Katılma nöbeti olan olguların demografik, klinik, laboratuvar bulguları ve aldıkları tedavilerin değerlendirilmesi
Evaluation of the demographic, clinical, laboratory findings and treatments of our patients with breath holding spells
- Tez No: 729699
- Danışmanlar: PROF. DR. SERAP TEVHİDE KARASALİHOĞLU
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: katılma nöbeti, demir eksikliği anemisi, anemi, çocuk, breath holding, irondeficiencyanemia, anemia, child
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Trakya Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 89
Özet
Katılma nöbetleri çocukluk çağında sık görülen sinirlenme, ağrı gibi olumsuz uyarılarla tetiklenen istemsiz apne ile ortaya çıkan cilt rengi, bilinç ve postüral tonus değişiklikleri ile seyreden steroitipik özellikli bir paroksismal olaydır. Katılma nöbetleri; siyanotik, soluk (pallid) ve karma olarak üçe ayrılır. Ülkemizde yapılan bir prevelans çalışmasında katılma nöbeti sıklığı %3,6 olarak saptanmıştır. Etiyolojide demir eksikliğinin rolü yüksektir. Bu çalışmada kliniğimize başvurarak katılma nöbeti tanısı alan 51 olgunun demografik, klinik, laboratuvar bulgularını saptayarak hastaların özelliklerini ortaya koymayı amaçladık. Bu sayede katılma nöbetinin genel olarak seyrinin tahmin edilmesi ve buna etki eden faktörlerin belirlenmesi ve katılma nöbeti yönetiminde bilgi sağlamasını amaçladık. Çalışmamızda değerlendirdiğimiz olguların %60,8'i erkek, %39,2'si kızdı. Olguların %88 siyanotik atak, %5,8 pallid atak, %5,8 karma tipte atak geçirdiği görüldü. Siyanotik nöbetin en çok, soluk nöbet en az görülen nöbet tipi olarak saptandı. Siyanotik ve mikst tip nöbetler erkek olgularda daha sık gözlenirken soluk tip nöbet kız olgularda daha fazla saptandı. Katılma nöbetinde etiyolojik faktörleri incelediğimizde gestasyon yaşı, YDYBÜ yatışı, doğum şekli, antropometrik ölçümler, demir profilaksisi kullanımı, akraba evliliği, ailede katılma nöbeti öyküsü, ailede epilepsi öyküsü, nörolojik gelişim ve ek hastalık öyküsü açısından anlamlı bir fark bulunmadı. Siyanotik atak geçiren olguların ortalama B12 değeri, pallid atak geçiren olgulara oranla anlamlı düzeyde düşük saptandı. Demir eksikliği anemisi gözlenen olgular toplam olguların %9,8'ini oluştururken anemi gelişmeden demir eksikliği saptanan olgu oranı %31,4 olarak izlendi. Çalışmamızda değerlendirilen olguların yarısından fazlasında demir eksikliği veya demir eksikliği anemisi izlenmedi. Hastaların demir eksikliği anemisi olan, demir eksikliği olan ve olmayan olarak karşılaştırıldığında atak süresi, atak sayısı, atak ağırlığı, atak tipi ve tedavi yanıtı açısından anlamlı fark saptanmamıştır. Psikojenik faktörlerin siyanotik tip nöbet geçiren olgularda daha sık görüldüğü saptandı. Olguların %80,39'unda tedavi sonrası atak tekrarı izlenmedi. Sonuç olarak; demir eksikliği katılma nöbeti için tetikleyici bir faktördür ve tedavide tek başına demir replasmanı ile atak tekrarı engellenebilmektedir. Özellikle siyanotik ataklarda eşlik eden B12 vitamini eksikliği akılda tutulmalıdır.
Özet (Çeviri)
Breath holding spell is a stereotypical paroxysmal event that is common in childhood, triggered by negative stimuli such as irritability and pain, presenting withinvoluntary apnea, and progressing with changes in skin color, consciousness and postural tone. Breath holding spell is divided into 3 types as Cyanotic, Pale (Pallid) and Mixed. Thefrequency of Breath holding spell was found to be 3.6% in a prevalence study conducted in our country. The role of iron deficiency in the etiology is high. In this study, weaimed to determine the demographic, clinical and laboratory characteristics of 51 patients who applied to our clinic and were diagnosed with breath holding spell, to determine the risks for patients' recurrence of participation seizures and to evaluate the responses of the patients to appropriate treatment options in the follow-up. In this way, weaimed to predict the general course of the breath holding spells and to determine the factors affecting it and to provide information in the management of the breath holding spells. Of the cases we evaluated in ourstudy, 60.78% were maleand 39.22% were female. It was observed that 88% of the cases had cyanotic spells, 5.8% pallid spells, and 5.8% mixedtype spells. İt was observer that cyanotic spells were the most common and pale spells were the least common spell type. While cyanotic and mixed type spells were observed more frequently in male cases, pale type spells were observed more frequently in female cases. When we examined the etiological factors in the participation spells, no significant difference was found in terms of prematurity, new born intensive care unit hospitalization, type of birth, anthropometric measurements, use of iron prophylaxis, consanguineous marriage, family history of breath holding spell, neurological development and additional disease history. The mean B12 values of patients who had cyanotic spells were found to be significantly lower than those who had pallid spells. While patients with iron deficiency anemia constituted 9.80% of the total cases, the rate of patients who were found to have iron deficiency stage without developing anemia was 31.37% . Iron deficiency or iron deficiency anemia was not observed in more than half of the patient sevaluated in our study 58.82%. When the patients with iron deficiency anemia, iron deficiency and non-iron deficiency were compared, no significant difference was found in terms of spells duration, spells number, spells severity, spells type and treatment response. It was found statistically significant that psychogenic factors were more common in patients with cyanotic spells. Attack recurrence was not observed in 80.39% (n=41) of the patients after treatment. As a result; iron deficiency is a triggering factor for breath holding spells and relapse can be prevented with iron replacement alone in treatment. Vitamin B12 deficiency accompanying especially in cyanotic spells should be kept in mind.
Benzer Tezler
- Süt çocukluğu döneminde elektroensefalografi (EEG) çekilen hastalarda non-epileptik paroksismal olayların değerlendirilmesi
Evaluation of non-epileptic paroxysmal events with electroensefalography (EEG) in infants
HİLAL KARPUZCU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
NörolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. FATİH MEHMET KIŞLAL
- Katılma nöbeti olan çocukların demografik, klinik ve laboratuar bulgularının değerlendirilmesi
Evaluating the demographic, clinic, and laboratory findings of children with breath-holding spells
ESRA SAYAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıCumhuriyet ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. MAHMUT EKİCİ
- Epilepsi hastalarında nöbet sırasında ve nöbetsiz dönemdeki tam kan sayımı parametrelerinin normal sağlıklı bireylerin tam kan sayımı parametreleri ile karşılaştırılması
Comparison of the complete blood count parameters of the epilepsy patients, in seizure and seizure-free periods, with the complete blood count parameters of the normal healthy subjects
TARIK EROĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
NörolojiAbant İzzet Baysal ÜniversitesiNöroloji Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. ŞULE AYDIN TÜRKOĞLU
- Katılma nöbeti ile takip edilen çocukların annelerinde aile rol performansının değerlendirilmesi
The evaluation of family role performance inthe mothers who have children with breath-holding spells
LALA DADASHOVA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET HELVACI
- Katılma nöbetlerinde epidemiyoloji, patofizyoloji ve tedavi yaklaşımları
Breath holding spells: Epidemiology, pathophysiology and therapeutic approach
SERPİL CAN ÇALIŞKAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2006
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıUludağ ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF.DR. MEHMET SAİT OKAN