Geri Dön

Yatarak tedavi gören madde kullanım bozukluğu olan erkek hastalarda tedaviyi yarım bırakmanın yordayıcıları olarak mizaç-karakter özellikleri, dürtüsellik ve nörobilişsel bulgular

Predictors of drop out from treatment in male inpatients with substance use disorder: Temperament-character traits, impulsivity, and neurocognitive traits

  1. Tez No: 864544
  2. Yazar: MERVE SİVRİ
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. İSMET ESRA ÇİÇEK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Psikiyatri, Psychiatry
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Konya Beyhekim Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Psikiyatri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 123

Özet

Giriş ve Amaç: Yatarak tedavi programını tamamlama madde kullanım bozukluğu hastalarının tedavisinde önemli bir role sahiptir. Tedavi terkinin önlenmesi madde kullanım bozukluğunun bireye, topluma, kurumlara ve devlete getirdiği yükün azaltılması açısından da önemlidir. Tedavi terkinin nedenlerinin daha iyi araştırılması ve tedavi programlarının bu doğrultuda düzenlenmesi gerekmektedir . Bu nedenle çalışmamızda madde kullanım bozukluğu nedeniyle yatarak tedavi gören hastalarda, tedavinin yarım bırakılmasıyla ilişkili mizaç-karakter ve dürtüsellik özelliklerini incelemeyi amaçladık. Yöntem: Çalışmamıza, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Beyhekim Eğitim ve Araştırma Hastanesi AMATEM (Alkol Madde Bağımlılığı Araştırma Tedavi ve Eğitim Merkezi) Kliniği'nde, DSM-5 ölçütlerine göre madde kullanım bozukluğu tanısı alan 65 hasta dahil edilmiştir. Katılımcılara öncelikle sosyodemografik verilerin elde edilmesi amacıyla araştırmacı tarafından hazırlanan sosyodemografik veri formu uygulanmıştır. Sonrasında Bağımlılık Profil İndeksi (BAPİ), Mizaç ve karakter envanteri (MKE), Barrat Dürtüsellik Ölçeği-11 (BIS-11), Stroop Testi TBAG Formu, Yap/Yapma (Go/No-go) Testi, Iowa Kumar Testi (IKT) uygulanmıştır. Veriler toplanırken hastalarla yüz yüze görüşülerek her bir ölçek veya test öncesinde açıklama yapıldıktan sonra yönergelere uygun olacak şekilde formlar doldurulmuştur. Sonrasında hastalar yatarak tedavi programını tamamlama açısından takibe alınmıştır. Bulgular: Tedaviyi yarım bırakan ve tedaviyi tamamlayan hastalardan oluşan iki grup arasında sosyodemografik özellikler açısından farklılık saptanmamıştır. Klinik özellikler açısından gabapentinoid kullanımı olanlar ve düzenli poliklinik başvurusu olmayanlarda tedaviyi yarım bırakma anlamlı derecede yüksek bulunmuştur. Ek tıbbi hastalık varlığı ve intravenöz ilaç kullanımı tedaviyi tamamlama olasılığını artırmıştır. Tedaviyi yarım bırakan grupta mizaç özelliklerinden ödül bağımlılığı ve karakter özelliklerinden işbirliği yapma puanları anlamlı olarak daha düşük bulunmuştur. Tedaviyi yarım bırakan grubun tamamlayan gruba göre Stroop testi enterferans değeri daha yüksek ve Iowa Kumar Testi KTP puanı daha düşük bulunmuştur. Tedavi terki ile ilişkili olan değişkenlerin belirlenmesi amacıyla yapılan regresyon analizi sonucunda klinik özelliklerden gabapentinoid kullanımı, düzenli poliklinik kontrolü ve ek tıbbi hastalık varlığının, karakter özelliklerinden İY puanının ve Iowa Kumar Testi KTP puanının tedavi terkini yordadığı saptanmıştır. Tartışma ve Sonuç: Yatarak tedavi gören hastalarda tedavi terk oranlarının azaltılması için hastaların bulaşıcı hastalıklarının takibinin yapılması, yatış öncesi poliklinik takiplerinin değerlendirilmesi, kötüye kullanılan tıbbi ilaçlar konusunda dikkatli olunması gerekmektedir. Tedavi programları kişiselleştirilmeli, işbirliğini artırmaya yönelik müdahaleler ve sosyal ödüllerle zenginleştirilmelidir. Bağımlılık tedavisini başarılı bir şekilde sürdürme becerisinde bilişsel disinhibisyonun ve dürtüsel karar vermenin belirgin bir rolü olduğu göz önünde bulundurulmalıdır. Her iki beceri de tedavisi sırasında değerlendirilmeli ve psikososyal müdahalelerde bulunulmalıdır.

Özet (Çeviri)

Introduction and Objective: Completing inpatient treatment programs plays a significant role in the treatment of substance use disorder patients. Preventing treatment dropout is also important for reducing the burden of substance use disorder on individuals, society, institutions, and the state. It is necessary to better understand the reasons for treatment dropout and to organize treatment programs accordingly. Therefore, we aimed to examine the temperament-character and impulsivity characteristics associated with discontinuation of treatment in patients undergoing inpatient treatment for substance use disorder. Method: Our study included 65 patients diagnosed with substance use disorders according to DSM-5 criteria at the AMATEM (Alcohol and Substance Abuse Treatment and Education Center) clinic of the University of Health Sciences Beyhekim Training and Research Hospital. First, a sociodemographic data form prepared by the researcher was applied to the participants to obtain sociodemographic data. Then, Addiction Profile Index (API), Temperament and Character Inventory (TCI), Barratt Impulsiveness Scale-11 (BIS-11), Stroop Test TBAG Form, Go/No-go Test, Iowa Gambling Task (IGT) were administered. While collecting data, patients were interviewed face-to-face, and after an explanation was made before each scale or test, forms were filled out in accordance with the instructions. Then, patients were followed up in terms of completing the inpatient treatment program. Results: No difference was found between the two groups of patients who discontinued treatment and those who completed treatment in terms of sociodemographic characteristics. In terms of clinical characteristics, discontinuation of treatment was significantly higher in those using gabapentinoids and those not regularly attending outpatient clinics. The presence of additional medical conditions and the use of intravenous drugs increased the likelihood of completing treatment. In the group that discontinued treatment, reward dependence score from temperament characteristics and cooperativeness scores from character characteristics were significantly lower. The Stroop test interference score was found to be higher and the total money won score on the Iowa Gambling Test was found to be lower in the group that discontinued treatment compared to the group that completed treatment.. Regression analysis conducted to identify variables associated with treatment dropout revealed that clinical features such as gabapentinoid use, regular outpatient follow-up, and the presence of comorbid medical conditions, as well as the Cooperativeness (C) score from the character traits and the Iowa Gambling Task (IGT) Total Money Won score predicted treatment dropout. Conclusion: To reduce treatment dropout rates in inpatients, it is necessary to monitor patients' infectious diseases, evaluate preadmission outpatient follow-ups, and be cautious about abused medications. Treatment programs should be personalized and enriched with interventions to increase cooperation and social rewards. It should be considered that cognitive disinhibition and impulsive decision-making play a significant role in successfully maintaining addiction treatment. Both skills should be assessed during treatment and therapeutic interventions should be made.

Benzer Tezler

  1. Madde kullanım bozukluğu olan yatarak tedavi gören erkek ve kadın ergenlerde sosyodemografik, klinik özelliklerin, travmatik yaşantı öyküsü ve travma ile ilişkili psikopatolojilerin tedaviyi tamamlama üzerine olan etkileri

    The effects of sociodemographic and clinical characteristics, childhood trauma and trauma-related psychopathologies on retention of inpatient substance abuse treatment

    DENİZ YILDIZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    PsikiyatriSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Çocuk Psikiyatrisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÖZHAN YALÇIN

  2. Opioid ve birden fazla madde kullanım bozukluğu olan hastalarda kişilik örgütlenmesi ve psikolojik dayanıklılık düzeyinin tedavi motivasyonu ve erken iyileşme oranı ile ilişkisi

    The relationship between treatment motivation and acute remission rate of patients with opioid and multiple substance use disorders and the personality organization and psychological resistance level

    YAĞMUR SEVER FİDAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    PsikiyatriSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HÜSEYİN GÜLEÇ

  3. Alkol veya madde bağımlılığı tanısı almış hastalarda problem çözme becerilerinin kontrol odağı ile ilişkisi

    Relationship between locus of control and problem solving skills patients who are diagnosed with alcohol or substance use disorder

    MERVE SATAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    PsikolojiÜsküdar Üniversitesi

    Klinik Psikoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. CEMAL ONUR NOYAN

  4. Akut psikotik belirtili olgularda kannbis kullanımının klinik etkilerinin incelenmesi

    Examination of the clinical effects of cannabis use in patients with acute psychotic symptoms

    BURAK AKDÖNER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    PsikiyatriEge Üniversitesi

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. HAYRİYE ELBİ

    UZMAN ÖZLEM KUMAN TUNÇEL

  5. Suç işlemiş erkek şizofreni hastalarında madde kullanım varlığının, suç ve şiddet özelliklerine etkisi

    Impact of using substances on a schizophrenic criminal patient's offensive and violent behaviour

    M. EMRAH ÇİNİK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    PsikiyatriSağlık Bakanlığı

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    DR. OYA GÜÇLÜ GÖNÜLLÜ