Geri Dön

Puberte prekoks tanılı çocuklarda yaşam kalitesinin değerlendirilmesi

Evaluation of quality of life in children with precocious puberty

  1. Tez No: 817757
  2. Yazar: İLKAY NUR YILMAZER
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ZEHRA AYCAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: ÇİYKÖ, Çocuklar İçin Yaşam Kalitesi Ölçeği, PedsQL, Puberte Prekoks, Yaşam Kalitesi, Pediatric Quality of Life Inventory, PedsQL, Precocious Puberty, Quality of Life
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ankara Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 151

Özet

Giriş: Puberte prekoks (PP), ikincil cinsiyet karakterlerinin toplum normallerine göre 2,5 standart sapma skoru öncesinde başlaması olarak tanımlanmaktadır. Puberte belirtilerinin kızlarda 8, erkeklerde 9 yaşından önce başlaması puberte prekoks olarak kabul edilmektedir. Puberte prekoks santral, periferik ve normal varyant puberte prekoks olarak üç grupta tanımlanabilir. Normal varyant puberte prekoks (NVPP) ise prematür telarş (PT), prematür pubarş ve prematür menarşı içerir. Pubertal dönemde fiziksel, fizyolojik, psikolojik, sosyal işlevlerde değişimler meydana gelmektedir. PP tanılı çocuklarda ve ebeveynlerinde beklenmedik bu erken değişimler beraberinde psikososyal etkilenmelere sebep olabilmektedir. Bu doğrultuda bireyin fiziksel, ruhsal, sosyal iyilik halinin değerlendirildiği yaşam kalitesi kavramı ön plana çıkmaktadır. Literatürde PP'nin yaşam kalitesi üzerine etkilerini ele alan çok az çalışma olmasının yanı sıra tedavi gerektiren santral puberte prekoks (SPP) ile tedavisiz izlenen PT olgularının yaşam kalitelerinin karşılaştırıldığı bir çalışma bulunmamaktadır. Amaç: Bu çalışmada tedavi gerektiren SPP ve tedavisiz izlenen PT olgularının yaşam kalitelerinin araştırılması, tedavi alan ve almayan grupların kendi aralarında ve sağlıklı çocuklarla karşılaştırılması amaçlanmıştır. Gereç ve yöntem: Çalışmaya Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Çocuk Endokrinolojisi Bilim Dalı'na başvuran SPP tanılı 59, PT tanılı 53 çocuk ve Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Polikliniğine başvuran ek kronik hastalığı olmayan 81 sağlıklı çocuk olmak üzere toplam 193 çocuk ve ebeveynleri dahil edildi. Yaşam kalitesini etkileyecek sosyodemografik özelliklerin taranması için anket uygulandı. Yaşam kalitesini değerlendirmek amacıyla“Çocuklar İçin Yaşam Kalitesi Ölçeği (ÇİYKÖ)”kullanıldı. ÇİYKÖ 2-18 yaş arasındaki çocuklarda kullanılabilen bir ölçektir. ÇİYKÖ'nün 5-7 ve 8-12 yaş grupları için ebeveyn ve çocuk formu bulunmaktadır. ÇİYKÖ ölçek toplam puanı, psikososyal sağlık toplam puanı (duygusal ve sosyal işlevsellik, okul işlevselliği puanı) ve fiziksel sağlık toplam puanları ile değerlendirilmektedir. ÇİYKÖ toplam ve alt grup puanları ne kadar yüksek ise yaşam kalitesi o kadar iyi algılanmaktadır. SPSS 11.5 programında tanımlayıcı istatistikler ve korelasyon analizleri yapıldı. İstatistiksel anlamlılık düzeyi 0,05 olarak alındı. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen SPP, PT tanılı ve kontrol grubundaki olguların çalışmanın yapıldığı dönemdeki güncel yaş ortalaması sırası ile 9,31±0,68 (ortanca 9,43, min 7,76, max 10,51), 8,32±1,21 (ortanca 8,54, min 5,14, maks 10,6) ve 8,59±1,35 (ortanca 8,87, min 5,44, maks 10,95) yıl bulundu. Tanı yaşı ortalaması SPP grubunda 7,11±1,26 (ortanca 7,43, min 2,24, maks 8,82), PT grubunda 6,70±1,38 (ortanca 7,21, min 1,77, maks 7,97) yıl bulundu (p>0,05). Toplam izlem süresi SPP grubunda 2,19±1,22 (ortanca 1,88, min 0,62, maks 7,37), PT grubunda 1,62±1,35 (ortanca 1,24, min 0,28, maks 6,96) yıl bulundu (p0,05). Okul tipi açısından yalnızca SPP ve kontrol grubu arasında (p=0,005) fark saptanmış olsa da okul başarısı açısından gruplar arasında fark bulunmadı (p>0,05). Anne ve babanın yaşı, öğrenim durumu, mesleği, çalışma durumu, ek hastalığı ve aylık gelir düzeyi bakımından SPP, PT ve kontrol grupları arasında fark bulunmadı (p>0,05). ÇİYKÖ ölçek toplam puanı SPP, PT ve sağlıklı çocuklarda sırası ile 78,10±17,13, 79,35±11,54 ve 79,52±14,65, psikososyal sağlık toplam puanı 78,86±16,83, 79,40±12,54 ve 79,94±14,94, fiziksel sağlık toplam puanı 75,81±20,69, 79,41±15,04 ve 78,25±17,52 bulundu. Ebeveynlere uygulanan ölçekte ölçek toplam puanı SPP, PT ve sağlıklı çocuklarda sırası ile 77,18±15,26, 80,78±11,84 ve 79,96±12,71, psikososyal sağlık toplam puanı 78,57±14,72, 81,91±12,52 ve 81,12±12,98, fiziksel sağlık toplam puanı 73,03±21,74, 77,36±15,08 ve 76,48±17,66 bulundu. ÇİYKÖ alt ölçek puanları üç grupta benzerdi. SPP, PT ve kontrol gruplarının tümü için çocuk ve ebeveynlere uygulanan ölçeklere bakıldığında SPP grubunun ÇİYKÖ puan ortalamaları PT ve kontrol grubuna göre düşük saptanmış olsa da istatistiksel olarak fark saptanmadı (p>0,05). SPP, PT ve kontrol gruplarının tümü için çocuk ve ebeveynlere uygulanan ölçek arasında ÇİYKÖ puan ortalamaları okul işlevselliği dışında benzer bulunmuş olup, okul işlevselliği ebeveynlere uygulanan ölçekte daha yüksek saptanmıştır (p=0,008). Tartışma ve Sonuç: Bu araştırmada SPP, PT ve kontrol gruplarının tümü arasında hem çocuk hem de ebeveynlere uygulanan ölçeklerde ÇİYKÖ puanları benzer bulunmuştur. Değerlendirilen sosyodemografik verilerin SPP, PT ve kontrol grupları arasında benzer olması yaşam kalitesini etkileyebilecek diğer durumların dışlanmasına yarar sağlamıştır. Önceden yapılan araştırmalardan farklı olarak yaşam kalitesine sosyodemografik özelliklerin ve tedavi başlanıp başlanmamasının etkilerinin araştırıldığı bu çalışmada SPP olgularının ölçek puanları PT'ye göre daha düşük olmakla birlikte istatistiksel anlamlı fark bulunmaması tedavi alan SPP grubunda yaşam kalitesininin olumsuz etkilenmediğini göstermiştir. Bu konuda olgu sayıları artırılarak yapılacak araştırmalar verileri güçlendirecektir.

Özet (Çeviri)

Introduction: Precocious puberty (PP) is defined as the onset of secondary sex characteristics 2,5 standard deviations before the population norms. Precocious puberty is typically defined as the onset of puberty before age 8 in girls and before age 9 in boys. Precocious puberty can be defined in three groups as central, peripheral and normal variant precocious puberty. Normal variant precocious puberty (NVPP) includes premature thelarche (PT), premature pubarche and premature menarche. During puberty physical, physiological, psychological and social changes are seen. This unexpected early changes may cause psychosocial effects in children and their parents. In this reason quality of life which include physical, mental and social belongings becomes an important. In the literature, there are very few studies addressing the effects of PP on quality of life, and there is no study comparing the quality of life of central puberty precocity (CPP) requiring treatment and PT cases followed up without treatment. Aim: The aim of this study was to investigate the quality of life of CPP patients who required treatment and PT patients who were followed up without treatment, and to compare the treatment and non-treatment groups among themselves and with healthy children. Material & Methods: A total of 193 children and their parents were included in the study. 59 children with CPP and 53 children with PT who were admitted to Ankara University Faculty of Medicine, Department of Pediatric Endocrinology and 81 healthy children without additional chronic diseases who were admitted to Ankara University Faculty of Medicine, Department of Pediatrics were included in this study. A questionnaire was applied to evaluate the sociodemographic characteristics that would affect the quality of life. The“The Pediatric Quality of Life Inventory (PedsQL) ”was used to evaluate the quality of life. PedsQL is a brief measure that can be used in children between the ages of 2-18. The PedsQL can be completed by children and parents for 5-7 and 8-12 age groups. PedsQL evaluate total scale score, psychosocial health summary score (emotional, social and school functioning) and the physical health summary score. Higher scores indicate better health related quality of life. Descriptive statistics and correlation analyses were performed in SPSS 11.5 program and p0.05). Total follow-up time 2,19±1,22 (median 1,88, min 0,62, max 7,37) years in the CPP group, 1,62±1,35 (median 1,24, min 0,28, max 6,96) years in the PT group (p0.05). Although there was a difference between the SPP and control groups of school type (p=0.005), there was no difference between the groups in terms of school success (p>0.05). There was no difference between the SPP, PT and control groups in terms of maternal and paternal age, education, job, employment status, comorbidity and income status (p>0.05). The PedsQL total scale score was 78,10±17,13, 79,35±11,54, and 79,52±14,65, the psychosocial health summary score was 78,86±16,83, 79,40±12,54 and 79,94±14,94, physical health summary score was 75,81±20,69, 79,41±15,04 and 78,25±17,52 in CPP, PT, and control group respectively. In the scale applied to the parents total scale score was 77,18±15,26, 80,78±11,84 and 79,96±12,71, psychosocial health summary score was 78,57±14,72, 81,91±12,52 and 81,12±12,98, physical health summary score was 73,03±21,74, 77,36±15,08 and 76,48±17,66 in CPP, PT and control group respectively. The PedsQL scores were similar in the three groups. Considering the scales applied to children and parents for CPP, PT and control groups, although the mean PedsQL score of the CPP group was found to be lower than PT and control groups, but no statistical difference was found (p>0.05). CPP, PT, and control groups PedsQL scores were found to be similar between the children and parents, except for school functionality, school functionality was found to be higher in the scale administered to parents (p=0.008). Discussion & Conclusion: In this study, PedsQL scores were found to be similar between the CPP, PT and control groups both children and parents. Evaluated sociodemographic data was similar between the CPP, PT and control groups helped to exclude other conditions that may affect the quality of life. Unlike previous studies, the effects of sociodemographic characteristics and treatment initiation on quality of life were investigated. The scale score of CPP lower than PT was thought that the treatment affected the quality of life negatively. But the lack of statistical significance weakened the relationship between treatment and quality of life. In this sense, it was concluded that more comprehensive studies are needed.

Benzer Tezler

  1. Erken ergenlik şikayeti ile başvuran hastalarda ve annelerinde tetkik ve tedavinin anksiyete düzeyine etkisi

    The effect of examination and treatment on anxietylevel in patients and their mothers with complaints ofearly puberty

    DENİZ ÖZGÜN BEKTAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıBalıkesir Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALİ ATAŞ

  2. Puberte prekoks tanısı alan ve sağlıklı çocukların yaşam kalitelerinin karşılaştırılması

    Comparison of quality of life in healthy children and diagnosed with precocious puberty

    AHU PINAR TURAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    HemşirelikHitit Üniversitesi

    Hemşirelik Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SELEN ÖZAKAR AKÇA

    DR. ÖĞR. ÜYESİ SERAP GÜLEÇ

  3. Puberte prekoks tanılı çocukların ve sağlıklı çocukların benlik saygısı ile anksiye düzeylerinin karşılaştırılması

    Comparison of self esteem and anxiety levels between children diagnosed with precocious puberty and healthy children

    BURCU BAKIRLIOĞLU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    HemşirelikSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ DERYA SULUHAN

  4. Konjenital adrenal hiperplazi nedeniyle takipli olan hastalarda steroid dozu ile yıllık uzama arasındaki ilişki

    Relationship between steroid dose and annual growth in HEİGHT for congenital adrenal hyperplasia patients

    BABAK ABBASOV

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıErciyes Üniversitesi

    Çevre Sağlığı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NİHAL HATİPOĞLU

  5. Otoimmün Tiroidit (Hashimoto Tiroiditi) tanılı kız çocuklarında Paraoksonaz-1 enzim aktivitesinin değerlendirilmesi

    Evaluation of Paraoxonase (PON-1) enzyme activity in female patients diagnosed with Autoimmune Thyroidits

    YAĞMUR GÜVENDİK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıBalıkesir Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALİ ATAŞ