Using analytic hierarchy process as a decision-making tool in the design process of building elements: A case study on a portable dwelling unit
Yapı elemanı tasarım sürecinde bir karar alma aracı olarak analitik hiyerarşi yönteminin kullanılması: Taşınabilir bir barınma birimi örneği
- Tez No: 512691
- Danışmanlar: DOÇ. DR. FATİH YAZICIOĞLU
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Mimarlık, Architecture
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2018
- Dil: İngilizce
- Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Mimarlık Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Çevre Kontrolü ve Yapı Teknoloji Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 313
Özet
Doğa ve insan arasındaki ilişkiler ağı, insanın yeryüzündeki ilk müdahaleleri ile somutlaşmış olup, mimarlık bağlamındaki ilk ürünlerin temsili olarak kabul edilebilir. Tasarım ve çevre bağlamıdaki girift ilişki de bu yadsınamaz etkileşimin bir sonucu, bir parçasıdır. İnsanoğlu ilk olarak yakın çevresine müdahale etmiş, ihtiyaçları doğrultusunda, kendini koruma ve hayatta kalma içgüdüleriyle hareket ederek ve sahip olduğu mevcut malzemeleri, yani doğayı kullanarak kendi fiziksel mekanını tasarlamıştır. İnsanın içinde doğduğu ve evrildiği fiziksel çevreyle kurduğu bu uyum ve anlaşmazlıkların gerilimi, tasarımın ilk kıvılcımlarını ortaya çıkmıştır. Tarihsel süreç içerisinde, insan türünün geçmişten geleceğe devamlılığını sağlamak güdüsü ile insanın doğa üzerindeki hakimiyeti katlanarak artmıştır. Bu bağlamda, gelişmiş ve yüksek teknolojili binaların, malzemelerin ve inşaat tekniklerinin insanlık tarihi ile birlikte zaman içinde geliştiği bilinmektedir. İnsanoğlunun yaşamını ve yaşam alanını tehdit eden her bir engel, karşılığında başka bir talebi, bir zorunluluğu ve çözümü tetiklemiştir. Her ne kadar insan-doğa dinamiğinin sonucu olarak ortaya çıkan mimari çözümler ve tepkiler, yer, zaman ve kültür faktörleri ile bağlantılı olarak çeşitlilik gösterse de, temelde benzer bir kurgu üzerinden okunabilmektedir. Çevre ve tasarım arasındaki benzersiz ilişki ile kurgulanan ideal bir senaryoda çevre, fiziksel ürüne etkiyen bir mimari tasarım parametresi olarak ortaya çıkarken bir tasarım ürünü olarak mimari mekan ise insan hayatının devamlılığını tehdit eden felaketler karşısında insan mücadelesinin bir ürünü olmanın yanı sıra, çevreye etki eden ve artık çevreye ait olan yeni bir tasarım girdisi olarak ele alınabilir. İnsanın en temel ihtiyaçlarından biri olan barınma ihtiyacı, çevresel şartların ve fiziksel koşulların insanın hayatta kalması için gittikçe daha zorlayıcı olduğu aşırı ortamlarda büyük önem taşımaktadır. Bu ihtiyaca cevap vermek üzere kurgulanan tasarımın, yani bir mimari ürün olarak barınağın, fiziksel ve çevresel değişkenlere uyum sağlaması beklenmektedir. Bu çalışma kapsamında mimari ürünle ilgili olarak vurgulanan temel tasarım prensibi yersizliktir; bu bağlamda, barınağın mekansal ve biçimsel çeşitliliğinin tek bir ortamda mevcut olmadığı ve tek bir yere ait olmadığı fikrinin taşınabilir ve farklı ortamlara adapte edilebilir olması ile sorgulanması amaçlanmıştır. Pek çok canlı türü için de dahil olmak üzere yaşam koşullarının zorlaştığı aşırı ortamlarda, insanın çeşitli çevresel ve fiziksel etmenlerden korunma ihtiyacı ön plana çıkmakta, dolayısıyla barınma ihtiyacı şiddetle hissedilmektedir. Bu ihtiyaca yönelik tasarlanacak bir mimari üründen beklenen performansların tespit edilmesi ve değişen çevre koşullarına uyum sağlayabilecek bir tasarım yaklaşımı benimsenebilmesi için, mevcut aşırı ortam koşullarının ve çeşitliliğinin bir tasarım girdisi olarak fiziksel mekanın tasarımı sürecinde ele alınması gerekmektedir. Fiziksel bir mekan olarak barınma birimi tasarımını yönlendiren, mimari biçimlenişine ve kendinden beklenen performanslar doğrultusunda tasarlanması gereken yapı elemanlarına etkiyen aşırı ortam koşullarının belirlenmesi sürecinde, çok çeşitli ve birbiriyle etkileşen unsurlar tespit edilmiştir. Temel olarak iklim, yer şekilleri, bitki örtüsü ve toprak gibi doğal faktörlerin yanı sıra doğa kaynaklı veya insan kaynaklı afetlerin de aşırı ortamların yaratımında önemli birer etmen olduğu göze çarpmaktadır. Özellikle afetler sebebiyle ortaya çıkan aşırı ortamların anlık fiziksel değişiklerin birer sonucu olduğu göz önünde bulundurulursa, söz konusu barınma biriminin afetin gerçekleştiği anlık yıkımdan ziyade sonrasında ortaya çıkan, nispeten daha stabil ve uzun soluklu olarak nitelendirilebilecek aşırı koşulları tolere etmesi ve bu koşulların ihtiyaçlarına yönelik olarak tasarlanmış bir fiziksel mekan olması gerekmektedir. Aşırı ortam koşullarının oluşumunda etkin rol oynayan ve karşılıklı etkileşim içerisindeki bu faktörler, çalışma kapsamında ele alınması planlanan barınma birimi tasarımından beklenen performansların belirlenmesinde de önemli bir yere sahiptir. Fiziksel bir mekan olarak ele alınan barınma biriminin aşırı ortamların analizi ile ortaya konulmuş olan birden fazla çevresel etmen ile aynı anda başa çıkma becerisinin tasarım sürecine tasarım girdisi oluşturabilmesi adına, bu faktörler sadeleştirilerek derlenmiş ve temel tasarım yaklaşımlarını belirlemek üzere bir içerik oluşturulmuştur. Bu çalışma ile, geçici ve taşınabilir bir barınma birimine ait bina elemanlarının performansa dayalı bir değerlendirme ile alınacak olan kararlar doğrultusunda tasarlanması amaçlanmaktadır. Çalışmanın başlıca motivasyonu, barınma ihtiyacı ve konutla ilgili temel gereksinimlerinin yanı sıra kullanıcı beklentilerini de karşılayacak bir fiziksel mekanın tasarım yoluyla esneklik ve adaptasyonun sağlanması olmuştur. Kullanıcı beklentilerinin kültürel bağlam, sosyal ilişkiler ve finansal kaygılara bağlı olarak değişkenlik gösterebileceği gerçeğine karşın, tasarımın temelde insan için gerçekleştirildiği olgusundan hareketle, insana yönelik minimum düzeydeki temel ihtiyaçlar ve gereksinimler baz alınmıştır. Herkes için tatmin edici konfor koşulları sağlamayı amaçlayan çalışma, yapı elemanı tasarımlarının kendilerinden beklenen çeşitli ve birbiriyle çelişen performans gereksinimlerinin belirlenmesi ve değerlendirilmesine dayalı bir barınma birimi tasarımı sunmaktadır. Ayrıca, bu araştırma kapsamında önerilen barınma birimi, farklı kullanıcı tiplerinin ve farklı çevresel koşulların ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurgulanmıştır. Barınma birimlerinin biçimsel ve boyutsal özellikleri, plan düzlemindeki mekansal organizasyonu, birimlerin yerleşim ölçeğindeki bir araya gelişleri, örüntü formasyonları ve birimlerin yer ile kurduğu ilişki bakımından çeşitli modifikasyonlara imkan tanıyacak şekilde kurgulanması asli tasarım ilkeleri olarak kabul edilmiş olup, bu bağlamda mimari ürünün hacimsel birim ölçeğinden yapı elemanı ölçeğine kadar çeşitli ölçeklerde uyarlanabilir olması amaçlanmıştır. Böylelikle, adapte edilebilirlik ve uyum kavramlarının tasarıma entegrasyonu ile bağlantılı olarak, bölgesel ve çevresel unsurların yanı sıra kullanıcı ihtiyaçlarının da söz konusu barınma biriminin tasarımı sürecinde ve kullanım sırasındaki değişimlerinde önemli bir role sahip olduğu söylenebilir. Tezin amacı, insanların kullanımına yönelik olarak kullanıcı gereksinimlerini optimum düzeyde sağlayan geçici ve taşınabilir bir barınak modeli tasarlamak, barınma biriminden beklenen performans gereksinimleri doğrultusunda yapı elemanı düzeyinde kullanılacak olan tasarım ilkelerinin belirlenmesi ve tasarlanan barınma birimlerinin kullanıcıların psikolojik ve sosyolojik gereksinimlerini optimum düzeyde sağlaması için yerleşim ölçeğinde bir araya gelişleri ile ilgili öneriler yapmaktır. Bu amaca ulaşmak üzere belirlenen hedefler şu şekilde sıralanabilir: Taşınabilir, adapte edilebilir, takılıp sökülebilir, yeniden kullanılabilir bir model geliştirilmesi, Barınak biriminden beklenen performans gereksinimlerinin belirlenmesi, Sayıca fazla ve birbiriyle çelişen performans gereksinimlerinin değerlendirilerek göreceli önceliklerinin belirlenmesi, Belirlenen performans gereksinimlerinin yapı elemanı tasarımlarında kullanılmak üzere tasarım ilkelerine/kararlarına dönüştürülmesi. Bu araştırma kapsamında bir kullanıcı tipolojisi belirlemek adına ele alınan sosyal travma olgusunun özellikle afet sonrası koşullarda ortaya çıktığı göz önünde bulundurulursa, tasarlanacak olan barınak biriminin standardizasyon ihtiyacı ön plana çıkmaktadır. Çünkü, öngörülemeyen ve aniden meydana gelen; toplumların ekonomik ve sosyal mekanizmaları üzerinde olumsuz etkiler bırakan yıkıcı olaylar olarak nitelendirilen afetler, önceden tahmin edilmesi mümkün olmayan bir sürecin tetikleyicisi olabilmektedirler ve bu bakımdan, söz konusu olan barınma ihtiyacının nerede ve ne zaman oluşacağına ilişkin kesin bir değerlendirme yapılması da söz konusu olamamaktadır. Bu nedenle, tasarlanan birimin standardizasyonunun; üretim, maliyet ve depolanabilirlik açısından avantaj sağlayacağı düşünülmüştür. Üretimin farklılaştığı noktada depolama ihtiyaçlarının yanı sıra lojistik ve taşıma ihtiyaçlarının da farklılaşacağı öngörülerek barınak biriminin farklı koşullar ve bölgelerde kullanılmak üzere temel prensiplerle tasarlanması önerilmiştir. Bilinmezlikle mücadele edileceği zaman standart bir çözüm önerisi ve geniş kapsamlı bir ürün sunmanın daha avantajlı olacağı savunularak, ürün performansının maksimize edilmesi uygun bulunmuştur. Çalışmada ele alınan barınak biriminin bir hızlı tüketim ürünü değil, ekstrem bir koşul için sunulan ekstrem bir çözüm önerisi olması gerekliliği savunulmaktadır. Farklı coğrafyalarda ve koşullarda farklılaşan ihtiyaçların ortak bir havuzda toplanarak optimizasyonunu sağlamak bu çalışma kapsamında belirlenen hedeflerden biridir, bu nedenle tek tip üretimde tasarım kararlarının hata payını azaltmak ve tutarlılığı için matematiksel bir dayanak noktası bulmak bu hedef doğrultusunda ele alınması gerek konulardandır. Çoğu zaman deneyim ve sezgisel yollarla gerçekleştirilen mimari karar verme sürecinde, seçim yapılacak amaç doğrultusunda tespit edilen ölçütlere göre alternatifler arasında bir değerlendirme yapma ihtiyacı ortaya çıkmaktadır. Çalışma sürecinde, bu tip subjektif bir yargının objektif bir karara dönüştürülmesi için sistematik karar verme araçlarına başvurulmuştur. Özellikle yapı elemanlarının tasarımında, karşılanması gereken birçok performans gereksinimi ve bu performansları karşılamaya yönelik kullanılabilecek birçok seçeneğin varlığı sebebiyle Çok Kriterli Karar Verme (MCDM) yöntemlerine yönelik bir literatür taraması çalışması yapılmıştır. Mimarlık ve diğer alanlardaki karar verme problemlerinde yaygın olarak kullanıldığı tespit edilen Analitik Hiyerarşi Süreci (AHP), anlaşılması kolay bir araç olması nedeniyle tezin yapı elemanı tasarımı sürecinde kullanılmak üzere seçilmiştir. Kriter ve alternatiflerin ikili karşılaştırmalar yoluyla göreceli önem ağırlıklarının belirlendiği Analitik Hiyerarşi Süreci (AHP) ile karmaşık bir karar verme problemi basitleştirilmiş bir hiyerarşik model olarak yapılandırılabilmektedir. Bu doğrultuda, tez kapsamında önerilen barınak biriminin yapı elemanlarının detaylandırılması aşamasında, yapı elemanlarına yönelik temel tasarım ilkelerinin belirlenmesi işlemi bu araç ile gerçekleştirilmiştir. Ancak, barınma biriminin tüm yapı elemanlarının değerlendirmeye tabi tutulması tez kapsamına dahil edilirken, mevcut zaman kısıtlamaları nedeniyle belirli bir detay derinliğine erişilebilmiştir. Bu nedenle, önerilen barınma birimi tasarımının, üretime hazır nihai bir ürün ortaya koymaktan ziyade deneysel bir çalışma sürecini tetiklediği göz önünde bulundurulmalıdır. Zaman kısıtlamaları ve aşırı ortam koşullarının çeşitlililiği gibi faktörler, farklı koşullar ve durumlar için farklı tasarım önerileri geliştirmeyi zorlaştırmaktadır, fakat tez kapsamında önerilen barınma biriminin, ortak gereksinimlere vurgu yaparak kitlesel bir çözüm ortaya koyan, bireyselleştirilebilir tasarımlar sunması arzu edilmiştir. Tasarımda çeşitlilik ve uyarlanabilirlik ilkeleri, özellikle afet sonrası travma yaşayan bireyler özelinde, travmanın sosyal ve psikolojik etkilerinin azaltılması ve rehabilitasyon sürecinde önemli bir role sahip olan barınma uygulamaları için de oldukça önemlidir. Tez kapsamında standardizasyon ve tek tip üretime yapılan vurgu, söz konusu bireyselleştirme ve tasarım çeşitliliğini kısıtlamamak düşüncesiyle, standardize edilmiş yapı elemanları kullanılarak çeşitlendirilebilecek bir fiziksel mekan sunma amacına da hizmet etmektedir. Bu çalışmada amaç, yapı elemanları tasarımının önemli bir parçası olan değerlendirme ve karar alma süreçlerinde kullanılabilecek sistematik yöntemlerin araştırılması ve mevcut bir yöntemin, bir tasarım karar destek aracı olarak yapı elemanları tasarımlarının çeşitli alt süreçlerinde uygulamasını sunmaktır. Çalışmanın kuramsal bölümünde öncelikle bütünden detaya inilerek, sistemler yaklaşımı ışığında bina olgusu irdelenmiş, binayı oluşturan yapı elemanları, sınıflandırmaları ve bu elemanların tasarımına etki eden performans ölçütleri üzerine araştırmalar yapılmış ve toplanan veriler tartışılarak süzgeçten geçirilmiştir. Söz konusu çalışmalara eş zamanlı olarak, karar alma olgusu ve mevcut karar alma araçları incelenerek yapı elemanı tasarım sürecinde kullanılmak üzere bir karar destek aracı tespit edilmiştir. Tasarım sürecinde alınan pek çok mimari kararın muğlaklığı ve subjektifliği; ve bu alınan kararların çoğunlukla tasarımcı tarafından takibi zor bir düşünsel boyutta gerçekleşiyor olması gerekçelerinin yanı sıra, mimari kriterler ve alternatifler doğrultusunda optimize edilmiş bir çözüm arayışında, çok çeşitli değişkenlerin nasıl yönetileceği sorusundan hareketle Çok Kriterli Karar Verme (MCDM) araçlarına başvurulmuştur. Yapılan incelemeler sonucunda, Çok Kriterli Karar Verme (MCDM) yöntemlerinden biri olan ve Thomas L. Saaty tarafından geliştirilen Analitik Hiyerarşi Süreci (AHP), bu yöntemler içerisinden adımlarının görece netliği ve kullanılabilirliğinin diğer modellere oranla kolaylığı nedeniyle seçilerek yapı elemanı tasarım sürecinde kullanılmak üzere bir akış şeması haline getirilmiştir. Böylelikle yöntemin kullanılabilirliği, Analitik Hiyerarşi Süreci (AHP) tabanlı bir tasarım süreci kurgulanarak ve senaryo kapsamında ele alınan taşınabilir bir barınma birimi üzerinden örneklenerek irdelenmiştir. Tercih edilen Analitik Hiyerarşi Süreci (AHP) yöntemi ile, mimari süreç içerisinde alınan çeşitli tasarım kararlarının sistematize edilmesi ve başkaları tarafından okunabilir ve takip edilebilir olması da hedeflenmektedir.
Özet (Çeviri)
The environment itself is a dynamic phenomenon, thus dwelling - as the primary source of human existence - should be adaptable to such ever-changing and evolving environmental factors. The style and standards of living, mentality, and habits of today's society demand an architecture that provides unrestrained, fluid, and more practical and immediate solutions to the eventual problems and needs. Within this study, an introductory project scenario has been developed primarily for the design of a dwelling unit that is mobile and easily assembled/disassembled with abilities to be adapted in different environmental conditions of shifting climatic patterns and varying topographic settings. As a projection to the changing world order, dwelling - the most fundamental architectural solution to common human problems - is desired to yield itself open to sustained adjustments and configurations to satisfy the indefinite demands. In designing of such dwelling unit, the determination of the performance criteria for the architectural product to be designed are of primary importance as they shall be articulated as essential parameters to the design process. Based on the scenario adopted, a portable dwelling unit with capability of complying with the changing parameters of design has been aimed for; yet, it has been diagnosed that the preferred notions of 'adaptability' and 'moveability' demand much complex measures. Therefore, in the identification of certain performance requirements to be met by the dwelling unit at issue, supplementary criteria such as adaptability, mobility, and integration have been introduced, in addition to the 'generic' performances of structural strength and stability, durability, fire endurance, continuity of performances, thermal considerations, water and moisture impermeability, natural ventilation, natural lighting, acoustics, maintenance, and sustainability. Within the context of this study, the concept of architectural adaptability has been considered as the tolerance towards modifications; therefore, the physical architectural components are to be recognized in regards to their ability to adopt the change, especially on site. As for mobility, the notion has been addressed in regards to the dimensional and weight-related limits of the physical components, elements, or the entirety of the unit. Integration, referring to construction and installation of the architectural product, covers the issues of assembly and disassembly along with the skills of integrating with other sub-systems. Varying factors affecting the design, which are to be confronted with the physical dwelling, have revealed the emergence of outnumbering criteria to be considered; in addition to being design inputs, such factors also constitute the physical conditions that must be managed and regulated by the physical architectural components of the design. Building elements, together with the structural members, compose the physical components referred in this study; they have primary functions to serve within the building system, and design decisions regarding these particular sub-systems are recognized to affect and alter the conceptual design studies performed beforehand. Therefore, it has been observed that the process of realizing an accurate dwelling unit design in accordance with the study objective has become increasingly complex due to a large number of performances to be delivered and a vast number of alternatives to choose from. Further, it has been desired that the design of the dwelling unit, rather than being a personal and arbitrary interpretation of the designer, should be resolved by an analytical and mathematical method to transfer subjective evaluations into objective judgments. The concern of designing properly functioning physical components for the dwelling unit and difficulties in decision-making towards an optimized solution on the basis of building sub-systems to be designed have resulted in a need for a support tool in the processes of evaluation and decision-making. Decision-making is the process of making an evaluation and comparative selection among the alternatives according to the criteria established with respect to the objectives and goals of the decision problem. The process of architectural decision-making is often attempted with experience and intuitive means, which may lead to unreliable results depending on the knowledge and experience level of the designer, or decision maker. The design problem addressed in this study is a simple dwelling unit design to satisfy the minimum requirements, yet the process includes a myriad of design inputs to deal with, a large number of performances to be met, many physical components and building elements to be designed, and a vast variety of alternatives to choose from, all of which makes the design decision a much complex problem. In addition, each physical component possesses its own design sub-processes, creating an incrementally growing and interdependent decision sequence. Therefore, the study has built its question on how to manage such a wide range of variables all at once in search of an optimized solution. In order to systemize the sequential decision-making processes within the study, a tool has been demanded in translating a subjective judgment into an objective decision with evaluations of performances contradictory to each other and assessment of alternatives with respect to the prioritized criteria. As identified through literature review, there are several systematic decision-making tools to be used for decision problems faced in many disciplines such as management, engineering, design, and architecture. The aim of this study is to investigate the systematic methods that can be used in the evaluation and decision-making processes which have an important share in designing of the building elements and to present an implementation of an existing method as a design decision support tool in various sub-processes of the building element design. Within the scope of this study, primarily, the building subject has been investigated in consideration of systems approach; the physical components and building elements constituting the building, the relevant classifications, and the performance criteria affecting the design of these building elements have been examined, and eventually, a decision-making tool for implementation has been selected following the analysis on the act of decision-making and identification of the available decision-making tools. Subsequent to the brief examinations on the existing building element design approaches, the application scheme of the decision support tool which is desired to be used in the design process is created. On the basis of these investigations, a design process has been established as a flow diagram based on the Analytic Hierarchy Process (AHP), developed by Thomas L. Saaty, due to its easy-to-understand content, clarity in application, and prevalence in decision-making problems in architecture and other disciplines; thus, the usability and feasibility of the tool has been demonstrated and examined through the design process of the physical components for a portable dwelling unit. In regards to the project scenario adopted in this study, the portable dwelling to be designed has been assessed with regards to the physical components and building elements it shall possess and a different set of pairwise comparison matrices have been established for each with changing performance criteria and various alternatives. The physical components of the dwelling unit to be designed using the AHP have been identified as structural system, footing system, external walls, floors, roof, windows and doors, and stairs. The application of the selected tool has served the purpose of evaluating the performance priorities and to determine their relative importance over each other separately for each physical component to be designed. Having collected all the pairwise comparison data, the priorities can be computed and priority vector for each rated object can be obtained. This process step can also be described as the subjective scoring and influence factor calculation of each building performance requirement, defining their relative importance with respect to a higher goal, that is being the design of a portable dwelling unit. Once the alternatives of the sub-systems to be designed are identified, they are compared according to the each governing criterion in the next higher level, in a similar manner through pairwise comparison matrices; the dominance of the element assessed is being indicated as a numeric information.
Benzer Tezler
- Öğrenen organizasyonlarda bir karar verme aracı olarak analitik hiyerarşi metodu yaklaşımı
Başlık çevirisi yok
SÜHA CİVAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2001
Endüstri ve Endüstri MühendisliğiGazi ÜniversitesiEndüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ORHAN TÜRKBEY
- Analitik ağ süreci ve bir uygulama
Analytical network process and an application
BAHAR PAMUKÇU
Yüksek Lisans
Türkçe
2004
Endüstri ve Endüstri Mühendisliğiİstanbul Teknik ÜniversitesiEndüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalı
Y.DOÇ.DR. YUSUF İLKER TOPÇU
- Integrated approaches for determining the Turkish naval force structre by using the analytic hierarchy process and goal programming methods
Analitik hiyerarşi yöntemi ve hedef programlama metodlarının kullanılması ile Türk Deniz Kuvvetleri yapısının belirlenmesi için bütünleşik yaklaşımlar
GÜNAY UZUN
- A hybrid approach for supplier selection: A case study for petroleum market
Tedarikçi seçimi için melez bir yaklaşim: Petrol piyasasinda bir uygulama
ELİF UÇAR
Yüksek Lisans
İngilizce
2016
Endüstri ve Endüstri MühendisliğiGalatasaray ÜniversitesiEndüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HAKKI ZİYA ULUKAN
- İnşaat sektöründe AHP (Analytic Hierarchy Process) yöntemiyle malzeme tedarik zinciri yönetimi
Material supply chain management by using AHP (Analytic Hierarchy Process) method in construction sector
SEDA KENT
Yüksek Lisans
Türkçe
2014
İnşaat MühendisliğiEskişehir Osmangazi Üniversitesiİnşaat Mühendisliği Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. OSMAN AYTEKİN