Geri Dön

Acil servise başvuran disnatremili olgularda intrakraniyal basınç artışını değerlendirmede oküler USG'nin yeri

The role of ocular USG in the evaluation of intracranial pressure increase in patients with dysnatremia applying to the emergency department

  1. Tez No: 674253
  2. Yazar: BERİKA KAVAZ KURU
  3. Danışmanlar: PROF. DR. AHMET BAYDIN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: İlk ve Acil Yardım, Emergency and First Aid
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2021
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ondokuz Mayıs Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Acil Tıp Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 52

Özet

Amaç: Vücut sıvı kompartımanları arasında en sık rastlanan bozukluklardan birisi olan disnatremilerde, hücre hacim bozuklukları nedeni ile beyin ödemi ve dolayısı ile intrakraniyal basınç artışı görülmektedir. İntrakraniyal basınçtaki artış lomber ponksiyon ve ventrikülostomi gibi invaziv işlemlerle gösterilebildiği gibi Bilgisayarlı Tomografi ve ultrasonografi (USG) gibi noninvaziv yöntemlerle de gösterilebilir. Son yıllarda intrakraniyal basınç artışının bulunup bulunmadığını saptamak için oküler USG ile optik sinir kılıf çapının ölçümü oldukça popüler olmuştur. Bizim bu çalışmadaki amacımız, disnatremili hastaların optik sinir kılıf çapını oküler USG ile ölçerek intrakraniyal basıncı değerlendirmektir. Hastalar ve Yöntem: Çalışma Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Acil Servisine 27 Kasım 2020 ile 21 Mart 2021 tarihleri arasında başvuran ve başvurusunda disnatremi saptanan 18 yaş üzerindeki erişkinlerde gerçekleştirildi. Acil servis başvurusunda disnatremi saptanan ve çalışmaya dahil edilme kriterlerini karşılayan 65 hasta (30 tanesi hipernatremi, 35 tanesi hiponatremi) çalışma grubunu oluştururken, serum sodyum düzeyi normal olan 14 erişkin hasta da kontrol grubunu oluşturmaktadır. Çalışmaya alınan olgularıda sosyodemografik özellikler, vital bulgular, biyokimyasal parametreler, her iki gözün USG ile ölçülen optik sinir kılıf çapları ve kısa dönem mortalite durumları incelenmiştir. Optik sinir kılıf çapının 5 mm'nin üzerinde saptanması durumunda kafa içi basıncının artmış olduğunu kabul ettik. Bulgular: Disnatremi grubundaki hastaların %55.4'ünü erkekler, %44.6'sını kadınlar oluşturmaktaydı. Hipernatremi grubundaki hastaların yaş ortalaması 78.0±16.0 yıl iken, hiponatremi grubundakilerin yaş ortalaması 63.0±16.0 yıldı. Vital bulgular bakımından hiponatremik ve hipernatremik grup arasında bir fark saptamadık, ancak solunum sayısı bakımından disnatremi grubundakilerle kontrol grubu arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farkın bulunduğunu gözlemledik. Hipernatreminin 65 yaş üzeri geriatrik popülasyonda daha fazla görüldüğünü (%85.7 oranında) saptadık. Disnatremik hastalar acil servise en sık bulantı yakınması ile başvurmaktadır. Grupları komorbidite bakımından incelendiğimizde hipernatremi ile demans arasında istatiksel olarak anlamlı bir ilişkinin bulunduğunu (p=0.006) saptadık. Hastaların 1. hafta sonundaki mortalite durumlarını incelediğimizde, hipernatremik olguların %48.6'sının, hiponatremik olguların ise %13.3'nün öldüğünü gözlemledik. Hipernatremik hastalarda yoğun bakım ihtiyacı hiponatremiklere göre daha fazladır (%85.3'e karşılık %23.8). Hipernatremik hastalarda sağ ve sol OSKÇ 6.5±0.8 mm iken; hiponatremik hastalarda sağ OSKÇ 6.5±0.8 mm, sol OSKÇ 6.4±0.8 mm ölçülmüştür. Kontrol grubunun sağ OSKÇ 5.1±0.5 mm, sol OSKÇ 4.9±0.6 mm ölçülmüştür (p

Özet (Çeviri)

Objective: Dysnatremia, which is one of the most common disorders among body fluid compartments, is seen in cerebral edema and intracranial pressure increase due to cell volume disorders. The increase in intracranial pressure can be demonstrated by invasive procedures such as lumbar puncture and ventriculostomy, as well as noninvasive methods such as Computerized Tomography and ultrasonography (USG). In recent years, measurement of optic nerve sheath diameter with ocular USG has become very popular to determine whether there is an increase in intracranial pressure. Our aim in this study is to evaluate the intracranial pressure by measuring the optic nerve sheath diameter with ocular USG in patients with dysnatremia. Patients and Method: The study was carried out on adults over the age of 18 who were admitted to the Emergency Department of Ondokuz Mayıs University (OMÜ) Medical Faculty Hospital between 27 November 2020 and 21 March 2021 and who were diagnosed with dysnatremia at their application. While 65 patients (30 hypernatremia, 35 hyponatremia) who were found to have dysnatremia at the emergency service admission and met the inclusion criteria constitute the study group, 14 adult patients with normal serum sodium levels constitute the control group. We considered that the intracranial pressure was increased if the optic nerve sheath diameter was detected above 5 mm. Sociodemographic characteristics, vital signs, biochemical parameters, optic nerve sheath diameters of both eyes measured by USG and short-term mortality status of the cases included in the study were examined. Results: 55.4% of the patients in the dysnatremia group were men and 44.6% were women. The mean age of the patients in the hypernatremia group was 78.0 ± 16.0 years, while the mean age of the patients in the hyponatremia group was 63.0 ± 16.0 years. We did not find any difference between the hyponatremic and hypernatremic groups in terms of vital signs, but we observed that there was a statistically significant difference between the dysnatremic group and the control group in terms of respiratory rate. We detected that hypernatremia was more common (85.7%) in the geriatric population over 65 years of age. Dysathemic patients most frequently present to the emergency department with the complaint of nausea and vomiting. When the groups were examined in terms of comorbidity, we found that there was a statistically significant relationship (p = 0.006) between hypernatremia and dementia. When we examined the mortality status of the patients at the end of the first week, we observed that 48.6% of the hypernatremic cases and 13.3% of the hyponatremic cases died. The need for intensive care in hypernatremic patients is higher than in hyponatremic patients (85.3% versus 23.8%). While right and left ONSD was 6.5 ± 0.8 mm in hypernatremic patients; In hyponatremic patients, the right ONSD was 6.5 ± 0.8 mm, and the left ONSD was 6.4 ± 0.8 mm. In the control group, the right ONSD was 5.1±0.5 mm, and the left ONSD was 4.9±0.6 mm (p

Benzer Tezler

  1. Acil servise başvuran hastalarda normal dışı serum sodyum değerlerinin mortalite ve morbidite açısından değerlendirilmesi

    Evaluation of non-normal serum sodium values in terms of mortality and morbidity in patients applied to emergency service

    YASİN ESEROĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    İlk ve Acil YardımNecmettin Erbakan Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SEDAT KOÇAK

  2. Acil servise başvuran mültitravmalı olguların travma skorları ile AT-3 düzeylerinin değerlendirilmesi

    Başlık çevirisi yok

    MUSTAFA UĞUR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    İlk ve Acil YardımDicle Üniversitesi

    İlk ve Acil Yardım Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. YUSUF YAĞMUR

  3. Acil servise başvuran organik fosfor entoksikasyonu olgularının değerlendirilmesi

    Başlık çevirisi yok

    CAHFER GÜLOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    İlk ve Acil YardımDicle Üniversitesi

    İlk ve Acil Yardım Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. YUSUF YAĞMUR

  4. Acil servise başvuran hastaların aldıkları hizmetten memnuniyetlerinin incelenmesi

    Başlık çevirisi yok

    BURCU SEZGİN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    HemşirelikEge Üniversitesi

    Hemşirelik Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜLÜMSER ARGON