Geri Dön

Yeni tanı meme kanseri olgularda PET-CT ve MR görüntüleme yöntemlerinin aksiller lenf nodu cerrahisi yöntemine katkısı

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 623654
  2. Yazar: MEHMET TARIK BARAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. AHMET PERGEL, DOÇ. DR. GÖKHAN DEMİRAL
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Genel Cerrahi, General Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2020
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 97

Özet

Amaç: Meme kanseri tanı ve evrelemesinde kullanılan olan Bilgisayarlı Tomografi destekli Pozitron Emisyon Tomografisi (PET-CT) görüntüleme ile Manyetik Rezonans (MR) görüntülemenin sentinel lenf nodu biyopsisine (SLNB) katkısı ve cerrahi planlama üzerine etkileri. Gereç ve Yöntem: Hastanemizde (Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi) Ocak 2014 - Mart 2019 tarihleri arasında klinik muayene, görüntüleme ve biyopsi ile meme kanseri tanısı konmuş ve evrelemesi yapılmış, lokal ileri meme kanserli olgularda; 3 Tesla Manyetik Rezonans görüntüleme ile FDG işaretli PET-CT çekilmiş hastalar seçildi. Daha önce neoadjuvan tedavi almamış, yeni tanı alan, SLNB veya ALND yapılmış, uzak metastazı olmayan hasta grubu çalışmaya dahil edildi. Toplamda taranan yaklaşık 400 hastadan neoadjuvan tedavi almış olanlar, bilateral meme kanseri olan hastalar bu çalışmanın dışında bırakıldı. Bu grup hastalara modifiye radikal mastektomi ya da meme koruyucu cerrahi uygulandı. Aksillaya yönelik olarak tek başına SLNB ya da aksiller disseksiyon veya her ikisi birden yapıldı. PET-CT ve MR görüntülemenin tek başına veya birlikte kullanımının aksiller lenf nodlarının değerlendirilmesindeki tanı değerinin SLNB veya ALND ile karşılaştırması hedeflendi. Hastaların tüm radyolojik tetkikleri retrospektif olarak nükleer tıp uzmanı ve radyolog tarafından kör olarak değerlendirildi. Hastaların MR ve PETCT görüntüleri ameliyat sonrası verilerin istatistiksel analizi SPSS (versiyon 20.0) programı aracılığıyla lojistik regresyon ve kappa analizleri kullanılarak yapıldı. ROC analizi ile kesme değeri belirlendi. İstatistiksel anlamlı fark için p değeri 0.05'ten küçük olarak kabul edildi. Bulgular: Taranan 400 hasta içerisinden toplam 113 hasta çalışmaya dahil edildi; Ortalama yaşları 55,6 ± 13,36 (min-max:24-89) olarak bulundu. Hastaların 97'si luminal, 6 tanesi HER-2 pozitif, 10 tane triple negatif idi. Hastalardan 56 tanesi sol meme 57'si sağ meme yerleşimli kanserdi. Çalışmaya dahil edilen hastalardan 79 tanesine ALND yapıldı. Bu hastalardan aksillası klinik ve radyolojik pozitif olan 53 tanesine doğrudan aksiller disseksiyon uygulandı. Klinik ve radyolojik negatif olan 60 hastaya SLNB yapıldı. Bu hastalardan 26 hastaya işlem sonucunda aksiller disseksiyon eklendi. Bu hastalardan 9 tanesine frozen işlemi neticesi metastatik gelmesi 3 tanesine şüpheli olması, 11 tanesine ise hiç boyanmaması sebebiyle, 3 tanesine işlem sırasında aksillada palpabl şüpheli lenf nodlarının saptanması üzerine ALND eklendi. Aksilla patoloji sonucu 58 hastada pozitif 55 tanesinde negatif çıkmış. Pozitif olanların 49'u luminal (%84,5), 5 tane HER-2 pozitif, 4 tane triple negatifti. Aksilla negatif olanların 48'i luminal, 1 adet HER-2 pozitif, 6 triple negatif mevcuttu. Hastaların tamamında PET-CT mevcuttu. Patoloji sonucu aksilla pozitif olan 58 hastanın 47 (%81) tanesini metastatik olarak doğru değerlendirdi. Diğer 11 (%19) hastada ise yanlış negatif sonuç verdi. Aksilla negatif 55 hastanın 4'ünde (%7,3) PET-CT yanlış pozitif sonuç verdi. Hastaların 51'inde (%92,7) PET-CT patoloji ile uyumlu negatif olarak bulundu. PET-CT'nin yanlış negatif sonuç verdiği 11 hastada lenf nodu kısa çapının ortalama değeri 5,1 mm (standart derivasyon (sd) : 0,9 mm ) olarak bulundu. PET-CT'nin aksiller lenf nodunu saptamada sensitivitesi %84,06 bulundu. PET-CT ile patoloji arasında aksiller lenf nodunu saptamadaki uyum analizinde kappa değeri 0,735 (p

Özet (Çeviri)

Objective: The study aims to discriminate malignant or benign axillary lymph nodes that caused by breast cancer by using breast MR, PET-CT and sentinel lymph node biopsy. By using MR and PET-CT imaging we try to avoid of having axillary dissection. We try to see how imaging methods contribute to our surgery management. Material and Method: Among the cases that were diagnosed and staged with clinical examination, imaging, and biopsy at the hospital (Recep Tayyip Erdoğan University Education and Research Hospital) between the years of January 2014 and March 2019, locally advanced cases that are; Patients with FDG labeled PETCT with 3 Tesla Magnetic Resonance imaging were selected. The group of patients who had not previously received neoadjuvant therapy, had new diagnosed, had SLNB or ALND, axillary region pathologies and had no distant metastasis were evaluated retrospectively. Of the 400 patients scanned in total, exception of; that treated neoadjuvant, those who have bilateral breast cancer. We can summary classify surgery to the breast was; modified radical mastectomy, breast-sparing surgery. For the axillary surgery we clasiffy; just sentinel lymph node sampling with or without axillary lymph node dissection. It was aimed to compare the diagnostic value of the evaluation of axillary lymph nodes by using PET-CT and MR imaging alone or in combination with SLNB or ALND. All radiological examinations of the patients were evaluated retrospectively blindly by the nuclear medicine specialist and radiologist. Analysis of data analysis SPSS (version 20.0) program logistics analysis and kappa analysis were done. The cutoff value was determined by ROC analysis. For statistically significant difference, p value was accepted as less than 0.05. Results: A total from 400 of 113 patients were scanned; average age was 55.6 ± 13.36 (min-max: 24-89). Of 113 patients, 97 were luminal, 6 were HER-2 positive, and 10 triple negative. 56 had lesions on the left and 57 on the right breast. The number of patients who underwent axillary dissection was 79. Of these patients, 53 patients with axillary clinical and radiological positive were directly axillary dissection. SLNB was performed in 60 patients who were clinically and radiologically negative. Of these patients, axillary dissection was added to 26 patients at the end of the procedure. ALND was added to 9 of these patients due to frozen metastatic results due to the frozen procedure, 3 suspects, and 11 of them were not stained at all, and 3 palpable lymph nodes in the axilla were detected during the procedure. The result of axilla pathology was positive in 58 patients and negative in 55 of them. Of the positive, 49 were luminal (84.5%), 5 were HER-2 positive and 4 were triple negative. 48 of the axilla negative ones were luminal, 1 HER-2 positive, 6 triple negative. All 113 patients had PET-CT. It was correctly caught 47 (81%) of 58 patients with axilla positive, and gave false negative results in 11 (19%) patients.PET-CT gave false positive results in 4 (7.3%) of 55 patients with axilla negative. PET-CT was found to be negative in 51 patients (92.7%) compatible with pathology. The average value of lymph node short diameter was 5.1 (standard derivation (sd): 0.9 cm) in 11 patients with PETCT with false negative results. The sensitivity of PET-CT in detecting axillary xiii lymph node was 84.06%. In the compliance analysis in detecting axillary lymph node between PET-CT and pathology, the kappa value was found to be 0.735 (p

Benzer Tezler

  1. Lokal ileri meme kanserinde neoadjuvan kemoterapi yanıt takibinde, mrg ile lezyon boyutuve adc değerleri ile cerrahi sonrası tümör boyutları ve ki67 indeksi ile korelasyonuve karşılaştırılması

    Neoadjuvan in local advanced breast cancerkemotherapy in response, mri with lesion sizeand adc values and tumor after surgerycorrelation with dimensions and ki67 indexand comparison

    ARZU CENGİZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Radyoloji ve Nükleer TıpSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    UZMAN AYŞEGÜL ALTUNKESER

  2. Meme kanserinin inisyal evrelemesinde FDG PET/BT'nin uzak metastaz saptamasındaki yeri

    Role of FDG PET/CT in detection of distant metastasis in the initial staging of breast cancer

    ANAR ALİYEV

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Radyoloji ve Nükleer Tıpİstanbul Üniversitesi

    Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. METİN HALAÇ

  3. Lokal ileri ve ileri akciğer kanserlerinde F18-FDG PET/BT ile tedavi yanıtını değerlendirmede heterojenite indeksinin prediktif önemi

    Predictive value of heterogeneity index in evaluating treatment response with F18-FDG PET/CT in locally advanced and advanced lung cancers

    YİĞİTHAN OKAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    OnkolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUAMMER URHAN

  4. Meme tümörü saptanan hastalarda paraneoplastik polinöropati varlığının erken dönemde saptanması

    The determination of paraneoplastic polynchropathy presentation in patients with breast tumor

    CEYHUN SAYMAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    NörolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HÜLYA TİRELİ

  5. Kalıtsal meme kanseri tanısı almış olgularda DNA hasar onarımından sorumlu olan genlerdeki mutasyon sıklıklarının belirlenmesi ve hastalığın kötü prognozu ile ilişkisinin araştırılması

    Determination of mutation frequencies in genes responsible for dna damage repair in cases diagnosed with hereditary breast cancer and investigation of its relationship with poor prognosis of the disease

    SEDA KURU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    GenetikKocaeli Üniversitesi

    Tıbbi Genetik ve Moleküler Biyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NACİ ÇİNE