İndirekt hiperbilirubinemi nedeniyle tedavi gören 35 gebelik haftası ve üzerindeki yenidoğanların retrospektif olarak değerlendirilmesi
Retrospective evaluation of newborn infants at 35 or more weeks of gestation whom undergoing treatment for indirect hyperbilirubinemia
- Tez No: 729047
- Danışmanlar: DOÇ. DR. GÖKHAN BÜYÜKKALE
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: İndirekt hiperbilirubinemi, Yenidoğan Sarılığı, Kernikterus, Fototerapi, Indirect hyperbilirubinemia, Neonatal Jaundice, Kernicterus, Phototherapy
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 90
Özet
Amaç: Ülkemizde ve dünyada yenidoğanların hastaneye yatışlarının önemli bir kısmı sarılık nedeniyledir. Yenidoğan sarılığı çoğunlukla iyi seyirli bebeğe zararı olmayan geçici bir durum olsa da bilirubin değerleri bazen ciddi beyin hasarına neden olabilecek seviyelere yükselebilir. Çalışmamızda indirekt hiperbilirubinemi nedeniyle tedavi gören yenidoğanların etiyolojik özelliklerinin ve bu etiyolojilerin sıklıklarının belirlenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışmamızda Şubat 2019 ile Mart 2021 tarihleri arasında hastanemiz yenidoğan yoğun bakım ünitesinde indirekt hiperbilirubinemi tanısı ile yatırılarak tedavi edilen 35 GH ve sonrası doğmuş olan 300 yenidoğan retrospektif olarak incelenmiştir. Bulgular: Çalışmadaki 300 hastanın %50.3'ü erkek, %49.7'si kızdı. Normal vajinal yol ile doğum oranı %53, sezaryen doğum oranı %47 idi. Hastaların ortalama doğum gebelik günü 268 ± 11 gün, doğum ağırlığı 3,145 ± 517 gram, doğum boyu 49.80 ± 2.34 cm, baş çevresi 34.74 ± 1.65 cm idi. 17 (%5.7) hasta SGA, 257 (%86) hasta AGA ve 26 (%8.7) hasta LGA idi. Annelerde en sık görülen kan grubu O Rh (+) (%51), bebeklerde ise A Rh (+) (%44) idi. Hastaneye başvuru yaşı ortalaması 74 saat, TB değeri 14.5 ± 6.4 mg/dL idi. Sarılık nedenleri incelendiğinde birden çok etiyolojinin beraber etkili olduğu görüldü. Etkenler gruplandırıldığında görülme sıklığına göre en sık hematolojik nedenler (%44), enfeksiyöz nedenler (%39) ve patolojik tartı kaybı (%29) saptandı. Hastaların %12'sinde herhangi bir neden bulunamadı. Alt gruplar incelendiğinde ABO uyuşmazlığı %44, Rh uyuşmazlığı %12, subgrup uyuşmazlığı %3,3, G6PD eksikliği %4 saptandı. İdrar yolu enfeksiyonu %8,3 hastada görüldü. Direkt coombs testi hastaların %33'ünde pozitifti. ABO uyuşmazlığı olanlarda bu oran %60, Rh uyuşmazlığı olanlarda %57, subgrup uyuşmazlığı olanlarda %20 olarak görüldü. Daha az sıklıkla görülen nedenler; %2,3 hipotiroidi, %1 galaktozemi, %1 sefal hematom, %0,7 sürrenal hematom, %0,3 pirüvat kinaz eksikliği, %0,3 herediter sferositoz olmuştur. Kan değişimi uygulanan 12 hastamızdan 10'unda, sarılık nedeniyle hastaneye yeniden yatışı gereken 10 hastamızdan 8'inde hematolojik faktörler etkiliydi. Hastaların %73'ü Türk, %27'si diğer uyruklardandı. Diğer uyruklardaki yenidoğanların anne yaşları daha düşük, annelerin gebelik sayısı daha yüksek, bebeklerin hemoglobin değerleri daha düşüktü. Kan değişimi ihtiyacı bu hastalarda anlamlı olarak daha fazla saptandı. Yüksek bilirubin değerleri (≥20 mg/dL) ile başvuran hastaların daha geç başvurduğu bu hastalarda tartı kaybının anlamlı olarak daha fazla olduğu görüldü. Hastaların tamamına fototerapi uygulandı. Sadece fototerapi uygulananların oranı %74, IVIG uygulananların oranı %22, kan değişimi yapılanların oranı %1, IVIG ile beraber kan değişimi yapılanların oranı %3 idi. Sonuç: Sarılık yenidoğanda çoğunlukla iyi seyirli olsa da bazen beyin hasarına neden olabilecek yüksek bilirubin seviyeleri görülebilir. Bu durumun önüne geçmek için riskli bebeklerin tanınması ve takiplerinin standartlaştırılması önemlidir. Gebelikte anne kan gruplarının belirlenmesi önemlidir ve kan grubu uyuşmazlığı olanlarda yakın takip gerektiği bilinmelidir. Tartı kaybının engellenmesi için annelerin doğum öncesi eğitimlerle bilgilendirilmesi, doğum sonrası emzirme desteği verilmesi ve emzirmeye teşvik edilmesi gerekmektedir. Göçmenler gibi dezavantajlı gruplarda kan değişimi gerekebilen sarılığın daha sık olduğu akılda bulundurulmalı ve çalışılan yerlerde buna uygun protokoller belirlenmelidir. Sık görülen kan uyuşmazlıkları, enfeksiyonlar ve patolojik tartı kaybının yanında; subgrup uyuşmazlıkları, G6PD eksikliği, pirüvat kinaz eksikliği, herediter sferositoz, hipotiroidi, galaktozemi, doğumsal travmalar gibi daha nadir nedenler de akılda tutulmalıdır.
Özet (Çeviri)
Aim: Jaundice constitutes an important part of hospitalizations of newborns in our country and in the world. Although neonatal jaundice is mostly a transient condition that does not harm the baby, bilirubin levels can sometimes increase to levels that can cause serious brain damage. In our study, it was aimed to determine the etiological factors and the frequency of these etiologies in newborns under treatment for indirect hyperbilirubinemia. Materials and Methods: In our study, 300 newborns born at or after 35 weeks of gestation whom were hospitalized and undergoing treatment with the diagnosis of indirect hyperbilirubinemia in the neonatal intensive care unit of our hospital between February 2019 and March 2021 were retrospectively analyzed. Results: Of the 300 patients in the study, 50.3% were males and 49.7% were females. The normal vaginal delivery rate was 53%, and the cesarean delivery rate was 47%. Mean gestational age at birth was 268 ± 11 days, birth weight was 3.145 ± 517 grams, birth length was 49.80 ± 2.34 cm, and head circumference was 34.74 ± 1.65 cm. 17 (5.7%) patients were SGA, 257 (86%) patients were AGA, and 26 (8.7%) patients were LGA. The most common blood group was O Rh (+) (51%) in mothers and A Rh (+) (44%) in infants. The mean age at admission to the hospital was 74 hours, and the TB value was 14.5 ± 6.4 mg/dL. When the causes of hyperbilirubinemia were examined, it was seen that more than one etiology was effective together. When the factors were grouped, the most common hematological causes (44%), infectious causes (39%) and pathological weight loss (29%) were found. No cause was found in 12% of patients. When the subgroups were examined, ABO incompatibility was 44%, Rh incompatibility 12%, subgroup incompatibility 3.3%, G6PD deficiency 4%. Urinary tract infection was seen in 8.3% of the patients. Direct Coombs test was positive in 33% of the patients.. This rate was 60% in those with ABO incompatibility, 57% in those with Rh incompatibility, and 20% in those with subgroup incompatibility. Less common causes; 2.3% had hypothyroidism, 1% galactosemia, 1% cephalohematoma, 0.7% adrenal hematoma, 0.3% pyruvate kinase deficiency, 0.3% hereditary spherocytosis. Hematological factors were effective in 10 of our 12 patients who underwent exchange transfusion, and in 8 of 10 patients who required hospital readmission due to jaundice. 73% of the patients were Turkish and 27% were of other ethnicities. Newborns from other ethnicities had lower maternal age, higher rate of pregnancy of mothers, and lower hemoglobin values of infants. The need for exchange transfusion was found to be significantly higher in these patients. It was observed that the patients who applied with high bilirubin values (≥20 mg/dL) applied at later times and the weight loss was significantly higher in these patients. Phototherapy was applied to all patients. The rate of patients who were exlusively treated with phototherapy was 74%, the ones who were treated with IVIG was 22%, the ones who had Exchange transfusions was 1% and the ones who had both IVIG and exchange transfusions was 3%. Conclusion: Although jaundice is mostly benign in newborns, high bilirubin levels can sometimes be seen, which can cause brain damage. In order to prevent this situation, it is important to determinine neonates carrying high risks and standardizing their follow-up procedures. Determining maternal blood groups is important during pregnancy and it should be known that close follow-ups are necessary in patients with blood group incompatibilities. In order to prevent weight loss, mothers should be informed with prenatal education, provided with postnatal breasteeding support and should be encouraged to breastfeed. It should be kept in mind that in disadvantaged populations such as immigrants, jaundice that requires exchange transfusions are seen more frequently and proper protocols should be established accordingly in workplaces.. In addition to frequent blood incompatibilities, infections and pathological weight loss; Rare causes such as subgroup incompatibilities, G6PD deficiency, pyruvate kinase deficiency, hereditary spherocytosis, hypothyroidism, galactosemia, congenital trauma should also be kept in mind.
Benzer Tezler
- Yenidoğanda indirekt hiperbilirubinemi ile ilişkili risk faktörlerinin incelenmesi
Investigation of risk factors associated with indirect hyperbilirubinemia in newborn
TUTKU BAYLAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYŞEGÜL ZENCİROĞLU
- Hiperbilirubinemi nedeniyle fototerapi almak için tekrarlayan hastane yatış ihtiyacı olan yenidoğanlarda risk faktörleri
Ri̇sk factors of newborns WHO need recurrent hospi̇tali̇zati̇on to recei̇ve phototerapy due to hyperbilirubinamia
LAZGİN TUNCAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HASAN SİNAN USLU
- 2007-2009 Yılları arasında Dicle Üniversitesi Hastanesinde indirekt hiperbilirubinemi tanısıyla izlenen yenidoğan hastaların değerlendirilmesi
Evaluation of neonates with the diagnosis of indirect hyperbilirubinemia followed up at the pediatric clinics of Dicle University Hospital between 2007 and 2009
MEHMET EMİN GÜNEL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıDicle ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET ALİ TAŞ
- Yenidoğan sarılıkları
Neonatal jaundice
ELİF GÖKBULUT DOĞAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıDicle ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET CELAL DEVECİOĞLU
- Hiperbilirubinemi nedeniyle 2009-2011 yılları arasında kan değişimi uygulanan yenidoğanların retrospektif analizi
Retrospective analysis of newborns who had exchange transfusion because of hyperbilirubinemia in 2009-2011
HALİME DAĞGEZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
Gastroenterolojiİnönü ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AHMET KARADAĞ