Geri Dön

Bronkopulmoner karsinoid tümör nedeniyle küratif cerrahi tedavi uygulanan hastalarda sağkalım sonuçları ve prognostik faktörler

Survival outcomes and prognostic factors in patients WHO applied curative surgical treatment for bronchopulmonary carcinoid tumor

  1. Tez No: 755664
  2. Yazar: AYŞE UĞURUM YÜCEMEN
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. MURAT ÖZKAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi, Thoracic and Cardiovascular Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ankara Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Göğüs Cerrahisi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 74

Özet

Bronkopulmoner karsinoid tümörler, akciğer kanserinin alt sınıfı olan nöroendokrin neoplaziler arasında yer alır. Akciğer tümörlerinin yaklaşık %2'sini oluşturan, nadir görülen ve yavaş progresyon gösteren tümörlerdir. Histopatolojik olarak tipik ve atipik olmak üzere iki alt gruba ayrılırlar. Bu ayrım tedavi seçimi ve prognoz açısından önemlidir. Tez çalışmamızda, bronkopulmoner karsinoid tümör tanısıyla cerrahi tedavi uygulanan hastalarda sağkalıma etki eden prognostik faktörler ile genel ve nükssüz sağkalım sonuçlarının araştırılması amaçlandı. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı'nda Ocak 2008 – Mayıs 2019 tarihleri arasında bronkopulmoner karsinoid tümör tanısıyla küratif cerrahi tedavi uygulanan 100 hasta retrospektif olarak değerlendirildi. Hastaların klinik, laboratuvar, radyolojik ve patolojik verileri ile bu verilerin nüks ve sağkalım ile ilişkisi incelendi. Hastaların %46'sı erkek, %54'ü kadındı. Yaş ortalaması 51,9 (± 12,9) yıl olarak bulundu. Hastaların %78'inin tipik karsinoid, %22'sinin ise atipik karsinoid tümör histopatolojisine sahip olduğu saptandı. Hastaların %71'ine lobektomi, %18'ine sublobar rezeksiyon, %8'ine pnömonektomi, %3'üne bronşiyal sleeve rezeksiyon uygulandı. 5 yıllık genel sağkalım oranı; tüm hastalarda %95,2, tipik karsinoid tümörlü hastalarda %95,3, atipik karsinoid tümörlü hastalarda %95 olarak saptandı. 5 yıllık nükssüz sağkalım oranı ise; tüm hastalar için %93,6, tipik karsinoid tümörlü hastalar için %95, atipik karsinoid tümörlü hastalar için %87,8 olarak bulundu. F-18 Florodeoksiglukoz Pozitron Emisyon Tomografisi/ Bilgisayarlı Tomografi (F-18 FDG PET/BT)'deki tümör SUVmax değeri ile tümörün patolojik TNM evresinin genel sağkalıma etkisi istatistiksel olarak anlamlı bulundu. Tümördeki tomografik kalsifikasyon durumu, Ki-67 proliferasyon indeksi, cerrahi sınır durumu, patolojik nekroz varlığı, patolojik lenf bezi sayısı, patolojik N evresi ve patolojik TNM evresinin nükssüz sağkalıma etkisi istatistiksel olarak anlamlı bulundu. Sonuç olarak; preoperatif dönemde saptanabilen Ki-67 proliferasyon indeksi ≥%4 değeri, cerrahi rezeksiyonun genişliğine karar vermede ve adjuvan tedavi gerekliliği konusunda değerli bir prognostik faktördür. Hastaların postoperatif takibinde F-18 FDG PET/BT'deki tümör SUVmax ≥ 4,6 değerinin genel sağkalımı olumsuz yönde etkilediği gözönünde bulundurularak, bu hastaların daha yakın ve uzun süreli takip edilmesi sağlanmalıdır.

Özet (Çeviri)

Bronchopulmonary carcinoid tumors are one of the neuroendocrine neoplasms, which are the subclass of lung cancer. They are uncommon and slow growing tumors that constitute approximately 2% of lung tumors. Histopathologically they are subdivided into typical and atypical carcinoids. This subdivision is important considering treatment selection and prognosis. In our thesis study, it was aimed to investigate the prognostic factors affecting survival and overall and recurrence-free survival results in patients who underwent surgical treatment with the diagnosis of bronchopulmonary carcinoid tumor. 100 patients, who underwent curative surgical treatment with the diagnosis of bronchopulmonary carcinoid tumor between January 2008 and May 2019 at Ankara University Faculty of Medicine Thoracic Surgery Department, were evaluated retrospectively. The clinical, laboratory, radiological and pathological data of the patients and the effects of these data on recurrence and survival were examined. In our thesis study, 46% of the patients was male and 54% was female. The mean age of the patients was 51.9 (± 12.9) years. It was found that 78% of the patients had typical carcinoid and 22% had atypical carcinoid histopathology. Lobectomy was performed in 71% of the patients, sublobar resection in 18%, pneumonectomy in 8%, and bronchial sleeve resection in 3% of the patients. 5-year overall survival rate; was 95.2% for all patients, 95.3% for patients with typical carcinoid tumors, and 95% for patients with atypical carcinoid tumors. 5-year recurrence-free survival rate; was 93.6% for all patients, 95% for patients with typical carcinoid tumors, and 87.8% for patients with atypical carcinoid tumors. The effect of tumor SUVmax value in F-18 Fluorodeoxyglucose Positron Emission Tomography/Computed Tomography (F-18 FDG PET/BT) and the tumour pathological stage on overall survival were found to be statistically significant. Tumor calcification status in thorax computed tomography (CT), Ki-67 index of the tumor, necrosis status in the tumor, resection margin, number of pathological lymph nodes, pathological N status and pathological TNM Stage on recurrence-free survival were found statistically significant. To summarize, preoperatively detected Ki-67 proliferation index ≥%4 is a valuable prognostic factor to the assesment of the type of the surgical resection and indication of the adjuvant therapy. Considered that the patients with a tumor, which has F-18 FDG PET/CT SUVmax ≥ 4,6, have worsened overall survival and these patients should be followed long term and more closely.

Benzer Tezler

  1. Sarkomatoid karsinom hastalarında FDG PET-BT metabolik volümünün prognostik açıdan karşılaştırılması

    Başlık çevirisi yok

    GÜLŞEN GÖKTEPE

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Göğüs CerrahisiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Göğüs Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÖKTÜRK FINDIK

    DOÇ. DR. ÖZLEM ÖZMEN

  2. malign plevral effüzyonlarda fiberoptik bronkoskopinin tanısal değeri

    diagnostic value of fiberoptic bronchoscopy in malignant pleural effusions

    MİNE GAYAF

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1997

    Göğüs HastalıklarıSağlık Bakanlığı

    Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Ana Bilim Dalı

    UZMAN KUNTER PERİM

  3. Bronkopulmoner displazi hastalarında çeşitli adipositokin düzeyleri ve inflamatuar mikroçevre ilişkisinin araştırılması

    Investigation of various adipocytokines levels and inflammatory microenvironment in patients with bronchopulmonary dysplasia

    BERNA HOTI

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Eczacılık ve FarmakolojiAnkara Üniversitesi

    Biyokimya Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. FİLİZ BAKAR ATEŞ

  4. Maternal CDP-kolin tedavisinin yenidoğan sıçan akciğer dokusu maturasyonu üzerine olası etkilerinin araştırılması

    Investigation of possible effect of maternal CDP-choline treatment on newborn rat lung maturation

    CANSU KOÇ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Eczacılık ve FarmakolojiBursa Uludağ Üniversitesi

    Tıbbi Farmakoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET CANSEV

  5. Associations of ADAM 33 and eNOS gene polymorphisims in bronchopulmonary dysplasia

    ADAM 33 ve eNOS gen polimorfizimlerinin bronkopulmoner displazi ile ilişkisi

    İPEK VARTÜRK

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2014

    BiyoteknolojiYeditepe Üniversitesi

    Biyoteknoloji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. MARY ALI OTHMAN KORACHI

    DOÇ. DR. MERİH ÇETİNKAYA