Geri Dön

Tiroid sitopatolojisinde bethesda3 yeni bethesda 4 mü?

Is thyroid cytopathology in bethesda 3, the new bethesda 4?

  1. Tez No: 868006
  2. Yazar: BUSE YILDIRIM
  3. Danışmanlar: DOÇ. GAMZE ÇITLAK, DR. ÖZLEM DOĞAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Genel Cerrahi, General Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: İstanbul Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 73

Özet

Amaç: İnce İğne Aspirasyon Biyopsisi (İİAB) Bethesda 3 saptanan hasta grubunda kanser riski, Papiller Benzeri Nükleer Özelliklere Sahip Non-İnvaziv Foliküler Tiroid Neoplazmı (NIFTP) NİFT-P kanser kabul edildiğinde %10-30, kabul edilmediğinde, %6-18 olarak öngörülmüştür. Bizim bu çalışmadaki amacımız Bethesda 3 nodüllerde malignite oranının öngörülen aralıkta olup olmayacağını değerlendirmek ve ikinci kez İİAB yapılmasının gerekliliğini kıyaslayıp İİAB sonucu bir kez Bethesda 3 olarak raporlanmış bir nodülde İİAB tekrarı yapmadan cerrahi uygulanırsa, malignite oranlarının Bethesda 4 nodülde ön görülen aralıkta olup olmayacağını değerlendirmek, ikinci kez İİAB yapılmasının malignite oranlarına bir etkisi olup olmadığını ortaya koymaktır. Gereç ve Yöntem: Çalışmamız Sağlık Bilimleri Üniversitesi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Servisinde Nisan 2022-Haziran 2024 tarihleri arasında tiroid nodül İİAB sonucu Bethesda 3 olup operasyon endikasyonu bulunan ve çalışmayı kabul eden 90 hasta ile yapıldı. İlk İİAB sonucu Bethesda 3 gelmeyen, çalışmayı kabul etmeyen, ikinci kez İİAB yapılmadan farklı neden ile ameliyat edilen ve daha önceden geçirilmiş tiroid operasyon öyküsü olan hastalar çalışmaya dahil edilmedi. Çalışmaya dahil edilen hastalar; taraflarına detaylı bilgilendirme yapılarak hastalardan araştırmayı kabul edenlerin onayları, detaylı bilgilendirme formu şeklinde yazılı form ile kayıt altına alındıktan sonra, kapalı zarf usulü randomizasyon yöntemi kullanılarak tek biyopsi ve iki biyopsi grupları olarak 2 gruba ayrıldı. Kılavuz önerileri doğrultusunda İİAB sonucunda bir kez Bethesda 3 saptanan tüm hastalara İİAB tekrarı yapılıp, cerrahi kararı tüm bulguları birlikte değerlendirilerek alındı. Tek biyopsi grubunda başlangıçta yapılan randomizasyona göre bir kez Bethesda 3 sonrası cerrahi uygulanmış farz edildi. Bu grup simülasyon grubu olarak planlandı. İki biyopsi grubu ise standart yaklaşımla ikinci İİAB sonrası cerrahi uygulanan grup olacak şekilde kaydedildi. Her iki grupta da tüm hastalara ilk Bethesda 3 sonrası aynı endokrinoloji uzmanı tarafından tiroid ultrasonografi tekrarı yapıldı. Ayrıca aynı radyoloji uzmanı tarafından tüm hastalara tiroid nodülünün ultrasonografik özelliklerine göre değerlendirilen radyolojik skorlama sistemlerinden biri olan ACR-TIRADS (American-College of Radiology-Thyroid Image Reporting and Data System) skoru verildi ve ikinci İİAB yapılıp sonuçları kaydedildi. İlk biyopsi sonrası farklı nedenlerle cerrahi kararı alınan hastalar çalışma dışı bırakıldı. Hastaların demografik verileri, tiroid fonksiyon testleri, endokrinoloji uzmanınca yapılan ultrasonografi sonuçları, ACR-TIRADS skoru, İİAB sonuçları, uygulanan cerrahi teknik, terminal patoloji sonuçları kaydedildi. Her iki grupta da ikinci yapılan İİAB sonucu Bethesda 1 ve 2 gelen hastalar kılavuz önerileri doğrultusunda takibe alındı. İİAB sonucu Bethesda 4,5 ve 6 gelen hastalara cerrahi tedavi uygulandı. Bu hastaların tamamı çalışma dışı bırakıldı. Çalışmada Bethesda 3 nodülü olan 125 hasta toplandı. Hastalardan tek biyopsi alınmış gibi değerlendirilen grupta, ikinci İİAB'si Bethesda 1-2-4-5-6 olan toplamda 18 hasta çalışma dışı bırakıldı. Diğer gruptan da ikinci İİAB'si Bethesda 1-2-4-5-6 olan toplamda 17 hasta çalışma dışı bırakılarak çalışma 2 İİAB'si Bethesda 3 olarak raporlanan 90 hasta ile yapıldı. Bulgular: Çalışmada Bethesda 3 nodülü olan 125 hasta toplandı. 35 hasta çalışma dışı bırakılarak, 90 hasta ile çalışma yapıldı. 90 hastanın %26,7'sinde malignite saptanmış olup içlerinden 1 hastada NIFTP saptandı. NIFTP'yi malign gruba dahil etmediğimiz göz önüne alındığında, Bethesda 3 nodülden malignite gelişme oranı çalışmamızda literatürün öngördüğü aralıktan yüksektir. Tek biyopsi ve iki biyopsi grupları arasında hastaların yaşı, cinsiyet dağılımı, yapılan ameliyat, ameliyat öncesi fT4, fT3, TSH, Anti-TPO, Anti-TG oranları arası anlamlı fark saptanmadı (p>0.05). Aynı zamanda bu iki grup arasında yapılan tiroid ultrasonografisinde saptanan nodülde, kalsifikasyon, kenar düzensizliği, nodülün boyutu, nodüllerin yapısı arasında anlamlı farklılık gösterilmedi (p>0.05). Ve bu iki grup arasında ACR-TIRADS skorları benzerdi (p>0.05). Ayrıca terminal histopatolojiden elde edilen verilerde saptanan lenfositik tiroidit oranları da benzerdi (p>0.05). Tek biyopsi sonrası ameliyat yapılmış gibi simüle edilen grupta malignite oranı %27,7 saptanırken, iki biyopsi sonrası ameliyat edilen grupta bu oran %25,6 bulunmuştur (p>0.05). İki grup arasında malignite saptanma oranları benzer olmakla birlikte, Bethesda 3 için ön görülen aralığın üstünde görülmüştür. Serimizde İİAB sonucu Bethesda 3 saptanan tiroid nodüllerinin ACR-TIRADS sistemine göre ACR-TIRADS skorları hesaplandı. Serimizde TIRADS 2 olarak değerlendirilen nodüllerde malignite oranı %19, TIRADS 3 olarak değerlendirilen nodüllerde %15,7, TIRADS 4 olarak değerlendirilen nodüllerde %36 ve TIRADS 5 olarak değerlendirilen nodüllerde %83,3 saptanmıştır. Terminal patoloji sonucunda malignite saptanan hastaların ACR-TIRADS skorları değerlendirildiğinde; %16,7'si TIRADS 2, %25'i TIRADS 3, %37'si TIRADS 4 ve %20,8'i TIRADS 5 idi. Bizim çalışmamızda İİAB sonucu Bethesda 3 olarak gelen hastalarda, ACR-TIRADS skoru 4 ve 5 olması maligniteyi öngördürmek açısından anlamlı saptanmıştır (p0.05). Operasyon öncesi yapılan tiroid ultrasonografisinde; kalsifikasyon, ekojenite bulgusu, yapı, nodül boyutunda anlamlı farklılık göstermedi (p>0.05). Serimizde malign grubundaki kenar düzensizliği oranı, benign grubundan anlamlı olarak daha yüksek saptandı (p

Özet (Çeviri)

Aim: If Non-invasive Follicular Thyroid Neoplasm with Papillary-like Nuclear Features (NIFTP) is categorized as cancer, the estimated risk of malignancy in patients with Fine Needle Aspiration Biopsy (FNAB) results classified as Bethesda III is 10– 30%; if NIFTP is not, the risk is 6–18%. In order to ascertain whether a second FNAB is necessary and whether the malignancy rate in Bethesda III nodules falls within the predicted range, this study compares the requirements. It also aims to determine whether doing a second FNAB affects the rates of malignancy and complications, and whether proceeding with surgery in nodules that were first diagnosed as Bethesda III would lead to malignancy rates comparable to those expected for Bethesda IV nodules. Materials & Methods: The study enrolled 90 patients with thyroid nodules classified as Bethesda III on FNAB who undergone surgery and provided consent for participation. The study period spanned from April 2022 to June 2024 at the General Surgery Department of Health Sciences University Haseki Training and Research Hospital. Patients excluded from the study included those who did not receive their Bethesda III results initially, declined participation, underwent surgery without a repeat FNAB, or had prior thyroid surgery. All patients included received comprehensive information, and those who gave their consent were documented using signed informed consent forms. The patients were then randomly divided into two groups using a closed envelope method: a single biopsy group and a double biopsy group. All patients who were initially classified as Bethesda III had undergone a second FNAB in accordance with guidelines, and the surgical decision was determined after taking into account all findings. According to the original randomization, the single biopsy group was simulated as undergoing surgery following a single Bethesda III result. The standard technique was used during surgery on the double biopsy group, including a second FNAB. Following the initial Bethesda III outcome, all patients in both groups had their thyroid ultrasounds performed by the same physician. The same radiologist also documented the results of the second FNAB and assigned an ACR-TIRADS (American College of Radiology-Thyroid Image Reporting and Data System) score to each patient based on the thyroid nodule's ultrasonographic features. Patients who underwent surgery following their initial biopsy but for various reasons were not included in the research. ACR-TIRADS scores, FNAB results, endocrinology ultrasound reports, thyroid function testing, surgical procedures, final pathology results, and complications were all documented for the patients. Regarding guidelines, patients in both groups with Bethesda I and II findings on the second FNAB were monitored. Individuals who had second FNAB results of Bethesda IV, V, or VI underwent surgery and were not allowed to continue in the study. There were 125 patients in all who had Bethesda III nodules. 18 individuals with a second FNAB result of Bethesda I-II-IV-V-VI were excluded from the group considered as having a single biopsy. In a similar vein, 90 patients with a second FNAB result of Bethesda III were included in the study after 17 patients with a second FNAB result of Bethesda I-II-IV-V-VI were excluded from the other group. Results: 125 patients with Bethesda III nodules were originally included in the study. A group of 90 patients were selected for analysis after thirty-five patients were eliminated. Of these 90 patients, 26,7% had cancer, with one instance having NIFTP. The rate of malignancy resulting from Bethesda III nodules in our study exceeds the range regularly anticipated in the literature when NIFTP is excluded from the malignant group. Regarding the patient age, gender distribution, type of surgery, preoperative levels of fT4, fT3, TSH, Anti-TPO, and Anti-TG, and the single biopsy and repeat biopsy groups, no significant differences (p>0.05) were found. Similarly, no significant disparities (p>0.05) were found between the groups regarding ultrasound characteristics of the nodules, including calcification, irregular margins, nodule size, and structure. ACR-TIRADS scores also showed no significant variation (p>0.05) between the two groups. Additionally, rates of lymphocytic thyroiditis obtained from terminal histopathology data were comparable (p>0.05) between the groups. A malignancy rate of 27,7% was observed in the group that was simulated to have had surgery followed a single biopsy, while this rate was determined to be 25,6% (p>0.05) in the group that got surgery following two biopsies. In Bethesda III nodules, the rates of malignancy detection were higher than expected even though they were identical between the two groups. ACR-TIRADS scores were computed for thyroid nodules that were categorized as Bethesda III on FNAB, utilizing the ACR-TIRADS approach. Malignancy rates were 19% for TIRADS 2 nodules, 15,7% for TIRADS 3 nodules, 36% for TIRADS 4 nodules, and 83,3% for TIRADS 5 nodules, according to our findings. Patients with cancer verified by terminal pathology were evaluated for ACR-TIRADS scores, and the results demonstrated that 16,7% had TIRADS 2, 25% had TIRADS 3, 37% had TIRADS 4, and 20,8% had TIRADS 5. In patients initially classified as Bethesda III on FNAB, our study demonstrated significant relationships (p0.05) in the preoperative levels of fT4, fT3, TSH, Anti-TPO, and Anti-TG values, patient age, gender distribution, or type of surgery between the benign and malignant groups. Similarly, no statistically significant differences (p>0.05) were noted in the thyroid ultrasonography results concerning nodule size, shape, calcification, or echogenicity. In our series, there was a statistically significant difference (p

Benzer Tezler

  1. Tı̇roı̇d ı̇nce ı̇ğne aspı̇rasyon bı̇yopsı̇ sı̇topatolojı̇sı̇nde önemı̇ belı̇rsı̇z atı̇pı̇ saptanan hastalardakı̇ klı̇nı̇k deneyı̇mlerı̇mı̇z ve sonuçlarımız

    Our clinical experience in the patients with uncertained atipium and their results in thyroid fine needle aspiration biopsy cytopatology

    MURAT KARAOĞLAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıAnkara Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. RIFAT EMRAL

  2. Tiroid ince iğne aspirasyon biyopsisi uygulanan hastalarda non diagnositik tanının tiroid kanseri ile ilişkisi

    Fine needle aspiration biopsy of the thyroid applied thyroid of non diagnostic diagnosis in patientsrelationship with cancer

    ALİ İHSAN SAĞLAM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Genel CerrahiTokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET FATİH DAŞIRAN

  3. Tiroid sitopatolojisinde konvansiyonel sitoloji-sıvı bazlı sitoloji yöntemlerinin karşılaştırması

    Comparison of a konventional cytology and liquid based cytology methods in thyroid cytopathology

    DAVUT ŞAHİN

    Tıpta Yan Dal Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Patolojiİstanbul Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. DİLEK YILMAZBAYHAN

  4. Tiroid hastalıklarında ultrasonografi ve sintigrafinin tanı değeri

    Başlık çevirisi yok

    MUSTAFA SALİH

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1985

    Radyoloji ve Nükleer TıpAnkara Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı