Aşırı aktif mesane etyopatogenezinde sempatik disfonksiyon
Sympathetic dysfunction in the overactive bladder etiopathogenesis
- Tez No: 624139
- Danışmanlar: PROF. DR. ŞEYHMUS EROL GÜNTEKİN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Üroloji, Urology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2013
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Akdeniz Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Üroloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 101
Özet
Aşırı aktif mesane (AAM) dünya genelinde milyonlarca insanın yaşam kalitesini olumsuz etkileyen prevalansı yüksek bir sağlık sorunudur.Uluslararası Kontinans Derneği'nin (ICS) 2002 yılındaki terminoloji standardizasyon raporunda '' Ani şiddetli işeme isteği ve/veya sıkışma tipi idrar kaçırma ile karakterize olan,genellikle gündüz ve gece işeme sıklığının artışıyla ilişkili şikayetler ile bu şikayetlere neden olabilecek lokal patolojik veya metabolik neden bulunamayan semptomlar kompleksi'' olarak tanımlanmıştır.AAM patofizyolojisi hala net değildir.Bu konuda çeşitli teoriler ileri sürülmektedir.Mesanenin fizyolojik dolumu sempatik aktivasyonda artış ve parasempatik baskılanma ile olmaktadır.Mesane ve sfinkter aktivitesinin esas olarak otonom sinir sistemi kontrolünde olması otonom disfonksiyonun AAM etyopatogenezinde rol oynayabileceğini düşündürmüştür. AAM tedavisinde antikolinerjik ilaçlar ilk seçenek olarak kullanılmaktadır.Ancak bu tedaviden hastaların %60'ı fayda görmektedir.Geri kalan grupta sempatik sinir sistemi ,nonadrenerjik-nonkolinerjik aktivasyon ve/veya mesane epitelinin sorumlu olduğu düşünülmektedir. Sempatik deri yanıtı (SDY);derinin spontan ya da uyarılmış,elektrik aktivitesinin ölçümü,sudomotor işlevlerinin değerlendirilmesinde kolay uygulanabilir,non-invaziv,güvenli bir tanı yöntemidir. Depresif bozukluklar ve anksiyete ile otonomik disfonksiyon arasında ilişki gösterilmiştir. Çalışmamızda sempatik deri yanıtları kullanılarak AAM etyopatogenezinde ve hastaların antikolinerjik tedaviye cevabında sempatik disfonksiyonun rolünün ortaya konulması amaçlandı.Ayrıca Hamilton anksiyete değerlendirme ölçeği yoluyla depresif bozuklukların otonom disfonksiyon ile ilişkisi kullanılıp çalışmanın desteklenmesi amaçlanmıştır. Çalışmamıza Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji A.B.D.'na başvuran ve önceden bir antikolinerjik tedavi almış olan 40 AAM'li kadın hasta (20 hasta antikolinerjik tedaviden fayda gören,20 hasta fayda görmeyen) ile 15 sağlıklı kadın alındı.Hastaların bilgileri retrospektif değerlendirildikten sonra kontrol grubuyla beraber herkesin el,ayak ve genital SDY'ları araştırıldı.SDY yokluğu anormal kabul edildi. Hastaların 11 'inde (%27,5) genital SDY alınamadı.Kontrol grubundaki herkesten el,ayak ve genital SDY alındı.AAM'li hastalarda genital SDY alınmama sağlıklı kişilerden oluşan kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı yüksek saptandı.(p=0,001). Antikolinerjik tedaviden fayda görmeyen hastalardan 7'sinde (%35) genital SDY alınmazken,fayda gören hastalardan 4'ünde (%20) genital SDY alınmadı.İki grup arasındaki fark anlamlı değildi (p>0,05).Tedaviden fayda görmeyen hastalarda SDY yokluğu kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı yüksek saptandı.(p=0,01). SDY alınan AAM'li hastaların el,ayak genital bölge latansları kontrol grubuna göre uzun,AMP'leri ise ayaklar ve genital bölgede kontrol grubuna göre düşük saptandı.Genital bölge AMP düşüklüğü belirgin,ayak AMP düşüklüğü ise istatistiksel olarak anlamlıydı.(Sağ ayak p=0,03,sol ayak p=0,01).Bu sonuçlar latansta uzama,amplitüdde azalmayı otonomik nöropatiye kanıt olarak kabul eden literatür bilgisine uygundu.Tedaviden fayda gören ve fayda görmeyen AAM'li hastaların el,ayak ve genital bölge latans ve AMP değerleri arasında anlamlı farklılık yoktu (p>0,05) Hamilton anksiyete skala ölçümünde SDY alınmayan hastaların,SDY alınan hastalara göre anksiyete değerlendirme puanları istatistiksel olarak anlamlı olacak şekilde düşük saptandı(p
Özet (Çeviri)
The overactive bladder (OAB) is a health problem with high prevalence which has negative effects on quality of life all over the world. In the 2002 International Continence Society (ICS) Terminology Standardization report, OAB is defined as ''urgency, with or without urge incontinence, usually with frequency and nocturia'', after confirming the absence of infections or other local pathological factors. The pathophysiolgy of OAB is still unclear, but various theories have been proposed. Bladder filling depends on an increase in sympathetic activity, concomitant with a decrease in parasympathetic activity. The bladder and sphincter activity is mainly under autonomic nervous system control. So Autonomic dysfunction can have a role in the pathophysiology of OAB. Anticholinergic drugs are the first choice in the treatment of OAB. But these drugs are effective in only % 60 of the patients. It is thought that sympathetic nervous system, nonadrenergic-noncholinergic activation and/or urothelium may have a role in patients unresponsive to anticholinergic therapy. Sympathetic skin responses (SSR) is a simple, safe and non-invasive electrophysiologic tests to assess sympathetic sudomotor function. In this study, we aimed to evaluate the sympathetic dysfunction's role in the etiopathogenesis of OAB using SSR recordings. Meanwhile we investigated the relationship between anticholinergic therapy responses and autonomic dysfunction. Our study group consisted of 40 women who have OAB and 15 healthy women as controls. 20 of the patients had benefited from previous anticholinergic therapy, but the rest had not. We examined hand, foot and genital sympathetic skin response recordings in all subjects. Absence of SSR was considered as abnormal. The absence of genital SSRs were significantly different between the patients and normal controls (p=0,001). Lack of genital SSRs in patients with OAB were found to be much more than normal controls. Genital SSRs could not be obtained from 11 of patients (27.5%). SSRs were obtained from all normal control subjects. Genital SSRs were not obtained in 7 patients (35%) who had not benefit anticholinergic therapy and in 4 patients (20%) who had responded to therapy. There were no statistically significant differences between the two groups (p>0,05). Absence of SSRs in patiens who had not benefited anticholinergic therapy was found significantly higher than normal control group (p=0,01). Hand, foot and genital latencies in patients with OAB were longer than normal control group. Foot and genital amplitudes were lower in patients with OAB than normal controls. Foot amplitude was significantly lower in OAB patients (Right foot p=0,03,Left foot p=0,01). There is a relationship between depression-anxiety and autonomic dysfunction. Based on this relationship we tried to support our investigation by using Hamilton Anxiety Scale. The anxiety scores in the SSR (-) patients were significantly lower than SSR (+) patients (p
Benzer Tezler
- Aşırı aktif mesaneli kadınlarda akupunktur tedavisinin etkinliği
Başlık çevirisi yok
MEHMET AKİF ŞAHİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2005
ÜrolojiKahramanmaraş Sütçü İmam ÜniversitesiÜroloji Ana Bilim Dalı
Y.DOÇ.DR. SEFA RESİM
- Aşırı aktif mesane ve bağlanma: Emosyon regülasyonunun aracı rolü
Overactive bladder and attachment: The mediator role of emotional regulation
SEÇKİN LUTFİ YALÇIN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
PsikiyatriVan Yüzüncü Yıl ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MESUT IŞIK
- Ooferektomi ve parsiyel mesane çıkım obstruksiyonu modellerinde izole rat detrusöründe gap junction ekspresyonu ve antimuskariniklerle, gap junction inhibitörü etkilerinin araştırılması
To investigate the effects of antimuscarinics, gap junction inhibitors and expression of gap junction in rat detrusor in oophorectomy and partial bladder outlet obstruction models
MEHMET BABAOĞLU
- Dirençli aşırı aktif mesane sendromunda botoks uygulamaları
Botox applications in resistant overactive bladder syndrome
TUĞÇE ARSLANOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Kadın Hastalıkları ve Doğumİstanbul ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. FUNDA GÜNGÖR UĞURLUCAN
- Aşırı aktif mesane hastalarında idrar nerve growth faktör düzeyi ve semptomlarla ilişkisi a
Urine nerve growth factor level and relation with overactive bladder diseasesymptoms
EYYUP SABRİ PELİT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
Ürolojiİstanbul Medeniyet ÜniversitesiÜroloji Ana Bilim Dalı
PROF. EREM KAAN BAŞOK