Uluslararası hukuka göre Filistin'deki İsrail yerleşimi
The Israeli settlement in Palestine according to international law
- Tez No: 643605
- Danışmanlar: PROF. DR. CÜNEYT YÜKSEL
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Hukuk, Uluslararası İlişkiler, Law, International Relations
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2020
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 362
Özet
Araştırmanın konusu uluslararası hukuka, antlaşmalara, BM kararlarına aykırı olmasına rağmen işgal altındaki Filistin topraklarında devam eden İsrail yerleşimciliğidir. Çalışmamızda, araştırmacı analitik, tanımlayıcı, tarihsel ve hukuki yöntemler kullanmıştır. İsrail devleti, 1967'de Batı Şeria'yı işgalinden beri Filistin topraklarında yerleşim birimleri inşa etmeyi sürdürrmektedir. Bu yerleşim birimleri, Filistinlilerin yaşadığı bölgeleri kapalı“kantonlar”a dönüştürrmek, İsrail'in Filistin topraklarındaki işgal hedeflerini gerçekleştirrmek, uygulanabilir bir Filistin devletinin kurulmasını önleyecek fiili politika oluşturmak ve Batı Şeria'daki ekonomik kaynakların kontrolünü yerleşimcilere tahsis etmek amaçlarına yönelmiş özenle hazırlanmış planlar çerçevesinde kurulmuştur. BM Güvenlik Konseyi'nin yerleşimciliği kınayan ilk uyarısı“İsrail'in 1967'den bu yana işgal ettiği Filistin ve Arap topraklarındaki yerleşim politikasının yasal bir meşruiyeti olmadığı”nı söyleyen 1979 tarihli ve 446 sayılı kararla yapılmıştır. Karar; İsrail'e, 1949 yılında imzalanan Dördüncü Cenevre Sözleşmesine, özellikle de“İşgalci güç, sivil nüfusunun bir bölümünü işgal ettiği bölgelere devredemez ve yasal statüyle coğrafi niteliği değiştirecek veya 1967'den beri işgal edilen Arap bölgelerinin demografik yapısını etkileyecek herhangi bir eylemde bulunamaz”ifadesi ile, 49. maddenin 6. fıkrasına uyma çağrısında bulunmuştur. 23 Aralık 2016'da 2334 sayılı kararında ise, BM Güvenlik Konseyi, 1967'den beri işgal altındaki Filistin topraklarında kurulan yerleşim birimlerinin uluslararası hukuka aykırı olduğuna karar vermiştir. Uluslararası Ceza Mahkemesi Statüsü'ne göre yapılan anlaşmalar, yerleşim birimlerini savaş suçu; İsrail liderlerini de savaş suçluları sayılmaktadır. Uluslararası Adalet Divanı da, Doğu Kudüs dâhil, işgal altındaki Filistin topraklarındaki duvar ve yerleşim birimlerinin, yasadışı ve uluslararası hukuku ihlâl ettikleri için derhal kaldırılması gerektiğini vurgulamıştır. Anahtar Kelimeler :İsrail Yerleşimi, Duvar, Uluslararası Hukuk, Uluslararası Adalet Divanı, Uluslararası Ceza Mahkemesi, Dördüncü Cenevre Sozleşmeleri
Özet (Çeviri)
The Research Problem of this PhD thesis is the Continuation of Settlements despite the violation of International Law, Treaties, Resolutions of Security Council and the General Assembly. The Researcher Followed the Descriptive, Analytical, Historical, and Legal Approach. The UNSC's first warning came in resolution 446 in 1979 that“Israel's policies and measures of building settlements in the Palestinian and Arab Occupied Territories are illegitimate”calling upon Israel to abide by the Fourth Geneva Convention of 1949, particularly paragraph (6) of Article (49) stating that:“Occupying Power shall not transfer a part of its population into the occupied territories”and shall not“take any measures that may change the legal status and geographic nature or affect the demographic composition of the occupied territories”. Moreover, in December 23, 2016 the UNSC affirmed in its resolution 2334 the illegality of building settlements in the Occupied Palestinian Territories and considered it a flagrant violation of international law. Settlements, according to the International Criminal Court's Rome Statute, are considered as a war crime that requires holding the leaders of occupation authorities accountable as war criminals. The International Court of Justice, as well, has affirmed the illegality of the Seperation Wall and the settlements in the Occupied Palestinian Territories including those in East Jerusalem, and they should be immediately removed since they violate international law.
Benzer Tezler
- İsrail'deki Filistinli azınlığın siyasi durumu ve self - determinasyon hakkı
The political situation of the Palestinian minority in Israel and the right to self - determination
MOHAMMED B. I. HEJJI
Yüksek Lisans
Türkçe
2015
Uluslararası İlişkilerErciyes ÜniversitesiSiyaset ve Sosyal Bilimler Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. METİN DUYAR
- Enerji kaynakları ve deniz yetki alanları bakımından Doğu Akdeniz sorunu
Eastern Mediterranean problem in terms of energy resources and maritime jurisdiction
CAHİT İSTİKBAL
Yüksek Lisans
Türkçe
2020
Denizcilikİstanbul Teknik ÜniversitesiDeniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ MUHSİN KADIOĞLU
- Israeli national security and the Palestinian right of return: A conflict between international law and security issues
İsrail ulusal güvenliği ve Filistinlilerin geri dönüş hakkı: Uluslararası hukuk ile güvenlik sorunları arasında bir çatışma
REEM RAMADAN
Yüksek Lisans
İngilizce
2024
Uluslararası İlişkilerAnkara Yıldırım Beyazıt ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ADISE AVDIC KÜSMÜŞ
- 'Vatan için ölmek': Türkiye'de şehit asker kültünün sosyo-politik inşası ve şehit aileleri dernekleri
'Dying for the motherland': The socio-political construction of martyr soldier cult and martyr family associations in Turkey
ŞAFAK AYKAÇ