Geri Dön

Katarakt cerrahisinin kuru göz gelişimine etkisi

The effect of cataract surgery on DRY eye development

  1. Tez No: 608610
  2. Yazar: CANSU ÇANKAYA
  3. Danışmanlar: UZMAN HAKAN ÖZTÜRK, UZMAN BEDİZ ÖZEN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Göz Hastalıkları, Eye Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2019
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: İzmir Tepecik Eğt. ve Arş. Hast.
  11. Ana Bilim Dalı: Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 96

Özet

Amaç: Çalışmamızda katarakt cerrahisi sonrası kuru göz gelişim sıklığının belirlenmesi amaçlanmıştır. Ayrıca cerrahi sonrası kuru göz gelişimi ile ilişkili, olası risk faktörlerinin saptanması hedeflenmiştir. Gereç ve Yöntem: Oküler yüzey hastalığına veya kuru göz gelişimine neden olacak sistemik hastalığı olmayan; katarakt tanısı almış ve kliniğimizde komplikasyonsuz katarakt cerrahisi geçiren, 50-90 yaş arası, onamı alınmış 40 olgu çalışmaya alındı. Olguların cerrahi öncesi ile cerrahi sonrası 1. hafta, 1. ay ve 3. ayda oküler yüzey hastalık indeksi (OSDI), gözyaşı kırılma zamanı (GKZ), Schirmer testi (SCH), ön segment optik koherans tomografi ile gözyaşı menisküsü yüksekliği (GMY), gözyaşı menisküsü derinliği (GMD) ve prekorneal gözyaşı kalınlık (PGK) ölçümleri, optik koherans tomografi cihazının ön segment modülü ile infrared meibografi, Oxford şemasına göre korneal ve konjonktival yüzey fluorosein boyanma paternleri kaydedildi ve zaman aralıklarına göre karşılaştırıldı. Ayrıca katarakt sertlik derecesinin, total fakoemülsifikasyon enerjisinin, cerrahi süresinin ve korneal kesi yerinin; kuru göz testlerindeki değişimlerle ilişkilerine bakıldı. Bulgular: Cerrahi öncesiyle karşılaştırıldığında, cerrahi sonrası 1. hafta, 1. ay ve 3. aydaki takiplerde; OSDI skorları ile korneal ve konjonktival boyanma skorlarındaki artış istatistiksel olarak anlamlı idi (p0.05). Cerrahi öncesine göre, cerrahi sonrası 1. hafta, 1. ay ve 3. ayda; GKZ, SCH, GMY, GMD ve PGK değerlerinde istatistiksel anlamlı azalış izlendi (p0.05). Cerrahi öncesine göre cerrahi sonrası dönemlerde; kapak kenarı anormalliğinde, meibum kalitesinde, meibum eksprese edilebilirliğinde ve meibografi skorunda anlamlı değişiklikler saptanmadı (p>0.05). Katarakt sertliği derecesi, total fakoemülsifikasyon enerjisi, cerrahi süresi, korneal kesi yeri ve cinsiyet ile OSDI, GKZ, SCH, Oxford şeması boyanma evresi, GMY, GMD, PGK değerleri arasında anlamlı ilişkinin olmadığı belirlendi (p>0.05). Sonuç: Katarakt cerrahisinin, sık görülen komplikasyonlarından biri kuru göz gelişimidir. Cerrahi sonrası erken dönemden itibaren, kuru göz görülebilir ve 1. ayda en yüksek oranına ulaşır. Kuru gözün iyileşmesi uzun süre alabilir. Takiplerde, semptomlarla kuru göz bulguları arasında uyumsuzluk olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Cerrahi öncesinde olguların, oküler yüzey hastalığı ve kuru göz açısından değerlendirilmesi ve ağır olgular saptanırsa, cerrahinin oküler yüzey optimize edilene kadar ertelenmesi önemlidir. Kuru göze duyarlı olgularda; cerrahi öncesinde, sırasında ve sonrasında gerekli önlemlerin alınması hem olası oküler yüzey komplikasyonların gelişimini engellemede hem de cerrahi sonrası hasta memnuniyetini arttırmada faydalı olacaktır.

Özet (Çeviri)

Aim: The aim of this study is to determine the incidence of dry eye incidence after phacoemulsification surgery. Additionally we aimed to determine the risk factors that are related to dry eye development after cataract surgery. Materials and Method: Forty patients between 50-90 years old, with no systemic disorders that can cause ocular surface disease or dry eye, diagnosed with cataract and have successfully completed phacoemulsification in our clinic were enrolled after written informed consents were obtained. The following variables were recorded and compared before surgery and at 1st week, 1st month and 3rd month after surgery: ocular surface disease index (OSDI), tear breakup time (TBUT), Schirmer test (SCH), tear meniscus height/depth (TMH and TMD) and precorneal tear thickness (PTT) were measured with anterior segment optical coherence tomography, infrared meibography with anterior segment module of optical coherence tomography and corneal and conjunctival staining patterns according to Oxford scheme. Also the relationship between with the degree of cataract, cumulative energy of phacoemulsification, time of light exposure during surgery and localization of corneal entrance and dry eye tests were evaluated. Results: The increase in OSDI and corneal and conjunctival staining scores at 1st week, 1st and 3rd months after surgey were statistically significant when compared with pre-surgery values (p0.05). A significant decrease in TBUT, SCH, TMH, TMD, PTT values compared to pre-surgery (p0.05).There were no statictically significant changes in eyelid border abnormality, meibum quality and meibum expressibility recorded between preoperative and postoperative measurements. There were no statictically significant differences in eyelid border abnormality, meibum quality and meibum expressibility between preoperative and postoperative measurements. The degree of cataract, cumulative energy of phacoemulsification, time of light exposure during surgery, localization of corneal incision and gender were not statistically related to OSDI, TBUT, SCH, Oxford staining stage, TMH, TMD and PTT (p>0.05). Conclusion: Dry eye development is a common complication of cataract surgery. Dry eye can be observed in the early period after surgery and incidence is highest in the postoperative first month. Recovery from dry eye can take long time. During the follow up it must be considered that the symptoms of dry eye and clinical findings can be incompatible. It is important to evaluate the patients preoperatively in terms of ocular surface disease and dry eye, and in severe cases with dry eye and ocular surface disease surgery must be postponed until findings are resolved. It will be beneficial to take necessary precautions preoperative, peroperative and postoperative period; both in preventing the development of potential ocular surface complications and increasing patient satisfaction in the period after surgery in eyes that are prone to dry eye disease.

Benzer Tezler

  1. Katarakt cerrahisinin oküler yüzey üzerine etkilerinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the effects of cataract surgery on the ocular surface

    GÜLŞAH TEZCAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Göz Hastalıklarıİstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa

    Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET AKİF ÖZDAMAR

  2. Fakoemülsifikasyon cerrahisinin gözyaşı parametreleri ve meibomian bez morfolojisine etkileri

    Effects of phacoemulsification surgery on tear parameters and meibomian gland morphology

    MERVE ÇATALTEPE

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Göz HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SELMA UZMAN

  3. Pterjium cerrahisinin kornea topografisi üzerindeki etkisinin değerlendirilmesi

    Analysis the corneal topography of before and after ptergium surgery

    FİKRİYE ORDULU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Göz HastalıklarıHarran Üniversitesi

    Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HALİT OĞUZ

  4. Pterjiumlu olgularda preoperatif ve postoperatif korneal değişikliklerin değerlendirilmesi

    Analysis the corneal changes of before and after pterygium surgery

    YUNUS PEKTAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Göz HastalıklarıNecmettin Erbakan Üniversitesi

    Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HAMİYET PEKEL

  5. Yaşa bağlı makula dejeneresansı olgularında 'IOL-vıp revolution' teleskopik intraokuler lens implantasyonu sonuçları

    The efficacy of Iol-vip revolution' telescopic intraocular lens implantation in age-related macular degeneration cases with senile cataract

    MEDİNE YILMAZ DAĞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Göz HastalıklarıEge Üniversitesi

    Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FİLİZ AFRASHİ