Thiol/disülfid hemostazı, delta nötrofil indeks ve iskemi modifiye albümin'in inkarsere ve strangüle herni olgularında klinik etkinliğinin araştırılması
Research of the clinical effectiveness of THIOL/disulfide hemostasis, delta neutrophil index and ichemia modified albumin in cases of incarcere and strangulated hernia
- Tez No: 712142
- Danışmanlar: DOÇ. DR. ÖZGÜR AKGÜL, UZMAN GÖKHAN AKKURT
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Genel Cerrahi, General Surgery
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: Ankara Bilkent Şehir Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 72
Özet
Giriş: İnkarsere ve/veya strangüle herni tanısı ile başvuran hastaların tedavisi çoğu zaman cerrahi olmaktadır. Günlük pratikte sıklıkla inguinal ya da femoral fıtıklar ile karşılaşıldığından cerrahi yaklaşım hemen her zaman inguinal insizyon ile başlamaktadır. Herniye olan yapılar operasyon esnasında değerlendirildiğinde eğer strangülasyon ve nekroz mevcut ise inguinal insizyondan yeterli eksplorasyon ve rezeksiyon-anastamoz yapmak çoğu zaman mümkün olmaz ve başka bir insizyon ile laparatomi ihtiyacı doğar ve hastada ikinci bir insizyon ve buna bağlı olarak morbidite riskinde artış olabilmektedir. Devam eden süreçte bu yeni insizyon başka bir insizyonel herni riskini beraberinde de getirebilmektedir. Operasyon öncesinde barsak nekrozuna bağlı rezeksiyon-anastamoz ihtiyacı bilinmeden yapılan insizyonlar hastaya gereksiz bir laparatomi yükü ve morbidite riski doğurabilmektedir. Günümüzde ameliyat öncesinde barsak iskemi ve nekroz olup olmadığını ve rezeksiyon-anastamoz gerekliliğini net olarak saptamak mümkün değildir. Bu sebepten inkarserasyon/strangülasyon gibi komplikasyonların eşlik ettiği hernisi mevcut olan hastaların sağlık sistemi için uzun bir süre daha ciddi bir yük ve cerrahlar için ciddi bir problem olarak varlığını sürdürmeye devam edeceği görülmektedir. Thiollerin; antioksidan olarak oksidatif strese karşı önemli görevleri olan organik bileşiklerdir. Ek olarak hücresel sinyal mekanizmalarında ve apoptoziste, detoksifikasyonda, enzimatik reaksiyonların düzenlemesinde de önemli rol oynadığı gösterilmiştir. Stres koşullarında thiol disülfid (SS) konsantrasyonunun arttığı, sülfidril grubu içeren native (non-redükte) thiol (-SH) konsantrasyonunun ise azaldığı birçok çalışmada gösterilmiştir. İskeminin oluşması ile birlikte albümin de etkilenir ve N-terminal kısmında yapısal olarak değişiklik olur. Bu değişiklik sonucu ağır metallerin albümine olan ilgisinde azalma meydana gelir. Sonuç olarak yapısal değişikliğe uğrayan bu albümine“iskemi modifiye albumin”(İMA) adı verilir. Literatürde organ iskemisinin ve İMA ile ilişkisini gösteren çok sayıda çalışma vardır. Delta nötrofil indeksi (DNI); yenidoğan dönemi hariç periferik kanda bulunmayan immatür granülositler olarak tanımlanmaktadır. Daha önce yapılan sınırlı sayıda ki çalışmada genel olarak sepsis, akut apandisit, menenjit, dekompanse kalp yetmezliği, akut gut atağı, akut pankreatit gibi iskemi ve inflamatuar sürecinde ön planda olduğu viii hasta gruplarında delta nötrofil indeks bir belirteç olarak değerlendirilmiş olup hastalık şiddetinin tespit edilmesinde hekimlere yol gösterici olabileceği düşünülmüştür . Biz de çalışmamızda; Thiol/Disülfid Hemostazı, Delta Nötrofil İndeks ve İskemi Modifiye Albumin parametrelerinin İnkarsere ve Strangüle herni olgularında klinik etkinliğini, operasyon öncesinde barsak iskemi ve nekroz varlığının tesbiti açısından bir belirteç olarak kullanılabilir olup olmadığını araştırmayı amaçladık. Gereç ve yöntemler: Çalışmaya 2021-2022 yılları arasında Ankara Şehir Hastanesi Genel Cerrahi polikliniğine inguinal herni nedeniyle başvuran, elektif herni onarımı planlanan ve acil servise inkarsere ve/veya strangüle herni ön tanısı ile başvuran aydınlatılmış onam formu alınan 73 hasta dahil edilmiştir. Hastalar; inguinal herni nedeniyle elektif, mesh ile fıtık onarımı yapılan hastalar (Grup 1), inkarsere fıtık nedeniyle operasyon yapılmadan gözlem, sonrasında elektif cerrahi planı için polikliniğe yönlendirilerek taburcu edilen hastalar (Grup 2), inkarserasyon nedeni ile barsak rezeksiyonu yapılmadan fıtık onarımı yapılan hastalar (Grup 3) ve inkarserasyon ve strangülasyon nedeni ile barsak rezeksiyonu uygulanan hastalar (Grup 4) şeklinde gruplandırılmıştır. Ek olarak Grup 1 de olan hastalar kontrol grubu, Grup 2, 3 ve Grup 4 de olan hastalar inkarsere/strangüle herni grubu olarak da tanımlanmıştır. Hastaların demografik verileri, yatış süresi, vücut kitle indeksi (VKİ), ön tanıları, ek hastalıkları, öykü ve fizik muayene bulguları, radyolojik tetkikleri (Ayakta direk karın grafisi, batın ultrasonografisi ve batın tomografisi), uygulanan tedavi, kandan bakılan wbc (White blood cells), laktat, DNİ (Delta nötrofil indeks), native thiol, total thiol, disülfid, disülfid/native thiol, disülfid/total thiol, native/total thiol ve İMA (İskemi modifiye albümin) değerleri çalışıldı. Hastalar radyolojik olarak ayakta direk batın grafisi (ADBG) sonucu ''hava-sıvı seviyesi (HSS) mevcut olan ve olmayan'', ultrasonografi de (USG) ''barsak anslarında RDUS ile belirgin kanlanma olmayan, fıtık kesesinde sıvı mevcut olan ve olmayan'', bilgisayarlı tomografi de (BT) ''Herniye incebarsak ansları ve ileus bulgusu izlenen ve izlenmeyen'' olarak tanımlandı. Ayrıca öykü ve fizik muayene açısından'' bulantı, kusma, gaz-gaita çıkaramama'' şikâyetlerinin olup olmadığı kayıt altına alındı. Thiol disülfid ve İMA değerleri, hastalardan operasyon öncesinde biyokimya tüpüne alınan (ek kan alma işlemi olmaksızın) kandan, santrifüj sonrası 2 cc serum ependorf tüpüne konarak – 80 derecede muhafaza edildi. Çalışmanın sonunda biriktirilen serumlarda Thiol disülfid ix ve İMA değerleri Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Biyokimya Anabilim dalınca bedelsiz olarak çalıştırıldı. Bulgular: İnkarsere/Strangüle grubundaki WBC, disulfide/native thiol, disulfide/total thiol ve İMA değerleri kontrol grubuna göre daha yüksek değerde iken kontrol grubundaki native thiol, total thiol değerleri İnkarsere/Strangüle grubuna göre daha yüksek olarak izlendi (p0,05), barsak rezeksiyonu ve anastomoz yapılanlarda (Grup 4) WBC ortalaması kontrol grubuna (Grup 1) göre, barsak rezeksiyonu ve anastomoz yapılanlarda DNİ ortalaması ise takip ve taburcu edilen gruba göre (Grup 2) daha yüksek olarak izlendi (p
Özet (Çeviri)
Introduction: The treatment of the patients administrated with incarcerated and/or strangulated hernia is mostly surgical. In general, practice when faced with inguinal or femoral hernias the surgical approach mostly starts with an inguinal incision. When herniated structures are evaluated; if there is a sign of strangulation or necrosis mostly It is not enough to make enough exploration and resectionanastomosis from the inguinal incision so there will be a need for a new incision and laparotomy which will cause a second incision and because of that increased risk of morbidity. In the progress, this new incision will come with a risk of future incisional hernia. Incisions without the knowledge of the preoperatory need of resectionanastomosis due to intestinal necrosis cause an unnecessary risk of laparotomy and increased morbidity. In our daily practice, it is not possible to fully determine the need for resection anastomosis and intestinal necrosis/ischemia preoperatively. That's why patients with hernias accompanying by complications such as incarceration or strangulation will continue to be a huge burden for the health system and a serious problem for the surgeons. Thiolls are organic components that have serious duties as antioxidants against oxidative stress. In addition, It is showed that it has a significant role in cell signal mechanisms, apoptosis, detoxification, and regulation of enzymatic reactions Many studies showed that under stress thiol disulphide(SS) concentration is increased and native (non-reduced) thiol (-SH) concentration is decreased. When ischemia occurs albumin is also affected and its N terminal is structurally changed. This change causes a reduction of the interest of the heavy metals to albumin. In conclusion, the albumin with the structural change is called“ischemia modified albumin”(IMA). In literature there are a lot of studies showing the relationship of organ ischemia and IMA Delta neutrophil index (DNI); is identified as the immature granulocytes which cannot be found outside of the newborn period. In previous studies it is thought that DNI is an indicator of disease severity that guides the doctors in diseases such as sepsis, acute appendicitis, meningitis, decompensated hearth failure, acute gut attack, acute pancreatitis which all has the main situation which is ischemia and inflammatory process. xi We aim in our project to show if thiol/disulphide homeostasis, delta neutrophil index, and ischemia modified albumin can be used as a parameter to show preoperative intestinal ischemia or necrosis in incarcerated or strangulated hernia cases and to see the clinical efficacy. Materials and methods: Results: In a total of 73 patients who sign informed patient consent and who were admitted to the emergency rooms with incarcerated/strangulated hernia and who were admitted to the policlinics for elective hernia repair in Ankara City Hospital during years 2021-2022 are taken into consideration for this study. The patients are divide into groups such as; the patients operated with the elective mash operation due to inguinal hernia (Group 1), the patients who are evaluated with incarcerated inguinal hernia non-operatively and discharged with the plan of elective operation with the policlinic evaluation (Group 2), the patients who are operated from incarcerated hernia without any intestinal resection (Group 3) and finally, the patients operated because of the incarcerated/strangulated hernia and have an intestinal resection (Group 4) In addition Group-1 patients are classified as a control group and Group-2, 3, 4 patients are considered as the patients with the incarcerated/strangulated hernia. Demographic data, length of hospitalization, Body Mass Index (BMI), prediagnosis, additional illnesses, anamnesis, and physical examination, radiologic evaluation (standing abdominal X-ray, abdominal ultrasound, and abdominal tomography scan), administrated treatment, blood tests such as WBC (white blood cell count), lactate, DNI (delta neutrophil index), native thiol, total thiol, disulphide, disulphide/native thiol, disulphide/total thiol, native/total thiol and IMA (ischemia modified albumin) values of patients are evaluated. Patients are radiologically identified according to Standing abdominal X-ray images as“air-fluid level existing or non-existing”, according to Ultrasound (USG) as“non-significant blood circulation in the intestines with RDUS, fluid existing in the hernia sac or not”, according to tomography scan (CT)“herniated small bowel parts and signs of ileus is seen/unseen”. In addition, according to anamnesis and physical examination presence of symptoms such as“nausea and vomiting, non-existence of gas extraction and defecation”is taken under record. In addition, thiol disulphide and IMA values are studied from the blood taken from the patients (without taking any extra samples) preoperatively into the biochemistry tube and put into Eppendorf tube as 2cc after xii centrifuge and restored in -80 degrees. At the end of the Thiol disulphide and IMA values are studies from the collected serums in the Yıldırım Beyazıt University Biochemistry Department Labs free of charge. Results: WBC, disulphide/native thiol, disulphide/total thiol and IMA values in incarcerated/strangulated group are higher compared to the control group. On the contrary native thiol, total thiol values are higher in the control group against incarcerated/strangulated group. (p0.05) The ones with the intestinal resectionanastomosis (Group 4) WBC average is higher against the control group (Group 1) and the DNI average is higher than the non-operative observed and then discharged group (Group 2) (p
Benzer Tezler
- Thiol/disülfid hemostazı ve iskemi modifiye albümin'in safra kesesi perforasyonu olgularında klinik etkinliğinin araştırılması
Investigation of the clinical effectiveness of thiol / disulfide hemostasis and ischemia modified albumine in cases of gallbladder perforation
SERDAR ÇOBAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Genel CerrahiSağlık Bilimleri ÜniversitesiGenel Cerrahi Ana Bilim Dalı
PROF. MUTLU DOĞANAY
DR. GÖKHAN AKKURT
- Transvajinal ultrasonografi ile endometrioma tanısı konulan hastalarda thiol/disülfid hemostazı ve bu değerin CA 125 düzeyi ile ilişkisinin değerlendirilmesi ve önemi
The evaluation and the importance of thiol / dysulfid hemostas and the relationship between CA 125 patients with endometri̇oma with transvajinal ultrasonography
ABDULLAH TABAKÇI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ŞEVKİ ÇELEN
- Açıklanamayan infertilite nedeniyle gonadotropin ile ovulasyon indüksiyonu yapılan hastalarda gonadotropin tedavi başarısınınsüperoksit dismutaz ve tiyol disülfit hemostazıaçısından değerlendirilmesi
Evaluation of gonadotropin treatment success in patientsundergoing ovulation induction with gonadotropin due tounexplained infertility in terms of superoxide dismutase and thiol disulfide hemostasisthi̇ol di̇sulfi̇de hemostasi̇s
EDA KARAÇELEBİ ÖNDER
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ÖZLEM UZUNLAR
- Akciğer karsinomu sebebiyle rezeksiyon planlanan hastalarda postoperatif komplikasyonları tahmin etmede solunum fonksiyon testi, tiyol-disulfid dengesi ve kan gazı değerlerinin önemi ve karşılaştırılması
The importance and comparison of respiratory function test thiol-disulfide balance and blood gas values in predicting postoperativecomplications in patients planning for lung carci̇noma resection
ARİF ATEŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık Bilimleri ÜniversitesiGöğüs Cerrahisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HIDIR ESME
- Laparoskopik histerektomi operasyonlarında intravenöz ibuprofenin ağrı, oksidatif stres ve inflamasyon üzerine etkilerinin tiyol-disülfid hemostazı ve C-reaktif protein iledeğerlendirilmesi
The effects of intravenous ibuprofen on pain, oxidativestress and inflammation with the assessment of thioldisulfide homeostasis and CRP in laparoscopichysterectomy operations
ERSİN KAHRAMAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bilimleri ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. BANU ELER ÇEVİK