Kronik nodüler prurigolu olgularda etyolojik nedenler ve histopatolojik bulguların değerlendirilmesi
Evaluation of etiological causes and histopatological findings in chronic nodular prurigo cases
- Tez No: 735286
- Danışmanlar: PROF. DR. NİLGÜN SAYMAN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Dermatoloji, Dermatology
- Anahtar Kelimeler: Prurigo nodülaris, histopatoloji, kıllı avuç içi belirtisi, etyolojik nedenler, epidermal hiperplazi
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Kocaeli Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 85
Özet
Giriş ve amaç: Prurigo nodülaris (PN); uzun süreli yoğun bir kaşıntı sonucunda sıklıkla ekstremitelerin ekstansör yüzlerinde ve gövdede, eritemli veya hiperpigmente nodüllerin gözlendiği bir dermatozdur. Sıklıkla altta yatan bir durumla ilişkili ve çok faktörlü olduğu bilinen bu tablo spesifik olmayan klinikopatolojik bulgularla karakterizedir. Literatürde PN'de etyolojik faktörlerin ve histopatolojik bulguların incelendiği az sayıda çalışma bulunmaktadır. Bu nedenle çalışmamızda PN'deki etyolojik nedenleri, izlenen histopatolojik bulguları, özgül bir histopatolojik bulgu olup olmadığını ve eşlik eden hastalıklar ile histopatolojik bulgular arasında bir ilişki olup olmadığını araştırmayı planladık. Gereç ve yöntem: Retrospektif olarak hastane kayıtları taranarak klinik bulguları ile PN tanısı konulan 69 hasta (2010-2020 yılları) çalışma grubumuzu oluşturdu. Hastaların anamnez, dermatolojik muayene ve laboratuar bulguları kaydedildi. Ellibir hastanın deri biyopsi örnekleri 3 kesit olmak üzere değerlendirildi. Bulgular: Çalışmamıza dahil edilen hastaların yaş ortalaması 48.81 (±16.34) ve yaklaşık %80'ni kadındı. Hastaların %76.8'inde en az bir etyolojik neden ve yaklaşık %40'ında en az iki neden saptandı. Eşlik eden hastalıklar arasında sırasıyla psikiyatrik (%33.3), hematolojik (%31.9), endokrinolojik (%30.4) ve atopik hastalıklar (%29.0) ilk sıralarda yer almaktaydı. Eşlik eden hastalıklar tek tek incelendiğinde ise diyabetes mellitus, demir eksikliği anemisi, astım, depresif duygu durum bozukluğu ve anksiyete bozukluğu öne çıkmaktaydı. Total IgE düzeyi bakılan 47 hastanın 39'unda (%81.25) yüksekti. Histopatolojik inceleme yapılan 51 hastada en sık izlenen epidermal değişikliğin sıklıkla irregüler tarzda gözlenen epidermal hiperplazi olduğu bunu sırasıyla hipergranüloz, kompakt ortokeratoz, fokal parakeratoz ve ekskoriasyonun izlediği görüldü. Dermal değişikliklerde en sık saptanan bulgunun çoğunluğu süperfisyal perivasküler nitelikte olan dermal inflamasyon olduğu, bunu sırasıyla papiller dermal fibrosis, subepidermal fibrin birikimi, sinir lifi kalınlaşması, retiküler dermal fibrozis ve kıllı avuç içi belirtisinin takip ettiği görüldü. Ekskoriasyon ve erozyon histopatolojik bulgularından birini içeren grupta içermeyenlere göre fokal parakeratoz (p=0.017), subepidermal fibrin birikimi (p=0.005), 61 interstisyel inflamasyon (p=0,015) ve inflamasyonda eozinofiller (p=0.028) istatistiksel olarak anlamlı derecede daha sık izlenmekteydi. Demir eksikliği saptanmayan hastalarda demir eksikliği saptananlara göre hipergranüloz daha sık tespit edilmişti (p=0.019). Sonuç: PN'nin genellikle orta yaş kadınlarda ortaya çıktığı, hastaların çoğunluğunda en az bir nedenin ve % 40'ında mutifaktöryel nedenlerin eşlik ettiği ve bunlar arasında psikiyatrik hastalıkların öne çıktığı sonucuna vardık. Çalışmamızda tespit edilen epidermal ve dermal histopatolojik bulgular PN için spesifik olmayıp kronik kaşıntıya sekonder bulgular olarak değerlendirilmiş olmakla beraber, kıllı avuç içi belirtisi dikkat çekmiştir. Eşlik eden hastalıklar ile histopatolojik bulgular arasında bir ilişki saptanmamakla beraber demir eksikliği saptanmayan olgularda saptananlara göre hipergranülozun daha sık tespit edildiğini gözlemledik.
Özet (Çeviri)
Introduction and aim: Prurigo nodularis (PN) is a dermatosis in which erythematous or hyperpigmented nodular lesions are formed as a result of long-term intense itching and often affects the extensor surfaces of the extremities and trunk. This disease, which is known to be multifactorial and often associated with an underlying condition, is characterized by non-specific clinicopathological findings. There are few studies in the literature examining the etiological factors and histopathological findings in PN. Therefore, in our study, we planned to investigate the etiological causes, the histopathological findings, whether there is a specific histopathological finding, and whether there is a relationship between etiological causes and histopathological findings in PN. Materials and methods: Our study group consisted of 69 patients who were diagnosed with PN (2010-2020 years) with their clinical findings by retrospectively scanning hospital records. The anamnesis, dermatological examination and laboratory findings of the patients were recorded. Skin biopsy specimens of 51 patients were evaluated as 3 sections. Results: The mean age of the patients included in our study was 48.81 (±16.34) years and approximately 80% were women. At least one etiological cause was found in 76.8% of the patients and at least two reasons were found in approximately 40% of the patients. Psychiatric (33.3%), hematological (31.9%), endocrinological (30.4%) and atopic diseases (29.0%) were among these diseases, respectively. When the accompanying diseases were examined one by one, diabetes mellitus, iron deficiency anemia, asthma, depressive mood disorder and anxiety disorder were prominent. Total IgE level was high in 39 (81.25%) of 47 patients. In 51 patients who underwent histopathological examination, the most frequently observed epidermal change was epidermal hyperplasia, which was often observed in an irregular type, followed by hypergranulosis, compact orthokeratosis, focal parakeratosis, and excoriation, respectively. It was observed that the most common finding in dermal changes was dermal inflammation, mostly of superficial perivascular nature, followed by 63 papillary dermal fibrosis, subepidermal fibrin deposition, nerve fiber thickening, reticular dermal fibrosis and hairy palms, respectively. Focal parakeratosis (p=0.017), subepidermal fibrin deposition (p=0.005), interstitial inflammation (p=0.015), and the presence of eosinophils in inflammation (p=0.028) were observed more frequently in the group that included one of the histopathological findings of excoriation and erosion compared to those not included. Hypergranulosis was detected more frequently in patients without iron deficiency than in patients with iron deficiency (p=0.019). Conslusion: We concluded that PN usually occurs in middle-aged women, with at least one cause in the majority of the patients and with mutifactorial causes in 40% of them, among which psychiatric diseases are prominent. The epidermal and dermal histopathological findings detected in our study were not specific for PN and were considered as secondary findings to chronic itching, however the hairy palm sign was remarkable. Although no correlation was found between etiological diseases and histopathological findings, we observed that hypergranulosis was detected more frequently in cases without iron deficiency compared to iron deficiency cases. Keyword: Prurigo nodularis, hairy palm sign, etiological causes, epidermal hyperplasia, histopathology
Benzer Tezler
- Liken simpleks kronikus ve prurigo nodularis hastalarının demografik özellikleri: Geriye dönük 5 yıllık poliklinik değerlendirilmesi
Lichen simplex chronicus and prurigo nodularis patients'demographical features: Retrospective policlinical assessment for last 5 years
ÖZGE KARAKUŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
Dermatolojiİstanbul ÜniversitesiDeri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ERTUĞRUL HASBİ AYDEMİR
- Ötiroid ve hipotiroid guatröz/non-guatröz hashimoto tiroiditi'nde tiroid volümü ve l-tiroksin tedavisinin hepatosit büyüme faktörü düzeyleriyle ilişkisi
The association between thyroid volume, l-thyroxine therapy and hepatocyte growth factor levels in euthyroid and hypothyroid goitrous and non-goitrous hashimoto?s thyroiditis
MUSTAFA KEMAL KILIÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıHacettepe Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ALPER GÜRLEK
- Kronik karaciğer parankim hastalığında renal perfüzyonun renal doppler USG ve difüzyon MRG ile korele değerlendirilmesi
Coorelation of renal doppler ultrasonography and diffusion MRI for renal perfusion evaluation in chronic liver parenchymal disease
UMUT DELİBAŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
Radyoloji ve Nükleer TıpBülent Ecevit ÜniversitesiDahili Tıp Bilimleri Bölümü
YRD. DOÇ. DR. İSMAİL ŞERİFOĞLU
- Ötiroid nodüler guvatrı olan hastalarda yaşam kalitesinin değerlendirilmesi
Quality of life the patients who have euthyroid noduler goiter
DUYGU ÖZTÜRK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıOndokuz Mayıs Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AYŞEGÜL ATMACA
- Kronik HDV enfeksiyonunda hepatosellüler karsinoma riski: Propensity skor analizi
Risk of hepatocellular carcinoma in chronic HDV infection: Propensity score analysis
AYKUT ULUSAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
Gastroenterolojiİzmir Katip Çelebi Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SEZGİN VATANSEVER