Geri Dön

İç Hastalıkları Kliniği'nde yapılan renal biyopsilerin endikasyon ve tanıları ile renal sağ kalım ve hasta sağ kalımı arasındaki ilişkinin araştırılması

Investıgation of the relationship between indications and diagnosis of renal biopsies in Internal Medicine Clinic and renal and patient survival

  1. Tez No: 727618
  2. Yazar: SENİHA BOZKAYA
  3. Danışmanlar: PROF. DR. NUMAN GÖRGÜLÜ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nefroloji, Nephrology
  6. Anahtar Kelimeler: Böbrek biyopsisi, renal sağ kalım, hasta sağ kalımı, Kidney biopsy, Renal survival, Patient survival
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 69

Özet

Giriş: Böbrek hastalıklarının tanısı, sıklıklarının belirlenmesi, tedavi ve prognozun izlenmesi için yapılan böbrek biyopsisi Nefroloji pratiğinde önemli bir yere sahiptir. Biyopsi ile elde edilen verilerin değerlendirilmesi ile epidemiyoloji hakkında önemli bilgiler sağlanmaktadır. Merkezimizde yaptığımız bu çalışmada renal biyopsiler incelenerek yaş, cinsiyet, eşlik eden komorbid hastalıklar, biyopsi endikasyonları, ön tanılar ve patolojik tanılar ile renal ve hasta sağ kalımı arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: SBÜ Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi İç Hastalıkları Kliniği'nde 1.1.2016 - 31.12.2021 tarihleri arasında yapılan 242 böbrek biyopsisi sonucu retrospektif incelendi. 172 böbrek biyopsili hasta çalışmaya dahil edildi. Hasta kayıt bilgilerine; poliklinik dosyaları, arşiv ve elektronik dosya sistemi kullanılarak ulaşıldı. Transplante böbrek biyopsisi yapılan, 18 yaş altında olanlar, hastane arşivi ve elektronik dosya sisteminden verilerine ulaşılamayan hastalar çalışma dışında bırakıldı. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen tüm hastaların yaş ortalaması 50,3±17,3 (18-87) idi. En sık böbrek biyopsisi endikasyonunun akut böbrek hasarı (ABH) (% 34,9) olduğu görüldü. En sık saptanan patolojik tanı fokal segmental glomerülosklerozdu (FSGS) (%18). Patolojik tanı ile renal sağ kalım ilişkisi incelendiğinde KBY'li hastalardaki en sık patolojik tanının FSGS (%21,6), son dönem böbrek yetersizliğine ulaşan hastalarda ise AA amiloidoz (%17,1) olduğu görüldü. Hasta sağ kalımı ilişkisi incelendiğinde ise ölen kişilerdeki en sık patolojik tanının AA amiloidoz, sağ olanlarda ise FSGS (%21,8) olduğu görülmüştür. Sonuç: Çalışmamızda, perkütan böbrek biyopsisi için kliniğimizde koyduğumuz biyopsi endikasyonları ve bunların gerekliliği, konulan patolojik tanılar ile endikasyonların uyumu, kliniğimizde ve bölgemizdeki böbrek patolojilerinin etiyolojilere göre sıklığı, renal hastalıkların seyrine katkıda bulunan komorbid durumlar, yapılan tedavilerle elde edilen renal ve hasta sağ kalım ilişkisini gözlemledik. Ulaştığımız veriler, hem ülkemizde, hem de dünyada farklı merkezlerde yapılan fazla sayıda biyopsi serileri içeren uzun süreli çalışmalar ile uyumlu bulundu. Çalışmamızın, renal hastalıklarla ilgili ileriye dönük fikir verebileceği ve ülkemizin böbrekle ilgili kayıt sistemine katkı sağlayabileceği düşüncesindeyiz.

Özet (Çeviri)

Introduction: Kidney biopsy, which is performed for the diagnosis of kidney diseases, determination of their frequency, treatment and monitoring of prognosis, has an important place in Neprology pratice. By evaluating the data obtained by biopsy, important information about epidemiyology will be provided. İn the study we performed in our centre, we focused on analyzing renal biopsies and evaluating the relantionship between age, gender, accompanying comorbid disease conditions, biopsy indications, diagnostics and pathological diagnoses, renal and patient survival. Materials and Methods: SBÜ Bağcılar Training and Research Hospital, Department of İnternational Medicine the results of 242 kidney biopsies performed between 1.1.2016-31.12.2021 were retrospectively analyzed. 172 kidney biopsy patients were included in the study. Patient record information was accessed using uotpatient clinic files, archive and electronic file system. Biopsy performed on transplanted kidney, patients under the age of 18 who underwent biopsy with a pre-diagnosis of malignancy and whose data could not be accessed from pregnancy, hospital archives and electronic file system were excluded from the study. Results: The mean age of all patients included in the study was (18-87). It was observed that the most common indication for kidney biopsy was ABY. The most common histopathological type of renal biopsies performed in our clinic was FSGS (%18). When the relationship between pathological diagnosis and renal survival was examined, it was seen that the most common pathological diagnosis in patients with KBY was FSGS (%21,6) and AA Amyloidosis (%17,1) in patients followed up with SDBY. When the patient-survival relationship was examined, it was seen that the most coomon pathological diagnosis in deceased individuals was AA Amiloidoz, and FSGS in those who were alive (%21,8). Conclusion: In our study, we observed the biopsy indications for percutaneous kidney biopsy in our clinic and their necessity, the compatibility of the pathological diagnoses and indications, the frequency of renal pathologies in our clinic and region according to etiologies, the comorbid conditions contributing to the course of renal diseases, and the relationship between renal and patient survival obtained by the treatments. The data we obtained were found to be consistent with long-term studies involving a large number of biopsy series performed in different centers both in our country and in the world. We believe that our study can give a prospective idea about renal diseases and contribute to the kidney registration system of our country.

Benzer Tezler

  1. 2011-2018 yılları arasında Karadeniz Teknik Üniversitesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji servisinde böbrek biyopsisi yapılan hastaların klinik ve demografik verilerinin retrospektif değerlendirilmesi

    Retrospective evaluation of the clinical and demographic data of patients whose renal biopsy was performed in the nephrology clinic of department of internal medicine, karadeniz technical university medical faculty between 2011-2018

    GAMZE EMİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    NefrolojiKaradeniz Teknik Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ MUAMMER CANSIZ

  2. 2010-2017 yılları arasında böbrek biyopsisi yapılan hastalarımızın retrospektif incelenmesi

    Retrospective evaluation of patients undergoing kidney biopsy between 2010 and 2017

    OZAN YILMAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    NefrolojiAtatürk Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ABDULLAH UYANIK

  3. 2008-2017 yılları arasında böbrek biyopsisi yapılan hastaların retrospektif incelenmesi

    Retrospective investigation of kidney biopsy in patients between 2008-2017 years

    YUSUF KAYTA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    NefrolojiPamukkale Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEVLÜT ÇERİ

  4. 2002-2010 yılları arasında Farabi Hastanesi'nde erişkin hastalarda uygulanmış olan böbrek biyopsilerinde gözlenen glomerulonefritlerin dağılımı

    Spectrum of glomerulonephritis observed in native renal biopsies in adults between 2002-2010 in Farabi Hospital

    LEYLA KOÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    NefrolojiKaradeniz Teknik Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. R. KÜBRA KAYNAR

  5. Böbrek biyopsilerinin retrospektif olarak klinikopatolojik değerlendirilmesi Uludağ Üniversitesi Tıp fakültesi Nefroloji Bilim Dalı deneyimi

    Clinicopathologic evaluation of renal biopsies retrospectively experience of The Nephrology Department, Uludag University Faculty of Medicine

    SAFİYE ORHAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    NefrolojiUludağ Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUSTAFA GÜLLÜLÜ