Geri Dön

Özel okulların sosyal medyayı kullanımında ortaya çıkan etik problemler

The ethical problems emerging in the use of private schools on social media

  1. Tez No: 841643
  2. Yazar: FUNDA ERYILMAZ BALLI
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. ÖZGÜR ÖNEN
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Eğitim ve Öğretim, Education and Training
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi
  10. Enstitü: Eğitim Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Eğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Eğitim Yönetimi Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 231

Özet

Özel okulların sosyal medya kullanımında ortaya çıkan etik problemleri, etik olarak sorun oluşturabilecek paylaşımları, paylaşımların edinimini ve takibini gerçekleştirmekle ve paylaşımlara karar vermekle yetkili olan bireylerin statü ve yetkinlik durumlarını; sosyal medya yöneticilerinin, okul yöneticilerinin, öğretmenlerin ve velilerin süreçte karşılaştıkları etik sorunları tespit etmeyi amaçlayan bu nitel araştırmada olgu bilim deseni kullanılmıştır. Bu araştırmanın dokümanlarını“Eğitim-Öğretim Hizmeti Verenler İçin Mesleki Etik İlkeler”ve“Kişisel Verilerin Korunması Kanunu”, Batı Akdeniz Bölgesi'ndeki illerin (Antalya, Burdur, Isparta) seçilen, anaokulu ve ilkokul kademeleri bulunan altı özel okulun web siteleri, Instagram ve Facebook sayfaları oluşturmaktadır. Araştırmanın çalışma grubu ise bu kurumlarda görev yapan sosyal medya içerik yöneticileri, özel okul yöneticileri, bu özel okullarda görev yapan anaokulu ve ilkokul öğretmenleri ve öğrenci velilerinden oluşmaktadır. Belirtilen özel okulların kurumsal web sitelerinin, Instagram ve Facebook sayfalarının içerikleri 15 ay süreyle takip edilmiş ve depolanmış, süreçte bu kurumlarda görev yapan okul müdürleri, sosyal medya yöneticileri, öğretmenler ve veliler ile görüşmeler gerçekleştirilmiş; görüşmelerde elde edilen veriler içerik analizine tabii tutulmuştur. İçerik analizi sonucunda sosyal medya yöneticilerinin hak kayıplarını, okul yöneticilerinin toplumsal kaygıyı, öğretmenlerin öğrencileri, eğitim süreçlerini ve mesleklerini, velilerin mahremiyeti temel alan etik sorunlara odaklandığı ortaya konmuştur. Ardından görüşmelerde ortaya çıkan etik sorunlar, Millî Eğitim Bakanlığı'nın“Eğitim-Öğretim Hizmeti Verenler İçin Mesleki Etik İlkeler”i ve“Kişisel Verilerin Korunması Kanunu”paralelinde karşılaştırmalı olarak analiz edilmiş ve“Eğitimciler için dijital etik kriterler”oluşturulmuştur. Diğer dokümanlar (özel okulların web siteleri ve sosyal medya hesapları) belirlenen kriterlere göre içerik analizine tabii tutulmuştur. Araştırma sonucunda gerek öğrencilerin gerekse öğretmenlerin mahremiyetinin yeterince korunmadığı, öğrencilere ve öğretmenlere ait bilgilerin kitlesel biçimde yayılma ve başkalarının eline geçmesi riskinin bulunduğu, sınıf ve okul yaşantıları öğrencilerin ve öğretmenlerin özel hayatının bir parçası olmasına rağmen bunun gizliliğinin ihlal edildiği, içerikler olumlu örnek teşkil etmeyi amaçlasa dahi izlenen yol nedeniyle olumsuza dönüştüğü, ideal ve daha tercih edilir paylaşımlar elde etmek için öğrencilerin fiziksel, duygusal, sosyal, kültürel ve ahlaki gelişimleri gözetilmeksizin öğrenciler arasında ayrım yapılabildiği, bazı öğretmenlerin, daha fazla takip ve etkileşim alabilmek adına içinde bulunduğu camianın, görev yaptığı kurumun, velilerinin, öğrencilerinin ve hatta kendisinin saygınlığına ve onuruna gölge düşürecek paylaşımlardan yapmaktan çekinmediği, paylaşımların uzun vadede öğrenci sağlığını ve güvenliğini tehlikeye düşürdüğü, öğrenci ve öğretmenleri tehdide açık hale getirdiği ortaya konmuştur. Ayrıca bu süreç nedeniyle zaman zaman dersin düzen içinde devamlılığının sağlanamadığı, okul yöneticilerinin, web ve/veya sosyal medya paylaşımları ve içerik elde etme sürecinde öğretmenler üzerinde baskı unsuru oluşturabildiği ve süreçte yaşanan olumsuzlukların okul yöneticisi- öğretmen ilişkilerine zarar verebildiği sonucuna ulaşılmıştır. Üstelik bazı öğretmenlerin öğrencilere ait resim, video, vb. sosyal medya paylaşımları yoluyla kişisel menfaat sağlayabildikleri ve paylaşılan içeriklerin ve paylaşım şekillerinin süreci normalleştirip meşrulaştırabildiğinden toplumsal değerlerin olumsuz anlamda dönüşümüne dolaylı olarak neden olabileceği yönünde sonuca varılmıştır. Okul yöneticilerinin ve hatta öğretmenlerin veliler üzerinde paylaşım izni vermeleri için baskı kurabildikleri, süreçte imzalatılan kabul belgelerinin yeterli sayıldığı ve çocuğun rızasının hiçe sayıldığı bir sürecin varlığı araştırmada ortaya konan diğer sonuçlardır. Ayrıca sürecin öğretmenlerin iş tanımlarının bir parçası haline geldiği ve öğretmenlerin iş yükünün artmış olduğu da ortaya konmuştur. Süreçteki paydaşların konuya ilişkin hak ve sorumluluklarının tam olarak farkında olmadığı da araştırma sonuçlarından biridir. Bunların yanında, diğer maddelerin büyük bir kısmı içerik elde etme sürecine yönelik, bir diğer kısmı da kişisel paylaşımlara yönelik olduğundan araştırma kapsamı dışında kalmıştır. Maddelerin oluşturulmasında etkili olan katılımcı görüşleri dikkate alındığında, görüşler dışında destekleyici bir kanıt olmasa dahi diğer maddelere yönelik risklerin varlığı söz konusudur. Çocukları korumanın en temel yolu onları paylaşımların öznesi olmaktan sakınmak olacaktır. Yasalar bir yana, katılımcı görüşlerinin çoğunun da vurgu yaptığı gibi toplumun beklentisi, toplumsal değerler ve genel tutum paylaşımlarda oldukça etkili olmaktadır. Dolayısıyla çocukların paylaşılmamasına yönelik bir bütün halinde oluşturulacak toplumsal tepkiler ve benimsenecek etik anlayış yasalardan çok daha etkili yaptırım gücüne sahip olabilecektir. Bu doğrultuda okul sosyal medya yöneticilerinin, okul yöneticilerinin, öğretmenlerin, velilerin ve öğrencilerin konuya ilişkin yeterli bilgiye ve farkındalığa sahip olmaları adına, hizmet içi eğitimlere/seminerlere yönlendirmeli ve paydaşların sahip olduğu hak, görev ve sorumluluklarına yönelik kişisel farkındalıklarını arttırmalıdır. Süreçteki paydaşlar, bu konuda diğerlerine örnek teşkil edecek tutum, tavır ve davranışlar sergilemelidir. Veliler öğrencilerini bir okula kaydettirirken çocukları üzerinde sahip oldukları hakların bilincinde olmalı, çocukları ile ilgili paylaşımların etkinliklere katılımın ön koşulu şeklinde nitelendirilmesinin aslında bir hak ihlali olduğunun farkında olmalıdır. Politika yapıcılar, denetleyiciler ve öğretmen yetiştiren eğitim kurumları da konuya ilişkin olarak uygulamalarını güncellemelidir. Araştırmacılar içerik elde etme sürecine yönelik gözlemleri de içeren, sürecin farklı yönlerine ve boyutlarına yönelik araştırmalar gerçekleştirebilir. Araştırma resmi öğretim kurumlarında gerçekleştirilerek mevcut araştırmada incelenen yönler devlet okullarının sosyal medya kullanımı açısından incelenebilir. Öğretmenlerin, yöneticilerin, velilerin ve/veya diğer paydaşların konuya ilişkin farkındalıkları ölçmek adına ölçme araçları oluşturulabilir.

Özet (Çeviri)

In this qualitative study, a phenomenological design was used to identify the ethical problems that emerge in the use of social media by private schools, the posts that may pose ethical problems, the status and competence of the individuals who are authorized to supply and monitor the posts and decide on the posts, and the ethical problems faced by social media managers, school administrators, teachers and parents in the process. The documents of this research are“Professional Ethical Principles for Those Providing Education and Training Services”and“Personal Data Protection Law”, the websites of six private schools with kindergarten and primary school levels selected from the provinces in the Western Mediterranean Region (Antalya, Burdur, Isparta), Instagram and Facebook pages. The study group of the research consists of social media managers working in these institutions, private school administrators, kindergarten and primary school teachers working in these private schools, and students' parents. The contents of the corporate websites, Instagram and Facebook pages of these private schools were monitored and stored for 15 months, and interviews were conducted with school principals, social media managers, teachers and parents in these institutions, and the data obtained from the interviews were subjected to content analysis. Then, the ethical issues that emerged during the interviews were comparatively analyzed in parallel with the“Professional Ethical Principles for Those Providing Education and Training Services”of the Ministry of National Education, and the“Personal Data Protection Law”and“Digital ethical criteria for educators”were created. The documents were subjected to content analysis according to the determined criteria. As a result of the content analysis, it was revealed that social media managers focused on ethical problems based on loss of rights, school administrators focused on social concerns, teachers focused on students, educational processes and professions, and parents focused on ethical issues based on privacy. Then, the ethical issues that emerged during the interviews were comparatively analyzed in parallel with the National Education's Ethical Principles for Educators and the Personal Data Protection Law, and“Digital ethical criteria for Educators”were created. Other documents (websites and social media accounts of private schools) were subjected to content analysis according to the determined criteria. As a result of the research it was found that the privacy of both students and teachers is not adequately protected, there is a risk of information belonging to students and teachers being spread massively, although classroom and school lives are a part of the private lives of students and teachers, their privacy is violated. Aslo it was seen that even if the contents aim to set a positive example, it becomes negative due to the path followed, discrimination can be made between students without considering their physical, emotional, social, cultural and moral development in order to obtain ideal and more preferable shares, some teachers, in order to get more follow-up and interaction, the community they work in, the institution they work for. It has been revealed that parents and students do not hesitate to share posts that would cast a shadow on their dignity and honor, and that posts endanger student health and safety in the long term and make students and teachers vulnerable to threats. In addition, it has been concluded that due to this process, the continuity of the lesson cannot be ensured in place, school administrators can create pressure on teachers in the process of web and/or social media sharing and content acquisition, and the negativities experienced in the process can damage school administrator-teacher relations. Moreover, it has been concluded that the process can indirectly cause the negative transformation of social values, as they can gain personal benefit through social media sharing and the shared content and sharing methods can normalize and legitimize the process. Other results revealed in the research include the existence of a process in which school administrators and even teachers can put pressure on parents to give sharing permission, the acceptance documents signed during the process are deemed sufficient, and the child's consent is disregarded. It has also been revealed that the process has become a part of teachers' job descriptions and the workload of teachers has increased. One of the research results is that the stakeholders in the process are not fully aware of their rights and responsibilities regarding the issue. In addition, most of the other items were excluded from the scope of the research since they were related to the process of obtaining content and some were related to personal sharing. Considering the participant opinions that were effective in the creation of the substances, there are risks to other substances even if there is no supporting evidence other than the opinions. The most basic way to protect children is to prevent them from being the subject of posts. Laws aside, as most of the participants' opinions emphasize, society's expectations, social values and general attitude are very effective in sharing. Therefore, the social reactions to be formed as a whole and the ethical understanding to be adopted for not sharing children will provide much more effective sanctions than laws. In this regard, the school should direct social media managers, school administrators, teachers, parents and students to in-service trainings/seminars so that they have sufficient knowledge and awareness on the subject, and increase their personal awareness of the rights, duties and responsibilities of the stakeholders.

Benzer Tezler

  1. Ortaokul yöneticilerinin teknolojik liderlik yeterliliklerinin incelenmesi

    A research on the technological leadership competences of secondary school administrators

    HALE SAĞBAŞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Eğitim ve ÖğretimEge Üniversitesi

    Eğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. OSMAN FERDA BEYTEKİN

  2. Özel okullarda sosyal medya kullanımı

    Social media usage of private schools

    BEYZA HAKKIOĞLU ÖZDEMİR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Eğitim ve Öğretimİstanbul Medeniyet Üniversitesi

    Eğitim Yönetimi Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ İBRAHİM HAKKI BULUT

  3. İstanbul'da ergenlik dönemindeki türk ve yabancı öğrencilerin internet kullanım alışkanlıkları ve ailelerinin tutumları

    Internet usage habits of adolescent Turkish and foreign students in İstanbul and their families' attitudes

    NADEEN IBRAHIM MOUSA ZA'TARA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Eğitim ve Öğretimİstanbul Gelişim Üniversitesi

    Çocuk Gelişimi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. EBRU KOLSAL

  4. Okulun çevre unsuru olarak sosyal medyaya ilişkin yönetici, öğretmen ve veli görüşleri

    Opinions of school administrators, teachers and parents about social media as a part of school environment

    MÜNİR ŞAHİN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Eğitim ve Öğretimİnönü Üniversitesi

    Eğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET ÜSTÜNER

  5. Investigation of early childhood educators' audiovisual media product preferences and priorities for children's screen viewing

    Okul öncesi öğretmenlerinin sınıflarda çocuklara izletilen görsel/işitsel medya ürünlerinin seçimindeki tercihleri ve önceliklerinin incelenmesi

    RAHİME İNAN

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2021

    Eğitim ve ÖğretimOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Temel Eğitim Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ VOLKAN ŞAHİN