Gebeliğin intrahepatik kolestazında ursodeoksikolik asit tedavisinin maternal serumdaki inflamasyon parametreleri üzerine etkisi
The effect of ursodeoxycholic acid treatment on inflammation parameters in maternal serum in intrahepatic cholestasis of pregnancy
- Tez No: 702231
- Danışmanlar: PROF. DR. DİLEK ŞAHİN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Kadın Hastalıkları ve Doğum, Obstetrics and Gynecology
- Anahtar Kelimeler: Gebeliğin İntrahepatik Kolestazı, Serum Maternal Akut Faz Reaktanları, İnflamasyon, Tam Kan Sayımı, Pruritus, Serum Safra Asitleri
- Yıl: 2021
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: Ankara Bilkent Şehir Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 119
Özet
Gebeliğin İntrahepatik Kolestazında Ursodeoksikolik Asit Tedavisinin Maternal Serumdaki İnflamasyon Parametreleri Üzerine Etkisi Amaç: Gebeliğin İntrahepatik Kolestazı (GİK), gebeliğe özgü ve gebelikte en sık görülen karaciğer hastalığı olup, tedavisinde yaygın olarak kullanılan ursodeoksikolik asitin (UDKA) etki mekanizmaları arasında anti inflamatuar ve immun-modulatuar, sitoprotektif ve safra asit düzeyini değiştirici etkileri olduğu bilinmektedir. UDKA'nın maternal semptomlar ve biyokimyasal değerler üzerinde iyileşme sağladığı gösterilmiştir. Biz çalışmamızda GİK'te safra asitlerine sekonder olarak geliştiği düşünülen inflamatuar sürecin maternal tam kan sayımı ve maternal serum örneğinden elde edilen çeşitli inflamasyon belirteçleri sonuçları ile hastalığın prospektif olarak takibini ve ilacın etki mekanizmasının izlemini amaçladık. Aynı zamanda hastaların klinik iyileşmesinin objektif izlemi amacıyla, hastalar kaşıntı ölçekleriyle değerlendirildi. Gereç ve Yöntem: Çalışmamıza Ankara Şehir Hastanesi Antenatal ve Perinatoloji polikliniklerine, Ekim 2020- Mayıs 2021 tarihleri arasında vücudunda kaşıntı şikayetiyle başvuran 52 gebe hastadan, 7 hasta safra asit düzeyi 10 μmol/L alanin aminotransferaz (ALT) ve aspartat aminotransferaz (AST) düzeyleri >40 U/L olan ve doğumdan sonra kendiliğinden düzelen klinik ve laboratuvar bulgularına sahip gebeler, gebeliğe bağlı kolestaz kabul edildi. Çoğul gebelikler, akut veya kronik xii karaciğer hastalığı, böbrek fonksiyon bozukluğu, kronik hipertansiyon, pregestasyonel diyabet gibi ek hastalığı olan gebeler, ayrıca preeklampsi gelişen gebeler, doğum eyleminde olan gebeler, ilacın başlanmasından bir hafta önce herhangi enfeksiyon hastalığı ve semptomu olan gebeler (üst ve alt solunum yolu enfeksiyonu, üriner sistem enfeksiyonu, akut gastroenterit,Covid-19 vb. geçiren hastalar), Covid PCR test sonucu pozitif olan gebeler, membran rüptürü olan gebeler, ateşi olan olgular çalışmaya dahil edilmedi. Çalışmaya dahil edilen gebelerin, kliniğe kabul edildiğinde obstetrik ve genel tıbbi anamnezleri detaylı olarak alınarak hastalığın risk faktörlerinin varlığı sorgulandı. Başvuru anındaki safra asit düzeyi, ALT düzeyi, AST düzeyi ve şiddetli kolestaz varlığı değerlendirilip kaydedildi. Hastaların medikal tedavilerinin başlandığı gün 0. Gün olarak kabul edilerek ilerleyen vizitler bu takvim gününe göre planlandı. Hastaların çalışmada verilen takip süreleri bu takvim gününe göre hesaplandı. Çalışmaya dahil olan hastalar UDKA başlanan gün 0. Gün olarak kabul edilerek takibe alınmasının ardından, olguların planladığı şekilde 0. Gün, 7. Gün, 14. Gün ve 28.gün vizitlerinde maternal kan sayımı örneğinden inflamasyon parametreleri çalışılarak, tedavinin ve hastalık sürecinin izlemi amaçlandı. Bu vizitlerde seçilen paramatrelerin hastalık şiddetiyle korelasyonu ve prospektif olarak değişimini izlenmesi amaçlandı. Hastalara semptomatik değerlendirme için 5-D Kaşıntı Ölçeği ve Sayısal Derecelendirme Ölçeği (Numeric Rating Scale) uygulandı. Bu ölçekler medikal tedavi başlandığında (0. gün) ve ilaç kullanımın 2. haftasında yapıldı. UDKA başlanan gebelik haftası, UDKA kullanma süreleri, ursodeoksikolik asit dozları, antihistaminik kullanıp kullanmadıkları, antihistaminik başlanan hafta ve antenatal kortikosteroid uygulanması kaydedildi. Doğum indüksiyon yöntemlerinin kullanımı, fetal distres varlığı, doğum şekli, doğumun gerçekleştiği hafta, sezaryen endikasyonları, yenidoğanın cinsiyeti, yenidoğanın kilosu, yenidoğan 1. ve 5. dk APGAR skorları çalışmamızda incelenmiştir. Araştırmada yer alan değişkenlerin tanımlayıcı istatistiksel verileri, ortalama, standart sapma yüzde, medyan, minimum-maksimum, çeyrekler arası yüzde olarak verildi. Araştırmada yer alan değişkenlerin normal dağılıma uygunluğu grafiksel xiii olarak ve Shapiro-Wilks testi ile değerlendirildi. Değişkenlerin normal dağılım göstermediği belirlendi. Bunun için niceliksel veriler ortanca (çeyrekler arası yüzde) olarak ifade edildi. Araştırma kapsamında elde edilen kategorik değişkenlerin dağılımını göstermek amacıyla sayı (n) ve yüzde değerleri verildi. Normal dağılım göstermeyen niceliksel verilerin değerlendirilmesinde; gruplar arası karşılaştırmada Mann Whitney U, gruplar içi karşılaştırmada ise Wilcoxon İşaretli Sıra Testi kullanıldı. Kategorik verilerin karşılaştırılması için Ki-Kare Testi kullanıldı. Ayrıca değişkenler arası ilişkilerin incelenmesinde Sperman's Rho korelasyon testi kullanıldı. İstatistiksel anlamlılık düzeyi 10 μmol/L idi. Şiddetli kolestaz tanılı grup (safra asit düzeyi 40>μmol/L), 6 hastadan (%28,6) oluşmaktaydı. Hastaların 5'nin safra asidi düzeyi 40- 99 μmol/L aralığında olup, 1 hastanın safra asit düzeyi 100 μmol/L değerinin üzerindeydi. Çalışmamıza dahil olan hastaların tanı konulmasını takiben, ortalama medikal tedavi başlanan gebelik haftası 33,292,95 (Hafta) idi. UDKA sonrası doğuma kadar takip süresi ortalama 24,3322,68 (gün) idi. Hastaların günlük kullandığı ortalama UDKA (250 mg oral tablet form) dozu, 3,190,81 tablet/gün idi. Hastalara semptomatik değerlendirme için 5-D Kaşıntı Ölçeği ve Sayısal Derecelendirme Ölçeği (Numeric Rating Scale) uygulandı. Bu ölçekler medikal tedavi başlandığında (0. gün) ve ilaç kullanımın 2. haftasında yapıldı. 5-D ölçeği ile 0. gün elde edilen değerlendirme skoru 18,193,23, 2. haftadaki değerlendirme skoru ise 9,81 3,33 olarak izlendi. Hastalara aynı görüşmelerde Sayısal Derecelendirme Ölçeği uygulandı. Hastaların ilk vizitte ortalama skoru 8,102,29, 2. hafta skorları ise 3,431,74 olarak kaydedilmiştir. Çalışmamızda takip edilen hastaların 16'sının (%76,2) 0-28 günler arasında doğumu gerçekleşti. 0-7 günler arası 5 hasta (%23,8), 7- xiv 14 günler arası 5 hasta (%23,8), 14-28. Günler arası 6 hasta (%28,6) doğumunu gerçekleştirdi. Hastaların tedavi başlangıcından itibaren planlı olarak yapılan vizitlerinde, 0.gün ve 7.gün sonuçları ele alındığında 7 günde eozinofil ve SII değerleri, istatiksel olarak anlamlı düzeyde daha düşük bulunduğu gözlendi (sırasıyla, p=0.04 ve p=0.015). PLO ise istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulundu (p=0.026). 0.gün ve 14.gün vizitlerinde yapılan testlerin sonucunda 14. günde monosit ve RDW değerleri istatiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulundu (sırasıyla, p=0.047 ve p=0.016). Eozinofil ise istatistiksel olarak anlamlı düzeyde düşük bulundu (p=0.003). 0.gün ve 28.gün vizitinde elde edilen sonuçlarda ise 28. günde monosit ve lenfosit değerleri istatiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulundu (sırasıyla, p=0.043 ve p=0.043). MPV ve PLO istatistiksel olarak anlamlı düzeyde düşük bulundu (p=0.043 ve p=0.043). Çalışmamızda, şiddetli ve şiddetli olmayan GİK hasta grupları demografik, klinik, takip, kaşıntı ölçekleri ve laboratuvar parametreleri açısından istatistiksel olarak fark bulunmadı. Şiddetli olan ve olmayan hasta grupları arasında; medikal öyküsü, ilaç kullanımı, obstetrik öyküleri, fetal ve neonatal sonuçlar açısından istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı. GİK tanılı hastaların başvuru anındaki açlık safra asidi düzeyi ile ALT pozitif yönde ve orta düzeyde (r: 0.448; p: 0.042) korele bulundu. Ayrıca d-dimer değeri ile de pozitif yönde orta- yüksek düzeyde (r: 0.786; p: 0.021) korele bulundu. Sonuç: Çalışmamızda UDKA tedavisinin GİK'li hastalarda kaşıntı şiddetini azalttığı görüldü. 0-7. günler arasında eozinofil sayısının azalmakta, SII düşmekte, PLO'nun artmakta olduğu görüldü. 0-14. günler arasında ise eozinofil sayısının azaldığı, monosit sayısının ve ve RDW'nin arttığı izlendi. 0-28. günler arasında ise MPV ve PLO azalmakta, monosit ve lenfosit sayılarının artmakta olduğu görüldü. UDKA'nın etki mekanizmaları farklı yollardan olmakla birlikte, UDKA'nın anti inflamatuar etkisinin tam kan parametreleri üzerinden prospektif olarak gösterilmesini sağlaması nedeniyle, çalışmamız literatürdeki bu konudaki ilk çalışmadır. Bizim çalışmamızda araştırdığımız tam kan parametreleri, GİK üzerine yapılmış önceki çalışmalarda farklı sonuçlar olarak dokümente edilmiştir. UDKA tedavisi alan GİK hastalarının, inflamatuar belirtçeleri üzerine değişimin araştırılması için prospektif randomize kontrollü geniş sayıda hasta içeren çalışmalara ihtiyaç olduğu kanaatindeyiz.
Özet (Çeviri)
The Effect of Ursodeoxycholic Acid Treatment on Inflammation Parameters in Maternal Serum in Intrahepatic Cholestasis of Pregnancy Objective: Intrahepatic Cholestasis of Pregnancy (ICP) is the most common hepatic disorder in pregnancy. Ursodeoxycholic Acid (UDCA) is commonly used in ICP for treatment. UDCA is known to have anti-inflammatory, immune-modulatory, cytoprotective, and reducing bile acid concentration effects. UDCA is reported to have positive effects on maternal clinical symptoms and biochemical inflammation parameters. In our study, we aimed to follow the inflammation process which is caused by the increased level of bile acids and the effects of the treatment by evaluation of the maternal complete blood count (CBC) and maternal biochemical inflammation parameters. At the same time, we used 5-D Itch Scale and Numerical Rating Scale for evaluation of itchiness to determine objectively. Materials and Methods: Between October 2020 and May 2021, 52 patients were administered with the complaint of itching to Ankara City Hospital Antenatal and Perinatology outpatient clinic. We excluded 7 patients who had a bile acid level 10 μmol/L. Our diagnostic criteria are unexplained pruritus without skin lesion in second and third trimesters of pregnancy, laboratory findings are serum total bile acids >10 μmol/L alanine aminotransferase (ALT), aspartate aminotransferase (AST) levels >40 U/L and spontaneously resolving symptoms and laboratory parameters after delivery. Pregnant women with comorbidities such as multiple pregnancies, acute or chronic liver disease, kidney dysfunction, chronic hypertension, pregestational diabetes, as well as pregnant women with preeclampsia, pregnant women in labor, pregnant women with any infectious disease and symptoms one week before the start of the drug (upper and lower respiratory tract infection, urinary system infection, acute gastroenteritis, Covid-19, etc.), pregnant women with positive Covid PCR test results, pregnant women with ruptured membranes, and patients with fever were not included in the study. Obstetric and medical histories are recorded when they first were applied to the clinic. Bile acid level, ALT level, AST level, and presence of severe cholestasis at the time of admission were evaluated and recorded. The day of the onset of the UDCA was accepted as the 0th day, and the follow-up visits were planned according to the first day. It was aimed to detect the effect of treatment and the inflammatory process by studying the maternal CBC and maternal inflammation parameters from the maternal blood count sample on the 0th day, 7th day, 14th day, and 28th-day visits. In these visits, we investigated the correlation between selected parameters and severe ICP. We recorded changing levels of inflammation parameters during the study period. 5-D Itch Scale and Numeric Rating Scale were questioned to the patients for symptomatic assessment. These scales were performed at the start of medical treatment (day 0) and the second week of drug use. We recorded UDCA dosage and frequency of usage, whether antihistamine usage, antihistamine starting day, and antenatal corticosteroid administration. The use of labor induction methods, the incidence of fetal distress, vaginal delivery, gestational week of delivery, indications for cesarean section, newborn gender, newborn weight, newborn 1st, and 5th minute APGAR scores were studied in our study. Descriptive statistical data of the variables included in the study were given as mean, standard deviation percent, median, minimum-maximum, interquartile percent. The conformity of the variables in the study to the normal distribution was evaluated graphically and using the Shapiro-Wilks test. It was determined that the variables did not show normal distribution. For this, quantitative data were expressed as median (interquartile percent). To show the distribution of categorical variables obtained within the scope of the research, number (n) and percentage values were given. In the evaluation of quantitative data that do not show normal distribution; Mann Whitney U was used for intergroup comparison and Wilcoxon Signed Rank Test was used for intragroup comparison. A Chi-square test was used to compare categorical data. In addition, Spearman's Rho correlation test was used to examine the relationships between variables. Statistical significance level was accepted as 10 μmol/L at the time of diagnosis. We separated patients into two groups. The first group was severe cholestasis (bile acid level 40>μmol/L) and this group included 6 patients (28.6%). The bile acid level of 5 of the patients was in the range of 40-99 μmol/L, and the bile acid level of 1 patient was above 100 μmol/L. The second group was the mild ICP (n=16) bile acid level 40
Benzer Tezler
- Gebeliğin intrahepatik kolestazında ursedeoksikolik tedavisinin vitamin K1, K2 ve K kompleks seviyelerine etkisinin incelenmesi, vitamin k seviyelerinin postpartum kanama ile olan ilişkisinin değerlendirilmesi
Investigation of the effect of ursedeoxycholic therapy on vitamin K1, K2 and K complex levels in intrahepatic cholestasis of pregnancy and evaluation of the relationship between vitamin K levels and postpartum haemorrhage
BİLGE TOPRAK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. EMRE SİNAN GÜNGÖR
- Gebeliğin intrahepatik kolestazında tiyol/disülfid homeostazisi ve perinatal sonuçlara etkisi
Thiol/disulfide homeostasis in intrahepatic cholestasis of pregnancy and its effect on perinatal outcomes
ŞÜKRAN KOZALI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
UZMAN AHTER TANAY TAYYAR
- Gebeliğin intrahepatik kolestazında serum farnesoid reseptör x (FXR) düzeyleri
To investigate Farnesoid Receptor X levels in women with intrahepatic cholestasis of pregnancy compared to women with uncomplicated pregnancies
NESİBE KARAAĞAÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
UZMAN AHMET TAYYAR
- Gebeliğin intrahepatik kolestazında transaminaz seviyelerine göre perinatal sonuçların değerlendirilmesi
Assessment of perinatal outcomes in intrahepatic cholestasis of pregnancy in relation to transaminase levels
MİNE GÜLTEKİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYKAN YÜCEL
- Gebeliğin intrahepatik kolestazında takip tedavi ve yönetim
Follow-up, treatment and management in intrahepatic chlestasis of pregnancy
VEYSEL TOPRAK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık BakanlığıKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET ÖZEREN