KOAH'ın fenotipik özellikleri ve seyri ile serum kompleman düzeyleri arasıdaki ilişki
The relationship between serum complement leves and copd phenotypic characteristics and COPD progress
- Tez No: 685421
- Danışmanlar: PROF. DR. NİHAL ARZU MİRİCİ
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Göğüs Hastalıkları, Chest Diseases
- Anahtar Kelimeler: Kompleman Sistemi, Kompleman c3, KOAH, KOAH Fenotipleri, İnflamasyon, KOAH Patogenezi, Complement System, Complement c3, COPD, COPD Phenotypes, Inflammation, COPD Pathogenesis
- Yıl: 2021
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 83
Özet
Giriş ve Amaç: Kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) sigara dumanı ve zararlı gazlar nedeniyle oluşan ilerleyici semptomlar ve alevlenmeler ile seyreden kronik inflamatuar yanıtla karakterize dünya genelinde mortalite ve morbiditenin en sık nedenlerinden biri olan obstrüktif solunum yolu hastalığıdır. İmmun sistemin önemli bir parçasını oluşturan kompleman sisteminin KOAH patogenezindeki yeri yakın zamanda aydınlatılmaya başlanmıştır. KOAH tedavisinde ise daha çok semptom ve klinik değerlendirmeler ile hastalık kontrolü amaçlanmaktadır ancak giderek yaygınlaşan bir yaklaşımla 'Hastalık yoktur, hasta vardır' ilkesi ile fenotipik değerlendirmeler ve sınıflamalar KOAH için tekrar gündeme gelmektedir. Biz de çalışmamızda KOAH 'ın fenotipik özellikleri ve seyri ile serum kompleman c3 düzeyi üzerinden kompleman sistemi arasındaki ilişkiyi araştırmayı amaçladık. Metot: Çanakkale 18 Mart Üniversite Hastanesi göğüs hastalıkları polikliniğince takipli 81 hasta çalışmaya dahil edildi. Hastaların akciğer tomografileri ve stabil dönemde görülmüş hemogram ve solunum fonksiyon testi sonuçları retrospektif olarak tarandı, vücut kitle indeksleri hesaplandı. CAT ve MMRC değerlendirmeleri yapıldı, 1 sarı tüp kan alınarak kompleman c3 düzeyi çalışıldı. Bulgular ve Tartışma: KOAH'ın ileri evrelerinde stabil dönemde dahi serumda nötrofil hakimiyetinin giderek kuvvetlendiği görüldü. Lenfosit sayıları ve yüzdeleri ileri evrelerde anlamlı derecede düşük görüldü.(p=0.041 p=0,016 p=0,032). Hastaların ortalama serum c3 düzeyleri 111,01 mg/dl( SD=19,8 mg/dl ) olarak hesaplandı. Immun sistemin önemli düzenleyicilerinden olan ve nötrofil hücreler ile yakın iki yönlü etkileşim içerisinde bulunan serum kompleman düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki saptandi. Nötrofil sayısı ortalaması daha yüksek grupta serum kompleman c3 düzeyi daha yüksek ölçüldü.(p=0,032) Ayrıca hastaların beden kitle indeksleri(BKİ) ve serum c3 düzeyleri arasında da istatistik açıdan anlamlı ilişki mevcut idi. (p=0,049) Beden kitle indeksi yüksek grupta ortalama serum c3 düzeyi daha yüksek izlendi. 81 hastanın yalnızca 55'inin son 1 yıl içinde hastanemizde çekilmiş tomografisinin olması bu alanda çalışmamızı kısıtlamakla beraber amfizem yüzdesi artmış grupta serum c3 ortalaması daha düşük seyretmesine rağmen istatistik açıdan anlamlı fark görülmedi. KOAH evresi, FEV1 değerleri CAT-MMRC skorları sigara kullanım öyküsü , son 1 yıldaki alevlenme sayıları ve inhaler steroid kullanımı ile serum c3 düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki görülmedi. Sonuç: Tüm sonuçlar ışığında fenotipik değerlendirmenin inflamatuar süreçleri semptom odaklı değerlendirmelere göre daha doğru yansıtacağını düşünmekteyiz. KOAH tedavisinin immun terapiler penceresinden değerlendirilmesini sağlamak ve kişiselleştirilmiş tedavileri düzenleyebilmek adına fenotipik değerlendirmenin kıymetli olduğunu düşünmekteyiz.
Özet (Çeviri)
THE RELATIONSHIP BETWEEN SERUM COMPLEMENT LEVELS AND COPD PHENOTYPIC CHARACTERISTICS AND COPD PROGRESS Aim:COPD is an obstructive airway disease, which is one of the most common causes of mortality and morbidity worldwide, characterized by a chronic inflammatory response with progressive symptoms and exacerbations caused by cigarette smoke and harmful gases. The role of the complement system, which is an important part of the immune system, in the pathogenesis of COPD has recently begun to be clarified. In the treatment of COPD, disease control is aimed mostly with symptom and clinical evaluations, but with an increasingly widespread approach, phenotypic evaluations and classifications come to the fore with the principle of“there is no disease, but patient”. In our study, we aimed to investigate the relationship between the phenotypic features and course of COPD and the complement system over serum complement c3 level. Method :81 patients who were followed up by the chest diseases outpatient clinic of Çanakkale 18 mart university hospital were included in the study. Lung tomography, hemogram and pulmonary function test results of stable COPD patients were retrospectively scanned and body mass indexes were calculated. CAT and MMRC evaluations were made, 1 yellow tube of blood was taken and complement c3 level was studied. Results and Discussion: It was observed that neutrophil dominance in serum increased gradually even in the stable period in advanced stages of COPD. Lymphocyte counts and rates were significantly lower in advanced stages. (p=0.041 p=0.016 p=0.032). The mean serum c3 levels of the patients were calculated as 111.01 mg/dl (SD=19.8mg/dl). A significant correlation was found between serum complement levels, which are important regulators of the immune system and interact closely with neutrophil cells. Serum complement c3 level was higher in the group with higher neutrophil count (p=0.032). In addition, there was a statistically significant relationship between the patients' body mass indexes and serum c3 levels (p=0.049). The mean serum c3 level was higher in the group with high body mass index. The fact that only 55 of 81 patients had tomography taken in our hospital within the last 1 year limited our study in this area, but the mean of serum c3 was higher in the group with an increased percentage of emphysema. Although it was low, no statistically significant difference was observed. There was no significant correlation between COPD stage, FEV1 values, CAT-MMRC scores, smoking history, number of exacerbations in the last 1 year, and inhaled steroid use and serum c3 levels. Conclusion: In the light of all the results, we think that phenotypic evaluation will reflect inflammatory processes more accurately than symptom-oriented evaluations. We think that phenotypic evaluation is valuable in order to evaluate COPD treatment from the perspective of immune therapies and to organize personalized treatments.
Benzer Tezler
- Yüksek riskli KOAH hastalarında IREB2 düzeyi ve hastaların klinik özellikleri arasındaki ilişki
Serum IREP2 levels' assosiation with clinical fatures of high risk COPD patients
NİLÜFER AYLİN ACET ÖZTÜRK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
Göğüs HastalıklarıUludağ ÜniversitesiGöğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYŞE ESRA UZASLAN
- Kronik obstrüktüf akciğer hastalığında klinik, radyolojik ve fonksiyonel parametrelerle fenotiplerin değerlendirilmesi
Assesment of phenotypes with clinical, radiologic and functional parameters in COPD
DUYGU ACAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
Göğüs HastalıklarıAnkara ÜniversitesiGöğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SEVGİ BEHİYE SARYAL
- Kronik obstrüktif akciğer hastalığı atağı ile hastanemize başvuran ve yatışı gereken hastalarda bronşektazinin atak sıklığı, şiddeti ve yatış süresine etkisi
Başlık çevirisi yok
GİZEM TÜRKEŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Göğüs HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiGöğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NESRİN KIRAL
- Kronik obstrüktif akciğer hastalığı olgularında klinik fenotipik özelliklerin değerlendirilmesi
Evaluation of clinical phenotypic characteristics in patients with chronic obstructive pulmonary disease
MURAT KAYA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Göğüs HastalıklarıDokuz Eylül ÜniversitesiGöğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ATİLA AKKOÇLU
- Bronşektazi KOAH ve KOAH şiddetinde risk faktörü müdür?
Is bronchiectasis A risk factor in COPD and COPD severity?
ARMAĞAN YILMAZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Göğüs HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiGöğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
UZMAN MEHMET BAHADIR BERKTAŞ