Kasa invaze olmayan mesane kanseri tanısı olanhastalarda, otomatik fluoresan akım sitometriyöntemi ile gerçekleştirilen idrar analizindesaptanabilen atipik hücre parametresinin klinikanlam ve etkinliğinin değerlendirilmesi:prospektif çalışma
The clinical significance of atypic cell parameterdetected in urinalysis by automatic fluorescentflowcytometry in patients with NON-muscle-invasivebladder cancer: A prospective trial
- Tez No: 785309
- Danışmanlar: PROF. DR. HAYDAR KAMİL ÇAM, DOÇ. DR. TARIK EMRE ŞENER
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Üroloji, Urology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2023
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Marmara Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Üroloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 102
Özet
Amaç: Mesane kanseri tüm dünyada en sık tanısı konan onuncu kanserdir. Bu sayı sadece erkekleri ele aldığımızda 7. sırada olarak göze çarpmaktadır. Kansere bağlı ölümlerde de önemli bir yer tutmaktadır. Mesane kanserleri patolojik tanısına göre kasa invaze olmayan mesane kanseri ve kasa invaze mesane kanseri olmak üzere 2 sınıfa ayrılır. Kasa invaze olmayan mesane kanseri ise risk derecesine göre düşük, orta, yüksek ve çok yüksek risk olmak üzere 4 gruba ayrılır. Yüzeyel kasa invaze olmayan mesane kanserlerinin intravezikal koruyucu tedavilere rağmen önemli oranda nüks ve progresyon (kasa invazif hale ilerleme) riski mevcuttur. Dolayısıyla hastaların takibi zorunludur. Takipte de bugün için yegâne ve altın standart yöntem sistoskopidir. Yüksek riskli hastalarda belirli bir süre 3 ayda bir sistoskopi rutindir. Ancak sistoskopi şüphesiz invaziv bir prosedürdür. Girişimsel bir işlem olduğu için de komplikasyon riskleri barındırmaktadır ve bu komplikasyonların azaltılması için işlem öncesi birtakım hazırlıklar gerektirmektedir. Bu yüzden hem maliyet açısından hem de hasta güvenliği açısından mesane kanserinin teşhisine ve takibine yönelik bir biyobelirteç geliştirilmesi önemli bir ihtiyaçtır. Kasa invaze olmayan mesane kanseri takibinde sistoskopiye ilaveten idrar sitolojisi ve üst üriner sistem değerlendirilmesi için bilgisayarlı tomografi (BT) / manyetik rezonans (MR) ürografi de rutinde kullanılmaktadır. Bu klinik çalışmada; kasa invaze olmayan mesane kanseri tanısı alan hastalarda, otomatik floresan akım sitometri ile yapılan idrar analizinde saptanan atipik hücre parametresinin, idrar sitolojisi ile karşılaştırmalı olarak kasa invaze olmayan mesane kanseri hastalarında tanı ve takiplerdeki olası etkinliğinin prospektif araştırılması amaçlanmaktadır. Böylece sistoskopinin yerini alabilecek bir biyobelirteç geliştirilmesi planlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışmamızda 15/01/2021 – 15/01/2022 tarihleri arasında T.C. Sağlık Bakanlığı Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Üroloji Kliniği'nde, 18 yaş üzeri çalışmaya alınma kriterlerini sağlayan mesane kanseri tanılı hastalar çalışma grubunu; benign nedenlerle sistoskopi yapılan hastalar ise kontrol grubunu oluşturdu. Mesane kanseri çalışma grubu; ilk kez transüretral mesane rezeksiyonu sonrası kasa invaze olmayan mesane kanseri tanısı alan hastalar ile aynı klinikte daha önce kasa invaze olmayan mesane kanseri tanısı almış olup takibimizde olan hastalardan oluştu. Tüm hastalardan işlem öncesi iki adet idrar örneği alındı. Bunlardan bir tanesinde otomatik floresan akım sitometri (Sysmex UF-5000 marka cihaz kullanılarak) analizi ile atipik hücre varlığı araştırıldı. Diğer idrar örneği ise sitolojik inceleme için Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı laboratuvarına iletildi. Çalışmada iki grup arasındaki atipik hücre konsantrasyonu ve sitoloji sonuçları karşılaştırıldı. Çalışma grubundaki hastalarda yeniden tümör saptananlar (nüks gelişenler) ve saptanmayanların kendi içlerinde atipik hücre konsantrasyonları birbiriyle karşılaştırılarak parametrenin nüksü öngörmedeki etkinliği de araştırıldı. Ayrıca Avrupa Üroloji Derneği 2022 kılavuzuna göre risk gruplarının atipik hücre konsantrasyonları da birbiriyle karşılaştırıldı. Bulgular: Çalışma ve kontrol grupları arasında otomatik floresan akım sitometri analizi ile yapılan atipik hücre sayılarında anlamlı fark saptandı. Çalışma grubundaki atipik hücre konsantrasyonları ortalama 0,166 iken, kontrol grubunda anlamlı derecede düşük olmak üzere 0,034 şeklinde bulundu (p=0,004). Çalışma anında örnekleme yapılan ve ürotelyal karsinom saptanan (primer veya nüks) hasta grubu ile kontrol grubunun atipik hücre konsantrasyonu değerleri de yine ilk grup lehine anlamlı derecede yüksek saptandı (p
Özet (Çeviri)
Aim: Bladder cancer is the tenth most commonly diagnosed cancer worldwide. When we consider only men, this number stands out as 7th. It also has an important place in cancer-related deaths. Bladder cancers are divided into two classes according to their pathological staging: non-muscle-invasive bladder cancer and muscle-invasive bladder cancer. According to the degree of risk, non-muscle-invasive bladder cancer is divided into four subgroups as low, intermediate, high and very high risk. Superficial non-muscle-invasive bladder cancers have a significant risk of recurrence and progression (progression to muscle-invasive bladder cancer) despite intravesical protective treatments. Therefore, follow-up of patients is mandatory. The only and gold standard method for follow-up today is cystoscopy. Cystoscopy every three months for a certain period of time is routine in high-risk patients. But cystoscopy is undoubtedly an invasive procedure. Therefore, it carries the risk of complications and requires some preparations before the procedure to reduce these complications. Consequently, there is an important need to develop a biomarker for the diagnosis and follow-up of bladder cancer in terms of both cost and patient safety. Computed tomography / magnetic resonance urography for upper urinary system evaluation and urinary cytology are also routinely used in addition to cystoscopy in the follow-up of non-muscle-invasive bladder cancer. In this clinical study; it is aimed to prospectively investigate the possible efficacy of atypical cell parameter detected in urine analysis by automatic fluorescent flow cytometry in comparison with urine cytology in the diagnosis and follow-up of patients with non-muscle-invasive bladder cancer. Thus, it is planned to develop a new biomarker that can replace cystoscopy. 5 Methods: The study was accomplished at the Department of Urology, Marmara University Pendik Training and Research Hospital between 15/01/2021 – 15/01/2022. The study group consisted of patients with bladder cancer who met the inclusion criteria, and the control group consisted of patients who underwent cystoscopy for benign reasons. In detail, the study group consisted of patients who were diagnosed with non-muscle-invasive bladder cancer after transurethral resection for the first time and patients who were previously diagnosed with non-muscle-invasive bladder cancer in the same clinic and are under follow-up. Two urine samples were taken from all patients before the procedure. In one of them, the presence of atypical cells was investigated by automatic fluorescent flow cytometry (performed by Sysmex UF-5000 device) analysis. The other urine sample was sent to Department of Pathology, Marmara University School of Medicine for cytological examination. In the study, atypical cell concentration and cytology results between these two groups were compared. The effectiveness of the parameter in predicting recurrence was also investigated by comparing the atypical cell concentration of the patients in the study group with and without recurrence. In addition, atypical cell concentration of the risk groups were compared with each other according to the European Association of Urology (EAU) 2022 guideline. Results: A significant difference was found between the study and control groups regarding the number of atypical cells performed by automatic fluorescent flow cytometry analysis. While the mean atypical cell concentration in the study group was 0.166, it was found to be 0.034 in the control group. This value was significantly lower in the second group (p=0.004). Atypical cell concentration values of the patients with urothelial carcinoma (primary or recurrent) with compare to the control group were also found to be significantly higher in favor of the first group (p
Benzer Tezler
- Mesane tümörlerinde transüretral rezeksiyon sonrası kemoterapide kullanılan ajanların hastalarda nüks ve progresyona etkileri
The effects of agents used in chemotherapy after transuretral resection on recurrence and progression in bladder tumors
EMRE KIRAÇ
- Serum spondin-2 düzeyinin, mesane tümörü tanısı ve patolojik evresi ile ilişkisi var mıdır?
Is there a relationship between serum spondin-2 levels and the diagnosis and pathological stage of bladder tumors?'
ÇAĞLAR BOYACI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
ÜrolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiÜroloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ALİ RIZA TÜRKOĞLU
- Mesane kanseri tanılı hastalarda natural killer cell aktivitesi ve PPD testinin, intravezikal BCG tedavisine yanıtı öngörmedeki yeri
The role of natural killer cell activity and PPD test in prediction of the response to intravesical BCG treatment in patients with bladder cancer
GÖKHAN YAZICI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Allerji ve İmmünolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiÜroloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ENVER ÖZDEMİR
- Transüretral rezeksiyon sonrası kasa invaze olmayan mesane tümörü tanısı almış hastalarda tanı sonrası sigara kullanımının rekkürens ve progresyon ile ilişkisi
Impact of between post-diagnosis smoking on recurrence and progression; in patients diagnosed with non-muscle invasive bladder tumor after transurethral resection
BİLGİN BİRSÖZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
ÜrolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiÜroloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AYHAN DALKILINÇ
DR. CEMİL KUTSAL
- Kasa invaze olmayan mesane kanserlerinde nüks ve progresyonu değerlendirmede preoperatif de ritis (AST/ALT) oranı
Preoperative de ritis (AST / ALT) ratio in evaluating recurrence and progression in non muscle invasive bladder cancer
RAMAZAN İNAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
ÜrolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiÜroloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. LOKMAN İRKILATA