İstanbul'da mikro hareketlilik: Paylaşımlı e-skuter kullanıcı özellikleri ve karşılaşılan zorluklar
Micro mobility in Istanbul: Shared e-scooter user characteristics and challenges
- Tez No: 676714
- Danışmanlar: DOÇ. DR. HÜSEYİN ONUR TEZCAN
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Ulaşım, Transportation
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2021
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: İnşaat Mühendisliği Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Ulaştırma Mühendisliği Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 115
Özet
Yoğun nüfuslu kentsel alanlarda trafik tıkanıklığı sebebiyle uzayan yolculuk süreleri insanları yeni ulaşım seçenekleri aramaya itmiştir. Otomobillere göre daha çevreci ve hafif çözümler sunan mikro hareketlilik taşıtları son zamanlarda özellikle kısa mesafeli yolculuklarda kullanılması ile gündeme gelmiştir. Günümüzde ulaşım plancılarının mikro hareketlilik olgusu hakkında aklına takılan önemli soru, özellikle kısa yolculuklar için mikro hareketlilik sistemlerinin trafik sıkışıklığını ortadan kaldırarak, çevresel etkileri azaltarak, kaliteli yolculuk zamanı sağlayarak ve güvenlik konularını dikkate alarak hareketlilik gereksinimini karşılayıp karşılayamayacağıdır. Bu tez çalışmasının ana amacı İstanbul'da paylaşımlı e-skuterler özelinde mikro hareketlilik olgusu hakkında fikir edinip sonraki çalışmalara altlık oluşturmak ve mikro hareketliliğin geliştirilmesine yönelik önerilerde bulunabilmektedir. Bu amaç doğrultusunda İstanbul'da paylaşımlı elektrikli skuter (e-skuter) kullanıcılarının sosyal özellikleri, yolculuk davranışları, güvenlik sorunları, kullanım nedenleri, karşılaşılan zorluklar ve kiralama ücreti ödeme isteği araştırılmıştır. Bu tezin araştırma konusu İstanbul'da paylaşımlı e-skuter sistemlerinin özelleşmiş bir pazara hizmet ettiği sorusu üzerinden kurgulanmıştır. Ayrıca diğer bir araştırma sorusu da özellikle kısa yolculuklar için paylaşımlı e-skuterlerin trafik sıkışıklığını ortadan kaldırarak, çevresel etkileri azaltarak, kaliteli yolculuk zamanı sağlayarak ve güvenlik konularını dikkate alarak hareketlilik gereksinimini karşılayıp karşılayamayacağıdır. Bu araştırma soruları ile paylaşımlı e-skuter olgusunu inceleyebilmek için yolculuk davranışları, güvenlik sorunları, kullanım nedenleri, karşılaşılan zorluklar ve kiralama ücreti ödeme isteği verileri üzerinden çeşitli çapraz sorgular yapılarak hipotezler ve alt hipotezler oluşturulmuştur. Oluşturulan 8 hipotez aşağıdaki gibidir: H1: Paylaşımlı e-skuterlerin kullanım sıklığı ile cinsiyet, iş durumu ve gelir durumu arasında anlamlı bir fark yoktur. H2: Paylaşımlı e-skuterlerle yapılan yolculuk amaçları ile cinsiyet ve kullanım sıklığı arasında anlamlı bir fark yoktur. H3: Paylaşımlı e-skuter kullanımı ile gerçekleşen türel kayma ile cinsiyet, otomobil sahipliği ve kullanım sıklığı arasında anlamlı bir fark yoktur. H4: Paylaşımlı e-skuterle kaza olasılığı ile cinsiyet ve otomobil sahipliği arasında anlamlı bir fark yoktur. H5: Paylaşımlı e-skuter kullanma nedenleri ile cinsiyet arasında anlamlı bir fark yoktur. H6: Paylaşımlı e-skuter kullanırken karşılaşılan zorluklar ile cinsiyet arasında anlamlı bir fark yoktur. H7: 10 dakikalık paylaşımlı e-skuter sürüşü için ödeme isteği ile cinsiyet ve gelir durumu arasında anlamlı bir fark yoktur. H8: Paylaşımlı e-skuterlerin aylık abonelikle kullanılabilmesi durumunda ödeme isteği ile cinsiyet ve gelir durumu arasında anlamlı bir fark yoktur. Literatür araştırması ile paylaşımlı e-skuter sistemlerinin yaygın biçimde kullanıldığı, bu çalışmanın kapsamına benzer konuları inceleyen dünyadaki diğer şehirlerde yapılmış olan çalışmalar incelenmiştir. İncelenen çalışmaların sonuçları İstanbul'daki paylaşımlı e-skuterler sistemlerinin mevcut durumunu farklı şehirlerdeki durumla karşılaştırmaya olanak vermiştir. Veri toplama aşamasında ilk olarak çevrim içi anket kullanılmış, 248 kişi daha önce paylaşımlı e-skuter kullandığını bildirmiştir. Toplanan veri ile, iki veya daha fazla grup içeren değişkenler için; Ki-kare, Mann Whitney U ve Kruskal Wallis H testleri kullanılarak hipotez sınamaları yapılmış, gruplar arasında anlamlı farklılaşma olup olmadığı incelenmiştir. Bunlara ek olarak, pratikte sürücü davranışlarını, kullanıcıların cinsiyet dağılımını ve kask kullanımını gözlemlemek için saha çalışması yapılmıştır. Sonuçlara bakıldığında paylaşımlı e-skuter kullanıcılarının daha çok erkek, genç, yüksek eğitim seviyesine sahip ve geliri İstanbul'daki eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirinin üzerinde olan kişilerden oluştuğu görülmektedir. Bu bakımdan Balkanlar ve Batı Asya arasında bulunan İstanbul'daki kullanıcı özelliklerinin Avrupa ve Amerika'daki örneklerden çok farklılaşmadığı saptanmıştır. Öte yandan, sosyo-ekonomik ve kültürel farklılıklardan dolayı, yolculuk davranışları farklılık göstermektedir. Paylaşımlı e-skuter kullanım sıklığına bakıldığında, erkeklerin paylaşımlı e-skuterleri kadınlardan daha sık kullandığı görülmüştür (p≤0,01). Yolculukların en çok eğlence ve toplu taşıma istasyonlarına erişim amacıyla yapıldığı görülmektedir. Bununla beraber, düzenli kullanıcılar daha çok İş/Okul/TT amaçlı yolculuk yapmaktadırlar (p≤0,01). Paylaşımlı e-skuterlere türel kayma çok yüksek oranda yürümeden gerçekleşmiştir. Erkeklerin kadınlara göre özel taşıttan paylaşımlı e-skutere kayma eğiliminin daha yüksek olduğu görülmüştür (p≤0,05). Otomobil sahibi olanların otomobil sahibi olmayanlara göre ve düzenli kullanıcıların düzensiz kullanıcılara göre daha çok özel taşıttan paylaşımlı e-skutere yöneldiği sonucuna varılmıştır (p≤0,01). Güvenlik konusuna bakıldığında, kullanıcıların çoğu paylaşımlı e-skuter ile herhangi bir kazaya karışmadığını veya kaza tehlikesi atlatmadığını belirtmiştir. Kask kullanımının zorunlu olması durumunda kullanıcıların yarıdan fazlası kullanım sıklığının düşeceğini bildirmiştir. Keyifli, hızlı, trafiğe takılmadan yolculuk yapmak ve diğer ulaşım seçeneklerini kullanmak istememek en çok bildirilen e-skuter kullanım nedenlerini oluştururken, en büyük zorluklar arasında altyapı yetersizliği ve trafikte sürüş tehlikesi gösterilmiştir. Yüksek kiralama ücretleri de kullanıcıların belirttiği önem arz eden diğer bir problem olarak görülmektedir. Kadınlar, altyapı yetersizliği ve trafikte sürüş tehlikesi konularını erkeklere göre daha önemli bir zorluk olarak algılamaktadır (p≤0,05). Ödeme isteği analizinde, 10 dakikalık paylaşımlı e-skuter sürüşü için ödemek istenen ücretin en çok tekrar eden ve ortanca değeri 5 TL iken, aylık abonelikle paylaşımlı e-skuter kullanılabilmesi durumunda ödemeye razı olunan ücretin en çok tekrar eden ve ortanca değeri 50 TL olarak bildirilmiştir. 10 dakikalık paylaşımlı e-skuter sürüşü için ödemek istenen ücret cinsiyet ve gelir durumuna göre anlamlı farklılaşma göstermezken, aylık abonelikle paylaşımlı e-skuter kullanılabilmesi durumunda erkeklerin kadınlara göre (p≤0,05) daha yüksek ücret ödemeye razı oldukları görülmüştür. 540 paylaşımlı e-skuter kullanıcısının gözlendiği saha çalışması sonucunda erkek kullanıcıların kadın kullanıcılardan sayıca çok daha fazla olduğu görülmüştür. Dolayısıyla cinsiyet eşitsizliği daha belirgin şekilde ortaya çıkmıştır. Bununla birlikte, sürüş sırasında kask kullanım oranı, karşılaştırılan diğer dünya ülkelerindeki örneklerde gözlenen oranın altında kalmış, %2,4 olarak tespit edilmiştir. Bu sonuçlar doğrultusunda, paylaşılan e-skuterlerin yüksek karbon salımına sebep olan ulaşım seçeneklerinden daha çok düşük karbon salımına sebep olan ulaşım seçenekleri yerine kullanılması hem trafik yoğunluğu hem de çevresel etkiler bağlamında olumsuz bir görünüm sağlarken, kullanıcıların yolculuk zamanını keyifli hale getirmesi konusunda başarılı olduğu görülmektedir. Ayrıca, e-skuter kullanım sıklığına bağlı birçok davranışın farklılaştığı, kullanım sıklığı arttıkça daha işlevsel yolculuklar yapıldığı ve yüksek karbon salımına sebep olan ulaşım seçeneklerinden türel kayma gerçekleştiği görülmektedir. Kısa yolculuklar için işlevsel olan ve ilk/son mil ulaşımında fayda sağlayan mikro hareketlilik taşıtlarının kentsel ulaşıma daha başarılı biçimde bütünleştirilebilmesi için öncelikle belirtilen altyapı eksikliklerinin giderilmesi gerekmektedir. Geliştirilecek bisiklet/skuter altyapısı şüphesiz sürüş güvenliğinin sağlanması, kullanım sıklığının artırılması ve cinsiyet eşitsizliğinin giderilmesi konularında fayda sağlayacaktır.
Özet (Çeviri)
In densely populated urban areas, prolonged travel times due to traffic congestion have prompted people to seek new transportation options. Micro-mobility vehicles, which offer more environmentally friendly and smaller solutions than automobiles, have recently gained popularity, especially with their use in short-distance journeys. Today, the important question for transport planners about micro-mobility is whether micro-mobility vehicles can meet the mobility needs by eliminating traffic congestion, reducing environmental impacts, providing quality travel time and taking into account safety issues, especially for short journeys. The main purpose of this thesis study is to get an idea about the micro-mobility phenomenon specific to shared e-scooters in Istanbul and to make suggestions for the development of micro-mobility. By this way, it is aimed to form a basis for future studies. For this purpose, the social characteristics, travel behavior, safety concerns, reason of use, challenges and willingness to pay for rental price of shared electric scooter (e-scooter) users in Istanbul were investigated. The main research question of this study is if shared e-scooter system appeals to a niche audience. In addition to this, whether shared e-scooters can meet the mobility needs by eliminating traffic congestion, reducing environmental impacts, providing quality travel time and taking into account safety issues, especially for short journeys is another research question. With these two questions, eight hypotheses and sub-hypotheses were created with various cross-queries based on travel behavior, safety concerns, reason of use, challenges and willingness to pay for rental price to examine shared e-scooter phenomenon. The eight hypotheses created are as follows: H1: The frequency of use of shared e-scooters does not differ according to gender, job status and income. H2: Trip purpose of shared e-scooter trips do not differ according to gender and frequency of use. H3: The modal shift with the use of shared e-scooters does not differ according to gender, car ownership and frequency of use. H4: The possibility of making an accident with a shared e-scooter does not differ according to gender and car ownership. H5: The reasons for using shared e-scooters do not differ according to gender. H6: Challenges faced when using a shared e-scooter do not differ according to gender. H7: The willingness to pay for a 10-minute shared e-scooter ride does not differ according to gender and income. H8: If shared e-scooters can be used with a monthly subscription, the willingness to pay does not differ according to gender and income. In the literature review section, a systematic review methodology was used to scan Web of Science and Scopus databases. In two databases, the search was performed with the query containing the keywords“e-scooter”OR“electric scooter”OR“shared scooter”while the topic search covers title, summary and keywords. The search results have been filtered for studies since 2017, when shared e-scooter services were launched. Only articles from peer reviewed journals in English were included in the research. As a result of this review, 108 studies related with e-scooters were determined. These studies were grouped into 8 different categories according to their themes. These categories are Safety & Health, Travel Behaviors & Models, Socio-Economic Research, Environment & Life Cycle Assessment, Policies, Laws & Regulations, Parking & Accessibility, Charging Optimization and Challenges. It was concluded that among the study themes divided into 8 groups, the most popular group was the Safety & Health class with 48 studies. Moreover, in the literature research studies covering topics similar to this theses have been reviewed. With this review, it became possible to compare the current state of the shared e-scooter systems in Istanbul with the situation in different cities. Data were collected by an online questionnaire. Answers of 248 individuals who declared that they have used shared e-scooter before have been analyzed. With the data collected, for variables containing two or more groups; hypothesis tests were carried out using Chi-square, Mann Whitney U and Kruskal Wallis H tests, and it was examined whether there were significant differences between the groups. In addition, fieldwork was conducted to observe driver behavior, gender distribution of users and helmet use in practice. According to the results of the questionnaire, the shared e-scooter users were mostly male, young, have a high level of education and their income is above the income of the equivalent households per person in Istanbul. In this respect, it has been demonstrated that the user characteristics in Istanbul do not differ much from the examples in Europe and America. Due to socio-economic and cultural differences, travel behaviors differ. When the frequency of using shared e-scooters was examined, it was seen that males used shared e-scooters more frequently than females (p≤0.01). It is observed that the trips are mostly made for recreation. Access to public transport stations is the second most cited trip purpose. This shows that e-scooters practically comply with the principle of providing first and last mile transportation, which is one of the purposes of existence. In addition, regular users travel mostly for Work/School/PT purposes (p≤0.01). Mode shift from other transportation modes to shared e-scooters occurred mostly from walking. It has been observed that the tendency of males to shift from private vehicle to shared e-scooter is higher than females (p≤0.05). It was concluded that the users shifted to the shared e-scooter more from the private vehicle when car owners compared to non car owners, and the regular users compared to the irregular users (p≤0.01). When it comes to the safety issues, most of the users stated that they did not get involved in any accident or experience risk of an accident with the shared e-scooter. More than half of the users reported that if helmet use is compulsory, their frequency of use will decrease. The most declared reasons for using shared e-scooters are having fun, fast, traffic-free travel and some do not want to use other transportation options if shared e-scooters are not available. The most declared challenges faced while using e-scooters are the lack of infrastructure and the danger of driving in traffic. High rental prices are also seen as another important problem mentioned by users. It was calculated that females complained more than males about the lack of infrastructure and the dangers caused by road traffic (p≤0.05). In willingness to pay analysis, the mode and median value of the price willing to pay for a 10-minute shared e-scooter ride is 5 TL, while the mode and median value of the price willing to pay for a shared e-scooter with a monthly subscription is 50 TL. While the price to pay for a 10-minute shared e-scooter ride does not differ significantly according to gender and income, it has been observed that if a shared e-scooter can be used with a monthly subscription, males are willing to pay higher prices compared to females (p≤0.05). As a result of the field study in which 540 shared e-scooter users were observed, it was seen that the number of male users was much more than female users reported in the online questionnaire. However, the rate of helmet use while driving remained below the rate reported in other countries, and was determined to be 2.4%. In line with these results, the use of shared e-scooters instead of low-carbon transport modes provides a negative view in terms of both traffic density and environmental effects. However, it is successful in making the travel time enjoyable for the users. In addition, it is observed that many behaviors differ depending on the frequency of use of e-scooters. More functional journeys are made as the frequency of use increases and modal shift occurs from high-carbon transport modes. In order to integrate micro mobility vehicles, which are functional for short journeys as first / last mile transportation modes, into urban transportation more successfully, first of all, the specified infrastructure deficiencies should be eliminated. Improved bike / scooter infrastructure will undoubtedly have positive effects on ensuring driving safety, increasing the frequency of use and overcoming gender inequality.
Benzer Tezler
- Samsun'da mikro ulaşım araçları e-scooterlar
Micro transportation vehicles e-scooters in Samsun
MELİHA İÇEL
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
SosyolojiOndokuz Mayıs ÜniversitesiSosyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MURAT ŞAHİN
- Yeni bir kentsel hareketlilik modu ve neoliberal öznenin kendisine yatırım aracı olarak paylaşımlı e-scooter sistemleri: İstanbul örneği
Shared e-scooter systems as a new urban mobility mode and as an investment for the neoliberal subject: The case of Istanbul
İLYAS SEYREK
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
Kamu YönetimiMarmara ÜniversitesiSosyoloji Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ BAHAR AYKAN BENTAHAR
- E-scooter paylaşım uygulamalarının sürekli kullanım niyetini etkileyen faktörlerin modellenmesi
Modeling of factors affecting continuous use intention of e-scooter sharing apps
HÜSEYİN TANSU YILDIRIM
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
Endüstri ve Endüstri Mühendisliğiİstanbul Teknik ÜniversitesiEndüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SEZİ ÇEVİK ONAR
- İstanbul'da paylaşımlı e-scooter ve toplu taşıma sistemlerinin ilişkisi: Seyahat davranışları üzerinden bir inceleme
The relationship of shared e-scooters and publictransportation systems in İstanbul: An investigation ontravel behaviors
AYSEL BÜŞRA ÇAPAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Ulaşımİstanbul Teknik ÜniversitesiŞehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. EDA BEYAZIT İNCE
- Reducing in-vehicle communication overload and enhancing efficiency in autonomous and electrical vehicles
Otonom ve elektrikli araçlarda araç içi iletişim yükünü azaltma ve etkinliğini artırma
YUNUS KAĞAN ÖZDEMİR
Yüksek Lisans
İngilizce
2024
Elektrik ve Elektronik Mühendisliğiİstanbul Teknik ÜniversitesiElektrik Mühendisliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AHMET CANSIZ