Primer gonartroz nedeniyle total dizartroplastisi uygulanan hastaların mizaçözelliklerinin erken dönem hastamemnuniyetine etkisi
The effect of affectif temperament on early patient satisfaction in total knee arthroplasty for primary gonarthrosis.
- Tez No: 781870
- Danışmanlar: PROF. DR. MURAT ALTAY, PROF. DR. İSMAİL DEMİRKALE
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Ortopedi ve Travmatoloji, Orthopedics and Traumatology
- Anahtar Kelimeler: Total diz artroplastisi, mizaç, hasta memnuniyeti
- Yıl: 2016
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bakanlığı
- Enstitü: Ankara Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 81
Özet
ÖZET Çalışmanın amacı İngilizce literatürde hastaların genel mizaç özelliklerinin diz protezi sonrası hasta memnuniyetini etkileyip etkilemediğini gösteren bir çalışma bulunmamaktadır. Çalışmamızın amacı koplikasyonsuz, radyolojik kriterlere uygun, ek problemleri olmayan primer total diz artroplastilerinde baskın mizaç özelliklerinin hasta memnuniyetini etkileyip etkilemediğini araştırmak ve fonksiyonel sonuçların, hastaların hayat kalitesi ile ilişkili olup olmadığını ve hasta memnuniyeti ile olan ilişkisini değerlendirmektir. Gereç ve yöntem Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Şubat 2015 ile Kasım 2015 tarihleri arasında iki kompartmanlı çimentolu total diz artoplastisi uygulanan primer gonartroz tanılı 321 hasta, prospektif olarak değerlendirilmiştir. Farklı bir eklemine cerrahi uygulanmış 36 hasta, lomber diskopati bulguları olan 13 hasta, enflamatuar artrite bağlı gonartrozu olan 11 hasta, rutin kontrollerine gelmeyen 6 hasta, psikiyatrik hastalık tanısı olan 5 hasta, uygun radyolojik kriterlere uymayan 5 hasta, enfeksiyon nedeniyle medikal veya cerrahi tedavi almış 3 hasta, çalışmaya katılmayı reddeden 3 hasta, daha önce aynı bölgeden ortopedik cerrahi girişim uygulanmış 3 hasta, Türkçe okuma yazma bilmeyen 2 hasta, ve çalışma sürecinde başka bir tıbbi neden dolayı ölen 1 hasta çalışmaya dahil edilmemiştir. Ameliyat öncesi mizacın ölçümü amacıyla baskın afektif mizacı değerlendirmek için Akiskal ve arkadaşları tarafından 1997'de geliştirilmiş TEMPS-A (Temperament Evaluation of Memphis, Pisa, Paris, San Diego Autoquestionaire) mizaç ölçeği sonuçlarına göre 4 gruba ayrılmıştır: Grup 1, baskın mizacı anksiyöz çıkan grup; Grup 2, baskın mizacı olmayan grup; Grup 3, baskın mizacı depresif çıkan grup ve Grup 4, baskın mizacı hipertimik çıkan grup. Çalışmanın gücünü arttırabilmek için her bir grupta en az 30 hasta olması gerektiğini hesaplanmıştır. Sonuçta, ortalama yaşı 66,7 (43-88) olan 143 (121 B, 22 E) hasta çalışmaya alınmıştır. Çalışmaya katılan hastaların tümüne ameliyat öncesi ve ameliyat sonrası 3. ay takip muayenelerinde ağrıyı, fleksiyon kontaktürünü, ekstansiyon kaybını, eklem hareket açıklığını, dizilim ve stabiliteyi değerlendiren ulusal diz cemiyeti skorlaması (KSS = knee society score) testi ve yine 3. ay takip muayenelerinde mental ve fiziksel skor değerlerinin hesaplandığı hayat kalite testi (SF 36 =Kısa form 36) uygulanmıştır. Hastaların özellikle fonksiyonel, sosyal ve mental sonuçlarını değerlendiren SF-36 ile sadece ağrı ve fonksiyonel sonuçlarını değerlendiren KSS arasındaki ilişki de ayrıca incelenmiştir. Hastaların aldıkları tedaviye olan memnuniyetleri ameliyat sonrası 3. ayda Likert analiz yöntemi ile değerlendirilmiştir. Bu yöntemde hastalara memnuniyetlerinin derecesi sorulmuş ve puanlandırılmıştır (çok memnunum=5 puan, memnunum=4 puan, ortalama memnunum=3 puan, memnun değilim= 2 puan, hiç memnun değilim =1 puan). Hastaların baskın mizaç özellikleri ile aldıkları tedaviye olan memnuniyetleri, ameliyat sonrası KSS ve ameliyat sonrası ve öncesi KSS skorları arasındaki farkları ve SF-36 sonuçları ile istatiksel olarak karşılaştırılmış; baskın mizacın sonuca olan etkisi araştırılmıştır. Bulgular Memnuniyet durumuna göre Ameliyat sonrası 3. ay KSS puanları ile hasta memnuniyeti arasında istatiksel olarak anlamlı ilişki tespit edilmiştir. Çok memnunum diyen grupla memnun değilim diyen grubun (p=0,004), çok memnunum diyen grupla ortalama memnunum diyen grubun (p0,05). Aynı şekilde, hastaların baskın mizaç tipi ile SF-36 ve KSS skorları arasında da istatiksel olarak anlamlı bir ilişki tespit edilmemiştir (p>0,05). Sonuç Hastaların baskın mizaç özelliklerinin hastaların memnuniyet sonuçlarını istatistiksel olarak etkilemememktedir. Depresif veya anksiyöz bir hastanın başarılı cerrahi sonrası iyi fonksiyonel skorlara sahip olması halinde ameliyatından son derece memnun olacağı, buna karşın baskın bir mizacı olmayan bir hastanın, başarısız bir cerrahi uygulanmasını takiben kötü fonksiyonel skorlara sahip olması halinde ameliyatından memnun olmayacağı görülmüştür.
Özet (Çeviri)
ABSTRACT Aim of The Study To our knowledge, whether general temperament of the patient influences patient satisfaction after total knee arthroplasty is not known. Therefore, the aim of this study was to evaluate the relationship between temperament characteristic and satisfaction in patients who undergone an uncomplicated primary cemented total knee arthroplasty. Material and Methods This prospective cohort study included 321 patients with the diagnosis of primary osteoarthritis of knee. Between March 2015 and November 2015, 88 patients were excluded from the study due to previous arthroplasty to contralateral joint (n=36) or previous surgery to the same joint (n=3), diagnosis of lumbar discopathy (n=13) or psychiatric disorder (n=5) or enflammatory arthritis (n=11), lost to follow up (n=6), unsuitable radiological criteria (n=5), postoperative deep infection (n=3), refused to participate to the study (n=3) and illiterate of Turkish language (n=2). TEMPS-A (Temperament Evaluation of Memphis, Pisa, Paris, San Diego Autoquestionaire) scale, developped in 1997 by Akiskal et al. was employed to all patients preoperatively to describe the dominant temperament of the patients. They were categorised into four groups according to their dominant temperaments as Group 1, dominantly anxious group; Group 2 no dominant temperament group; Group 3, dominantly depressive group and Group 4, dominantly hypertimic group. To strengthen the power of the study, at least 30 patients had to be included per group. Finally, 143 patients (mean age 66,7 years, 121 female, 22 male) were evaluated. The Knee Society Score Test (KSS) was applied to all participants preoperatively and at the 3rd month follow up. Also Short Form 36 (SF-36) was applied to all participants in the 3rd month follow up. Patient satisfaction was analyzed with the Likert method at the 3rd month follow up. Patient satisfaction was asked and scored as 5, very satisfied; 4, satisfied; 3, somewhat satisfied; 2, not satisfied and 1, never satisfied. Patient satisfaction, postoperative KSS and SF-36 scores and difference between preoperative and postoperative KSS and SF-36 scores were analysed with regard to dominant temperament. Results No statistically significant relationship between patient temperament characteristics and satisfaction was observed (p>0.05). Patient satisfaction was directly correlated with postoperative KSS. Statistically significant difference between the“very satisfied”group and“non satisfied”group (p=0.004),“very satisfied”group and“somewhat satisfied”group (p
Benzer Tezler
- Bir dizine yüksek tibial osteotomi sonrası total diz artroplastisi, diğer dizine primer total diz artroplastisi uygulanan hastaların sonuçlarının karşılaştırılması
Comparison of outcomes between both knees of patients who had undergone total knee arthroplasty (TKA) following a high tibial osteotomy (HTO) for one knee, and primary tka for the other knee
SALİH İREY
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
Ortopedi ve TravmatolojiDokuz Eylül ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. VASFİ AKINCI KARATOSUN
- Primer gonartroza bağlı total diz artroplastisi uygulanan hastalarda konvansiyonel yöntemle peroperatif belirlenen komponent diziliminin erken postoperatif dönemde radyolojik olarak değerlendirilmesi
Evaluation of early postoperative radiological assessment of component alignment decided peroperatively by conventional methods i̇n the total knee arthroplasty performed in primary gonarthrosis
MUSTAFA ÇALIŞKAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
Ortopedi ve Travmatolojiİstanbul ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MEHMET CAN ÜNLÜ
- Diz protezi uygulanan hastalarda postoperatif radyolojik dizilim farklılıklarının, klinik ve fonksiyonel değerlendirmeler üzerine etkisi
The effect of postoperative radiological alignment differences on the clinical and functional evaluations of patients undergoing knee prosthesis
EROL KAYA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Ortopedi ve TravmatolojiDokuz Eylül ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MEHMET ERDURAN
- Diz protezlerinde patellar yüksekliğin klinik sonuçlara etkisi
The effect of patellar height on clinical outcomes after total knee arthroplasty
MEHMET METİN BOYACIOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Ortopedi ve TravmatolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
UZMAN RAFFİ ARMAĞAN
UZMAN NECMİ CAM
- Günübirlik diz protezi yapılan hastaların uygulama protokolleri ve avantajları
Practice protocols and advantages of patients with out-pati̇ent knee prosthesis
BURAK BAYIR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Ortopedi ve TravmatolojiSakarya ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. LEVENT BAYAM