Uzay-zaman bağlamında nasıl yaşamak gerektiği sorunsalı
The problematic of how to live in the context of space-time
- Tez No: 605956
- Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ SÜLEYMAN AYDIN
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Felsefe, Fizik ve Fizik Mühendisliği, Sosyoloji, Philosophy, Physics and Physics Engineering, Sociology
- Anahtar Kelimeler: Nasıl yaşamalıyız, uzay-zaman, görelilik, paralel evren, zaman yolculuğu, How to live, space-time, relativity, parallel universe, time travel
- Yıl: 2019
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İnönü Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Felsefe Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 80
Özet
Nasıl yaşamamız gerektiği konusu, içerisinde çok sayıda farklı görüşü birlikte barındıran bir sorunsal olarak değerlendirilir. Sorunsalın başlangıcı, insanların toplu olarak yaşamaya başladığı dönemlere işaret eder. Çünkü insanlar yalnız başlarına yaşadıkları zaman bu konunun düşünülmesine gerek kalmaz. Kişiler bir toplumun parçası olduğunda ve eylemleri ile diğer kişileri etkilediğinde nasıl yaşamak gerektiği tartışılmaya başlanabilir. Toplumlar bir noktadan sonra birlik ve bütünlük kazanır, kendi ahlaki değerlerini oluşturarak devlet haline gelir. Adı konulmasa dahi bir tür sözleşme ile bağlayıcı kurallar yani hukuk açığa çıkar. Kurulan devletin kuralları ve başındaki yöneticilerin tutumları bireylerin yaşantısını şekillendirir. Şekillenme bu etkilerle sınırlı kalmaz, iki önemli unsurun daha hesaba katılmasını gerektirir: uzay ve zaman. Uzay ve zamanın önemi, bulunduğumuz coğrafyanın sunabildiği sınırlı imkânlara ve yaşadığımız zaman diliminin neden olduğu kısıtlamalara bakıldığında açıkça görülür. Bu önemden dolayı uzay ve zaman, en doğru ifade şekli bulunana kadar tarih boyunca devamlı olarak yorumlanır. Newton'a gelince artık son noktanın konulduğu düşünülür. Ancak Einstein'ın uzay-zaman fikri, uzayı ve zamanı ayrı bağlamlarda değerlendiren Newton'u tahtından indirir. Uzay-zaman, sunduğu görelilik düşüncesi ile felsefe, sosyoloji, psikoloji ve hukuku yeniden yorumlayarak yaşam biçimimizi değiştirir. Uzay-zaman teorilerinden kara deliğin fotoğraflanması bilim çevreleri için bir dönüm noktası niteliğinde olup, öngörülen diğer teorilere yani paralel evrenlere ve zaman yolculuğuna açılan kapıları aralar. Teoride olmalarına rağmen, ispatlandıkları durumda yaşantımızda nelerin değişeceği merak konusu olmaya başlar. Şayet bir paralel evren kopyamız varsa ve onun yaşantısını öğrenebilirsek bu durum yaşamımızı farklı bağlamlarda sorgulamamıza yol açacaktır. Zamanda yolculuk yapılabildiği düşünüldüğünde, kişiler geçmişin pişmanlıklarına ve geleceğin kaygılarına bağlı bir hayat sürmek zorunda kalmadığında, yaşamın tanımı değişecektir. Değişecek olan yaşam tanımı için eski kurallar yeterli olmayacak, yenileri eklenecektir. Teoriler ispatlandığı takdirde insanlar hazır olsa da olmasa da ön görülen bu değişimlere boyun eğmek zorunda kalacaktır. Şu anda insanlığa düşen görev, araştırmalara devam etmek ve bir an önce bu olası durumlara karşı hazırlanmaya başlamaktır.
Özet (Çeviri)
The issue of how to live is considered a problematic which involves many divergent opinions altogether. The beginning of the problematic refers to the periods in which people live collectively; therefore, there is no need to think about this issue when people live alone. When people become part of a society and their actions affect others, the problem of how to live manifests itself. Societies gain unity and integrity after a certain point, they become state by forming their own moral values. Even if not named, some kinds of contract, and binding rules, namely law arises. The rules of the established state and the attitudes of the leaders shape the lives of individuals. Being shaped is not limited to these effects, but two more important elements need to be considered: space and time. The importance of space and time can be seen when we look at the limited possibilities that our geography can offer, and the constraints caused by the time period we live in. Because of this importance, space and time are continuously interpreted throughout history until the most accurate expression is found. With Newton, it was thought that the last point was achieved. However, Einstein's idea of space-time dethrones Newton's idea which evaluates space and time in separate contexts. Space-time changes the way we live by reinterpreting philosophy, sociology, psychology and law with the idea of relativity. Photographing the black hole from space-time theories is a turning point for the scientific community and opens the doors to other predicted theories, parallel universes and time travel. Although they are in theory, it becomes a matter of curiosity about what will change in our lives if they are proved. If we have a parallel universe copy and we can learn about it, this will lead us to question our lives in different contexts. If time travel is possible, the definition of life will change when people do not have to live a life depending on the regrets of the past and the concerns of the future. Old rules will not be enough for the definition of life to be changed; new ones will be added. If theories are proved, people will have to submit to these envisaged changes, whether they are ready or not. The task of humanity now seems to carry on further research and get prepared for these possible situations as soon as possible.
Benzer Tezler
- Metropol kültürü, yaşamı ve mimarlık
Metropolitan life, culture and architecture
BURÇİN GÜNGEN
Yüksek Lisans
Türkçe
2001
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FERHAN YÜREKLİ
- Tevazu bağlamında gömülü yapılar durudeniz yerleşimi
Subterranean structures in humility context durudeniz compound
YILMAZ TOKER
Yüksek Lisans
Türkçe
2015
MimarlıkMaltepe ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HALİL SEMİH ERYILDIZ
- Stratejiden yasaya: Avrupa Birliği siber güvenlik politikası
Strategy to law: European Union cybersecurity policy
MUHAMMET OĞUZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2021
HukukMarmara ÜniversitesiAvrupa Birliği Hukuku Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ DENİZ TEKİN APAYDIN
- Hegel'in Tinin Fenomenolojisi eserinde düşünmenin başlangıcı problemi
The problem of the beginning of thinking in Hegel's Phenomenology of Spirit
BEKİR AŞÇI