Yayın yasakları ve gazetecilik ilişkisinin söylemsel analizi-son dönem Türkiye değerlendirmesi
Discoursive analysis of relationship between publication bans and journalism –consideration of Turkey's recent period
- Tez No: 550312
- Danışmanlar: PROF. DR. MURAT ÖZGEN
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Gazetecilik, Kamu Yönetimi, Journalism, Public Administration
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2019
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Genel Gazetecilik Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 128
Özet
Gazetecilik faaliyetleri en temel anlamda,“kamunun aydınlatılması, en doğru, en tarafsız şekilde bilgilendirilmesi adına yapılan faaliyetler”olarak tanımlanmaktadır. Yayın yasakları ve getirilen sansürler ise bu bilgilendirmenin yapılmasını engellemekte ve medyanın rolünü kısıtlamakla beraber gazetecinin kamu karşısındaki rolünü sorgulanır kılmaktadır. Aynı zamanda dördüncü güç olduğu iddia edilen medyanın, görevini ve sorumluluklarını yerine getirmesini imkânsız hale getirmektedir. Terör olayları başta olmak üzere krizlerin yaşandığı dönemde ise bu bilgilendirmeye her zamankinden daha çok ihtiyaç duyulmaktadır. Medyanın hassas bir şekilde davranarak bilgilendirme yapması beklenen bu dönemde, medyaya çok iş düşmekte, kullandığı haber diline, yaptığı bilgilendirmelere, değindiği ayrıntılara dikkat etmesi beklenmektedir. Terörün amacının propaganda yapmak olduğu düşünüldüğünde bu amaca hizmet etmemek için kullanılan her ifadeye dikkat edilmesi gerekmektedir. Yayın yasaklarının temelleri çok daha eskilere dayanmasına rağmen tarihsel bir kısıtlama yapabilmek adına yakın tarih tercih edilmiştir. Son 5 yıllık dönemde de özellikle etki yaratan terör eylemi niteliğinde tanımlanan olaylardan sonra getirilen yayın yasakları önemli tartışma konuları arasında yer almaktadır. Büyük etki yaratan olaylar arasından 2013 yılında Reyhanlı'da meydana gelen patlama sonrası uygulanan yayın yasağı, 2015 yılında Ankara'da meydana gelen patlama sonrası getirilen yayın yasağı ve 2017 yılının ilk saatlerinde meydana gelen Reina saldırısı sonrasında getirilen yayın yasakları makalenin konusu olacaktır. Yaşanan bu olayların hemen ardından yayın yasağı getirildiği göz önünde bulundurularak yapılan ilk haberler çalışmaya dâhil edilmiş ve olayların ilk iki gününde yapılan haberler değerlendirilmiştir. Çalışmada haberlerin başlıklarından başlanarak, değinilen detaylar, kullanılan dil, yer verilen görseller, dikkat çeken ifadeler incelenmiştir. Çalışmanın yöntemi, kapsamlı literatür taraması ve olayların ardından yapılan haberlerin eleştirel söylem analizi ile incelenmesidir.
Özet (Çeviri)
In the most basic sense, journalism activities are defined as“activities for informing the public, informing them in the most accurate, most impartial way.”Publication bans and imposed censors prevent this information and restrict the role of the media and make the role of the journalist against the public questionable. At the same time, it makes it impossible for the media, which is claimed to be the fourth power, to fulfill its duties and responsibilities. In the period when crises, especially terror events, are experienced, this information is needed more than ever. In this period, where the media is expected to act in a sensitive manner, the media is expected to lose a lot of work, and it is expected to pay attention to the news language, informations and details. Considering that the aim of terrorism is to make propaganda, attention must be paid to every statement used to avoid serving this purpose. Although its foundations were based on much earlier, recent history was preferred to make a historical restriction. In the last 5-year period, publication bans that have been brought about after the events defined as an act of terrorizing terror have been among the most important debates. Among the events that create indignation, the publication ban after the explosion in Reyhanlı in 2013, after the explosion in Ankara in 2015 and the publication bans on the Reina attack in the first hours of 2017 will be the subject of the article. Considering the fact that the broadcasting ban was introduced, the first news were included in the study and the news made on the first two days of the events were evaluated. Starting from the headlines of the news, the details mentioned, the language used, the visuals, the remarkable expressions were examined. The method of the study is to examine the literature after comprehensive literature review and the critical discourse analysis.
Benzer Tezler
- Yazılı basında çevre imajı: Milliyet, Cumhuriyet, Zaman örneği
Environment image on printed press: Cumhuriyet, Milliyet and Zaman issues
YASEMİN YILDIRIM
- Suriyeli mültecilerin Türkiye medyasındaki sınıfsal temsili
Class representation of Syrian refugees in Turkish media
FERAY ARTAR
Doktora
Türkçe
2019
GazetecilikAnkara ÜniversitesiSosyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MÜZEYYEN AYTÜL KASAPOĞLU
- Demokratikleşme sürecine katkı sağlayan bir araç olarak yerel basının, yerel yönetim meclisleri bağlamında kamuoyunu bilgilendirme düzeyi (Eskişehir Sakarya ve İstikbal gazeteleri örnekleminde)
As an contributive instrument to the process of the democratization, the level of the local press to inform the public opinion in the context of tho local governance councils (in the sampling of the Sakarya and İstikbal newspapers of Eskişehir)
FUAT GÜRCÜOĞLU
Doktora
Türkçe
2007
GazetecilikAnadolu ÜniversitesiBasın ve Yayın Ana Bilim Dalı
PROF.DR. ALİ MURAT VURAL
- Türk basınında düzensiz göçün görsel temsili: Taliban yönetimi sonrası Afgan göçü
Visual representation of irregular migration in the Turkish press: Afghan migration after the Taliban regime
ZİNDAN ÇAKICI
Doktora
Türkçe
2024
GazetecilikGalatasaray ÜniversitesiRadyo Televizyon ve Sinema Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. EMİNE NAZLI AYTUNA
- Kitle iletişim özgürlüğünün sınırı olarak Türk Hukukunda adil yargılanma hakkına karşı suçlar
The offences against the right to a fair trial in Turkish Law as the restriction of freedom of mass communication
DİLEK EKMEKÇİ