Arkadaş kaybı yaşamış kişilerin uzamış yas belirtilerinin yordayıcılarının incelenmesi
Investigation of the predictors of prolonged grief symptoms of people who have experienced loss of friend
- Tez No: 778016
- Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ TUĞBA UYAR SUİÇMEZ
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Psikoloji, Psychology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2023
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Başkent Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Psikoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Klinik Psikoloji Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 95
Özet
Yas ve kayıp birçok kişinin deneyimlediği olağan bir süreçtir ancak bazı durumlarda yas süreci normal süresinden çok daha uzun ve yoğun olarak yaşanmaktadır. Bu durum ise uzamış yas bozukluğu olarak adlandırılmaktadır. Mevcut araştırmada arkadaşını kaybetmiş kişilerde uzamış yas bozukluğu belirtilerini etkileyen faktörler incelenmiştir. Bu faktörler kişinin demografik bilgileri, kayıp yaşantısına dair bilgiler, ölüm kaygısı, hayatta anlam ve algılanan sosyal destektir. Araştırmanın veri toplama sürecinde demografik bilgi formu, Türkçe Ölüm Kaygısı Ölçeği, Hayatın Anlam ve Amacı Ölçeği, Uzamış Yas Ölçeği, Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeği kullanılmıştır. Mevcut araştırmanın örneklemini en az 6 ay en fazla 5 yıl önce bir arkadaşını kaybetmiş 18-65 yaş arasındaki kişiler oluşturmaktadır. Araştırmada uygun örnekleme yöntemiyle 155 kişiye ulaşılmış ve uzamış yas bozukluğu tanısının yaygınlığı %10.3 olarak bulunmuştur. Ardından değişkenler arası ilişkilerin incelenmesi için korelasyon analizleri yapılmıştır. Analize göre uzamış yas bozukluğu belirti şiddeti ve ölüm kaygısı arasında pozitif anlamlı ilişki bulunmaktadır. Öte yandan uzamış yas bozukluğu belirti şiddeti ile hayatta anlam düzeyi ve algılanan sosyal destek arasında negatif anlamlı ilişkiler bulunmaktadır. Ölüm kaygısı ile hayatta anlam arasında negatif anlamlı bir ilişki bulunurken, ölüm kaygısı ve algılanan sosyal destek arasında anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır. Son olarak algılanan sosyal destek ve hayatta anlam arasında pozitif anlamlı bir ilişki bulunmaktadır. Korelasyon analizlerinin ardından uzamış yas bozukluğu tanısını yordayan değişkenlerin incelenmesi için Çoklu Lojistik Regresyon analizleri kullanılmıştır. Son olarak ise uzamış yas bozukluğu şiddetini yordayan değişkenlerin incelenmesi adına Çoklu Doğrusal Regresyon Analizleri yürütülmüştür. Sonuçlara göre ölüm kaygısındaki artış ve kaybedilen arkadaşla ilişkinin yakınlık düzeyindeki artış, uzamış yas bozukluğu tanısını anlamlı şekilde yordamaktadır. Kişinin ölüm kaygısındaki artış, yaşının büyük olması, başka kayıplardan etkilenme düzeyindeki artış, kaybedilen arkadaşla kurulan ilişkinin yakınlık düzeyindeki artış, hayatta anlam düzeyindeki azalış ve kayıptan beri geçen süredeki azalış, uzamış yas bozukluğu belirti şiddetindeki artışı yordamaktadır. Son olarak ölüm nedeni, kaybın beklenmediklik düzeyi, algılanan sosyal destek ve cinsiyet değişkenlerinin uzamış yas bozukluğu tanısını ve uzamış yas bozukluğu belirti şiddetini anlamlı bir şekilde yordamadığı bulunmuştur. Mevcut araştırmanın bulguları ilgili literatür doğrultusunda tartışılmıştır.
Özet (Çeviri)
Grief and loss are a normal process experienced by many, but in some cases, the grieving process is much longer and more intense than the normal period. This condition is called prolonged grief disorder. In this study, the factors affecting the symptoms of prolonged grief in individuals who have lost a friend were examined. These factors are demographic information, information about the loss experience, death anxiety, meaning in life, and perceived social support. Demographic information form, Turkish Death Anxiety Scale, Meaning and Purpose of Life Scale, Prolonged Grief Scale, and Multidimensional Perceived Social Support Scale were used in the data collection process of the study. The sample of the study consists of people between the ages of 18-65 who lost a friend at least 6 months and at most 5 years ago. In the study, 155 people were reached by convenient sampling method, and the prevalence of the diagnosis of prolonged grief disorder was found to be 10.3%. Pearson correlation analyzes were performed to examine the relationships between variables. According to the analysis, there is a positive significant relationship between prolonged grief disorder symptom severity and death anxiety. On the other hand, there is a negative significant relationship between the severity of prolonged grief disorder and the level of meaning in life and perceived social support. While there is a negative significant relationship between death anxiety and meaning in life, there is no significant relationship between death anxiety and perceived social support. Lastly there is a positive significant relationship between perceived social support and meaning in life. After Pearson correlation analysis, Multiple Logistic Regression analyzes were used to examine the variables predicting the diagnosis of prolonged grief disorder. Finally, Multiple Linear Regression Analyzes were conducted to examine the variables predicting the severity of prolonged grief disorder. According to the results, the increase in the level of death anxiety and closeness of the relationship with the lost friend significantly predicted the diagnosis of prolonged grief disorder. The increase in the death anxiety of the person, the older age, the increase in the level of being affected by other losses, the increase in the level of intimacy with the lost friend, the decrease in the level of meaning in life and the decrease in the time elapsed since the loss predict the increase in the severity of prolonged grief disorder symptoms. Finally, it was found that the variables of cause of death, unexpectedness of the loss, perceived social support and gender did not significantly predict the diagnosis of prolonged grief disorder and the severity of prolonged grief disorder symptoms. The research findings were discussed in line with the relevant literature.
Benzer Tezler
- Depresyon tanılı kız ergenlerde intihar davranışının doğası ve gelişimsel bağlamı:kimlik duygusu, ergen-ebeveyn ilişkileri ve duygusal özerklik
Nature and developmental context of suicidal behavior i?n depressed female adolescents: sense of identity, parent-adolescent relationship and emotional autonomy
ÇİĞDEM YEKTAŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
PsikiyatriEge ÜniversitesiÇocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. TEZAN BİLDİK
- Kanser hastası çocuğu olan ailelerin dayanıklılık, travma sonrası büyüme ve hastalık sürecine ilişkin deneyimleri
Experiences of families of children with cancer regarding resilience, post-traumatic growth and disease process
FEYRUZ USLUOĞLU
- Лингво-стилистические особенности ложныхдрузей переводчика
Tuzak kelimelerin çevirisinde dilbilimsel ve üslupbilimselözellikler
ŞUHEDA RENGİN ÖZTÜRK
Yüksek Lisans
Rusça
2024
Mütercim-TercümanlıkKırgızistan-Türkiye Manas ÜniversitesiMütercim Tercümanlık Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SALTANAT MAMBAYEVA
- Yetişkinlerde bağlanma stilleri ile sürekli kaygı düzeyi ve sosyotropik-otonomik kişilik özellikleri arasındaki ilişkinin incelenmesi
Research the relationsip between adult attachment styles with trait anxiety and sociotrophic-autonomic personality traits
DENİZ SENEM DEMİR
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
PsikolojiIşık ÜniversitesiKlinik Psikoloji Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ RUKİYE HAYRAN