Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 18. madde çerçevesinde hakların kısıtlanmasının sınırları
Limits of restriction of rights according to article 18 of ECHR
- Tez No: 812497
- Danışmanlar: PROF. DR. YAŞAR SALİHPAŞAOĞLU
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Hukuk, Law
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2023
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Anayasa Hukuku Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 226
Özet
İkinci Dünya Savaşı'nın yıkımları üzerine inşa edilen yeni düzen, ortak değerler ile yükseldiği zeminde devletlerin egemenlik sahalarının kapısını uluslararası arenaya açmış, bu bağlamda kurulan küresel ve bölgesel organizasyonlarla modern devletin ardında kalan enkazın yerine insan hakları temelli hukuk devleti fikrini yerleştirmiştir. Avrupa'nın birleştirilmesi gayesinin yeniden canlandırılması ile oluşturulan Avrupa Konseyi bu fikrin yükseldiği bölgesel organizasyonların en bilineni olup Konsey'in ayrılmaz parçası Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, yeni dünya düzeninin kilit taşlarından biri olan insan haklarını koruma ve denetleme görevini üstlenmiştir. Devletlerin bu yeni düzende birden çok dil ve tek bir ses ile dile getirdiği“Bir Daha Asla”söylemi, Sözleşme'nin oturduğu düzlemin geriye dönüşe taviz vermeyecek koruyucu ve önleyici bir mekanizma oluşturması gerekliliğini ortaya koymuştur. Bu mekanizma 18. madde olarak karşımıza çıkmakta ve Sözleşme'nin dayandığı değerleri korumak için bir alarm niteliği taşımaktadır. Önemine rağmen yıllarca kullanılmaktan imtina edilen madde, son yıllarda Mahkeme'nin ciddi bir ivme ile inceleme yapmaya başladığı ve bu bağlamda Taraf Devletler'in Sözleşme'ye bağlılığının test edildiği bir turnusola evrilmiş, Mahkeme için bir“gözdağı”aracı olarak kullanılmaya başlanmıştır. Kısa sürede geliştirilen genç içtihat tutarsız olması nedeniyle eleştirilmiştir. İçtihadın kısa ancak hızlı gelişiminin incelenmesi bu bağlamda önem taşımaktadır. Maddenin uygulama alanının tespiti, tali ve özerk niteliği gereğince elzemdir. Bununla birlikte maddenin omurgası olan gizli amaç kavramı, ilk Büyük Daire kararı ile getirilen baskın amaç testiyle birlikte değerlendirilmiştir. İspat ve kanıt standartlarının değişimi ile maddenin içtihadında ciddi kırılmalar yaşanmıştır. Bu kırılmalar bilhassa ülkemiz aleyhine yapılan başvurularda göze çarpmaktadır. Dolayısıyla madde içtihadının gelişiminde ülkemiz aleyhine yapılan başvurular özel bir konumda bulunmaktadır. Bununla birlikte 18. madde, damgalama niteliğini haiz olup bu bağlamda ihlal bulgusunun etkisinin yüksek olması beklenmektedir. Nitekim Mahkemenin belirli davalar için maddenin ihlal edildiği kararı verdiği ve bu davaların Sözleşme'nin değerleri ile ortak özellikler barındırdığı gözlemlenmiştir. Sözleşme'nin değerlerine vurgu yapılarak verilen ihlal kararlarının yerine getirilmemesi bu bağlamda önem taşımaktadır. Madde, Sözleşme'nin koruyucusu olmanın yanında Mahkeme'nin kullandığı bir araç konumundadır. Bu bağlamda etkili bir koruma mekanizması oluşturup oluşturmadığının ve ruhuna uygun olarak kullanılıp kullanılmadığının cevaplandırılması içtihadın tutarlı bir çizgiye oturtulması ve Mahkemenin tutumunun anlaşılması için ışık tutacaktır.
Özet (Çeviri)
The new order built upon the devastations of World War II opened the doors of national sovereignty to the international arena on the basis of shared values. In this context, global and regional organizations were established to replace the wreckage left behind by the modern state with the idea of a rule of law based on human rights. The Council of Europe, created with the aim of uniting Europe, is the most well-known regional organization where this idea has emerged. The European Convention on Human Rights, an integral part of the Council, has taken on the responsibility of protecting and monitoring human rights, becoming one of the cornerstones of the new world order. The declaration of“Never Again,”voiced by states in multiple languages but with a single voice in this new order, highlights the necessity for the Convention to establish a protective and preventive mechanism that will not allow a return to the plane on which it stands. This mechanism is embodied in Article 18, which serves as an alarm to safeguard the values upon which the Convention is based. Despite its significance, this article has been reluctantly used for years. However, in recent years, the Court has begun to examine it with serious momentum, turning it into a turning point where the commitment of State Parties to the Convention is tested and used as a“deterrence”tool by the Court. The rapid development of young case law has been criticized for its inconsistency. Examining the short but rapid development of case law is crucial in this regard. The determination of the scope of application of the article is essential due to its subsidiary and autonomous nature. Additionally, the concept of hidden purpose, which forms the backbone of the article, has been evaluated in conjunction with the predominant purpose test introduced by the Grand Chamber's first judgment. There have been significant shifts in the case law of the article due to changes in standards of proof and evidence. These shifts are particularly evident in applications made against our country. Therefore, applications made against our country occupy a special position in the development of case law under Article 18. Furthermore, Article 18 carries a stigmatizing nature, and thus, it is expected that the impact of finding a violation will be high. Indeed, it has been observed that the Court has found a violation of the article in certain cases, which share common characteristics with the values of the Convention. The failure to comply with the violation decisions given with emphasis on the values of the Convention is significant in this regard. The article serves as both a guardian of the Convention and a tool utilized by the Court. In this context, determining whether it has established an effective protection mechanism and whether it is being used in accordance with its spirit will shed light on aligning the case law with a consistent approach and understanding the Court's stance.
Benzer Tezler
- Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi çerçevesinde özgürlük ve güvenlik hakkı ve 18. madde ile bağlantılı olarak ihlali
The right to liberty and security under the European Convention on Human Rights and its violation in connection with article 18
SEMİN BELİBAĞLI
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
HukukBaşkent ÜniversitesiKamu Hukuku Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ DERYA DOĞRU
- Ceza muhakemesinde tutukluluğun denetimi
Review of detention in criminal procedure
CANSU TÜRKMEN
Yüksek Lisans
Türkçe
2021
HukukGalatasaray ÜniversitesiKamu Hukuku Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. PINAR MEMİŞ KARTAL
- Siyasi amaçlı tutuklama yasağı çerçevesinde İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi'nin 18. maddesinin kapsamı, uygulanması ve 18. madde ihlali kararlarının sonuçları
Pursuant to the prohibition of detention motivated by political purposes the scope and application of article 18 of the echr and the effects of violation judgments under article 18 of the echr
BENAN MOLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
HukukGalatasaray ÜniversitesiKamu Hukuku Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. DEMİRHAN BURAK ÇELİK
- AİHM kararları ışığında suçta ve cezada kanunilik ilkesi
Legality principle of crime and punishment in the light of ECTHR decisions
ZEYNEP ESRA TARAKÇIOĞLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2020
HukukGalatasaray ÜniversitesiKamu Hukuku Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. E. EYLEM AKSOY RETORNAZ
- İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi çerçevesinde adil yargılanma hakkı
Europen Convention on Human Rigts within the framevork of fair hearing
MURAT ŞENEL