Farklı endikasyonlarla fototerapi alan hastaların tedavi uyumları ve tedavide kalma durumlarını etkileyen faktörler
Phototherapy adherence among patients with different indications
- Tez No: 818064
- Danışmanlar: PROF. DR. NİHAL KUNDAKCI
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Dermatoloji, Dermatology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2023
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 108
Özet
Amaç: Fototerapi dermatolojide uzun yıllardır başarıyla kullanılan bir tedavi olmasına rağmen literatürde hasta uyumunu araştıran çalışmalar sınırlıdır. Mevcut çalışmalar sekonder tedavi uyumunu araştırmakta olup, primer tedavi uyumu ile ilgili veri bulunmamaktadır. Bu çalışmada endikasyon ayırt etmeksizin fototerapi tedavisine uygun hastaların hem primer hem sekonder tedavi uyuma etki eden faktörlerin araştırılması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Ankara Üniversitesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı polikliniklerine Mart 2022- Şubat 2023 tarihleri arasında başvuran, tedavisi sırasında fototerapi önerilen 18 yaş üstü 207 hasta onam alınarak çalışmaya dahil edildi. Primer tedavi uyumu araştırılırken tedaviyi reddeden hastaların sosyodemografik, hastalık ilişkili özellikleri ve ret sebepleri öğrenildi. Tedaviyi kabul eden hastalar takip edilerek sekonder uyum araştırıldı, ek olarak tedavi ilişkili faktörler ve ekip ilişkili faktörler sorgulandı. Bulgular: Hastaların 81'i (%39,1) erkek ve 126'sı (%60,9) kadındı. Yaşları 18 ile 81 arasında değişmekte olup, ortalaması 50,80±14,69 yıldı. Eğitim düzeyi ve ortalama aylık gelir arttıkça primer tedavi uyumunun arttığı bulundu. Özel sektörde çalışanların kamuda çalışanlara göre; çalışmayanların emeklilere göre ret oranı anlamlı yüksekti. Uzaklık ve varış süresindeki artışın primer tedavi uyumunu azalttığını bulundu. Psoriasis hastalarının hem primer hem sekonder tedavi uyumu diğer hastalıklara göre düşüktü. Hastalık süresindeki uzama, özellikle 10 yıl ve üzeri, tedavi ret oranlarını arttırmaktaydı. Görünür yerde hastalık tutulumu primer tedavi uyumunu artırmakta, yüzde tutulum sekonder tedavi uyumunu azaltmaktaydı. DYKİ skoru arttıkça primer tedavi uyumu artarken sekonder tedavi uyumunun azaldığı bulundu. Daha önce tedavi almamış olmak, dış görünüşü için tedavi arayışında olmak da primer tedavi uyumunu arttırmaktaydı. Geçmiş topikal tedavileri düzensiz kullandığını söyleyen kişilerin primer, sistemik tedavileri düzensiz kullandığını söyleyen kişilerin sekonder tedavi uyumu düşüktü. Sistemik ilaç kullanmak istemeyen hastaların primer tedavi uyumu yüksek ancak sekonder tedavi uyumu düşük bulundu. En sık ret sebepleri uzaklık ve işten izin alamamaktı. Tedavi alan hastalarda yan etki oranı %19,2 bulunmuştur. Hastaların %9,6'sında hiperpigmentasyon veya lentigo, %5,8'inde eritem, %4,8'inde kuruluk kaşıntı gelişmiştir. Çalışma sonunda fototerapide primer tedavi uyumu %63,8, sekonder tedavi uyumu %91,3, genel tedavi uyumu %53 olarak bulundu. Sonuç: Çalışmamız fototerapide primer tedavi uyumunun araştırıldığı literatürdeki ilk çalışmadır. Ayrıca Türkiye'de fototerapi tedavi uyumunu gösteren ilk verilerdir. Prospektif oluşu ile tedavi alanlarda hasta takip verileri de belirtilmiştir. Çalışmanın bir diğer farklılığı da farklı çok sayıda endikasyonu içermesidir. Fototerapi hastalarına bütüncül yaklaşım ile tedavi uyumu ve başarısını arttırabilecek faktörler literatüre kazandırılmıştır.
Özet (Çeviri)
Aim: Phototherapy has been used successfully in dermatology for decades, yet studies investigating patient compliance are limited in the literature. Since existing studies have focused on secondary adherence, in current literature, there is no data on primary treatment adherence. In this study, it was aimed to investigate the factors affecting both primary and secondary treatment adherence in patients who are suitable for phototherapy regardless of indication. Materials and Methods: Study was carried out in Ankara University Department of Dermatology and Venereal Diseases between March 2022- February 2023 and 207 patients over 18 years old were included While investigating compliance with primary adherence, sociodemographic, disease-related characteristics and reasons for rejection of patients who refused treatment were noted. Secondary compliance was investigated by following the patients who accepted the treatment, additionally treatment-related factors and center-related aspects were questioned. Results: Of the patients, 81 (39.1%) were male and 126 (60.9%) were female. Their ages ranged from 18 to 81, with a mean of 50.80±14.69 years. It was found that primary treatment adherence increased as education level and mean monthly income increased. Employees in the private sector had a higher rejection rate than those working in the public sector; rejection rate of the unemployed was significantly higher than the retirees. It was found that an increase in distance and time of arrival decreased primary treatment adherence. Both primary and secondary treatment adherence of psoriasis patients was lower than other diseases. Prolongation in disease duration, particularly above 10 years, increased treatment rejection rates. Disease in exposed areas increased primary treatment compliance, conversely facial involvement decreased secondary treatment compliance. Increase in DLQI scores was directly correlated with primary adherence, inversely correlated with secondary adherence. Being treatment naive or seeking treatment for appearance also increased primary treatment adherence. Primary treatment adherence was low in people who stated that they used previous topical treatments irregularly, secondary treatment adherence was low in those stated that they used previous systemic treatments irregularly. For patient reluctant to systemic treatment, primary treatment adherence was higher while secondary treatment adherence was found to be lower. The most common reasons for refusal were distance and work-related. The rate of side effects was found to be 19.2%. Hyperpigmentation or lentigo developed in 9.6% of the patients, erythema in 5.8% and dryness and itching in 4.8%. At the end of the study, primary treatment adherence in phototherapy was 63.8%, secondary treatment adherence was 91.3%, and overall treatment adherence was 53%. Conclusion: According to our understanding, this is the first study in the literature investigating primary treatment adherence in phototherapy. It is also the first data showing phototherapy treatment adherence in Turkey. With its prospective nature, patient follow-up data in the treatment areas are also stated. Another difference of the study is that it includes many different indications. The factors that can increase treatment compliance and success with a holistic approach to phototherapy patients have been brought to the literature
Benzer Tezler
- Çocuklardaki dermatolojik hastalıkların tedavisinde fototerapinin etkinliği ve güvenilirliğinin retrospektif olarak değerlendirilmesi
Retrospective evaluation of the efficacy and safety of phototherapy in the treatment of dermatologic disorders in children
BURAK TEKİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
DermatolojiMarmara ÜniversitesiDermatoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. DİLEK SEÇKİN GENÇOSMANOĞLU
- Farklı androjen reseptör blokörlerinin erkek üreme organlarına etkilerinin karşılaştırılması
Comparison of the effects of different antiandrogens on male sexual organs
METİN GÜR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
ÜrolojiKaradeniz Teknik ÜniversitesiÜroloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. RASİN ÖZYAVUZ
- Farklı endikasyonlara göre kolesistektomi yapılan olgularda sistik arterlerin histopatolojik olarak incelenmesi
Başlık çevirisi yok
YUSUF TEKEŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2007
Genel CerrahiYüzüncü Yıl ÜniversitesiGenel Cerrahi Ana Bilim Dalı
DOÇ.DR. ÇETİN KOTAN
- Dondurulmuş embriyo transferi sonuçlarının farklı endikasyonlara göre değerlendirilmesi
Evaluation of frozen embryo transfer results with regard to different indications
BÜŞRA KAĞITLI
Yüksek Lisans
Türkçe
2017
Histoloji ve EmbriyolojiBiruni ÜniversitesiHistoloji ve Embriyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MERİÇ KARACAN
- Meme lezyonlarının değerlendirilmesinde difüzyon ağırlıklı manyetik rezonans görüntülemenin rolü
The role of diffusion weighted magnetic resonance imaging in differentation of the breast lesions
HASAN ISAYEV
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2008
Radyoloji ve Nükleer TıpEge ÜniversitesiRadyodiagnostik Ana Bilim Dalı
PROF. DR. IŞIL BİLGEN