Geri Dön

The prevalence of premenstrual syndrome among midwifery students and its relationship with lifestyle

Ebelik bölümü öğrencilerinde premenstrüel sendrom görülme sıklığı ve yaşam tarzı ile ilişkisi

  1. Tez No: 661757
  2. Yazar: PRISCILLA AMPOFOA OFEI
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. SÜNDÜZ ÖZLEM ALTINKAYA
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Kadın Hastalıkları ve Doğum, Obstetrics and Gynecology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2020
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
  10. Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Ebelik Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 76

Özet

Bu araştırmanın amacı, Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Ebelik Bölümü öğrencilerinde premenstrüel sendrom (PMS) görülme sıklığını ve premenstrüel sendromun yaşam tarzı ile ilişkisini incelemektir. Ebelik bölümünden 288 lisans öğrencisi (ruhsal bozukluğu olmayan/anti-depresan kullanmayan ve kombine oral kontraseptif kullanmayan) öğrenciler çalışmaya dâhil edildi. Katılımcıların antropometrik, sosyo-demografik, menstrüel ve yaşam tarzı özellikleri ile ilgili veriler veri toplama formu kullanılarak toplanırken, her katılımcıda PMS olup olmadığını belirlemek için premenstrüel sendrom ölçeği kullanılmıştır. PMS olan ve olmayan grupların karşılaştırmalarında Student t testi, Mann Whitney U testi, Pearson'un Ki-kare testi, Ki-kare testi, Fisher'in kesin sonuçlu olasılık testi; PMS için en fazla belirleyici olan bağımsız faktörlerinin belirlenmesinde ise çoklu değişkenli geriye dönük adımsal elemeli lojistik regresyon analizi kullanılmıştır. Çalışmada katılımcılarının PMS prevalansı %51,3 olarak hesaplandı. Çoklu değişkenli lojistik regresyon analizine göre PMS gözlenen ve gözlenmeyen grupları ayırt etmede en fazla belirleyici olan pozitif ilişkili bağımsız faktörler fast-food tüketimi, adetle ilgili rahatsızlıkların sosyal hayata olan etkisi, vitamin/mineral desteği alma, gelir gider dengesinin bozuk olması, genelde stresli hissetme, uyku düzensizliği ve adet döneminde ağrı hissetme olarak tespit edilirken, beyaz et tüketimi PMS ile negatif ilişkili faktör olarak saptanmıştır. Çalışmanın katılımcılarının önemli oranı PMS yaşamaktadır. Bu nedenle, sağlık hizmeti verenlerin konuya daha fazla dikkat etmesi, PMS ile ilgili konuların eğitim müfredatına dâhil edilmesi, sosyal destek ve daha sağlıklı yaşam tarzını daha tercih edilerek yaşam tarzı değişiklikleri önerilmektedir.

Özet (Çeviri)

This study was carried out with the aim of determining the prevalence of premenstrual syndrome (PMS) and its relationship with lifestyle among the midwifery students of the Faculty of Health Sciences of Aydın Adnan Menderes University. 288 undergraduate female students (who had no mental disorder/ used no anti-depressants and did not use combined oral contraceptives) in the Midwifery Department were recruited for the study. While data on the anthropometric, socio-demographic, menstrual and lifestyle characteristics of the participants were collected using data collection form, the premenstrual syndrome scale was utilised to determine the presence/absence of PMS in each participant. Student's t test, Mann Whitney U test, Pearson's Chi-square test, Chi-square test, Fisher's exact test and finally multiple logistic regression analysis via Backward LR procedure were employed in comparing the groups with and without PMS and determining the best predicting factors for PMS. The prevalence of PMS among the study participants was found to be 51.3%. According to the result of multiple logistic regression analysis; whereas fast-food consumption, taking vitamin /mineral supplements, poor income and expense balance, generally feeling stressed, irregular sleep, feeling pain during menstruation and the effect of menstrual discomforts on social life were found to have a statistically significant positive relationship with PMS; consumption of white meat was found to be negatively related with PMS. A significant proportion of the study's population suffer from PMS. Therefore, more attention from health care providers on the subject, the incorporation of PMS related topics into educational curricula, social support and lifestyle modifications to include healthier lifestyle choices are recommended.

Benzer Tezler

  1. Üniversite öğrencilerinde premenstrual sendrom görülme sıklığı ve etkileyen faktörler

    Prevalence of premenstrual syndrome among university students and affecting factors

    SEDA SİBEL ASLAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    HemşirelikGaziantep Üniversitesi

    Hemşirelik Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. RABİA SOHBET

  2. Premenstrüel sendrom ve dismenorenin yaşam kalitesi üzerine etkisi

    The effect of premenstrual syndrome and dysmenorrhea on quality of life

    REZZAN BERNA BAKİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Kadın Hastalıkları ve DoğumMarmara Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AHMET TEVFİK YOLDEMİR

  3. Perinatal depresyon öyküsü olan kadınlarda yeme bozukluğu ve çocukluk çağı travmatik yaşantıları

    Eating disorders and childhood traumatic experiences in women with history of perinatal depression

    SEVİLAY KANTEKİN AKCAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    PsikiyatriSağlık Bakanlığı

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    UZMAN ARMAĞAN ÖZDEMİR

  4. Premenstrüel sendrom belirtilerinin aleksitimi, öfke ve sosyodemografik özellikler ile iliskisi

    The relationship between the symptoms of premenstrual syndrome and alexithymia, anger and sociodemographic characteristics.

    İLKE AYDOĞMUŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    PsikiyatriKırıkkale Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. NURPER ERBERK ÖZEN