Geri Dön

'proksimal falanks ve orta falanks kırıklarında k teli kullanımı ile vidakullanımının fonksiyonel ve radyografik sonuçlarının karşılaştırılması'

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 781326
  2. Yazar: SUAT EMRE KAÇMAZ
  3. Danışmanlar: PROF. REMZİ TAÇKIN ÖZALP
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Ortopedi ve Travmatoloji, Orthopedics and Traumatology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Manisa Celal Bayar Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 94

Özet

El, insanın günlük hayatta en çok kullandığı ve fonksiyonel olmasını sağlayan en önemli uzvudur. Genel olarak da bilindiği gibi eklem içi kırıklar iyileşme süreci daha uzun olan ve ideal tedavi uygulanamazsa hastaların en çok ağrı ve hareket kısıtlılığı gibi sorunlar yaşadığı kırıklardır. Bunun için çeşitli tespit yöntemleri vardır. Bu kırıklar mini vidayla tespit, mini plakla tespit, K teliyle tespit, dinamik ve statik eksternal fiksatörle tespit şeklinde tedavi edilebilmektedir (72,73) . Bu yöntemlerin hangisinin hangi açıdan daha üstün olduğu araştırılmaktadır. Bu yüzden bu tezin konusu orta ve proksimal falanks eklem içi kırıklarında K teli kullanımının ve mini vida kullanımının fonksiyonel ve radyografik sonuçlarının karşılaştırılmasıdır. Amacımız bu kırıklarda hangi tedavinin daha etkili olduğunu bulmak ve bu hastaları daha erken rehabilite edip günlük hayatlarına ve iş hayatlarına en erken olacak şekilde kavuşturmaktır. Bu çalışma Manisa Celal Bayar Üniversitesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı'nda yapılmıştır. Çalışmaya kliniğimizde 01.01.2013-15.10.2022 tarihleri arasında opere edilen hastalar dahil edilmiştir. Hastalar proksimal falanks ve orta falanksta eklem içi kırığı olan hastalarla sınırlanmış olup 30 tanesi K teliyle tespit edilmiş eklem içi kırığı olan hastalardan, 28 tanesi de mini vida ile tespit edilmiş eklem içi kırığı olan hastalardan oluşmaktadır. K teliyle tespit edilen hastalarda 10 tanesi, mini vida yapılan hastalardan da 8 tanesi kontrole gelmediği veya aşağıda belirtilen dışlama kriterlerine sahip olduğu için bu hastalar çalışmaya dahil edilmedi. 20 tanesi vida ile 20 tanesi K teliyle tespit edilen toplam 40 erişkin hastayla çalışma retrospektif olarak yapıldı. Bu sonuçlar çerçevesinde orta ve proksimal falanks eklem içi kırıklarında vida kullanımının K teline göre daha erken rehabilitasyona izin verdiği, TAF derecelerinin hem 1. ay hem de 2.ay K teli kullanılan hastalara göre istatistiksel olarak anlamlı yüksek olduğu, TAE kayıpları arasında 1.ay istatistiksel olarak anlamlı fark olmadığı 2.ayda ise vida yapılan grubun TAE kaybının anlamlı olarak daha az olduğu, vida yapılan grubun DASH, MHQ ve VAS sonuçlarının istatistiksel anlamlı olarak daha iyi olduğu saptanmıştır. Toplam 3 hastada enfeksiyon bulguları saptandı. Bunları 2'si K teli uygulanan grupta, 1'i vida uygulanan grupta ortaya çıkmış olup hepsi yüzeyel enfeksiyondu ve hepsi oral antibiyoterapiyle ortadan kayboldu. Hastayı daha kısa süre atelle takip etme imkanı vermesi, hastaya daha erken hareket başlama imkanı vermesi ve anket sonuçlarına dayanarak daha iyi fonksiyonel sonuç sağlaması vida kullanımının avantajlarıdır. Bununla beraber orta ve proksimal falanks eklem içi kırığı gözüken hastaların yüksek enerjili travmalar nedeniyle bazılarının açık yaralanmaları olduğu saptandı. Bu nedenle K telinin geçici bir tespit olduğu ve çıkarılmasının daha kolay olması ve 2. ameliyat gerektirmemesi düşünülmelidir. Ayrıca K telinin ucuz olması, mini vidaya göre kolay ulaşılabilir olması, daha kısa sürede uygulanabilmesi, kapalı yapılan bir cerrahi olduğu için yumuşak dokuya daha az zarar vermesi K teliyle tespitin avantajları arasındadır. Bütün bunların ışığında hastaların yumuşak dokusunun değerlendirilerek, hastanın beklentilerine dikkat edilerek vida veya tel kullanımına karar verilmesi önerilir.

Özet (Çeviri)

The hand is the most important part of the human being that is used the most in daily life and enables it to be functional. As it is generally known, intra-articular fractures are fractures that have a longer healing process and if ideal treatment cannot be applied, patients experience the most problems such as pain and limitation of movement. There are various fixation methods for this. These fractures can be treated with mini screw fixation, mini plate fixation, K wire fixation, dynamic and static external fixator fixation (72,73) . It is being investigated which of these methods is superior in which aspect. Therefore, the subject of this thesis is to compare the functional and radiographic results of the use of K-wire and mini-screw in intra-articular fractures of the middle and proximal phalanx. Our aim is to find out which treatment is more effective in these fractures and to rehabilitate these patients earlier and return them to their daily lives and work lives as soon as possible. This study was carried out from Manisa Celal Bayar University Department of Orthopedics and Traumatology. Patients who were operated between 01.01.2013 and 15.10.2022 in our clinic were included in the study. The patients were limited to patients with intra-articular fractures of the proximal phalanx and middle phalanx, 30 of whom had intra-articular fractures fixed with K-wire, and 28 patients with intra-articular fractures fixed with mini-screws. These patients were not included in the study because 10 of the patients with K-wire fixation and 8 of the patients who underwent mini- screws did not come for follow-up or had the following exclusion criteria. The study was performed retrospectively with a total of 40 adult patients, 20 of whom were fixed with screws and 20 with K-wires. Within the framework of these results, it was determined that the use of screws in middle and proximal phalanx intra-articular fractures allowed rehabilitation earlier than K wire, and the TAF grades were statistically significantly higher than the patients who used K wire in both the 1st and 2nd months. It was determined that there was no statistically significant difference between TAE losses in the 1st month. In the 2nd month, it was determined that the TAE loss of the screwed group was significantly less, and the DASH, MHQ and VAS results of the screwed group were statistically significantly better. Infection findings were detected in a total of 3 patients. Of these, 2 occurred in the K-wire group and 1 in the screw-applied group, all of which were superficial infections and all disappeared with oral antibiotic therapy. The advantages of using screws are to follow the patient with a splint for a shorter time, to start movement earlier, and to provide better functional results based on the survey results. However, it was determined that some of the patients with mid- and proximal phalanx intra-articular fractures had open injuries due to high-energy trauma. For this reason, it should be considered that the K wire is a temporary fixation and it is easier to remove and does not require a second surgery. In addition, the advantages of fixation with K wire are that the K wire is cheap, can be easily accessed compared to the mini screw, can be applied in a shorter time, and because it is a closed surgery, it causes less damage to the soft tissue. Considering all these, it is recommended to evaluate the soft tissue of the patients and to decide on the use of screws or wires by paying attention to the patient's expectations.

Benzer Tezler

  1. El parmak tümörleri.

    Tumors of the hand fingers.

    AYVAZ BAKUNOV

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    Ortopedi ve TravmatolojiUludağ Üniversitesi

    Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. TUFAN KALELİ

  2. Koroner arter hastalığı saptanan hastalarda PFA-100 sistemi ile aspirin direnci sıklığının araştırılması

    Investigation of aspirin resistance frequency in patients with coronary artery disease by using PFA-100 system

    KEMAL KARAAĞAÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    KardiyolojiUludağ Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. SÜMEYYE GÜLLÜLÜ

  3. Falanks ve metakarp kırıklarındaki cerrahi sonuçlarımız

    Our surgical results in phalanx and metacarpal fractures

    MURAT TAŞKIN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Ortopedi ve TravmatolojiAtatürk Üniversitesi

    Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ORHAN KARSAN

  4. Birinci metatarsofalanks ekleminin birleştirilmesinde (füzyonunda) stapler ve açı oluşumlarının deneysel ve sonlu elemanlar yöntemiyle incelenmesi

    Experimental and finite element method investigation of stapler and angle formations in joining (fusion) of the first metatarsophalangx joint

    GÜLİSTAN DURSUN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Makine MühendisliğiSakarya Üniversitesi

    Biyomedikal Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ OSMAN İYİBİLGİN

    DOÇ. DR. LEVENT BAYAM

  5. Osteomorphometry and morphometric parameters of the skeleton of Deltari Ilir dog – indigenous dog of Kosovo

    Kosova'nın yerli köpekleri Deltarı İlir köpek iskeletinin osteomorfometrisi ve morphometrik parametreleri

    TEFIK JASHARI

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    Anatomiİstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa

    Anatomi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. OYA KAHVECİOĞLU

    DOÇ. DR. SOKOL DURO