Geri Dön

Periferik arter hastalığı olan hastalarda tasc sınıflamasının ciddiyeti ve hematolojik indeks arasındaki ilişki

The relationship between haematological index and severity of tasc classification in patiens with peripheric arter di̇seases

  1. Tez No: 517187
  2. Yazar: AHMET TAŞ
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. HALİT ACET
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kardiyoloji, Cardiology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2018
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Dicle Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Kardiyoloji Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 86

Özet

Amaç: Periferik arter hastalıkları (PAH), dünya genelinde kardiyovasküler morbidite ve mortalitenin önemli nedenlerinden biri olup sıklığı giderek artmaktadır. Altta yatan temel patoloji ateroskleroz olduğundan iskemik kalp hastalıkları ve serebrovasküler hastalıklar ile birlikteliği sıktır. Birçok çalışma, sistemik inflamasyonun aterosklerozun başlamasında, ilerlemesinde ve izleminde önemli bir yere sahip olduğunu göstemiştir. Nötrofiller, lenfositler, plateletler ve eozinofiller inflamasyonda kilit rol oynayan hücreler olup özellikle nötrofiller salgıladıkları araşidonik asit metabolitleri, kemoatraktanlar ve süperoksid radikalleri ile inflamasyonun ilerlemesinde katkıda bulunurlar. Bunun yanında kanda ölçülen yüksek eritrosit dağılım aralığı (RDW), platelet dağılım aralığı (PDW), ortalama platelet hacmi (MPV) değerleri inflamatuar reaksiyonlar ile ilişkili bulunmuş ve aterosklerotik periferik arter hastalıklarında morbidite veya mortalite öngördürücüsü olarak kullanılabileceği fikri oluşmuştur. Bu çalışmada amacımız bu parametreler ve bunlardan elde edilen indeksler [nötrofil/lenfosit oranı (NLO), platelet/lenfosit oranı (PLO), eozinofil/lenfosit oranı (ELO) ] ile TASC-II (Trans-Atlantic Inter-Society Consensus) sınıflamasına göre periferik arter hastalığı ciddiyetini değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya Eylül 2014 ve Ağustos 2017 tarihleri arasında Dicle Üniversitesi Kalp Hastanesi'nde PAH tanısıyla periferik anjiyografi yapılan 170 hasta dahil edildi. Hastaların laboratuar değerleri retrospektif olarak incelendi. TASC-II sınıflamasına göre hastaların lezyonları belirlendi ve hastalar, lezyonların anjiyografik olarak belirlenen ciddiyetine göre TASC-II AB (n:77) veya TASC-II CD (n:93) şeklinde iki gruba ayrıldı. Hastaların demografik özellikleri (yaş, cinsiyet, sigara içiciliği, hipertansiyon, diyabet, kronik böbrek hastalığı, hiperlipidemi) sorgulandı ve her iki grupta da rapor edildi. Bulgular: Gruplar arasında hipertansiyon dışında demografik özellikler bakımından anlamlı fark yoktu. Periferik anjiyografi yapılan 170 hastanın 106'sına perkutan girişim yapılmış olup bunların 60'ına stent takıldı. En fazla müdahale edilen arter süperfisyal femoral arter oldu (48 hasta). Yüksek NLO, PLO, ELO, RDW ve PDW değerleri ile TASC-II sınıflamasına göre PAH ciddiyeti arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki saptandı. MPV değerleri ile PAH ciddiyeti arasında ise istatistiksel olarak anlamlı ilişki saptanmadı. Korelasyon analizi yapıldığında TASC-II sınıflaması ile RDW arasında yüksek; NLO, PLO, PDW ile orta; ELO ile düşük düzeyde korelasyon saptandı. Sonuç: Plazma NLO, PLO, ELO, RDW ve PDW değerleri ile TASC-II sınıflamasına göre PAH ciddiyeti arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki mevcuttur. Basit bir tam kan sayımı ile ölçülebilecek olan bu belirteçler, PAH ciddiyeti ve yaygınlığı konusunda tahmin sağlayabilir. Ancak bu alanda literatürde yapılan çalışma sayısı çok az olduğundan başka çalışmalar ile bu ilişkinin doğrulanması gerekmektedir. MPV değerleri ile PAH ciddiyeti arasında ise anlamlı ilişki saptanamamıştır. Literatürde yapılan çalışmaların sayısı çok az olduğundan ve olan çalışmalar da çelişkili bilgiler içerdiğinden bu alanda daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır.

Özet (Çeviri)

Aim: Peripheral arterial diseases (PAD) are one of the major causes of cardiovascular morbidity and mortality worldwide and their frequency is increasing. It is often associated with ischemic heart diseases and cerebrovascular diseases because of underlying pathology is atherosclerosis. Several studies have shown that systemic inflammation has an important place in the onset, progression and prognosis of atherosclerosis. Neutrophils, lymphocytes, platelets, and eosinophils are cells that play a key role in inflammation, especially neutrophils contribute to the progression of inflammation via secreting arachidonic acid metabolites, chemoattractants and superoxide radicals. Besides blood measured by high red cell distribution width (RDW), platelet distribution width (PDW), mean platelet volume (MPV) values have been associated with the inflammatory reaction and the idea can be used as predictors of morbidity or mortality in atherosclerotic PAD. In this study, we aimed to evaluate these parameters and the indices [neutrophil to lymphocyte ratio (NLR), platelet to lymphocyte ratio (PLR), eosinophil to lymphocyte ratio (ELR)] obtained from them and PAD severity according to TASC-II classification. Methods: 170 PAD patients with peripherally angiographically diagnosed between September 2014 and August 2017 at Dicle University Heart Hospital were included in the study. Laboratory values of the patients were analyzed retrospectively. According to TASC-II classification, lesions of patients were determined and patients were divided into two groups as TASC-II AB (n:77) or TASC-CD (n:93) according to the angiographic severity of the lesions. The demographic characteristics of the patients (age, sex, smoking, hypertension, diabetes, chronic kidney disease, hyperlipidemia) were questioned and reported in both groups. Results: There was no significant difference between groups in terms of demographic features except hypertension. Percutaneous intervention was performed in 106 of 170 patients who underwent peripheral angiography and 60 of them were stented. Most intervened artery was superficial femoral artery (48 patients). Statistically significant relation was found between the high values of NLR, PLR, ELR, RDW and PDW and the severity of peripheral arterial disease according to TASC-II classification. There was no statistically significant relationship between MPV values and PAD severity. When correlation analysis was performed, high correlation with RDW; moderate correlation with NLR, PLR, PDW; low correlation with ELR was detected between TASC-II classification. Conclusion: There is a statistically significant relationship between plasma NLR, PLR, ELR, RDW and PDW values and PAD severity according to TASC-II classification. These markers, which can be measured with a simple whole blood count, can provide prediction the severity and prevalence of PAD. However, because of there are only a small number of studies done in the literature in this area, it is necessary to confirm this relationship with any other studies. There was no significant relationship between MPV values and the severity of PAD. Since the number of studies done in the literature is very small and studies involve conflicting information, more work is needed in this area.

Benzer Tezler

  1. Aortoiliak tıkayıcı hastalık nedeniyle opere edilmiş hastalarda TASC II sınıflamasının ve risk faktörlerinin mortalite ve morbiditeyi değerlendirilmesindeki yeri

    Effect of TASC II classification and risk factors on mortality and morbidity for operated aortoiliac occlusive patients

    SELÇUK BERKER YILMAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiMersin Üniversitesi

    Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NEHİR SUCU

  2. Alt ekstremite periferik arter hastalığında infrapopliteal darlıkların balon anjioplasti ile tedavisi ve uygulama sonuçları

    Balloon angioplasty of infrapopliteal stenosis in peripheral artery disease of lower extremity and the results of this application

    SERAP KIRLI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Radyoloji ve Nükleer TıpAnkara Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET SADIK BİLGİÇ

  3. Perifer arter hastalarında HS-crp/albümin oranının perkütan tedavinin başarısını ve tedavi sonrası hastalığın prognozunu öngörebilme gücü

    HS-CRP/albumin ratio as a predictor of successful revascularization and the prognosis of disease after treatment in peripheral artery patients

    KIVANÇ EREN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    KardiyolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ELNUR ALİZADE

  4. İliyak arter darlığı olan hastaların stent implantasyonu sonrası uzun dönem takibi ve restenoz oranları ile risk faktörlerinin incelenmesi

    Investigation of risk factors with long-term follow-up and restenosis rate after stent implantation in patients with iliac artery stenosis

    EMİR DERVİŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    KardiyolojiKocaeli Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İBRAHİM HALİL ULAŞ BİLDİRİCİ