer protein - 1 (CILP1) levels in patients undergoing open heart surgery

    FURKAN GÜL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiHacettepe Üniversitesi

    Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. RIZA DOĞAN

    DR. ÖĞR. ÜYESİ AHMET AYDIN

  4. Kardiyopulmoner bypass sisteminde süksinil bağlı jelatin solüsyonunun priming solüsyonu olarak kullanılması ve etkinliği

    The use and effectiveness of succinyl linked gelatine as a priming solution in the cardiopulmonary bypass system, ministry of labour and social security

    MEHMET FAZIL TOLGA SOYAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık Bakanlığı

    Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    UZMAN ALP DOLGUN

    UZMAN MEHMET KAYA

  5. Pediatrik hastalarda uygulanan ekstrakorporal membran oksijenizasyonu (ECMO) sonuçlarının hasta profillerine göre değerlendirilmesi

    Evaluation of pediatric extracorporeal membrane oxygenation according to the patients risk profile

    İBRAHİM YAMAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Halk SağlığıNişantaşı Üniversitesi

    Sağlık Yönetimi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SERAP İNCAZ