Servikal intraepitelyal neoplazi tanılı hastalarda yüksek riskli HPV persistansı olan ve olmayan gruplarda farklı mikroRNA değerlerinin karşılaştırılması
Comparison of different micrRNA levels in patientsdiagnosed with cervical ntraepithelial neoplasia (CIN)with and without high-risk HPV persistence
- Tez No: 863070
- Danışmanlar: DOÇ. DR. DERYA KILIÇ
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Genetik, Kadın Hastalıkları ve Doğum, Genetics, Obstetrics and Gynecology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2024
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Pamukkale Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 108
Özet
Serviks kanseri kadınlarda dördüncü en sık görülen jinekolojik kanserdir. Son yıllarda aşı uygulamaları ve tarama programları ile erken teşhis ve önlemede ilerleme kaydedilmiş olsa da hala önemli bir mortalite nedenidir. Serviks kanserinin etyolojisinde en sık neden Human Papilloma Virus (HPV) enfeksiyonudur. Yüksek riskli HPV tipleri ile persiste eden enfeksiyon servikal kanser gelişimininin bir numaralı risk faktörüdür. miRNA'lar ise posttranslasyonel olarak gen ifadesini düzenleyen kısa kodlanmayan RNA molekülleridir. HPV enfeksiyonu konak hücredeki etkisini viral proteinlerin, gen ekspresyonunu düzenleyen miRNA'ların aktivitesini etkileyerek hücresel transformasyona neden olması ile gerçekleşir. miRNA'lar ayrıca hücrelerde proliferasyon, apoptozis, metastaz ve hücresel immun yanıtı düzenleyerek kanser gelişiminde rol oynarlar. HPV enfeksiyonu, serviks kanseri ve miRNA ilişkisinin anlaşılması tanı, prognoz ve tedavi süreçlerinin geliştirilmesine olanak sağlayacaktır. Bizim de amacımız persistan HPV öyküsü olan hastalardan hangilerinde progresyon olacağının belirlenebilmesi ve bu yolda prognostik bir belirteç oluşturabilmektir. Çalışmaya Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğinde başlangıçta yüksek riskli HPV enfeksiyonu olan ve yüksek dereceli servikal intraepitelyal neoplazi (HSIL) tanısı konulmuş ve daha önceden tedavisi yapılmış takip altındaki olgular çalışma grubu olarak tanımlandı. Bu olgular rutin takiplerine devam ederken kronolojik sıraya göre çalışmaya katılmaya davet edildi. Çalışmayı kabul eden 100 olgu takipleri sırasında iki ayrı grupta değerlendirildi; HPV pozitif olanlar (HPV persistansı olan grup) ve HPV negatifleşenler (HPV persistansı olmayan grup). Çalışma grubundan, kabul eden bireylerden, rutin jinekolojik muayene sırasında servikal smear örneği alınarak bu spesmenlerden miRNA düzeyleri (miR-125b-5p, miR-125a, miR-21-5p, miR-18a, mi-9-5p, miR-34c-3p, miR-182, miR-148b, miR-34a, miR-29a-5p, miR-375, miR-143-5p, miR-372) çalışıldı. Servikal sürüntü örneklerinden miRNA çalışılarak HSIL gelişimi ile persiste eden HPV enfeksiyonu arasında miRNA düzeylerinin farklılık gösterip göstermediği araştırıldı. Olguların rutin takip ve gerekli tedavilerine olağan şekilde devam edilmiş ve çalışma kapsamında hastalara deneysel herhangi bir invaziv girişim ya da ilaç uygulaması yapılmamıştır. HPV negatifleşen grup 62 kişi ve HPV persiste eden grup ise 38 kişi idi. Yapılan miRNA değerlendirmesinde miR-125a (p
Özet (Çeviri)
Cervical cancer is the fourth most common gynecological cancer in women. Despite advancements in vaccination and screening programs for early detection and prevention in recent years, it remains a significant cause of mortality. The most common etiological factor for cervical cancer is HPV (Human Papillomavirus). Persistent infection with high-risk HPV types is the primary risk factor for the development of cervical cancer. miRNAs (microRNAs) are short non-coding RNA molecules that regulate gene expression post-transcriptionally. HPV infection exerts its effects on host cells by inducing cellular transformation through modulation of the activity of miRNAs that regulate gene expression. Additionally, miRNAs play a role in regulating cellular processes such as proliferation, apoptosis, metastasis, and cellular immune response, thereby influencing cancer development. Understanding the relationship between HPV infection, cervical cancer, and miRNAs will facilitate the development of diagnostic, prognostic, and therapeutic strategies. Our aim is to identify which patients with a history of persistent HPV infection will progress, and to establish a prognostic marker in this regard. The study included cases diagnosed with high-grade cervical intraepithelial neoplasia (HSIL) at the Department of Obstetrics and Gynecology, Pamukkale University Hospital, who had previously undergone treatment and were under follow-up. These cases were defined as the study group, and they were invited to participate in the study in chronological order during their routine follow-up visits. Among the 100 cases who agreed to participate in the study, they were evaluated in two separate groups: those who were HPV positive (the group with HPV persistence) and those whose HPV status turned negative (the group without HPV persistence). During routine gynecological examinations, cervical smear samples were obtained from consenting individuals, and miRNA levels (miR-125b-5p, miR-125a, miR-21-5p, miR-18a, mi-9-5p, miR-34c-3p, miR-182, miR-148b, miR-34a, miR-29a-5p, miR-375, miR-143-5p, miR-372) were analyzed from these specimens. The study aimed to investigate whether there were differences in miRNA levels between HSIL development and persistent HPV infection by analyzing miRNAs from cervical smear samples. Routine follow-up and necessary treatments of the cases were continued as usual, and no experimental invasive procedures or drug applications were performed on the patients as part of the study. In the study, there were 62 individuals in the group where HPV became negative and 38 individuals in the group where HPV persisted. In the evaluation of miRNA, an increase in expression was observed in miR-125a (p
Benzer Tezler
- Kolposkopik biyopside yüksek grade servikal intraepitelyal neoplazi saptanan hastalarda konizasyon sonrası yüksek grade servikal intraepitelyal neoplazi yokluğu
Absence of high grade cervical intraepithelial neoplasia after conization in patients with high grade cervical intraepithelial neoplasia detected on colposcopic biopsy
MERYEM BETÜL YILDIRIM
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MEHMET ALİ NARİN
- Servikal lezyonlu ve servikal lezyonu olmayan kadınlardan alınan smear örneklerinde PCR yöntemi ile HPV sıklığının araştırılması ve genotiplendirilmesi
Investigation of frequency and genotyping of HPV in smear samples obtained from symptomatic and asymptomatic women by PCR
EYÜP SAPAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
MikrobiyolojiMustafa Kemal ÜniversitesiTıbbi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NİZAMİ DURAN
- Servikal preinvaziv lezyon / yüksek riskli HPV (+)'saptanan hastalarda,endoservikal küretajın servikal intraepitelyal neoplazi 2 ve üstü lezyonları tespit etmedeki tanısal değeri
The diagnostic value of endocervical curetage in detecting cervical intraepithelial neoplasia 2 or worse lesions in patients with ;cervical preinvasive lesion /HİGH-risk HPV (+)
AYŞENUR TÜRE
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BÜLENT ÖZDAL
- Anormal servikal sitoloji öyküsü olmayan human papilloma virüs (HPV) testi pozitif hastalarda servikal preinvaziv ve invaziv lezyon sıklığının araştırılması
Investigation of the frequency of cervical preinvasive and invasive lesions in HPV positive patients without previous abnormal cervical cytology
ALİ EMRE ATİK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. VELİ MİHMANLI
- HPV pozitifliği bulunan olguların değerlendirilmesi
Evaluation of cases with HPV positivity
HURİ NİĞAR ŞAHPAZ KURŞUN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Kadın Hastalıkları ve DoğumKahramanmaraş Sütçü İmam ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
PROF. DR. KADİR GÜZİN