The role of the visual culture on the formation of architectural design taste 'Examining the representation of interiors in the illustrated periodicals from mid-19th to the late 20th century'
Mimari beğeni algısının oluşumunda görsel kültürün etkisi' 19. yüzyıldan 20. yüzyıla süreli yayınlar üzerinden alternatif bir iç mimarlık tarih okuması'
- Tez No: 759749
- Danışmanlar: DOÇ. DR. EMİNE GÖRGÜL
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: İç Mimari ve Dekorasyon, Interior Design and Decoration
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2022
- Dil: İngilizce
- Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: İç Mimari Tasarım Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: İç Mimari Tasarım Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 254
Özet
Bu tez çalışması, tasarım pratiğini doğrudan etkileyen beğeni algısını yönlendiren görsel kültürün oynadığı rolü basılı mecralar üzerinden analiz ederek, iç mekan tasarım pratiğinin evrimini bütüncül bir perspektiften incelemeyi amaçlamaktadır. Görsel kültür; tüm politik, sosyolojik ve mesleki alanlarda çeşitli aktörler tarafından kullanılan ideolojik araçlar olarak hareket eden imge temelli medyatik yayınlar vasıtası ile meydana gelir. Ayrıca bu mecralarda mekansal temsillerin inkar edilemez varlığı, iç mekanın izini uzun tarihsel süreçte sürmek için önemli bir kaynak oluşturur. Böylece, görsel tabanlı mecralar kültürel etkileşimlerin yanı sıra farklı disiplinler arasındaki çok boyutlu ilişkilerin iç mimarlık disiplini üzerindeki etkisini tespit etmemizi sağlar. Başka bir deyişle, mekân olgusunun görsel mecralarla temsil edilen fiziksel bir olgu olmasının yanı sıra, bu mecralar ve temsil ettikleri ideolojik kaygılar tarafından üretilen bir kavram haline gelmesi bu çalışmanın temel motivasyonunu oluşturmaktadır. İmge temelli basılı yayınlarda iç mekan temsillerinin, imgenin basında üretimi ile eş zamanlı olarak ortaya çıktığı görülmektedir. Bu eşzamanlılığın nedeni; mekanın sadece mimarlık alanındaki profesyonellerce gerçekleştirilen bir pratik değil, aynı zamanda gelişen teknolojilerin ve düşünsel değişimlerin bir parçası olarak evrilen çok girdili bir kavram olmasıdır. Bireylerin ve toplumların düşünme ve yaşam biçimleri değiştikçe mekan olgusu da değişime uğramıştır. Özellikle evrensel düzeyde yeni düşünsel kabullerin ortaya çıkmasına sebep olan Aydınlanma felsefesi sonrası; hem sosyal ve politik alanda hem de teknolojideki ve üretim sistemlerindeki gelişmelere bağlı olarak ekonomik alanda geniş çaplı dönüşümler yaşanmıştır. Bu dönüşümlerin teknolojik bir çıktısı olarak ortaya çıkan süreli yayınlar, aynı zamanda dönemin düşünsel kodlarının taşıyıcısına dönüşmüştür. Böylece, ideolojilerin yaratılmasına, şekillendirilmesine, tanıtılmasına ve yayılmasına olanak tanıyan toplumsal ve siyasal pratiklerin arabirimleri olarak çalışırlar. Ancak, siyasi ve sosyal grupların veya bireylerin davranışlarını belirleyen bir fikirler dizisi olarak ideolojiler, bu yeni yayılan medyada ifade edilmek veya temsil edilmek için fiziksel referanslara ihtiyaç duyar. Bu noktada mekanın ideoloji ile bağdaştırılabilir görsel temsili yönü devreye girer. Sonunda, ideolojik kaygılar ve fizyolojik gelişmelerle dönüşen mekan tüm bu girdilerin aktarıcısına dönüşür. Böylece çağın önde gelen iletişim aracı olan görsel temsil araçları üzerinden mekanın evriminin incelenmesi mümkün olur. Öte yandan, disiplin dışı alanda var olan iç mekan görüntüleri, çoğu zaman iç mimarlık tarih yazımına dahil edilmemektedir. Ancak, 20. yüzyıl ile başlayan mesleki uzmanlaşma sürecinden önce; iç mekan tasarımı, üst orta sınıf ve üretici aktörler tarafından yönlendirilen bir pratik olmuştur. Hatta bu çalışma kapsamında iç mekan üretiminin hiçbir zaman yalnızca profesyoneller tarafından yönlendirilmeyen, aksine çok girdili bir üretim süreci olduğu savının savunulduğu düşünüldüğünde disiplinlerarası okuma yapmak zorunlu hale gelmektedir. Ayrıca, halen iç mimarlık tarihine ilişkin uluslararası ölçekte kanonik bir referans bulunmaması da çalışmanın temel motivasyonlarından birini oluşturmaktadır. Bu alandaki çalışmaların kısıtlılığı dikkate alınarak yapılan bu inceleme sonucunda; meslek dışı alanlardaki iç mekan üretimi ile disiplinel alan arasında bir ikiliğin olduğu farkedilmiştir. Böylece incelenen yayınlarda, mekan görsellerindeki süreklilikler ve süreksizlikler de ortaya konulacaktır. Mimari beğeninin kanalize edilmesinde imaj temelli mecraların rolü bu çalışmanın temel araştırma sorusunu oluşturmaktadır. Bu nedenle özellikle 19. yüzyılın ortalarından itibaren görsel kültürün oluş(turul)masında önemli bir araç olarak devreye giren resimli süreli yayınlar çalışmanın temel kaynağıdır. Araştırmanın; kapsamlı bir tarihsel süreç içerisinde gerçekleşen mekansal dönüşümlerin izini sürebilmek adına, katalog ve gazetelerin yanı sıra özellikle her bir döneme ait farklı aktörlerce çıkarılan dergiler üzerinden yapılması kurgulanmıştır. Bahsi geçen süreli yayınlar ortaya çıktıkları ilk andan itibaren tüm sosyal, politik ve mesleki alanlarda ideolojik eğilimlerin tezahürü olarak belirmiş ve mekânsal imgelerin bu ideolojik kaygıların fiziksel birer temsili olarak kullanıldığı araçlara dönüşmüştür. Bu sebeple, mekanın evrimini geniş tarihsel perspektiften okuyabilmek için, incelenecek olan süreli yayınların disiplinlerarası alanı kapsaması elzemdir. Bu doğrultuda iç mekan olgusu, disiplinler arası ve kültürlerarası görsel temelli basılı mecralar üzerinden analiz edilecek ve bu çok girdili sistemi oluşturan aktörlerin birbiri ile etkileşimi saptanarak mimari tasarım pratiğine etkisi ortaya konacaktır. Uygulanan metodoloji, kategorize edilmiş basılı görsel belgeleri içeren karşılaştırmalı bir içerik analizidir. Sürekli gelişen yayıncılık endüstrisinde disiplinler arası ve kültürler arası ortamlar üzerinde mekanın görsel temsili, mevcut iç mekan sürecini çoklu perspektiflerden okumak için önemli bir kaynak sağlar. Bu kaynak, özellikle modernleşme döneminin başladığı 19. yüzyıldan bu yana tüm disiplinlere hizmet eden iç mekan tasarım pratiğine yönelik farklı veya yakınsak tutumların gözden geçirilmesi ihtiyacına işaret eder. Tüm bunlar göz önünde bulundurulduğunda; araştırma, 19. yüzyılın sonlarından 20. yüzyılın sonuna kadar, dijital yayıncılık çağından öncesini içeren genel bir tarihsel süreci kapsamaktadır. Bu süreç, savaşlar öncesi, savaşlar arası ve savaşlar sonrası dönem olmak üzere üç ana periyodik dilime bölünmüştür. Ancak bu zamansal ayrım, değişen konjonktürel söylemlere göre belirlenmiş genel bir kategorilendirme olup özünde Foucault'cu yaklaşımla kronolojik değil tematik bir çizgide ilerleyecektir. Dolayısıyla süreç; yapılan araştırma sonucunda görsel temelli süreli yayınlarda saptanan, lineer bir zamansal akışta ilerlemeyen; ancak süreklilikler üzerinden tanımlanan parametreler çerçevesinde kurgulanmıştır. Bu parametreler, evrensel ve yerel perspektifte ideolojik kaygılar, teknik ve teknolojik gelişmeler, toplumsal cinsiyetçi söylemler ve mesleki görünürlük kapsamında iç mekan bileşenlerinden oluşmaktadır. Parametreler göz önünde bulundurulduğunda, ele alınan her bir dönem; dönemin sosyal ve politik atmosferi ile ilişkili olarak hakim ideolojik yapı, çoğunlukla cinsiyetçi söylemi içeren sosyal yapı ve mesleki görünürlük olmak üzere üç ana temada sınıflandırılmıştır. Bu aktarım sürecinin ön koşulu olarak ortaya çıkan ideolojik kaygılar, eşitlikçi toplum talebi ve kamuoyunun hak iddiaları, modernizmin içselleştirilmesi ve tüketim toplumuyla bağlantılı olarak küresel ölçekte yaratılan beğeninin standardizasyonu çerçevesinde netleştirilecektir. Dolayısıyla, çalışmadaki ideoloji kavramı, hem toplumsal kabulden oluşan aşağıdan yukarı, hem de siyasi iktidar tarafından empoze edilen yukarıdan aşağıya bir aktarım süreci olan iki yönlü bir terminolojidir. Çalışmanın çıktısı olarak, görsel temsillerin iç mekan üretim pratiği ile etkileşimi ortaya konacaktır. Bu araştırma aynı zamanda, değişen trendlere, tarzlara, üretim mekanizmalarına ve bunların tanıtımına cevap verme açısından iç mekan tasarımının kendisini hızla yeniden şekillendirmek için yüksek bir potansiyele sahip olduğu tezini de desteklemektedir. Ayrıca, yaklaşık 130 yıllık bir süreye yayılan basılı periyodik mecralardaki iç mekan tasvirlerini analiz ederek alternatif iç mimarlık tarihi araştırması sunulacaktır. Kanonik anlatımlar dışında, alternatif arayüzde ve ana akımda anlatılmayan, mimarlık tarihinin de, yakın dönemde kurumsallaşan iç mimarlık tarihinin de dışına çıkan görsel temelli süreli yayınlar ve gündelik bir perspektiften iç mekanın gelişimi okunacaktır. Ancak bu araştırma, uluslararası açık kaynak online kütüphane veritabanları ve Türkiye'de yer alan kütüphanelerin analog arşivlerinde erişilebilen verilerle sınırlı olacaktır.
Özet (Çeviri)
This thesis study aims to examine the evolution of interior design practice with a more holistic understanding by analyzing the role that the visual culture plays in the emergence of taste, which canalizes the design culture directly. The visual culture comes out of the image-based mediums that act as ideological tools utilized by various actors in all political, sociological, and disciplinary realms. Also, the undeniable presence of spatial representations in these mediums provides a substantial source to trace the relations between all these domains. Thus, it enables us to detect the effect of these multi-dimensional relations on the interior architectural discipline regarding continuities and discontinuities between diverse disciplines, as well as the cultural interactions. In other words, the fact that the space phenomenon turns into a notion generated by the visual tools and the ideological reasons underlying them, besides being a physical phenomenon represented by the same visual mediums, constitutes the main motivation of this study. When analyzing the representation process of space in image-based publications, it can be seen that space has simultaneously appeared with the production of images in printings. The reason behind this simultaneity is that space hasn't been only the practice of construction directed by professionals from the design practice, but also it is an evolving notion as part of advancing techniques, and ideational shifts. As the way of thinking and living of individuals and societies change, the space phenomenon goes into change. Especially after the 19th century, which can be regarded as the period of changes, alterations began to occur both in the economic realm that is related to the advancements in technology and production systems and included many social and political transformations that had taken place globally. This multi-dimensional aspect of the evolutions in the world's history dating to a certain period was demonstrated physically and concretized with several tools, two of which are space phenomenon and printed media. Therefore, these multi-dimensional alterations make it possible to investigate the interiors through visual representations, which is the foremost communication tool of the age, while transforming the space by ideological concerns and physiological advancements. Furthermore, from the late 19th century to the end of the 20th century, before the digital publishing era, periodicals not only work as interfaces of social practices but also enable to create, shape, promote, and disseminate the ideologies beyond just being communication tools for communities and individuals. Therefore, the definition of ideology in this study refers to a twofold terminology that gathers either communal acceptance as well as being a top-down process acted by political power. However, ideologies as a set of ideas, that determine the behavior of political, or social groups and individuals, need physical references to be expressed or represented in this new spreading media. The space phenomenon has taken part among the references reflecting ideologies in the new communication realm as already in the physical environment. On the other hand, interior space images existing in the non-disciplinary field are not often integrated within the scope of interior design historiography. However, before the specialization in the 20th century, designing interiors was an actual practice performed by people from the upper-middle class and manufacturers. Thus when we trace the formation of interiors in other genres out of the disciplinary realm, the gap in the historical timeline of interior space appears as a significant threshold. Accordingly, this thesis study proposes that the history of interior design practice, which is read in a major framework over the architectural profession, should be examined from a wider perspective that includes all the joined disciplinary inputs. When analyzing the periodicals, several parameters were specified to categorize the mediums according to the repetitive motives that became visible in publications. For instance, ideological concerns, technical and technological advancements, gendered discourse, and interior space with its components as part of professional recognition appear as repetitive motives in the illustrated periodicals. Accordingly, the publications divided into three main historical processes, which are pre-war, inter-war, and post-war period, have been classified into three main themes that are the political atmosphere of each period focusing on dominant ideology, a public realm that mainly includes gendered discourse, and professional recognition. Also, ideological concerns that emerge as a prerequisite of this transmission process will be clarified within the framework of request for an egalitarian society and assertions of rights by the public, the realization of modern identities, and standardization of the taste created on a global scale in connection with consumer society. As an output of the study, it will be revealed the relation of visual representations as being ideological tools with the evolution process of design practice over interiors. This research also supports the thesis that interior space has a higher autonomy to reshape itself rapidly in terms of responding to changing trends, styles, as well as production mechanisms, and promotion. Moreover, this thesis will provide alternative historiography of interior design practice by analyzing the depictions of interiors on printed periodicals spreading over almost 130 years period.
Benzer Tezler
- Bir uzlaşma ortamı olarak tuval-mekan
Canvas-space as a medium of reconciliation
ATIL AGGÜNDÜZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2020
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HÜSEYİN LÜTFÜ KAHVECİOĞLU
- Batı Trakya'da Yunanca dil eğitimi ve görsel sanatlar
Greek language education in Western Thrace and visual arts
ERDOUAN CHOUSEIN
Yüksek Lisans
Türkçe
2021
Eğitim ve ÖğretimTrakya ÜniversitesiGörsel Kültür Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ERSAN SARIKAHYA
- İç ve dış mekan düzenlemelerinde su oyunlarında seramiğin yeri
The Role of ceramics in water works within the interior and outdoor space arrangements
HÜSEYİN ÖZÇELİK
Sanatta Yeterlik
Türkçe
1998
Güzel SanatlarHacettepe ÜniversitesiSeramik ve Cam Ana Sanat Dalı
PROF. HAMİYE ÇOLAKOĞLU
- Tasarımda iletişim sürecinin oturma elemanları üzerinde irdelenmesi
An examination of the communication process in design on the sitting elements
AHMET ZEKİ TURAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2001
Endüstri ve Endüstri Mühendisliğiİstanbul Teknik ÜniversitesiPROF.DR. NİGAN BAYAZIT