Demokratikleşme sürecinde devlet-sivil toplum ilişkisi ve Türkiye örneği
Relationship between state and civil society in democratization process and Turkish case
- Tez No: 72845
- Danışmanlar: PROF. DR. HÜSNÜ ERKAN
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Kamu Yönetimi, Siyasal Bilimler, Public Administration, Political Science
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1998
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 331
Özet
ÖZET 1990'larda, demokratikleşme sürecine ilişkin tartışmalarda devlet-sivil toplum ilişkisinin merkezi bir konuma oturduğu gözlenir. Sözkonusu çalışmalar, hangi tür devlet-sivil toplum ilişkisinin demokratikleşme sürecini başarıya ulaştıracağı, demokratik sivil toplumdan beklenen İşlevlerin hangi koşullar altında gerçekleşeceği konusuna odaklanmaktadır. Özellikle doğu ve orta Avrupa'da yaşanan gelişmeler sonucu ortaya çıkan yeni demokrasilerin tercihlerinde demokratik sivil toplumun etkinliği bu ilgiyi arttıran bir unsur olmuştur. Demokratikleşme sürecinin basan koşullarını inceleyen çalışmalar, sürecin hem toplum hem de devleti kapsayacak şekilde çift yönlü işlemesi gerektiğini ileri sürerler. Demokratik sivil toplum demokratik devletin sürekliliğini sağlarken, ancak demokratik bir devlet içinde demokratik sivil toplumun oluşabileceğini vurgularlar. Bu çalışma, demokratikleşme sürecinde devlet-sivil toplum ilişkisi bağlanımda Türkiye'deki işleyişi incelemektedir. Osmanlı tarihsel mirasından, günümüze dek devlet-sivil toplum ilişkisini belirleyen dmamiklerini araştırır. 1980'lerden sonra ortaya çıkan yeni koşullar içinde sivil toplumun görünümü üzerinde durur. Türkiye'de devlet-sivil toplum ilişkisinin temel belirleyeni devlet olup, güçlü devlet karşısında zayıf bir sivil toplumun varlığı dikkat çeker. Bunun en önemli sonucu, sistemin demokratikleştirilmesi yönündeki talep ve düzenlemelerin devlet merkezli olmasıdır. Sivil toplumun örgütsel zayıflığı yüzünden sistem ve devlet üzerindeki denetim gücü de zayıftır. Ortaya çıkan boşluk çoğu zaman ordu tarafından doldurulmakta, fatura ise sivil topluma çıkarılmaktadır. Özellikle 1980 sonrasında getirilen yasal düzenlemeler sivil toplumun alanını daraltıcı niteliktedir. 1990'lardaki görünüme bakıldığında, sivil toplum alanında bir canlanma gözlenmekle birlikte, demokratikleşme sürecinin başarısı açısından öncelikle devlet ile sivil toplum arasındaki ilişkinin demokratikleştirilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Özet (Çeviri)
ABSTRACT It is observed that the relationship between state and society have a central position in the arguments of democratization process in the 1990's. These arguments focus on what kind of state-civil society relationship result with succession and in which conditions functions that are expected from democratic civil society will be realized. As a result of the developments that take part especialy in the eastern and central Europe, new democracies have occurred. And the efficiency of the democratic civil society is an factor that increases to the preferences of the countries. Studies that examine the conditions of the success of democratization process claim that, this process must operate with double sided by consisting both the state and civil society. While democratic civil society on the one hand ensure the continual of the state, on the other hand it stresses only in a democratic state democratic civil society can occur. This study examines the process in Turkish case in the context of state-civil society in the process of democratization. It investigates the dynamics that determine the relationship of the two from Ottoman historical inheritance till today. And give attention to the view of civil society in the new conditions take occur after 1980's. The main determinant of this relationship is state and there is being a weak civil society against the state. The most important result of this is, demands through the democratization of the system stem from the state. For the organizational weakness of the civil society, system and power of control on the state is weak. This emptiness usually full with by the army and the bill make belongs to the civil society. Legal arrangements especially brought after the 1980's are those that make narrow the space of the civil society. Taking a look at the view of the civil society in the 1990's, altough it is clearly seen that there is a alive civil society, we come into result that, so as to success of democratization, firstly the relationship between state and civil society must be democratized.
Benzer Tezler
- Türkiye'de 2000 sonrası dönemde iktidar ve sivil toplum kuruluşları ilişkisi: Diyarbakır örneği
The relationship between the power and non-governmental organizations in Turkey in the period after 2000: The case of Diyarbakır
MERT MAHİR GÖZ
Doktora
Türkçe
2023
Kamu Yönetimiİnönü ÜniversitesiSiyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ENDER AKYOL
- Sivil toplum kuruluşlarının yerel yönetimlerin karar alma sürecindeki rolü: Aydın ili örneği
The role of civil society organizations in local government decision-making process: Case of Aydın province
ÜMRAN ERDOĞAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2011
Kamu YönetimiAdnan Menderes ÜniversitesiKamu Yönetimi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. F. NEVAL GENÇ
- Avrupa birliğine üyelik sürecinde Türkiye'de demokratikleşme ve sivil toplum
Democratization and civil society in Turkey in the European Union accession process
BEHİYE CANAN ÜNLÜ
- Sivil toplum ve kamusal alan tartışmaları çerçevesinde Türkiye'de devlet ve sivil toplum ilişkisi
The state and civil society relations in turkey within the discussions of civil society and public sphere
İZZET ÖZCAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2008
Siyasal BilimlerDumlupınar ÜniversitesiSosyoloji Bölümü
DOÇ. DR. HÜSAMETTİN İNANÇ
- Türkiye'de ulus devlet ve küreselleşme ilişkisi, 1980-2002
The relationship between nation state and globalization in Turkey, 1980-2002
YAŞAR YEŞİLYURT