Geri Dön

Krieg und demokratie: Staats- und nationswerdung am beispiel der Türkei

Savaş ve demokrasi. Türkiye örneğinde devletleşme ve uluslaşma

  1. Tez No: 782974
  2. Yazar: ALİ DEMİR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. DİETER RULOFF
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Siyasal Bilimler, Political Science
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2010
  8. Dil: Almanca
  9. Üniversite: Universität Zürich
  10. Enstitü: Yurtdışı Enstitü
  11. Ana Bilim Dalı: Siyaset Bilimi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Siyaset ve Uluslararası İlişkiler Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 95

Özet

Devletleşme ve uluslaşma bir irtifaktır. Başka hiçbir irtifakt insanların hayatını daha fazla etkilemez. C. Tilly ve B. Anderson gibi teorisyenler bu oluşumlara tarihi modernleştirici bir etki atfederler. Devletleşme ve uluslaşma modern olgulardır. Modernlik çağı Osmanlı İmparatorluğu'nda ancak 19. yüzyılda başlamıştır. O sırada imparatorluk sosyal entegrasyonun modern biçimleriyle yüz yüze geldi ve Avrupa'nın aksine buna hazırlıklı değildi. Osmanlı imparatorluğu modernliğin ve ona eşlik eden ulusal devletlerin bu meydan okumasına karşılık vermeden önce, ilk anayasayla modernlik öncesi bir hareket olarak Yeni Osmanlıcılık son bir kere sahneye çıktı: Bürokratik bir elit zümre padişaha sınırlar koydu. Böylece“özel”ve“kamusal”olanın“anayasa”yoluyla işlevsel olarak birbirinden ayrılmasıyla yurttaşın özgürleşme yolu açılmış oldu. Yurttaşın "anayasa „ya katılımı günümüze kadar etiklerini sürdüren siyasal ve sosyal hareketleri ortaya çıkardı. Çünkü hem bir kapsayıcı, hem dışlayıcı bir eğilimi barındırmak bir siyasal hareketin doğasında vardır. İlk anayasayla yapılan ilk denemenin ardandan siyaset sahnesi gittikçe daha fazla Jön Türkler tarafından işgal edildi. Bunlar Türk milliyetçiliği için güçlerini dışlamadan aldılar.

Özet (Çeviri)

Nationalization and nationalization are an artefact. No other artefact affects people's lives more. Theorists such as C. Tilly and B. Anderson attribute a historical modernizing effect to these formations. Nationalization and nationalization are modern phenomena. The age of modernity began in the Ottoman Empire only in the 19th century. At that time, the empire was confronted with modern forms of social integration and, unlike Europe, was not prepared for this. Neo-Ottomanism as a pre-modern movement with the first constitution took the stage one last time before the Ottoman empire responded to this challenge of modernity and its accompanying national states: A bureaucratic elite set limits on the sultan. Thus, with the functional separation of the“private”and“public”through the“constitution”, the way for the citizen's emancipation was opened. The participation of the citizen in the“constitution”revealed political and social movements that have maintained their ethics until today. Because it is in the nature of a political movement to have both an inclusive and an exclusionary tendency. After the first trial with the first constitution, the political scene was increasingly occupied by the Young Turks. They took their power for Turkish nationalism without excluding them.

Benzer Tezler

  1. Die Frauen im kreig und nachkrieg in den werken von Heinrich Böll

    Başlık çevirisi yok

    LALE ÇEKİÇ DURAS

    Yüksek Lisans

    Almanca

    Almanca

    1995

    Alman Dili ve EdebiyatıMarmara Üniversitesi

    Alman Dili Eğitimi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SEVİM ACAR

  2. Eğitim fakülteleri Alman dili eğitimi anabilim dalı derslerinde yabancı kültürle karşılaşma ve önyargılar. Ampirik-nitel bir araştırma

    Begenung mit der fremden kultur und vorurteile in den lehrveranstaltungen der Deutschdidaktik-abteilungen an der pädagogischen fakultät. Eine empirisch-qualitative untersuchung

    ÖZLEM GENCER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Eğitim ve ÖğretimÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi

    Yabancı Diller Eğitimi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NEVİDE AKPINAR DELLAL

  3. H. Mann, H. Hesse, E.M. Remarque, L.Renn from this point of the view have this study two main caps

    Heinrich Mann, Hermann Hesse, Erich Maria Remarque ve Ludwing Renn'in Birinci Dünya Savaşına karşı sergiledikleri edebi muhalefet

    AHMET ARSLAN

    Yüksek Lisans

    Almanca

    Almanca

    1997

    Alman Dili ve EdebiyatıHarran Üniversitesi

    Alman Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. BAYRAM YILMAZ

  4. Aufruf zum krieg und anspruch des Führerkults und Leninismus. Eine Vergleichende Untersuchung der Deutschen, Sowjetischen und Türkmenischen literatur über die Romane: 'Des teufels general' Von Carl Zuckmayer, 'Das Schicksal des Menschen' Von Mikhail Sholokhov, 'Die berührung der Weizenähren an Güllü' Von Narglich Hodzhageldiyev

    Savaş çağrısı ve Führer ve Leninizm kültleri. Alman, Sovyet ve Türkmen edebiyatının romanlar üzerinden karşılaştırmalı incelemesi: Carl Zuckmayer'in 'Şeytan'ın Generali', Mikhail Sholokhov'un 'İnsanın Kaderi', Narglich Hodzhageldiyev'in 'Güllü'ye Dokunan Buğday Başakları'

    FİRYUZA ORUNOVA

    Yüksek Lisans

    Almanca

    Almanca

    2019

    Alman Dili ve EdebiyatıSelçuk Üniversitesi

    Alman Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YILMAZ KOÇ

  5. Flucht und migration als thema in den kinderbüchern 'Bestimmt wird alles gut' von K. Boie und 'Juju Beni Unutma' von Ç. Sezer. Eine vergleichende analyse

    K. Boie'nin 'Bestimmt wird alles gut' ve Ç. Sezer'in 'Juju Beni Unutma' adlı çocuk kitaplarında kaçış ve göç olgusunun karşılaştırmalı analizi

    KÜBRA ORHAN

    Yüksek Lisans

    Almanca

    Almanca

    2023

    Alman Dili ve EdebiyatıAkdeniz Üniversitesi

    Alman Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ SEVGİ ARKILIÇ SONGÖREN