Geri Dön

Bethesda 3 tiroid nodüllerinde malignite riskinin değerlendirilmesinde periferik kan parametrelerinin rolü

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 769405
  2. Yazar: BEDRİ BURAK SUCU
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. YILMAZ ÜNAL
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Genel Cerrahi, General Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Bethesda, tiroid kanseri, nötrofil lenfosit oranı, eritrosit dağılım hacmi, De Ritis, önemi belirsiz atipi/önemi belirsiz foliküler lezyon, Bethesda, thyroid cancer, neutrophil lymphocyte ratio, erythrocyte distribution volume, De Ritis, atypia of undetermined significance/follicular lesion of undetermined significance
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 96

Özet

Giriş: Bethesda 3 (AUS/FLUS) %15 sıklıkta görülmektedir.Önemi belirsiz atipi yada önemi belirsiz foliküler lezyon olarak tanımlanan bu kategoride hastaların yaklaşık %5-15'inin malignite riski taşıdığı bilinmektedir. Bethesda 3 tiroid cerrahisi endikasyonu koymada cerrahların çok arada kaldığı bir tanımlamadır. Bu sebeple Bethesda 3 olarak raporlanan olguların malignite riskini değerlendirebilmek için rutin klinik pratiğinde kullanılan, ucuz, kolay ulaşılabilir parametrelere ihtiyaç vardır. Bu çalışmanın amacı İİAB Bethesda 3 olan olgularda De Ritis Oranı, nötrofil- lenfosit oranı (NLR), lenfosit-monosit oranı (LMR), platelet-lenfosit oranı (PLR), ortalama trombosit hacmi (MPV) ve eritrosit dağılım hacmi (RDW) gibi parametrelerin maligniteyi öngörmedeki değerini araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: Bu çalışma için T.C.S.B Sağlık Bilimleri Üniversitesi Ankara Sağlık Araştırma Uygulama Merkezi'nde Ocak 2014-Aralık 2019 tarihleri arasında TİİAB sonucu Bethesda 3 kategorisinde olan ve tiroidektomi yapılan 116 hasta dahil edildi. Hastaların ameliyat öncesi hemogram, biyokimya, ultrasonografi ve İİAB sonuçları ile ameliyat sonrası son histopatolojik sonuçları retrospektif olarak kaydedildi. Bulgular: Çalışmada hastaların 61 tanesinde (%52,6) malignite tespit edildi. Malign hastalarda tümör çapı benign olanlara oranla daha küçüktü (18,95 ± 12,31mm'ye karşılık 23,35 ± 12,42 mm). Benign olgularla karşılaştırıldığında malign olguların AST değeri istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha fazlaydı (p = 0,034). Buna rağmen De Ritis oranında anlamlı bir değişiklik saptanmadı (p=0,071). Benign olgulara göre malign olguların NLR değeri istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha fazlaydı (p = 0,008). RDW değeri de benign olgulara göre malign olgularda istatistiksel olarak daha yüksekti (p=0,037). PLR, LMR ve MPV'de her iki grup arasında anlamlı farklılıklar yoktu. Tartışma ve Sonuç: Çalışmamızın sonuçlarına göre Bethesda 3 olgularda maligniteyi öngörmede NLR, RDW ve AST yüksekliği klinik ve görüntüleme bulguları ile birlikte değerlendirildiğinde önemli ölçüde fayda sağlarken, MPV, LMR ve PLR değerleri güvenilir parmetreler değildir.

Özet (Çeviri)

Introduction:Bethesda 3 (AUS/FLUS) is seen with a frequency of 15%. It is known that approximately 5-15% of patients in this category, which is defined as atypia or follicular lesion of indeterminate significance, carry a risk of malignancy. Bethesda 3 is a definition that surgeons often disagree with in thyroid surgery indication. For this reason, cheap, easily accessible parameters used in routine clinical practice are needed to evaluate the malignancy risk of cases reported as Bethesda 3. The aim of this study is to investigate the value of parameters such as De Ritis Ratio, neutrophil- lymphocyte ratio, lymphocyte-monocyte ratio, platelet-lymphocyte ratio, mean platelet volume (MPV) and erythrocyte distribution volume in predicting malignancy in cases with Bethesda 3 fine needle biopsy. Materials and Methods: For this study, 116 patients who underwent thyroidectomy and whose thyroid fine needle aspiration biopsy result was in the Bethesda 3 category between January 2014 and December 2019 at the Ankara Health Research and Application Center of the T.R.S.B Health Sciences University were included. The preoperative hemogram, biochemistry, ultrasonography and FNAB results of the patients and the final histopathological results after the surgery were recorded retrospectively. Results:In the study, malignancy was detected in 61 (52.6%) of the patients. Tumor diameter was smaller in malignant patients compared to benign ones (18.95 ±12.31 mm vs. 23.35 ±12.42 mm). Compared to benign cases, the AST value of malignant cases was statistically significantly higher (p = 0.034). Despite this, no significant change was found in the rate of De Ritis (p=0.071). NLR values of malignant cases were statistically significantly higher than benign cases (p = 0.008). The RDW value was also statistically higher in malignant cases than in benign cases (p=0.037). There were no significant differences between the two groups in PLR, LMR and MPV. Discussion and Conclusion:According to the results of our study, while NLR, RDW and AST elevations are significantly beneficial when evaluated together with clinical and imaging findings in predicting malignancy in Bethesda 3 cases but MPV, LMR and PLR values are not reliable parameters.

Benzer Tezler

  1. Tiroid nodüllerinin malignite risk değerlendirmesinde elastografinin yeri

    The role of elastography in the assessment of malignancy risk of thyroid nodules

    NAZMİ ONUR OKUDUR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Genel CerrahiAnkara Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. VOLKAN GENÇ

  2. Malignite riskinin değerlendirilmesinde nodülün sonografik paterni ve tiroid ince iğne aspirasyon sitolojileri

    Thyroid fine needle aspiration cytologies and sonographic pattern of the nodule in estimating risk of malignancy

    BERKAY KUŞÇU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıBalıkesir Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ MUSTAFA EROĞLU

  3. Tiroid nodülü değerlendirmesinde eu-tırads risk değerlendirme sınıflamasının özgüllüğü, duyarlılığı ve tanısal doğruluğu

    Specificity, sensitivity and diagnostic accuracy of the eu-tirads risk assessment classification in the assessment of the thyroid nodule

    MUSTAFA ERTUĞRUL YURTTERİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Genel CerrahiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    UZMAN GAMZE ÇITLAK

    UZMAN HÜDA ÜMİT GÜR

    UZMAN SERCAN YÜKSEL

  4. Endemik guatr bölgesindeTI-rads ve bethesda sınıflamasının klinikopatolojik ilişkisi

    Clinicopathological relationship between TI-rads and bethesda classification in endemi̇c goitre region

    MUSTAFA KARAAĞAÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Genel CerrahiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. TAMER ERTAN

    DR. TALHA SARIGÖZ

  5. Sitolojik olarak bethesda kategori III tiroidnodulü olan hastalarda tırads skorlamasisteminin malignite öngördürmepotansiyelinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the malignancy predictive potential of the tirads scoringsystem in patients with bethesda category III thyroid nodules cytologically

    HAZAL PİŞKİN URAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    İç HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MAZHAR MÜSLÜM TUNA