Perkütan koroner girişim planlanan hastalarda klopidogrel direncinin kan lipid düzeyleri, HbA1C, medikal ilaçlar, tam kan parametreleri ve nötrofil/lenfosit oranı ile ilişkisi
The relationship of clopidogrel resistance with blood lipid levels, HbA1c, medical drugs used, whole blood parameters and neutrophil/lymphocyte ratio in patients scheduled for percutaneous coronary intervention
- Tez No: 747893
- Danışmanlar: PROF. DR. MUSTAFA KAPLAN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: İç Hastalıkları, Internal diseases
- Anahtar Kelimeler: Klopidogrel Direnci, Nötrofil/Lenfosit Oranı, Beta blokör, Clopidogrel Resistance, Neutrophil/Lymphocyte Rate, Beta Blocker
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: İstanbul Sultan Abdülhamid Eğt. ve Arş. Hast.
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: İç Hastalıkları Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 61
Özet
AMAÇ: Antitrombositer tedavi perkütan koroner girişim öncesinde ve stentleme işlemi sonrasında komplikasyonları engellemek için kullanılan tedavinin büyük bir parçasıdır. Klopidogrel en sık kullanılan antitrombositer ilaçlardandır. ADP P2Y12 reseptörünü geri dönüşümsüz inhibe ederek trombosit agregasyonunu önler. Ancak bazen klopidogrel kullanımına rağmen istenmeyen tromboembolik olaylar gözlenmektedir. Bu da klopidogrele karşı direnç varlığını düşündürmektedir. Bu nedenle klopidogrel direnci ile ilişkili olabilecek kronik hastalıklar, laboratuvar parametreleri ve kullanılan medikal ilaçlar araştırıldı. GEREÇ VE YÖNTEM: Çalışmamızda Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Sultan 2. Abdülhamid Han Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi (SUAM) Hastanesi Kardiyoloji kliniğinde perkütan koroner girişim yapılacak olan 101 hastanın optik metod ile trombosit agregasyonu oranlarına bakıldı. Çalışmaya dahil edilen hastaların yaş, cinsiyet, sigara kullanımı, kronik hastalık öyküleri ve ilaç kullanımları not edildi. Hastaların işlem öncesi alınan kan örneklerinden çalışılan trombosit sayısı, ortalama trombosit hacmi (MPV), trombosit dağılım genişliği (PDW), trombosit dağılım hacmi (plateletcrit, PCT), nötrofil, lenfosit, nötrofil/lenfosit oranı (NLR), kan lipid düzeyleri ve HbA1C değerleri kaydedildi. İstatistiksel analizler Jamovi (Version 2.2.5.0) ve JASP (Version 0.16.1) programları ile yapılmış olup ve istatistik analizlerde anlamlılık düzeyi 0.05 (p-value) olarak dikkate alındı. BULGULAR: Perkütan koroner girişim planlanan hastalarda klopidpogrel direnç sıklığı %25,7 olarak tespit edildi. Sigara ve BB ilaç kullanımının istatiksel olarak anlamlı şekilde klopidogrel direncini azalttığını tespit edildi (sırasıyla P=0,042 vs P=0,028). Nötrofil sayısı ≤5,02 mm3 olan kişilerde klopidogrel direnci anlamlı olarak daha sık görüldü (P=0,005). Aynı zamanda NLR değeri ≤2,419 olan kişilerde de istatistiksel olarak anlamlı seviyede daha sık klopidogrel direnci gözlendi (P=0,02). SONUÇ: Klopidogrel direnci çalışmalar doğrultusunda ilaç-ilaç etkileşimleri ve CYP enzim metabolizmasını etkileuen bazı genetik faktörlerle ilişkilendirilmiştir. Çalışmamıza göre sigara ve BB kullanımı klopidogrel direncini azaltmaktadır. Ayrıca nötrofil sayıları ve NLR değerleri düştükçe klopidogrel direnci açısından risk daha çok artmaktadır. Direnç açısından öngördürücü bu faktörler hastalarda istenmeyen tromboembolik olayları engelleyebileceği gibi maliyet açısından da son derece faydalı olacaktır.
Özet (Çeviri)
AİM: Antiplatelet therapy is a major part of the treatment used to prevent complications before percutaneous coronary intervention and after stenting. Clopidogrel is one of the most commonly used antiplatelet drugs. It prevents platelet aggregation by irreversibly inhibiting the ADP P2Y12 receptor. However, undesirable thromboembolic events are sometimes observed despite the use of clopidogrel. This suggests the presence of resistance to clopidogrel. Therefore, chronic diseases, laboratory parameters and medical drugs used that may be associated with clopidogrel resistance were investigated. MATERIALS AND METHODS: In our study, platelet aggregation rates of 101 patients who will undergo percutaneous coronary intervention in the Cardiology Clinic of the Health Sciences University (SBU) Sultan 2. Abdulhamid Han Health Practice and Research Center (SUAM) were evaluated by optical method. Age, gender, smoking, chronic disease history and drug use of the patients included in the study were noted. Platelet count, mean platelet volume (MPV), platelet distribution width (PDW), platelet distribution volume (plateletcrit, PCT), neutrophil, lymphocyte, neutrophil/lymphocyte ratio (NLR), blood lipid levels and HbA1C were obtained from the blood samples taken from the patients before the procedure. values were recorded. Statistical analyzes were performed with Jamovi (Version 2.2.5.0) and JASP (Version 0.16.1) programs and the level of significance was considered as 0.05 (p-value) in statistical analysis. RESULTS: The frequency of clopidpogrel resistance in patients scheduled for percutaneous coronary intervention was found to be 25.7%. It was determined that smoking and BB drug use statistically significantly reduced clopidogrel resistance (P=0.042 vs P=0.028, respectively). Clopidogrel resistance was significantly more common in individuals with neutrophil count ≤5.02 mm3 (P=0.005). At the same time, clopidogrel resistance was statistically significantly more common in people with an NLR value of ≤2,419 (P=0.02). CONCLUSION: Clopidogrel resistance has been associated with drug-drug interactions and some genetic factors affecting CYP enzyme metabolism in line with studies. According to our study, smoking and BB use reduce clopidogrel resistance. In addition, the risk of clopidogrel resistance increases as neutrophil counts and NLR values decrease. These factors, which are predictive of resistance, can prevent undesirable thromboembolic events in patients and will be extremely beneficial in terms of cost.
Benzer Tezler
- Perkütan koroner girişim yapılan akut koroner sendromlu hastalarda kanama riskinin belirlenmesi
Determination of bleeding risk in patients with acute coronary syndrome undergoing percutaneous coronary intervention
AYKAN ÇELİK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Kardiyolojiİzmir Katip Çelebi ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
UZMAN FATMA KAYAALTI ESİN
DOÇ. DR. SADIK VOLKAN EMREN
- ST yüksekliği olmayan akut koroner sendromlu hastalarda clopidogrel tedavisinin perkütan koroner girişim öncesi ve sonrası inflamatuar belirteçler üzerine etkileri
The effects of clopidogrel pretreatment on pre and postprocedural inflammatory markers in patients with non st elevated acute coronary syndromes undergoing percutenous coronary intervention
EBRU ÖZPELİT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2006
KardiyolojiDokuz Eylül ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF.DR. ÖNDER KIRIMLI
- Başvuru sırasında ölçülen papp-a düzeyi ilebaşarılı perkütan koroner girişimsonrasındaki st segment gerilemesiarasındaki ilişki
The relationship between the papp-a level measured during the applicationand the st segment regressi̇on after successful percutaneous coronary interventi̇on
SEÇKİN SATILMIŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2009
KardiyolojiSağlık BakanlığıKardiyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. GÜLŞAH TAYYARECİ
- Elektif perkütan koroner revaskülarizasyonda trimetazidinin kardiyoprotektif etkisinin değerlendirilmesi
Assessment of the cardioprotective effect of trimetazidine during elective percutaneous coronary revascularization
AYTEN SAYIN YAZLAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2002
KardiyolojiDokuz Eylül ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF.DR. ÖZHAN GÖLDELİ
- ST elevasyonlu akut miyokard enfarktüslü hastalarda farkli reperfüzyon tedavilerinin serum prolidaz aktivitesi üzerine etkilerinin karşilaştirilmasi
Impact of diffarent Reperfusion Strategies on serum prolidase activity in patients with acute ST elevation myocardial infarction
MUSTAFA POLAT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
KardiyolojiHarran ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. YUSUF SEZEN